1. 126.
    0
    Elija beni gördüğü an şöyle bir baktı, gülümser gibi oldu, sonra ilinaya döndü "tutun şunu" dedi hemen. "hasgibtir noluyor!" diye böğürmeye başlamadan, yandan cem çıkıp ağızımın ortasına birtane indirdi. kendimi yine kaybettim. uyandığım zaman kendimi yatakta buldum, kaldığımız hoteldi bu fakat oda farklı bir odaydı. sağa sola baktım, başım aşırı derece ağrıyordu. Cama doğru döndüm ışık çok loştu karanlık oluyordu, camın önündede elija duruyordu.
    ···
  2. 127.
    0
    elim kolum bağlı değildi, yatakta doğrulmaya çalıştım, ffonumu arıyordum. Cüppe kayıp, ffon yok, savunmasız bir şekilde duruyorum, etrafa bakmaya başladım bardak falan varmı diye en azından silah olarak kullanabilirdim, fakat oda yok. Çıkardığım seslerden elija anlamış olacak döndü geriye üzerime bir iki adım attı, anında savunma pozisyonuna geçtim, elimle altımdaki nevresimi tuttum yüzne fırlatıp kapıya fırlayacam. Duruş şeklimi fark edince durdu "sakin ol" dedi, kafama gözüyle işaret etti. elimle alnıma dokundum, yaralanmıştı, kurumuş kanın izi geldi elime.
    ···
  3. 128.
    0
    kanı gördüğüm andan itibaren vücudumdaki bütün acı geri geldi, anlatamam size beyler nasıl birşey olduğunu, sırtımdan tut ayağıma kadar, her eklemim ağrıyor üstüne bide ffon tarafından yırtılan yerler daha iyileşmemiş hareket ettikçe canımı okuyor. kegib acısı kadar büyük bir acı yok beyler, ilk anlamazsınız ama fark edince verdiği acının haddi hesabı yoktur.

    Elija hemen tuvalete gitti, önceden hazırlanmış gibi duran pamuk, oksijenli su vesaire, ilk yardım eşyalarının bulunduğu bir tepsi getirdi yanıma koydu. "Cem gelmeden hemen şunları temizleyelim." dedi ingilizce konuşuyordu. adam hayvan gibi kocaman birşeydi ama adamın hasıydı açıkcası "ne oluyor." diyemeden "Cem norveçlilerle anlaşma yapmış."
    ···
  4. 129.
    0
    Olaya devam etmeden norveç olayınıda anlatayım size.

    Geçen yılın yaz ayında Warlow hala hayattayken, alicia ile bu norveçlerin korucusu arasında bir olay ceyran etti. Osloya gitmiştik, oslodaki ve batı norveçten gelen bir eleman ile anlaşma söz konusuydu. Ben o aralar ukraynadan birisiyle bağlantı halindeydim (ukraynadaki eleman birkaç hafta önce öldü bu arada) norveçliler ile ukraynalılar arasında savaş vardı bildiğin. Ve olay isveç ile türkiyede çok yankı getirmiş bir olaydı.

    Bunlarla kendi evlerinde oturup adam akıllı bir uzlaşmaya varalım diye uğraşmamıza rağmen istekleri birbirini tutmadı. isteklerde ne derseniz, toprak beyler. O bildiğiniz haritalar bize sökmüyor, bizim kendi haritalarımız var. Sadece şurada etkisi oluyor; para birimi ve vize. Bunlar dışında hiçbir şekilde haritanın nasıl çizildiği bizi ilgilendirmez, heryerde bizim için farklı oteriteler var.
    ···
  5. 130.
    0
    hatta dur konuya devam etmeden haritanın bir taslağını çizeyim size.
    ···
  6. 131.
    0
    bu o bildiğinizi sandığınız haritaların nekadar gerçek olduğunu göstereyim size:

    kuzey batı avrupanın haritası: http://sketchtoy.com/59920030
    doğu avrupa haritası: http://sketchtoy.com/59921369

    şimdi yazdıklaımı falan anlayamamış olabilisiniz açıklayayım hemen. Kuzey batı avrupada; ingiltereydi yok Fransaydı, yok almayaydı bunlar hikaye. Vaarolan otoriteler şunlar: Celtina (ingiltere ve Irlanda arada Man adası, Faroe adası, Lerwik bunlarda dahil) , Normani (Fransanın neredeyse bütün kuzey bölümünü yaplıyor) ve Suschen (Danimarka ve almanyanın ortasından kuzeyine doğru olan bölge).

    iskandinav ve baltık bölgesinde ise normalde zilyon tane ülke var ama burada 5 tane var; llynchlnn (Norveçin bir bölümü), awenydi (isveç ve Finlandiya ayrıca bir bölümü rusyadan geliyor-Awenlerin adı buradan geliyor), Slofeg (Rusyanın sadece batı bölümü norvodova kadar, ayrıca belarus ve Ukraynanın, kırım dışındaki bölgenin tamamı), baganaid (baltık ülkeleri, polonyanın doğusu)

    gördüğünüz gibi dünya öyle bildiğiniz dünya değil anlayacağınız. Herneyse ben devam edeyim...

    edit: Doğu avrupa haritası düzeltildi
    ···
  7. 132.
    0
    Türkiyeyi soran olmuş: http://sketchtoy.com/59921537

    Bu arada küçük bir tarih dersi vereyim hemen: Kuzey Batı ve Batı tarafında bormalde üç tane otorite vardı bunlar Balka, Galatya ve Likya. Aliciadan öğrendiğim kadarıyla bunlar bayadır var. Hatta Galatya bildiğimiz roma döneminden beri kayanın altına saklanıp kendini yönetiyor. Bu arada o otoritede birtane bile türk yok beyler, hepsi o dönemden kalma saf galatyalıymış (nekadar doğrudur bilemem) Ayrıca Balka ve Galatya arasında aşırı derece bir rekabet var, ikisininde merkezi istanbul o sıralar. istanbulun bir yarısı Balkada diğer yarısı Galatyada, nasıl bir itişme olduğunu siz düşünün, birbirlerini yiyor herifler anlayacağınız. Likya ise çok mutlu Galatya ile bir derdi yok, batı ve güney sahilinin tamamı bunların elinde. Bilin bakalım merkez neresi? Muğla beyler. Adamlar Bodrumlu.

    Warlow Türkiyeye döndükten sonra elinde çok güçlü bir çemberle geliyor, yanlış öğrenmediysem Elija (isveçli), Igor (Rus), Aleksandrs (Litvanyalı), Mari (Eston), Astrid (Norveçli) ve Jaana (Finlandiyalı) ile beraber geliyor bunların hepsi Elija dışında korucu ünvanına sahip kişiler, işin komiği birtek Elija ile Astrid türk asıllı değil, diğerlerinin hepsi türk asıllı kişiler. bazı olan olaylardan dolayı Warlow deliye dönmüş durumda ve Türkiye sınırları içerisindeki her otoriteyi yerle bir edip tek otorite altına almak istiyor galiba Galatya bunların çemberini kabul etmemişti yanlış hatırlamıyorsam (konuyu tam olarak hatırlamıyorum aylar geçti üstünden). Chadniod u kadıköyde o evde kurma kararı alıyor, bu çemberindeki herkesten yardım istiyor, arkadaşlarını falan çağırıyorlar, istanbul asya kıtasındaki sayılı çemberler ile iletişime geçip otoriteyi kuruyorlar. Çemberini değiştiriyor "Chadd" diye bu arada, bu çemberi kuruyor ayrıca burada Elija yok onun yerine Cem var, Chaddın anlamı "warparty" gibi birşey bu arada, savaş birliğimi dersin ordumu dersin orası sana kalmış. Herneyse...

    Chad ilk önce istanbulu eline alıyor daha sonra Cemi Can diye bir elemanla beraber karadenize yolluyor, trabzon taraflarında bir olay ceyran ediyor Galatya ile Tav (Tharw) otoritesi Cem'e zorluk çıkartıyor bunun üzeirne Warlow zaten dahada sinirlenip Galatyaya alanen savaş ilan ediyor (Bu arada galatya hala istanbulda konuşlanıyor, çıkmış değiller- Olay iki yada üç sene kadar önce gerçekleşiyor) Giresun ve Trabzondaki Galatyanın "Kuralcısı" ile rize ve batumun "kuralcısı" na ffonu ile saldırıyor. Orada güzel bir arbede çıkıyor. Bunun üzerine o başından beri anlattığım eve Galatya baskın düzenleyip milleti ele geçiriyor, otoriteyi kökten kazımak istiyorlar fakat Warlow önceden yurt dışından çağırdığı ve içeride anlaştığı 3-5 yerli çember ile otoriteyi istanbuldan atıyor
    Tümünü Göster
    ···
  8. 133.
    0
    okuyan varsa bir ses etsin

    ___

    Ayrıca beyler heveslenmeyin, bütün türkiyede toplamda 30 dan az çember var zaten o yüzden bukadar az rekabet mevcut, bulgaristan ile yunanistanda bile bizdekinden daha fazla çember var, adamlar birbirlerini yaralayıp duruyorlar hergün. otoriteler arasında yerler el değiştirip duruyor. Türkiyede en çok çember sayısı Likyada bulunuyor. Galatların yanlış hatırlamıyorsam 6 yada 7 tane çemberi olması lazım, Likya 10 dan fazla. istanbulda şimdiye kadar her iki tarafta toplamda 6 çember bulunuyor. Balkada zaten Türkiyede bulunan çember sayısı en az, ben hala istanbulun avrupa yakasını ellerinde nasıl tuttular anlamış değilim.

    Herneyse, Warlow istanbuldan galatları kovunca Galatlar Ankaraya çekiliyor, Balka fırsat bu fırsat diyip Warlowa saldırıyorlar, Warlow Balkanında ağızına ediyor, balka tekirdağa çekiliyor. Dahada kimsenin zütü saldırmaya yemiyor. Milletin konuşlandıkları yerler hala buralar. Olabildiğince uzak yerler seçmeye çalışmışlar. Bu arada Chad kalmadı beyler, Chadın sahip olduğu heryer Awenlerin elinde. işte bi anlatabilsem size neler olduğunu anlayacaksınız neden chadın kalmadığını.

    Herneyse... Likya ile Chad arasında problem yok fakat galatya hala yakında, marmara 4 otoriteyede ev sahipliği yapıyor. Warlow yanlış hatırlamıyorsam 2012 yılının yaz ayında olması lazım Çanakkaleye gidiyor, çanakkaleye gitmesiyle beraber Ardiv (Arwdewr), Hiryid (Heryrid), Hindif (Hendef) ortaya çıkıyor, nasıl oluyor bilmiyorum. Bunların üçü uyum içerisinde bu arada ve hala devam ediyor. Cem hatta bunların "Kuralcı" konumunda hala, liderleri ile birkaç kez verilen toplantılarda tanışmışlığım var. Bunlar Warlowa bağlı değiller ama kukla görevi görüyorlar. Galatya ve Likya arasında tampon görevi görüyor.
    ···
  9. 134.
    0
    @222 şimdi biliyormusun bilmiyorum ama avrupada avrupalı kimlik kartın ile beraber istediğin ülkeye istediğin gibi gidebiliyorsun. Norveç senin dediğin şekilde yapılmıştı yanlış hatırlamıyorsam. Norveç avrupa ülkesi değil, bi ara Lüleayı almaya çalışmışlar fakat awenlerin geri itmesine bile gerek kalmamış adamlar ülkeye giriş yapamamışlar.

    Suschenin sahibi zaten 15 yıldır dan bir herif. Gayet rahat birşekilde giriş çıkış yapıyor. Bunun dışında her ülkenin kendi korucusu var, korucular da otoriter çembere bağlı kişiler oluyor, ya o çemberde yer alıyorlar yada alt çember tarzı bir çemberleri oluyor.

    Fakat söylediğim gibi, bütün ülkelere rahatlıkta kimlik kartın ile girebiliyorsun o yüzden problem yok. O problem birtek balka gibi avrupa ve asya arasında olan ülkelerde var, slofegin problemi olup olmadığını bilmiyorum çünkü bunlar Saint petersburgda. Doğu bloğu zaten daha yeni ayağa kalkmış bir blok, bundan önce orada hiçbir çember otoritesi yokmuş.

    Mesela Balkanın Yunanistan, Bulgaristan, Romanya ve Türkiyede kontrol alanları mevcut, adamlar rahatlıkla türkiyeye girebiliyorlar, avrupa ülkeleri olduğu içinde problem olmadan dolaşabiliyorlar oda ayrı bir durum.

    Kim bunları yaptı dersek, Alicianın ve Warlowun anlattığı kadarıyla şimdiye kadar sadece 4 ana otorite varmış. Alanlar çok geniş olduğu için yavaş yavaş dağılmaya başlamış. Kimin nasıl yaptığı bilinmiyor fakat hangi çemberlerin yaptığı biliniyor.

    Bunlar; Celtina, Saschen, Galatya ve Awen.

    Keltin zamanında Kuzey iskoçyaya sahipmiş sadece, Saşen Kopenangda bulunuyormuş, Galatya türkiyede bile değilmiş nereden çıkıp geldikerini kimse bilmiyor fakat tarihi galatya sınırlarına sahip adamlar. Awenler zamanında bütün iskandinavyaya hakimmiş.

    Hakim oldukları bölgelerin çevresindeki ülkeler yavaş yavaş bunların bünyesine katılmış, daha sonra Warlow gibi aklı parlak insanlar çıka gelip teker teker kendi otoritelerini kurmuşlar. Mesela güney avrupayı zamanım olunca bir çizeyim, feodal zamanlar gibi zilyon tane otorite var.
    ···
  10. 135.
    0
    herneyse ben şu küçük tarih dersini bitirip norveç olayını anlatayım

    ___________

    Bahsettiğimiz üç bölge tampon görevi görüyor ve bu arada hindif Eskişehir, bölgeleri kafanızda ona göre şekillendirin. Eskişehir kendi çapında şehir otoritesi, kimse hindifi sallamıyor, galatlar yada likler isteseler alırlar fakat uğraşmak bile istemiyorlar gereksiz bir yer olarak görüyorlar. Öğrenci çoğunluklu ve yanlış hatırlamıyorsam hindif isviçre gibi tarafsız bölge gibi takılıyor, her taraftan insan var orada.

    Anlayacağınız beyler, 30 dan az olmasına rağmen birüsürü otoriteye ev sahipliği yapıyoruz. Bunları ayrıca normalde anlatmamam gerek fakat anlattığım şeyin nekadar büyük çaplı bir olay olduğunu ve küçük birşey olmadığını anlamanızı istedim.

    Norveç olayına dönüyoruz şimdi
    ···
  11. 136.
    0
    Llynch ve Slofeg arasında finalndiyanın kuzeyi yani awen de bazı tatsız olaylar gerçekleşiyor. Çemberler hergün kavga ediyor. Okadar değerli olmayan bir bölge fakat Llynch artık iskandinav adasından çıkmak istiyor. Bunu beceremeyince Suschen e dadanmaya başlıyor, Danimarkaya girmeye çalışıyor. Suschen tabi anında Llynchi anında dışarı atıyor, sonra Slofege tekrar dadanıyor.

    Ortada kalan otoritede burada Awenler. Warlowda korucu olduğundan bu tür işlerle kendisi ilgilenmek zorunda. Toplantı ayarlanıyor. Slofeg Kievdeki bir çemberin elinde, Llynch Osloda olan bir çemberin elinde. Luleada tam Awenin ortasında toplantı yapılıyor. iki taraf birbirlerinden belil bölgeleri istiyorlar. Llynch biraz değil baya bir abartıya kaçıyor, Warlow bile gıcık oluyor adamı Awenden ona bağlı olan herkes dahil men ediyor.
    ···
  12. 137.
    0
    Şimdi olaya dönüyoruz...

    Elijar yaralarımı oksijenli su ile temizliyor elinden geldiğince yumuşak bir şekilde fakat adam öküz gibi, onun yumuşak dokunuşu bana normal bir dokunuş gibi geliyor. "Planın ne?" dedim acı içerisinde, oksijenli su baya yakmıştı "Plan yok." dedi ciddi bir şekilde "Ben ne olucam?" dedim gözlerinin içine bakarak sinirli bir şekilde, Cem ile aynı noktaya nasıl geldiğini bile bilmiyordum açıkcası nasıl beraber bu işe girdiklerini merak ediyordum ama sonra sorabilirdim bunları. Elijar sadece tip tip baktı bana yaralarımı temizlemeye devam etti "Birşey söylemiyecekmisin?" dedim olabilidiğince sakin bir şekilde fakat öfkem gayet iyi fark ediliyordu.

    "Olay düşündüğünden daha derin." dedi, "Nasıl yani ozaman aç-" diyemeden sırtımdaki yarama kasıtlı olarak aşırı derece oksijenli su dökülmüş pamuğu bastırdı. "Sus." dedi gayet sert bir şekilde "Bana ceva-" diye sesimi yükseltmiştimki birdaha aynısını yaptı, busefer acıdan nevrim durdu "YETER!" diye bağırıp ayağa kalktım.
    ···
  13. 138.
    0
    bağırmam ile beraber içeriye iki tane mahlukat girdi, ellerinde ffonlar sanki film, Elijar hemen kapıya dönüp birşeyler söyledi. Adamlar kapıdan çıktı "Dilinizide gibeyim sizide!" diye bağırdım etrafdan saldıracak birşeyler arıyordum "Birşey bulamazsın." dedi sakin bir şekilde "Anca bu tepsi var." dedi önündeki kanlı pamukların içinde olduğu tepsiyi gösterdi "Onuda kullanmanı tavsiye etmem." diye devam etti yüzünde pis bir gülüş ile "Elijar, yemin ediyorum buradan çıkarsam seni öldürücem." dedim dişlerimi sinirden köpek gibi gösteriyordum herife, yüzümdeki bütün kaslar kasılmış alnımdaki yara dahada acıyordu, Elijar oturmuş pis pis gülüyordu "Warlow keşke boğazını kesseydi." dedim birden bire, bende nasıl söyledim bilmiyorum. Ne olduğunu şaşırmış gibi dumur olup bana baka kaldı.
    ···
  14. 139.
    0
    "Benden bukadar nefret ediyorsun yani?" dedi yüzünde hala o pis yarı sırıtışı vardı, "Öldürecekler beni hala nefret diyorsun?!" diye ingilizce bağırırken birden türkçeye dönüp "anasını gibtiğimin evladı! Anlamıyormusun kancık! Geberticekler beni burda oturmuşun zütünde boru varmış gibi hareket etmeden duruyorsun orda anaın dıbına sokayım o tepsiyi oldumu" dedim tepsiye bakarak bağırıyordum ona türkçede, Elijar hiçbirşey anlamıyordu zaten bunu dile de getirdi "Dediğin hiçbirşeyi anlamıyorum ama küfür ettiğinden eminim." dedi umursamaz bir şekilde. "Senin ben ananı gibeyim." dedim türkçe olarak tekrar "ingilizce konuş yoksa bende isveççe konuşmaya başlarım" dedi, mecburen ingilizce konuşmaya başladım.
    ···
  15. 140.
    0
    "Alicia beni bulur." dedim kendimden emin bir ses tonuyla, aslında şüpheliydi o konu da. "Eğer bana yardım etmezsen başın büyük belaya girecek.", Elijar güldü tekrar "Sadece alicia tarafından değil, benim tarafımdan da avlanıcaksın." dedim elimden geldiğince tehditkar görünmeye çalışıyordum. Kahkahayı patlatı verdi anında. "Ben warlowa benzemem." dedim bir süre gülmesine izin verdikten sonra "Warlow senin hayatını bağışladı, ünvanını geri verdi. Sen gelmiş bize burada ihanet ediyorsun, onun çırağına ihanet ediyorsun." dedim, sözümün bitmesiyle beraber gülüşü durdu ve bana ciddi ciddi manalı bir şekilde bakmaya başladı "Eğer başıma birşey gelirse, bir şekilde buradan kurtulurum ve sana yemin ediyorum Elijar, seni bulduğum zaman Warlow olmam için yalvaracaksın çünkü canını çok fena bir şekilde yakıcam." dedi sinirden bütün vücudum titriyordu kelimeler ağızımdan dökülürken.

    Elijar konuşmam bitince birkaç saniye durdu ve hiçbirşey söylemeden odadan çıktı. Kapıyı çok hızlı bir şekilde vurdu. Gidişini seyrettikten sonra yatağın üzerine baktım "huur çocuğu." dedim tepsiyi aldığını fark edince.
    ···
  16. 141.
    +1
    Tuvalete doğru yöneldim, büyük ihtimal uyandığımın haberini yayacaktı ve birkaç dakikaya artık işin arkasında kim varsa buraya geleceklerdi, "büyük ihtimal Llydonlardır" dedim motivasyonumu yüksek tutmaya ffonumu bulmaya odaklanmaya çalışıyordum, "büyük ihtimal o şereften yoksun heriflerdir... " dedim türkçe konuşuyordum. Cemin nasıl onlara katıldığını hayal edememiştim hala.

    Tuvalettin içerisinde etrafa boş boş bakıyordum. Aynada kendimi görünce korktum. Yüzüm kan içerisinde, sırtımda aynı şekilde, omuzum çizilmiş, sanki harpten çıkmış gibiydim. Kendimi aynada incelemeye başladım, Elijar aslında hakkaten çok büyük bir iyilik yapmıştı, sırtımdaki yaranın kendi kendine iyileşmesi imkansızdı.
    ···
  17. 142.
    0
    Etrafa bakınmaya başladım, fakat birşey bulamadım. Havluların bulunduğu bir raf vardı, hemen orayı incelemeye başladım belki orada birşey vardır diye, havluları kaldırmamla beraber kapının açılma sesi geldi, tuvaletin kapısını hemen vurup kilitledim. Sesi duyan kişi kapıya koşup, kapıya vurmaya başladı. Kapıyı vuran kişi Elijardı "Aç kapıyı!" diye bağırdı, cevap vermedim, vurmaya devam etti. Bu sırada ben duştan kalıp sabunu alıp havlunun içine sarıp küvete attım.

    Kapıyı açtım, açmamla beraber Elijar omuzumdan beni yakaladığı gibi yere savurdu.
    ···
  18. 143.
    0
    Bugün boş geçmesin

    Güney Avrupa: http://sketchtoy.com/59942120

    Hepsini yazmadım, zaten hepsini bilmiyorum. Büyük olanların isimlerini yazdım. Picassoda değilim.
    ···
  19. 144.
    0
    @236 Bir ülkede güçlü olman diğer ülkerelerde güçlü olduğun anldıbına gelmiyor, eğer oteriteyi elinde tutuyorsan biraz nüfuzun olur. Fakat eğer güçsüz bir çembersen, diğer otoriteler fırsat bilip sahip olduğun alanı elinden alabilirler.

    Çok karışık şeyler bunlar, hiç politikayla uğraşmadım açıkcası bu olaylar bana çok geliyor.
    ···
  20. 145.
    0
    Gregorian
    ···