/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    0
    giderek hızlandım.

    giderek hızlandım.

    yokuşlar çıkıyor, yokuşlar uçuyorum.

    özgürüm , çocuğum , mutluyum.

    takluyum ama yine.

    çok az araba var o zamanlar küçükyalıda.

    arabalardan hızlı gidiyorum.

    - abi lağım mı patlamış buralarda?
    + bilmiyorum birader. bi tak kokusu var ama.
    - belediye reisi çalışmıyor azizim.
    + sahil yolu yapacağına bu kokuyu gider mübarek.
    - ama ne...

    halbuki bedrettin dalan beni hiç tanımaz. tanısa zütüme rogar sokardı.
    ···
  2. 27.
    0
    dedeyle yıllar sonra barışır bizimkiler.

    dede gelir istanbula.

    anlattıkları gibi değil.

    bayağı da neşeli bir adam.

    arada pırçkk diye tükürüyor yerlere.

    lazca birşeyler anlatıp duruyor.

    bu kadar uzun süre lazca duymamıştım halbuki.

    annemle babam yatmadan önce konuşurdu bir iki kelime. o da artık ne kadar erotikse söyledikleri. biz anlamayalım.

    ama bu dede lazca her şeyi anlatabiliyor.

    işin garip tarafı bizimkiler de anlıyor.

    ben neden anlamıyorum.

    o onun babası o da benim babam.

    herkes anlarken birbirini ben neden anlayamıyorum kimseyi.

    kızkardeşim de fransız olaylara.

    yerde futbolcu kartlarıyla oynuyorum.
    ···
  3. 28.
    0
    dede istanbula gelince biz de köye gideriz tabi.

    mercedes 302 falan var o zamanlar.

    memleket tam 27 saat falan.

    git git bitmez.

    tozlu tosya yolları.

    kusa kusa ( ben ekstradan sıça sıça ) gidiyoruz.

    vardığımız yerde tüm akrabalar.

    yıllar sonra geri dönen bir aile.

    yerler ıslak,
    havada odun kokusu , çay kokusu...
    evlerde kuzine ve üstünde hamsi...
    ısırgan otu denilen avradını gibtiim...
    koca gözlü eli ekmekli köy çocukları...

    bizim oralarda sünnet kutlanmaz ya... anam ille de süsleyecek oğlunu...

    peder solcu ( ama sonradan olma )

    ben oğluma padişah elbisesi giydirmem diyor.

    karar falan verdiler herhalde...

    ben , 5-6 sene önce memleketin yarısına işkence yapan darbecilerin elbisesinden giyiyorum.

    hava taklu korgeneral kubar(isim vermemek için kubar dedim)...

    köy çocuklarının arasında bir milli güvenlik konseyi üyesi...
    ···
  4. 29.
    0
    Burda olan varsa söylesin boşa anlatmıyım ?
    ···
  5. 30.
    0
    Devam et panpa.
    ···
    1. 1.
      0
      Tamam ediyorum
      ···
  6. 31.
    0
    istanbula geri dönmeyi ilk defa özledim o zaman.

    burayı sevmek, güzel bir huurya aşık olmak gibi bir şey...

    onunla gururunuz inciniyor,

    onsuz kalbiniz acıyor.

    hüdaverdime kavuştum sonunda.

    gene küçükyalının yeni asfaltlanmış yolları.

    o arada ayakları radyasyonlu öz amcalar.

    yakaları göbeğe kadar açık , lazca konuşan güleryüzlü baba yarıları.

    amma çok var lan bunlardan.

    dayı öldü o arada.

    babasının öldüğünü bilip bilmediğini bilmediğim beyaz tenli pek konuşmayan dayı çocukları.

    benim gibi fakir ama taksuz arkadaşlar.

    belki bir iki civciv , aynı anda belki bir iki kedi...

    civciv ile kedinin muhteşem uyumu...

    civciv için düzenlenen cenaze törenleri...

    kafasına dokununca ağzından sıvı fışkırtan yaban hıyarı veya kavunu ( adını tam hatırlamıyorum , ama yannan olmadığına eminim. tren yolu kenarlarında olurdu bunlardan. ilginç bir bitkiydi. göze gelince kör olunacağını düşünürdük )

    - çıkın bahçemizden
    + yıeaaaa. sizin bahçeniz mi bura.
    - eveett.
    + tapusunu gösteerr
    - tapusu kasada , babamda , dedemde.
    + bi kere bu bahçe allah babanın
    - allah baba bize verdi ( vay dıbınakoyim. bize vermedi hiç )
    + çıkmıyoruz.
    - annneeeeeeeeeeeee
    + babaaanneeee hi hi hi hi.
    ···
  7. 32.
    0
    dalları alçaktan başlayan bir dut ağacının altında hızlanmaya başladı çocukluk.

    ilk alışverişini hidaverdiyi 10 liraya satmakla yaptı bu çocuk.

    bigibletçi vahitten pinokyo kiralar hale geldik. ne lan bu.

    yaya kaldık anasını satayım.

    balık tutmayı öğrendim sonra.

    balıklar da benim hala taklu olduğumu. bu yüzdendir ki güzel balık tutardım bostancı su tankeri iskelesinde.

    o arada kimseyi sevmedim galiba.

    pelinden sonra tüm kızların donu başkaları tarafından görülmüştü.
    ···
  8. 33.
    0
    amcalardan biriyle beraber başka bir eve taşındık istanbulda.

    biraz daha varoş biraz daha fakir di arkadaşlarım bu sefer.

    heman kartları vardı meşhur.

    misket oynamayı beceremediğimi de bu dönemde keşfettim sonra.

    güzel çivi oynuyor güzel şarkı söylüyor güzel sapan atışı yapıyor ama hala arada altıma sıçıyordum.

    artık valide nin de dikkatini çekmiş olacak ki bir iki defa banyonun içinde kendi donumu çitilediğim cezalar hatırlıyorum.

    ilkokulun sınırlarına dayandım o ara.
    ···
  9. 34.
    0
    ortaokulda disiplin kurulu vardı.

    ölüm bile daha iyi bir seçenek gibiydi.

    -falancayı disipline vermişler ... abooooooo... ölsün dıbınakoyim.

    derken birden bir kız ... nasıl da güzel kappe... başarılı ...

    anladım ki sınıfın yarısı ona aşık.

    kesin giberler buu yakında dedim ve daha ilginç bir fikir geldi aklıma.

    hülya koçyiğit , hülya avşar , melike zobu , gülşen bubikoğlu... yalan bunların hepsi. hepsini onlar gibi zenginler elde ediyor.

    neden kendim gibi fakir ( hatta daha fakir ) birini sevip şansımı arttırmıyorum.

    ah saliha ah... ne bileydim ben senin malın önde gideni olduğunu...

    ilk karşılıklı aşkım benim...
    ama dersler toto.
    yazılı okunur " xy seninki gene toto çekti lan"
    karne verilir " xy seninkini gerizekalılar sınıfına gönderiyorlar lan"
    e kusura bakmasın ama benim de bir haysiyetim var dıbınakoyim.

    verdim buna çıkışı.

    ve o an enteresan bişey oldu.

    saliha ağladı.

    o zamanlar ortaokulda herkes masaya kafasını gömer sebepsiz yere ağlardı.

    ilgi çekmenin bir yoluydu bu.

    kimseye de söylenmezdi neden ağlandığı. sanki anan gibilmiş. sır dıbınakoyim.

    saliha da koyverdi boş derste.

    üzüldüm ama kendimle de gurur duydum.

    bıraksam , müdahele etmesem saliha şarapçı falan olurdu herhalde

    sonra geçti. saliha da okulu bıraktı. okul onu bırakmadan.
    ···
  10. 35.
    0
    birgün öksürmeye başladım.

    öksürük gittikçe derinleşti.

    sonra hastaneye gittik.

    sonra geçmedi.

    sonra hastaneye yattım

    çocuk koşuşundaydım ama yaşım 14.

    cefizox diye bir iğne var. her akşam zütümü gibiyorlar onunla.

    derken birşey oldu bir sabah.

    ipek hemşire geldi ateşime bakmaya.

    elinde dosyyası ve güleryüzüyle gülümseyerek ölçtü odadakilerin ateşini.

    yanımdaki yatağa eğildiğinde kısa beyaz eteğiyle... ohşşşş... diz kapaklarının arka tarafındaki iki gamze stertı verdi cinselliğe.

    utandım arkamı döndüm tabi.

    utanacak birşey halini alınca başka bir kadının mahrem yerleri artık geri dönüş yok demiş bir çin atasözü. ( belki de dememiştir. )

    pipiye su yürümeye başlamıştı o gün.

    kimyei bişey olmadı aslında.

    sadece erkek olmaya başlamıştım.
    ···
  11. 36.
    0
    hastanede yattığım sene sınıfta kaldım.

    artık matematikten nefret ediyordum.

    taklu değildim artık.

    herkes beni sevsin hastalığı semptomları görülüyordu bende.

    bir yeteneğim olmalıydı herkesi hayran bırakacak.

    bunu okulda sergilemeliydim.

    her birinden bir miktar vardı aslında.

    ama hiçbirinden yeteri kadar yoktu.

    bir kompozisyon dersinde fıllik diye çıkıverdi yeteneğim ortaya.

    ben çok güzel hikaye yazabiliyordum.

    kalemim kuvvetliydi yani.

    bir iki kompozisyonda şow yapınca adımı tarihe yazdıracam sandım bir ara.

    türkçe öğretmeni beni yarışmaya yollamaya karar verdi.

    dünyadaki açlıkla ilgili birşeyler yazacaktım.

    yazmadım. yazamadım. öğretmen çok kızdı.

    ne kızıyon dıbını gibtiiim.

    ne destek verdin ki ne istiyon. ben zütümden uydurdum bunca zaman. senin zütümle ilgili bir ortaklık anlaşman yok.

    gibtir ammmına koyduuum.
    ···
  12. 37.
    0
    sonra reyhan,
    sonra liber,
    sonra cemile,

    cemile de duuurrr.

    huurydu cemile.

    bugünün ve bu yaşın şartlarına göre belki değil ama o zamana ve o yaşın şartlarına göre huurydu cemile.

    erkeklerden korkmuyordu. beni öğretmen dolabına sıkıştırıp pipimi ellediği gün anladım karıları gibmem gerektiğini.

    ama buna cemilem ile başlamayazdım.

    dudağımdan öptüğü gün, pipimi ellediği gün , tarihe işlenmiş istemsiz bir başarı oldu.

    remen cemile beni iğfal etmişti.

    tam o sıralarda 31 diye bir efsane geziyor okulun bahçesinde fısır fısır .

    lan nedir bu.

    hacı alıyon sabunu veriyon osmanın gözüne gözüne.

    denedim.

    başarılı da oldum.

    ama o gece aklım zütümden çıktı.

    ya yarınsabah pipim tıkanırsa,
    ya doktora gidersek,
    ya doktor "bu sapık bin 31 çekmiş" derse

    allahııımmmm sana geliyorum...

    sonra işedim geçti.

    keşke tıkanaydı dıbınakoyim.

    bir oyuncağa dönüştü 31 .

    gece gündüzher fırsatta osmanı tokatlıyorum.

    sonra yavaş yavaş geçti.

    ama tam geçmedi tabi.
    ···
  13. 38.
    0
    ortaokulun sonuna doğru peder araba aldı.

    yeşil bir volkswagen variant.

    az var bu arabalardan türkiyede. porche ye benzer hafiften.

    ama sadece tipi.

    lise yıllarına gelip dayandım.

    dayı kızı makine ressamlığı okuyor.

    kıskandım nedense.

    bende makine ressamı olacam dedim.

    sınavdan aldığım ouan anca tesviyeye yetti.

    yetmez olaydı.

    ameleliğe ( teknik elemanlığa burada başladım ) ilk adımımı attım.

    halbuki yazar olacaktım ben.

    ( sanki şimdi bir engel var da )
    ···
  14. 39.
    0
    ilk sene dersler iyi.

    sevmeye de başladım koca makinelere hükmetmeyi,
    parlak ölçülü sert materyallerle uğraşmak hoştu ( metal parçalardan bahsediyorum ) ( aklı gibten başkasına çalışmayan ergenler için açıklama)
    tam o sırada bir zütoğlanı girdi hayatıma.

    hamdi.

    hamdi duyuyorsan buradan sana seslenmek istiyorum.

    ananı gibeyim sonra inkar edeyim hamdiiiiiii.

    hocalardan biri bu.

    allahım gestapo subayı gibi.

    ızdırab oluyor amcık herkese.

    böyle mendebur bir bin tarih yazmadı.

    kalın bağırsağını gibeyim ben onun.

    beni dersten bırakınca kredili sitemin ne gibim bişey olduğunun ilk canlı örneklerinden biri oluverdim.

    bu dersten kaldım ya.

    okul uzadı. hem de daha birinci sınıfta.
    ···
  15. 40.
    0
    hala iyi niyetliyim.

    hala uslu bir çocuğum.

    hala ideal evlatım.

    sonra birşey oldu.

    mezatlıktan geçip okula doğru giderken iki kız bana arkadan pişşşt dedi.

    koşa koşa çıktım okulun önüne.

    kazımı alıp döndüm kızların yanına.

    dedim kazım bunlar yollu.

    belki verirler de milli oluruz.

    dıbını giberim ben onların ded kazım.

    gittik ki kızlar bizim okulun birinci sınıfları.

    üç tane kız. üçü de birbirinden paçoz.

    ama meslek lisesi bu. manita olsun nefes alsın yeter.

    paylaştık ızları aramızda.

    ben yeşil montlu tıfıl olanı aldım.

    kazım da kırmızı montlu köylü kızını.

    ertesi gün buluşmalar falan derken sevgili olduk biz yeşilli tuğbayla.

    tuğba ben senin ecdadını gibeyim.

    sigara denilen illeti bu kaltak soktu ciğerime.

    yine mezarlıkta el ele tutuşmalar falan derken tuğba beni bir ağacın dibine yıktı.

    parfümünü seviyordum aslında.

    ama bacakları gerçekten çok kısaydı.

    dudaklarımdan kaptı beni tuğba.

    dilini ağzımın içine soktu.

    demek ki böyle oluyor öpüşmek falan deyip karşılık verdim.

    elimi tutup eteğinin altına soktu.

    ben ince çorap giymiş bir bacağın daha kaygan ve pürüzsüz olacağını düşlemiştim.

    ama koltuğu ellemekten pek farkı yokmuş meğersem.

    bir elimle de olmayan ya da yeni olmaya başlayan ama henüz başarılı olamamış göğüslerinin bulunması gereken yerleri elliyordum.

    ama dona gelince duruyor aslında iyi niyetli bir genç olduğumu kanıtlamaya çalışıyordum.

    böyle yiyişme günlerinden birinde duvarın dibinden bir ses duyuldu.

    kim var lan orda dedi bir polis.

    buyrun abi dedim biraz sonra yannanlara yan basacak genş olarak.

    gelin bakiim buraya dedi.
    ···
  16. 41.
    0
    Devamı yarın
    ···
  17. 42.
    0
    Rezzz mk
    ···
  18. 43.
    0
    Rezeveng
    ···
  19. 44.
    0
    yazı tarzın değişik, hoşuma gitti hafiften.
    ama şu taklu olma durumunu sevmedim

    edit : vazgeçtim amk yazı tarzın hoşuma gitmedi okunmuyor.
    ···
    1. 1.
      0
      Kelime darcığının az olması benim suçum değil panpa
      ···
    2. 2.
      0
      kelime darcığı değil o kelime dağarcığı amk. ve ben kelimeleri anlamadığımdan hoşuma gitmedi falan mı dedim?, şiir gibi yazıyorsun gibko oluyor.
      ···
  20. 45.
    0
    okumadım aq.
    ···