Neyse o gece elemanı fermuara kaptırmadan uyudum, sabah kalktım penguen gibi hissediyorum kendimi. Bacakları açamıyorum aq.

Bir kaç bacak açıp germe egzersizinden sonra Selim ile homo'yu kaldırdım.

"kalkın lan dışarıda horozlar gibişiyor siz uyuyorsunuz"

Kalktılar, o ara telefona mesaj geldi. Vay amk aylar sonra gelen ilk mesaj. Bunu kutlamalıyım bir ara..

Baktım mesaja tanımadığım bir numara,

"günaydın Teleri bey (:" yazmış.

Film mi çekiyoruz lan ne Teleri bey'i..?

"sen kimsin lan" yazdım.

"yuuh sana ya"

"kes lan kimsin onu söyle"

"Beyza ben gerizekalı!"

Hay amk numarasını almıştım ama kaydetmeyi unutmuşum. Bu kız iyi atar yapıyor ha bana benziyor biraz.

Hemen moda girdim,

"haa pardon kanki eklemeyi unutmuşum"

"umrumda değilsin desene sen şuna"

"tamam trip atma, kusura bakma işte bilerek olmadı"

"niye böyle kabasın sen ya?"

"hoşuna gidiyor dimi * "

"ahaha gitmez mi hiiç :p"

Mal gibi mesajlaştık biraz daha, Selim'le Üniye geçtik, Burak yavşağını iyice dışladım. Kötülük mü yapıyorum acaba ona? Boşver bir ara düşünürüm.

Girdim sınıfa etrafa bile bakmıyorum amk kim var diye. Hayattan zevk alamayan, boş bir herife dönüşmüştüm çoktan. Beyza hanım tutmuş benim yeri, aferin lan..

"Beyza hanım nasılsınız?" dedim masumca gülümseyerek.

"... "

"daha tanışalı bir gün oldu lan ne tribi bu?"

"... "

Senlemi uğraşıcam amk, oturdum sıraya o konuşana kadar ağzımı açmadım. 15 saniye sonra falan konuştu :/

Durdu biraz, gözlerine sağa ve sola kaçırdı, ardından yüzüme dönüp,

"iyi iyi trip falan yapmıyorum haklısın, daha bir gün oldu"

"aferin şöyle yola gel :p"

"bir saniye.. sadece bir saniye güzelce konuşur musun lütfen?"

"elimizdeki mal bu hanımefendi işinize gelirse :p"

Güldük, öğle arası Selim'i çağırdım bizim fakültenin kantinine beraber yiyelim diye. Aldık Beyza ile tavuk dönerleri oturduk bir masaya.

5 dakika sonra Selim'de geldi, yanında Burak'la birlikte. Amk senin ben kaçmaya çalışırken sen dibime dibime getiriyorsun.

Neyse bunlarda aldı ne gibim yiyeceklerse geldiler masaya, Beyzayı görünce Selim heyecan yaptı amk abazası.

( Beyza: B) (Burak: H, homo yani :/)

S: "selam"

H: "selam ikinizede"

T: "aleykümselam bilader oturun bakim"

B: "selam (:"

Oturdu iki lavukta masaya..

iki lavuğu tanıştırdım Beyzayla. Ağzına düşecek utanmasa kızın Selim yavşağı. Zıkkımlandık yemekleri.

Bir an önce Selim'e söylemeliyim homo işini yoksa arada kaynayacak çocuk.

Mal mal muhabbet ederken iki tane hatun geldi yanımıza bizim bölümden amk. Sarışın ve kumral. Sarışın olan,

"Selam oturabilir miyiz" dedi.

"Tabi ki buyrun" dedi sapık herif. (kim olduğunu biliyorsunuz)

Belki organ mafyası, belki seri katiller nereden biliyosunda çağırıyorsun muallak, bu devirde kimseye güven olmaz.

(S: Sarışın) (K: Kumral)

T: "isminiz neydi?"

S: "Gözde"

K: "Cansu"

Tanıştık kızlarla, iyi iyi..

Kumral hatun güzel harbi ama gibimde mi? hayır.

Lan homo falan mı olacam yoksa? Hatunlardan uzaklaşmamak lazım nolur nolmaz. Sonra Burak kavatına kalmayayım.

ikiside buranın yerlisiymiş, iyi amk işim düşerse yardım isterim kafasındayım.

Lavukları postalayıp derse geçtik 3 kızla. Uzaktan gören "gavata bak gavata hatunları kapmış" der. Ama bilmiyorlar ki neler yaşadığımı.

Önyargılı olmayın, önyargı huur çocuklarına mahsustur.

Dersler bitti çıktık fakülteden, Beyza hanım yine dürtüklüyor,

"dün kaçtın, bugünde kaçarsan döverim seni :p"

Kimi dövüyon amk sen, aparkatı koydum mu uçarsın Hezarfen Ahmet Çelebi gibi. Neyse iyi kız düşünme böyle şeyleri..

Gırgırına gülerek,

"kimi dövüyon lan sen :p" dedim.

"oraya mı takıldın mal yaa"

"kes kes nereye zütürüyon bakıyım"

"Safranbolu ya gidelim mi bir kaç kere gittim ben"

Merak ediyordum şu gibtimin yerini,

"iyi bari bilmiyorum ben kaptan sensin :p"

"yürü yürü (:"

Atladık bir minibüse, vardık şu meşhur yere.

"karnın aç mı * " dedi Beyza.

"ısmarlayacaksan aç, ısmarlamayacaksan tok :p"

"öküzsün ya tamam"

"Kıza niye ısmarlatıyon oç" demeyin. Davet edildiğim yerde bir kuruş harcamam. Hem davet edileceğim hem de ben ısmarlayacağım ha? gibtir lo..

Bir pideciye girdik, Muhâmmet Usta * .
Safranbolu pidesi çektik 2 tane, beleş olunca da ne güzel tadı çıkıyor ha..

Yemekleri Beyza'ya kitledikten sonra Eski Çarşı'ya geçtik. Evler 1800'lerden kalma görünüş olarak.

Düşündüm, bu evlerde nasıl ferreler dönmüştür yüzyıllarca. Kaç tane çocuk peydahlanmıştır acaba?
Kaç tane aile dağılmıştır?

Bunlar aklıma gelince çıkardım bir tane sigara yaktım,

"oo beyefendi efkarlandı galiba (:"

"çok dertliyim be Beyza"

"noldu be?"

Anlatsam mı acaba Gizem'i diye düşündüm. Ama hayır kimseye anlatamam şuan, hem anlatırsam acırlar bana. istenmiyorum acınmak falan,

"şu binayı görüyor musun?" dedim iki katlı olan binayı göstererek.

"evet?"

"burada bir aile yaşarmış eskiden, iki erkek çocuklu bir aile. Husumette oldukları başka bir aile daha varmış. Bir gece diğer aile binayı ateşe vermişler"

Ağzı kulaklarında dinliyor aq..

"ee ne olmuş aileye?" dedi merakla.

Yüzümü ekşiterek yere eğdim,

"yanarak can vermişler bu binada, sonra restore edilmiş.."

Üzüldü lan yüzü bozuldu bayağı.

"yazık ya :/"

"şaka be iyi salladım ha :p''

"ya gerizekalı bir kere yalan söylemeden konuş" diye kızdı.

"ahaha yaşasın kötülük :p"

"bir gün bulacaksın cezanı ama ne zaman bilmem * "

"ceza kaçınılmazsa zevk almaya bakıyım dimi :p"

"o söz öyle değildi ama olsun ahaha"

Akşam olmaya yakın incekaya su kemerine gittik başka bir servisle. Şöyle anlatayım, uçurumun üstünde yaklaşık 1 metre genişlikte ipince bir köprü. Kafanızı alta indirdiğinizde sadece boşluk görüyorsunuz.

Azıcık ilerlerdik ama zütüm nasıl atıyor aq. Beyza'da tırsıyor. Bu böyle olmayacak diyip topukladık oradan iki tırsak olarak.

Minibüse atlayıp bunun yurdunun önüne geldik..

"sağol bugün için Teleri, güzeldi dimi * "

"sen sağol asıl, pideler için :p"

"biraz nezaket öğren odun, kıza ödetilir mi hesap hiç?"

"Allah allah değişiklik oldu işte :p"

"sen gıcıklığa devam edeceksin gibi, gidiyorum ben yurda * "

"hadi defol :p"

Baktı kızgın kızgın, arkasını döndü ilerledi. Binaya girerken döndü, "Öküzsün" diye seslendi, güldüm..

Sırada Selim ve Burak'ı karşıma alıp Homo konusunu konuşmam lazım. Yoksa çok kötü yerlere gideceğini hissediyorum olayın.

Yurda döndüm, umarım Burak Selim'e kaymıyordur zorla. Odaya girerken gözlerimi elimle kapattım.

Açtım ve ne göreyim? Pişti oynuyor lavuklar.

Hemen oyunlarını bozup küfür yedim.

"gibtirmeyin lan oyununuzu, hayati bir mesele var sizinle konuşmam gereken" dedim. Selim olayı anlamadan atladı,

"noluyor amk?"

"sus la sen iki dakika Selim" dedim. Burak,

"ee Teleri?" dedi bir şeyler anlamış gibi.

"işte.. bir mesaj gelmiş, merak ettim açtım"

"homociksüel olduğumu öğrendin dimi?" dedi yüzünü ekşiterek. Selim duyunca bir anda,

"ananı gibim" dedi şaşkınlıkla.

Selim'in o tepkisini görünce kahkaha atmaya başladım, sinirim bozuldu amk. Biraz kahkadan sonra ciddileştim yine. Selim mal mal bakıyor ikimize, şaşırdı çocuk.

"kusura bakma kardeşim telefonunu kurcalamıştım. onun içinde özür dilerim. hiç söylemeyi düşünmedin mi?" dedim.

"düşündüm de tanımıyorum düzgünce sizi, söylersem nasıl tepki vereceğinizden korktum. Sen de biraz sinirli gözüküyosun"

zütünden kan alırdım bu lavuğun normalde. Ama modern ve birazcık da gavat yetiştirildiğim için hoşgörülü karşılamalıyım, azıcık da olsa..

"ne yapıcaktım dıbına koyim, döveceğimi falan mı sandın? Selim sende bir şey desene lan"

"şimdi sen erkek zütünden mi hoşlanıyon amk"

Hay diyeceğin şeyi gibim..

"aslında aciksüelim ben yani öyle istek gibi bir durum yok, sadece hoşlandığım bir çocuk var"

Bunu diyince ikimizde bir "ohh" çektik. zütü kurtardık galiba.

Şarkı;
https://www.youtube.com/watch?v=uelHwf8o7_U

"oğlum sen böyle diyon falan ama gece sansar gibi yanaşmazsın dimi lan" dedim.

"ahaha yok be aciksüelim dedim ya" dedi. Selim,

"dur bir dakika Teleri efendii" dedi hesap sorar gibi.

"ha?"

"dün yatakları neden değiştirdiğin belli oldu, pantolonla da yatman ahahha"

ikiside kahkaha atmaya başladılar aq..

"gülmeyin binler, sadece ufak bir önlemdi"

"oğlum ne manyak bir herifsin ya ahah"

Şu iki lavuğunda diline düştük ya aferin Teleri..

"gibecem artık gülmeyin, bu arada Burak sen ne tak yaşıyorsan yaşa kardeşim beni alakadar etmez, ama iki gün sonra değişmeye falan başlarsın, benim de davranışlarım değişir okey?"

"yok ya rahat ol Teleri, zaten Mert Bursa'da okuyor"

"haa pek de şaşırmadım aq''' dedim kendimi tutamayarak.

Günler geçiyor..

Gözde ve Cansu'da iyice bizle takılmaya başladı. 1'i homo, 1'i sapık olmak üzere 3 erkek 3 kız bayağı ilerlettik muhabbeti.

Asıl Burak lavuğunun gay olduğunu kızlar öğrenince ne tepki vereceklerdi. Bende fazla aksiyon sevdiğimden bu 5 lavukla birlikte Gözde'nin istediği bir kafeye gittik.

Bu kafede güzel, her yerde let ışıklar var. Gece yarısından sonra kesin pavyonda dönüştürüyorlar.

Çilingir tatlısı istedi kızlar, bizde onlara uyuduk. Neyse ki hesabı Selim'e kitledim.

"Aaa", "nasıl ya olamaz", "yuuuh" laflarının havada uçuşması umuduyla hafiften konuya girdim.

T: "kızlar biraz saçma olucak ama bir soru sorucam size"

Gözleri fal taşı gibi açtılar, pür dikkat bana bakıyorlar.

T: "ığmm şey, ee..eşcinsellik hakkında ne düşünüyosunuz?"

Böyle sorunca şaşırdılar aq. Beyza atladı hemen..

B: "Teleri yoksaa??"

C: "gerçekten mi Teleri?"

G: "ahaha şaka mı bu"

iki saniyede nasıl da kuruyorlar akıllarında senaryoyu bak. Yok abi "bazı" kızların kafa çalışmıyor harbiden.
(söz meclisten içeri)

T: "lan yok saçmalamayın, iki dakikada topa çıkardınız adımı"

Biraz sert çıkıp bunu söyleyince Burağın yüzü düştü aq. Yapacak bir şey yok, kendimi temize çıkarmak için değil kızlara, tüm Karabük'e yayarım. Bende böyle bir lavuğum maalesef.

Bunlar gülmeye başladı, Selim'de alttan alttan kıkırdiyor amk. Burak zaten duvar gibi.

B: "valla Teleri'cim niye soruyorsun bilmiyorum da normal bir şey bence, sınırları aşmadıktan sonra"

C: "yaani bence de"

G: "normal karşılanacak bir şey bencede"

Bu kızların kütüğü izmire dayanıyor aga, memleketim diye demiyorum modern, çağdaş bir şehir, birazcık da kavatlık var ama o da tuzu biberi yemeğin :p

Kızların olumlu fikirlerini aldıktan sonra Burak lavuğuna çevirdim kafamı, beni öyle görünca tüm masa çevirdi kafaları. Konuşma sırası ondaydı.

Utandın mı lan yoksa? Berkecan'lar utanmaaaaz.

H: "Teleri değil, ben eşcinselim" dedi, yüzünü eğerek.

Haydi küfürler, laf sokmalar, aşağılamalar havada uçuşsun..

Tabi ki de öyle bir şey olamaz. Olumlu karşıladı üçüde, kesin bir iki tanesi içinden sövmüştür amk. Hem yakışıklısın hem de homosun diye.

B: "Eğme kafanı Burak, normal bir şey utanmana gerek yok (:"

Bu kız beni pıçaklayıp liderliği eline alacak olabilir. Tam lider hatun havasında. Ama ben yer miyim bu numaraları? Lider benim lan sıkarım topuğunuza..

Nasıl manyak biri olunur deseler, kendimi örnek gösterebilirim. Küfürbaz, kötü,iyi, samimi,soğuk, komik ve bir çok ruh haline saniyeler içinde geçiş yapıyordum. Elimde olan bir şey de değildi..

C: "yaa kıyamam sana, hiç bir sorun yok Burak'cım"

G: "bu ikisi ilk duyduklarında ne tepki verdiler peki? Kötü davranmadılar dimi sana?"

Bunu duyunca üçümüzde kahkaha atmaya başladık amk, soğuk ortam bir anda ısındı. Bir yandan gülerken bir yandan da cevap vermeye çalışıyor lavuk.

H: "hiç sorun etmediler ahah, özellikle Teleri ahaha"

T: "sus lan yok bir şey (:"

G: "iyi iyi demek ki bir şeyler olmuş sormuyorum daha (:"

Biraz daha sohbet edip, birbirimizi iyice tanıdıktan sonra kalktık. Evi olan evine, yurdu olan yurduna gitti.

Karakter analizi yapmam gerek sanırım, geri kalan için önem taşıyor..

Teleri reyiz(şş deme öyle :p):
Gizem'in gidişinin ardından onunla tanışmadığı eski haline dönüyor. Kırıcı olmaktan ve kötülükten biraz zevk alıyor ama kötülük için değil de eğlenmek için yapıyor. Gizem'in ona son dedikleri hala aklında,
"Hayatını mahvetme"
O cümleler sayesinde içindeki iyiliği dışarı vurmaktan da hiç geri adım atmıyor. Pgibotikliğin etkisinden kurtulmaya çalışıyor.. çabalıyor.

Ayrıca 1.75 boyunda, beyaz ten siyah saçlı. Kirli sakalını çok sever, taliplerini bekler..

Selim:
Sapık ve düzgün lavuk. Bu ikisinin arasıdaki dengeyi iyi kuruyor. Her zaman alttan alıyor konuları. iyi bir dost olabilir.. ama benimle? bilmiyorum.

Burak:
Yakışıklı bin. Ama neyse ki homo. Tam iyilik abidesi amk. Bir kere ağzından küfür çıktığını duymadım. Ama Bursa çocuğu buna çakarken çıkmış olabilir, orası beni ilgilendirmez.

Beyza:
Güzel ama çok tatlı bir kız. Ayrıca oldukça asi. Kanka ayağı züt ayağı derler ama bu kızla olamaz. Muhabbeti falan iyi, kanka olabiliriz ileride. Ona göre çoktan kankayız belki de bilmiyorum.

Cansu:
Kumral güzel bir kız. Derste Gözde ile önümüzde oturuyor. Konuşması falan ne yalan söyleyeyim tahrik edici. ileride bir şeyler olabilir bu kızla.

Gözde:
Sarışın ama güzel değil fazla. Gerçi gibimde bile değil kızların güzelliği. O yolları geçeli çok oldu. Makyaj yapıyor bu kız, çok fazla. Ayrıca çok içten, Yardımsever de tabi ki.

Şarkı;
https://www.youtube.com/watch?v=K9omgAsDjtA

Akşam kritiğini yaptık kafede olanların, aslında oldukça iyimser geçmişti. Burak'da baya rahatlamış gibi gözüküyor. Selim yine hayallere dalmış, dürttüm bunu,

"lan pekekent yine hangi karıyı düşünüyon :p"

"ne karısı aq, Beyza'da kaldı aklım. Çok tatlı kız lan"

"oğlum kaç kere diyecem sana gibtir git sapıklığına başkasına yap"

"lan sapıklık falan yaptığım yok"

Biraz sert söyledi bunu, bu vurulmuş aga geçmiş olsun.

"ciddi ciddi aşık mı oldun lan yoksa?"

"hoşlandım diyeyim.."

"hay dıbına koyim senin"

"kanka yapar mısın aramızı? bakar mı bana sence?"

"ne biliyim aq kız mıyım ben, sana güven olmaz oğlum üzersin bu kızı"

"seviyorum diyorum oğlum ne üzmesi. Aramızı yapta ne dilersen dile benden"

"iyi konuşurum yarın, ama fazla beklentin olmasın. züt gibi kalma ortada sonra"

"adamsın lan sen adamsın be.."

Kalktı sarıldı o sevinçle, bu da mı homo lan yoksa? iki kişiyi kaldıramam. Gerçi Beyza falan dedi saçmalama Teleri..

Diğer gün öğle arası topluca kantine indik fakültenin, Beyza'yla yalnız bir şey konuşmam lazım dedim. ikimiz oturduk bir masaya,

"noluyor be :p" dedi gülerek.

Hiç lafı gevelemeyi sevmem, çat çut vurarım karşımdakinin yüzüne,

"Beyza'cım bir şey sorucam"

"dünkü gibi bir sorumu ahaha"

"haber et bir ara gülerim, soruma geçiyorum. Selim nasıl biri sence?"

"nasıl yani?"

"tip olarak olsun, karakter olarak olsun, ilişki açısından olsun?"

Bu biraz şaşırdı, anlam veremedi. Biraz durduktan sonra anladı sanırım ne amaçla sorduğumu, hızlıca söyledi.

"yani bir kötülüğünü görmedim iyi biri"

"tipi falan nasıl peki? bu kadar cevap yetmeez"

"normal işte allah allah, noldu bana mı ayarlayacaksın (:"

"dün akşam senden bahsetti.."