1. 1651.
    +8 -3
    ağladıktan sonra tekrar evine gitti sude. ot ot yine evin içinde gezinmeye başladım. sagopa kajmer'in çok fazla dini kullanmadığı bir zamandı. ya da kullanıyordu ama ben diğer şarkılarını dinliyordum. müzik öyle ya da böyle insanın durumunu özellikle olumsuz yönde etkiler. sago'nun beatleri ise hayattan nefret ettirecek düzeydeydi. özellikle yakın ve uzak şarkısının müziği hayattan soğumak için nedendi. akşama kadar bu tarz şarkıları dinledim. bir ara işin ucunu kaçırıp fado müziğini dinlemeye başladım. felaket acıtan bir müzik türüdür.

    akşam olduğunda kapı çaldı. kaçınılmaz sondu farkındaydım. kapıyı açtım. babam yanımda kendisinden en az 10 yaş küçük biriyle içeri girdi. hatta belki de daha fazla. ve çok güzeldi.
    ···
  2. 1652.
    0
    Yardir panpa
    ···
  3. 1653.
    -1
    daha yazarsan giberim çeneni yazma ulan sözlüğün anasını gibtiniz amk
    ···
  4. 1654.
    0
    devam et serı yaz bıde paanpa
    ···
  5. 1655.
    +2 -2
    içeri girdiler. babam anneme hayatı boyunca çekmediği muameleyi bu kadına çekiyordu. her ne kadar sövsem de kendisine hafiften hak veriyordum ona. gerçekten çok güzeldi. ama dürüst olmalıyım, babam da genelde kızlar için karizmatikti. mahallede kendisine aval aval bakan çok kişi vardı. ayrıca bakanlar sadece orta yaşlılar değil genç kızlardı. hiç çekmemiştim bu bine.

    babam dışarıdan yemek söylemişti. bir an kebap mı diye sevinmedim değil ama yemekler ortama uygun olması için daha hafif şeylerdi. maddi durumu iyiydi babamın. bizim demiyorum, onun iyiydi. bizim ne halde olduğumuzu pek giblemezdi.
    ···
  6. 1656.
    +17 -3
    yemekte dik dik kadına bakıyordum. o ise babamla göz gözeydi. o masa da sadece aksesuardım. ya da işin resmiyet kazanması için basit bir prosedür. milattan önce yaşasaydım büyük ihtimalle crassus'un oğlu tiberius olurdum.
    ···
  7. 1657.
    0
    reserved
    ···
  8. 1658.
    0
    reserved ulan zütçük
    ···
  9. 1659.
    0
    reserved
    ···
  10. 1660.
    0
    rizörv
    ···
  11. 1661.
    +5 -2
    yemek yerken babam bana dönüp "biz evlendik" dedi. anlayacağınız bana söylediği zaman aslında evliydiler, sadece ön alıştırma gibi bir şeydi yaptıkları. yine şaşırmadım söylediğine. kendisi muallaklik masterını çoktan yapmıştı. inci sözlükte yazar olsaydı büyük ihtimalle en azılı binlerden biri olurdu.

    yemekten sonra onlar kanepede oturup televizyon izlemeye başladılar. bense masadan onları izliyordum. hala yemek masasının üzerinde yemeklerle oynuyordum. bir yandan televizyon izlerken diğer yandan konuşup gülüşüyorlardı. annemle ne televizyon izlemişliği ne de insan gibi konuşmuşluğu vardır. biri yanıma gelip "şu düğmeye basarsan her şey yok olur " gibi saçma bir öneriyle gelse hiç düşünmeden o düğmeye basardım.
    ···
  12. 1662.
    +5 -2
    gece olunca kadın ve babam yatak odasına yöneldiler, ben de kendi odama. mal mal arkalarından baktım bir süreliğine. ardından tekrar kendi odama döndüm. bir yandan annemi düşünüp onlara küfrediyordum diğer yandan kadının güzelliğini aklıma getiriyordum. her halükarda sövülen kişi babam oluyordu. hayatımda yapmadığım bir iğrençliği yapıp odalarını gizlice dinlemek için yatak odasına yürüdüm. hafifçe kapıyı dinlemeye başladım. babamın tiksinç "hadi hadi" nidalarını duyunca geri döndüm. ruhum yerinde değilmiş gibi hissediyordum. öyle ki sude ye zorla sahip olduğum anı düşünüp mastürbasyon yaptım.
    ···
  13. 1663.
    0
    okuyom devam et hızlı ol süper
    ···
  14. 1664.
    0
    reserved
    ···
  15. 1665.
    +1
    devam devam devam 31 çekicem hızlı
    ···
  16. 1666.
    +5 -2
    ertesi sabah uyandığımda uzaklaştırma cezam nedeniyle okula gitmedim. saat 1'e geliyordu. sabah bir ara kadının valizlerini odaya taşıdığını gördüm. rüyadır belki bütün bu olanlar diye iç geçirmiştim. ama şimdi rüya olmadığını anlıyordum. mutfağa doğru yöneldim. kadın beni görüp:
    - okulu mu kırdın, dedi muzip bir sırıtmayla.
    + aslında uzaklaştırma aldım.
    -yaa. neden?
    +yanlış anlaşılma oldu.
    -anladım. merak etme aramızda kalır. gel kahvaltını yap, dedi.
    her ne kadar yüzeysel bir nefret beslesem de hareketleri o kadar güzeldi ki. çok tatlı bir kadındı. gülümsemesi, ses tonu. ama babama duyduğum nefret tüm semti kaplayacak düzeydeydi. belki de bu yüzden o kadını daha çok cinsel obje olarak görmeye çalışıyordum. gülümsemesinin güzelliği yerine pijamasından belirgin olarak öne çıkan poposuna bakıyordum. kibarca konuşmasını dinlemek yerine göğüslerini izliyordum. çok yüzeysel bir şekilde açıklıyordum bu durumu, "tanrı beni böyle yaratmış"
    ···
  17. 1667.
    0
    reserved
    ···
  18. 1668.
    0
    rizörv
    ···
  19. 1669.
    0
    iyi iyi
    ···
  20. 1670.
    +5 -2
    bana kahvaltılık hazırlarken ben de hayatta ki amacımı düşünüyorum. sahi ne yapacağım lan ben? bu gidişle okulda bitiğim. o dört duvar benim sonum olacak hissediyorum. her insanın sonunu getiren dört duvarlardır. bana da olacak biliyorum. tahammül edemiyorum o yapmacık bin kurularına. sırf bir kızı gibebilmek için yunus emre'nin allah aşkı gibi aşık olduğunu söyleyen çocuklara. belki de hiç böyle olamadığım için bu şekilde hareket ediyorum.

    düşüncelerimi "hadi başla artık" cümlesi sonlandırıyor. bir yandan önümdekileri yerken diğer yandan bu kadının nasıl bir hayatı olduğunu düşünüyorum. veya merak ediyorum. ne ismini biliyorum ne de nereden geldiğini. idiot babam ismini bile söylemdi henüz.
    ···