Hem ballandıra ballandıra anlatıp hem de masum ayağı yapma zükerün

sonra ben buna kahveyi verdim. beraber oturduk ve içmeye başladık. (tabi sürekli gözüm dar kotunda) bana dediki sen de dışarı müşteriye gider misin? bazen dedim. hmm dedi o zaman genelde burada yanlızsın. evet dedim yanlızım.

o an yanlızlık zor şey ya ben mesela çok zorlanıyorum yanlız yatarken demesin mi:(
beyler inanır mısınız kendimden geçtim çünkü öyle bir surat ifadesi takındıki dayanamadım. yanlız yatmak zorunda değilsiniz deyip en bin sırıtmamı yaptım.

dudaklarıma yapıştı. ve deli gibi sevişmeye başladık.
daha sonra bunun üstünü yırttım dayanamayıp. bi an durdu fakat şirket t-shirtlerini gösterdim kahve döktüm dersin dedim. gülümsedi ve daha da ateşlendi.
beni masanın yanına diz çöktürdü. kukusunu yalamamı istiyordu.
o dar pantolonunu yavaş yavaş indirirken saniyeler bir ömür oldu benim için.

en sonunda tamamen indirince kocaman kol kalınlığında bir yannan çıktı ve ağzıma soktu. dayanamadım emdim tamdıbını. meğersem gizli muallakymişim ben. son olarakda masaya domaltıp bağırsaklarıma kadar gibti. artık her öğlen gibişiyoruz. buda böyle bir anımdır.

Asuman demeseydin adına kadının amk. Sürekli zihnimde mirkelam canlanıyor gibtiğim betimlemelerinle hatunu düşünemiyorum tam görürü gibi olurken cine5 karıncalı ekranı gibi mirkelam zihnime çöküyor bin.

aletinin kalktığını görmedi mi

gibi pantolondan çıkardım bekliyorum anlat panpa

Parmağındaki yüzükle oynamaya başlamıştır ve ellerine ilk defa dikkat etmeme neden olmuştu bu. Alyans yoktu lakin tek taş tarzı bir yüzüktü. Yüzüğün tepesini göremiyordum fakat kenarlarından tek taşa benzettim. Pırlanta ve ya değildi bilmiyorum ama kesinlikle taşlı bir yüzüktü. Acaba yüzüğü ile oynayarak bana bir mesaj mı vermek istiyordu anlayamadım. Alyans olmayışı bekar mı sorusunu aklıma getirdi, o yüzük ise evli ve ya yeni evlenme teklifi mi aldı diye düşünmeme neden oluyordu.

Bir yandan bu kadını hunharca gibmek isterken bir yandan da sohbet ediyor olmaktan bu kadar yakın olmaktan rahatsızlık duyuyordum. Kız arkadaşımı seviyor olmam bu yakınlaşmadan rahatsızlık duymama neden olurken birde bu yüzük rahatsızlığımı iyice artırmıştı.

asumanı eve davet ettim evde içki içip biraz uyuşturucu alıp yiyişiyorduk o arada kapı çaldı üniversiteden arkadaşım serkan gelmiş hoşgeldin falan filan derken salona doğru yöneldi muallak bizde asumanla alkolün etkisiyle sarhoş olup evrim teorisini tartışmaya başladık. aramızdaki o inançlı serkan evrim teorisinin çürütüldüğünü söyledi. tabi birer ateist olarak böyle sarsıcı bir haber karşısında çileden çıktık dıbına koyayım. önce serkanı tartaklamaya başladık. ama serkan bize karşılık vermiyordu. tam tersine bilden shawn kitaplarından evrim teorisini çürüten bölümler okuyordu. bunun üzerine asuman sinir krizi geçirmeye başladı. bende alkolün etkisi ile ağlamaya başladım. bu böyle olmayacak dedim. serkanı yere yatırdık ağzına zorla alkol dökmeye çalıştık. işte ne olduysa o an oldu. gecenin karanlığı çok güçlü bir ışık tarafından aydınlandı. asuman bu olay üzerine çığlık atmaya başladı. o ışık hüzmesinden uçmaya başlayan beyaz güvercinler allah allah nidalarıyla gecenin karanlığını yırtıyordu. alkollü zihnim birden bire kendine geldi. kelimei şahadet döküldü dudaklarımdan o gunden sonra gunde 7 vakit namaz kılıyorum, olgun hatunlara bulaşmıyorum, laikçilerle arkadaşlık kurmuyorum sadece evrim kelimesini içeriyor diye devrim lafını bile kullanmıyorum. inci yar ve yardımcınız olsun..

Asuman hanım giti. Acaba boşanmış mıydı? bu öfkesi nedendi acaba? Ama birisiyle boşansa o yusufçuk ve yüzüğü neden saklasın. Acaba eşini ya da nişanlısını mı kaybetmişti bilemedim, işin açığı meraktan da çatlıyordum.

+seni şimdi şurada gibmek, sonra evine gelip her gece farklı bir yerde türlü türlü fanteziler ile seni inlete inlete gibmek ne güzel olurdu.

-e hadi o zaman hadi, eteğini kaldırdı
+ama ben kız arkadaşımı çok seviyorum, sadakat benim için çok önemlidir yapmayacağım, kendine başka bir tokmakçı bul.

bozuldu, ne diyeceğini bilemedi kekeledi hemen toparlandı.
-hata ediyorsun halitziya, beni düzmek isteyen kaç kişi var biliyor musun sen? sana ayaklarımla geliyorum kendimi sunuyorum.
+istemem asuman, başkasını bul, belki hayatına başkası girecek ve mutlu olacaksın.
-halitziya ben şimdi istiyorum, ben seni istiyorum anladın mı? Ben şimdi gidiyorum ve ben ne istersem alırım, sen beni becereceksin, sana kendimi becertecem. Bunuda buraya yazdım.
+Asuman
-kes, kes salak
+hakaret etme asuman
-sana kendimi becertecem, ayaklarıma kadar yalatacam sana görürsün
+tamam asuman

çıktı gitti, sonrasında ne mi yaptım? yannanım neredeyse 2 saattir ereksiyon halinde ama boşalamamış ağrımaya başladı bu nedenle hemen otuzbir çektim.

Kahveleri doldurdum geldim, masama oturmadım, masamın önünde Asumanın oturduğu sandalyenin karşısına bir sandalye çektim. Kahve içerek sohbet ediyorduk ki bana kız arkadaşımdan mesaj geldi bende kendisine cevap yazarken;
-Kim o?
+Efendim Asuman
-Ya pardon şeyi merak ettimde, genç yakışıklı boylu poslu adamsın.
+Teşekkür ederim Asuman, ee neyi merak ettin?
-Kız arkadaşın vardır heralde demi?
+Evet var
-nerede ne iş yapıyor?

Buna kız arkadaşımı fazla detaya girmeden anlattım. O an daha önce hiç dikkat etmediğim bir ayrıntı ilgimi çekti.

Tepsiyi benim masama bırakıp oturdu.
-hadi halitziya bırakta gel şuraya.
+tamam
bilgisayarımı kapadım karşısına oturdum, bacak bacak üstüne attı yırtmacı açıldı gibim kalkmıştı ve bunu gizlemek içi uğraşmıyordum.
+asuman
-efendim halitziya
+birşey dikkatşmi çekti
-ne
+buraya neden ben yalnızken geliyorsun(o an kısa bir sessizlik oldu, çayından bir yudum aldı ve)
-bir dostum vardı
+ee benim sorumla bunun ne alakası var
-anlatıcam dinle
+tamam dinliyorum, dost derken bildiğimiz dost mu yoksa diğer manada dost mu
-sevgili, oynaş manasaında olan dost, açık konuşayım. yani birlikte kaldığımız zamanlar oluyordu sürekli birlikte yaşamıyorduk, baş başa tatile gittiğimiz zamanlar oluyordu falan
+o yüzük ile göğsünde parıldayan yusufçuk ondan mı?
-evet ondan
+ne oldu bu dostuna
-haftada en az 2-3 gün bende kalırdı, sonra iş gezisine gidiyorum derdi, şirketi vardı parasıda çoktu.
+ne iş yapıyordu bu adam?
-inşaat şirketi vardı, öyle çok büyük inşaatlar yapamıyordu ama kazancı iyiydi.
+yani hangi müteahhit fakir ki
-gel zaman git zaman bu adamla 2 sene ilişkimiz sürdü
+2 sene
-evet 2 sene
+sonra
-sonra ben artık kendisine evlenmek istediğimi, evlenmemiz gerektiğini söyledim
+eeeee
-kendisi ise bana evli olduğunu ve eşinden ayrılamayacağını söyledi
+hadi canım, 2 sene evli olduğunu anlayamadın mı?
-hayır malesef anlayamadım, iş gezisine gittiğini söylediğinde hep ailesinin yanındaymış iki de çocuğu var.
+bu kadar aptal olunmaz kusura bakma ama Asuman, aptal sarışın dedikleri sen olsan gerek.
-haklısın halitziya, ne deyim haklısın artık gözüm açıldı ama naparsın.
+ne zaman ayrıldınız yeni mi?
-yok 3 sene önce
+eee ondan sonra kimse girmedi mi hayatına Asuman
-malesef uygun birini bulamadım halitziya, ne kadar yalnız da yaşasam, yalnızlıktan bıksamda böyle bir olayı yaşadıktan sonra insan kolay kolay istemiyor başkasını.
+üzüldüm senin adına Asuman ne desem bilemedim. Hadi ver bardağını bu çay benden olsun.

O kalktı çaycıya çay koymak için hazırlık yapıyordu. Bense o ara işime odaklandım, bir kısmın tamamlanmasına acık zamanım kaldı,
daha sonra orayı tamamlamaya dönüp bölük iş yapmak istemediğimden tamamladım.

-Ben çayları getiriyorum halitziya.
+tamam orda minibarda halley, çikolata, dolapta bisküvi falanda var yersen koy
-se yiyecek misin?
+hayır
-tamam o zaman ben kendime bir halley alırım.

geldi masamın önüne oturdu bende notebookumu kapatıp karşısına oturdum. (Bu arada bahsetmedim, kalça kısmından dar ispanyol
bir kumaş pantolon ile göğüs çatallarına kadar açılmış beyaz bir gömlek vardı üzerinde.)
Karşısına oturduğumda ben gene şok oldum. Meme çatalında parıldayan şey yusufçuk kolyesiydi.

Lavaboya gittim geldim.
-hoşgeldin halitziya
+hoşbulduk Asuman
-ne yaptın?
+neyi ne yaptım?
-tuvalette ne yaptın ? ahahhahahha (huur gülüşü)
+tövbe tövbe şimdi detay mı vereyim? sen tuvalete gidince ne yapıyorsan onu.
-benim her yaptığımı yapamazsın ki sen ama. ahaahahah (huur gülüşü)(bu kadın azmıştı kaşınıyordu, şeytan beni çok zor yerden yakalıyor)
+eee sende benim her yaptığımı yapamazsın Asuman değil mi? (Göz kırptım)
-Ahahahah(kadın bildiğin tescilli fahişe gibi gülüyor amk) evet haklısın.
+hadi Asuman, çayları doldurabilirmisin?
-sen neden doldurmuyorsun?
+seni ayaktayken izlemek hoşuma gidiyor(bunu dedim)
-ahaha, o zaman şu ofiste manken gibi ileri geri yürüyeyim ister misin?
+oluuuur zevk duyarım
-hadi ben çayları koyayım.
Kalktı, ama bu sefer onu izlemedim bilgisayarımla uğraştım, maksadım onu dellendirmekti, çayları doldurup arkasını döndüğünde ona bakmadığımı gördüğünde ki yüz ifadesini görmek isterdim ama göremedim.
Masanın önündeki sehpaya çayları bırakırken tam benim masamın karşısından bıraktı, halbuli kendi oturacağı sandalyeden bırakabilirdi. Memintolarını en derinine kadar bana gösterdi, o an avına atlayan bir aslan gibi o memintolara atlayıp emiklemek emiklemek emiklemek istedim.

-bazen diyorum ki keşke evli olduğunu öğrendikten sonra onun ikinci eşi gibi devam etseydim yaşamaya. Ona o kadar alışmıştım, ona o kadar aşıktım ki anlatamam. Hayatımdan onu çıkardığımda ortada kaldım. Bazen keşke diyorum keşke olsun ben böylede mutluyum diyebilseydim.
+bunu cidden diyor musun? eğitimli, kariyer sahibi bir kadın olarak.
-beni anlayamazsın halitziya
+neleri yaşayıp gördüğümü bilmeden seni anlayamayacağımı mı düşünüyorsun (içimden vay huur diyorum)
-bir kadın olarak benim yaşadığımı yaşamadan beni anlayamazsın. o soğuk yatağa girmenin ne olduğunu bilemezsin halitziya.
+doğrudur asuman ne diyeyim. çayı tazeleyim mi?
-olur tazelede içelim.
Çay doldurmaya kalktım ve arkamı döndüm benim ona yaptığım bakışın aynısını bu sefer o bana pis pis sırıtarak yaptı bende seyrettim. Şeytan beni zorluyordu, ama hayatta en büyük değerim sadakatti.
Önce suratıma baktı, dudaklarımı inceledi, omuz genişliğimi ve göğüs hatlarımı inceledikten sonra kalktığı pantolondan belli olan gibime uzun uzun baktı bu arada da baş parmağını dudaklarının üzerinde gezdiriyordu.
-ayakta kaldın halitziya, hadi getirde içelim
+al afiyet olsun

oturdum.

bu burda kalsın lazım olur

Yusufçuk bir erkeğin eşine sevgilisine olan sadakatininin simgesiydi. Hatta bir dönem bayağı modaydı millet kız arkadaşına sevigilisine yusufçuk alıyordu. Bu karı kesin evli olum halitziya dedim. Ama o memintoların, o süt gibi memintoların çatalından kendimi alamıyordum. BU karı ne giyerse giysin, dekoltesi olmasın üzerinde ciksi duruyordu. Ya memintolar baş kaldırmış ya da ona uygun südyen giyiyordu.
-eeee halitziya?
+eee ne Asuman?
-anlat ne yaptın
+Asuman bu gün sen anlat hadi.
-Ne anlatayım?
+Hangi şirkette çalıştığını bile bilmiyorum, anlat işte ne mezunusun, nereden mezunsun, burada hangi şirkettesin(teknokentte olduğunu anladım ama mesele Asumanı açmak.)
-Hmm... tamam anlatayım ozaman. Bu üniversitenin End. Müh. Bölümünden mezunum. Felanca falanca şirketlerde çalıştım yıllarca. Sonra yüksek lisans yapmaya karar verdim, gene bu üniversitede yüksek lisans yaptım, biraz geç oldu ama olsun geçen sene bitti yüksek lisans.
+Eeee Asuman sonra?
-Ben burada Yüksek Lisans a başladığımda hocam Teknokent yönetim kadrosunda, teknokentte ofiste bulunacak bir yöneticiye ihtiyacımız var dediler. Bende Buraya başladım.
+E o zamandan beri napıyorsun?
-Şimdi burada çalışıyorum, doktoraya devam ediyorum işletmede. Ayrıca burada doktora danışmanım ile tez projesi yapıyoruz falan.
+iyi bakalım, e Asuman
-E ne
+Güzel alımlı bir kadınsın, evlenmedin mi bekar mısın? Hayatında kimse yok mu?
-halitziya ben artık gideyim.(Kadın birden kızardı bir tuhaf oldu sanki kaçıyor gibiydi)
+ne oldu Asuman yanlış bir şey mi sordum?
-ayır halit ziya, sorun yok sadece benim gitmem lazım.
+Asuman sana bir şey demedim, hayatında kimse yok mu güzel kadınsın dedim.
-halitziya bu konuyu konuşmak istemiyorum.
+neden öfkelendin ki Asuman tamam kouşmayız ama ben sana anlattım tüm özel hayatımı, sevgilimi üstelik ilk tanıştığımız gün.
-halitziya şuan konuşmak istemiyorum.
+tamam Asuman hanım.

Seni masa başı işe alan patronu gibeyim. Seri ol panpa

huur bana iki kelime bile laf etmemişti? neydi bu yaptığı şimdi dıbına koyduğumun şıllığı dedim içimden. Sonra neden bu kadar
sinirleniyorum dedim kendi kendime? Uzak durmasını istemiyormuydum için için zaten? Neden bana pas vermemesine sinirlendim ki?
x bey ile arasında geçen muhabbet üzerine Asuman teknokent yani üniversite personeliydi? Belki de teknokent başkanı olan
bir hocaydı ya da yönetim kurulunda olan bir hoca ve ya bir sekreter ve ya başka bir şey. Her neyse sonu olarak üniversite
teknokent personeliydi.

Aradan günler geçti ofise uğramadım bende, dahil olduğum projeler nedeni ile müşterideydim. Sonra bizim patronlar başka müşteriye kendileri gittiler bana işlerimi ofiste yapmamı ofise gitmemi söylediler. Bende 9 ay body yapıp bırakmıştım, 1.5 senedir yapmıyordum. işe başladıktan sonra body e tekrar başlamıştım, 3 aylık çalışmam sonuçlarını vermişti iyi zayıflamıştım artık pantolonlarım bol geliyordu, bol gömleklerimi, t-shirtlerimi giydiğimden gelişimimin farkında değildim. O sabah daha önce fit zamanlarımdan kalıp kilo almamla dar gelen gömleğimi ve pantolonumu giydim. Gömlek göbek bölgesinden hafif bol iken omuz,kol ve meme bölgelerinden dardı. Hatlarım belliydi pantolon tam oturdu, o gün iyi görünüyordum. Teknnokente ofise gittim gene ofiste yalnızım, öğle yemeğine yalnız indim, Asuman da o gün yalnızmış yanıma geldi. O gün inanılmaz ciksiydi. Hani şu uzun kalça, basen ve am kısmından dar kumaş bir elbise var ya heh ondan giymişti yırtmaçlısını, derin meminto dekoltesi vardı, hatun zaten çok ciksi birde böyle giyinince gözleri üzerinde topluyordu. Yemek yerken her erkek Asumana ve bizim masaya bakıyor, bana şanslı bin edası ile kıskanç bakışlar atıyordu. Hoş bu karı benim gibimi kaldırıyordu ama ben kız arkadaşımı çok seviyor ve ona ihanet etmek istemiyordum. Ama Asumanı kendime çekmekten de kendimi alamıyordum.
-Merhaba halitziya, oturbilirmiyim.
+Tabi buyrun Asuman hanım.
-Naptın halitziya?
+aynı Asuman hanım
-x bey yok mu?
+Yok bugün gelmeyecek.
-hmm anladım, ya diğerleri
+onlarda müşterideler
-sen neden genel olarak yalnız oluyorsun burada?
+benim dhail olmadığım projeler oluyor ona gitmeme ne gerek var, ben burada dahil olduğum projenin kendimle ilgili kısımlarını yapıyorum.
-hmm anladım
+ne oldu burada yalnız olmamla ilgili bir problem mi var?
-yoooook neden olsun halitziya(o ara son lokmamı yedim)
+çay alırmısın
-Teşekkür ederim halitziya almayayım
+hüüüüp(çay içiyorum), gelirsin bu gün ofise
-efendim halitziya
+bizim ofise uğrarsın bu gün
-uğramayayım mı?
+sen bilirsin Asuman nasıl istersen, hadi ben çıkıyorum afiyet olsun.

Ofise çıktım 1 saat sonra Asuman geldi, kapıyı direkt açıp daldı ve masamda ki misafir sandalyesine oturdu.
-Naber halitziyacım.
+Hoşgeldin Asumanü
-Hoşbulduk halitziya, hadi sana bugün çay mı koyayım kahve mi?
+Çay yap çay, sabah filtre kahveyi çok içtim.
-Tamam halitziyacım hemen yapayım.
Benim masamdan çay ve kahve makinesinin, dolabın, bardakların, mini barın olduğu küçük bölmenin hemen önünde. Asuman çay koyarken bende onun zütünü izleyip gibimi okşadım, bunu yaptım. Aniden arkasını döndü hiç istifimi bozmadım, o bana bakarken gözlerimi vücudunda gezdirdim. Özellikle am, meme ve dudak bölmelerini vurgulayarak baktım ve bunu yaparkende sağ elimin baş parmağını kendi dudaklarım üzerinde gezdirdim.
Ayağa kalktım.
+Ben lavaboya gidiyorum Asuman, sen otur, sıkılırsan benim bilgisayara geç.
-tamam halitziya(Bana kaş altından bakarak gülümsedi)