/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 48.
    0
    rezervuar
    ···
  2. 47.
    0
    Yalanına sokuyum
    ···
  3. 46.
    0
    rez bakalım
    ···
  4. 45.
    0
    Sobanın yanındayım. Oda sebze çorbası kokusu ile dolu. Ağzım sulandı ama istemeye cüret edemiyordum. Nasıl buradan çıkabilirim? ONDAN UZAKLAŞMAK iSTiYORUM. Bir şeyler yapmalıydım.

    ipi gevşetmeye çalıştım. Bileğimin sürtünmesiyle kopabileceğini düşündüm ama kopmuyordu. Bir yandanda sobanın sıcaklığı yüzüme çarpıyordu. Sen hiçbir yere gitmiyorsun. Çorba ısıttım. Aç mısın? Her ne kadar aç olduğumu düşünmemeye çalışsam da midem izin vermiyordu. Kafamı salladım. Peki, nasıl istersen. Biraz zaman sonra bir kase sesi duydum. Kasenin içine çorba döktü. Bira açılma sesi duydum. Yedikten sonra beni tekmelemeye başladı. Artık intihar etme noktasına gelmiştim fakat cesaretim yoktu. Gözlerim kapalı dua ediyordum sadece.

    Daha fazla çorba istemediğine emin misin? Acıyan yerlerimi tutarak sesin geldiği yöne vücudumu döndürerek Neden umursuyorsun ki? dedim. Seni seviyorum Melis. Aç gitmeni istemiyorum. Sadece inatçı davranıyorsun.

    Eh, Şu cehennem dünya olmasaydı akşam yemeğimiz güzel bir restoranda olurdu. Hatırladın mı? Bu bizim ilk randevumuz olacaktı. Akşam yemeği ve film. Yanıma oturdu. Kanepede biraz sağa sola tepindi. Ama artık işler değişti. Yemeğinden bir kaşık alarak Şimdi buradayız. Akşam yemeği ve Film beklemek zorunda kalacak. Vücudumu iğrenç adamdan uzağa çevirdim. Birasından bir yudum daha aldı ve bana doğru elini uzattı.

    Melis, neden benim dizine dokunmamdan korkuyorsun? Gözlerini çözmeyeceğim. Bu gece yola çıkıyoruz Ayağa kalktım ve kör gözlerle bir adım attım. Bu şekildeyken bu gece yola mı çıkıyoruz? Beni kaçırdın! Ben gitmiyorum! Bir saniye sonra bira şişesi yere düştü. Daha önce olduğu gibi beni boğazlayacak mıydı? Homurdanarak söylendi: Uslu bir kız olmanı söyledim. Saçımı çekti. Ustalıkla bükülmüş başıma alevde yanmış demirle bastırdı. Korku vücuduma bir orman yangını gibi yayıldı. AAhh! Yapma lütfen! Kollarını belime sardı ve beni havaya kaldırdı. Beni bir yere yatırdı. Uyu. Uykum yoktu. Onca şeyden sonra kimin olabilirdi ki? Oturmayı denedim ama zorla geri yatırdı. UYU! iradem kırılmıştı ve pes etmiştim. Korkudan hıçkırmaya başlamıştım. Sen iyi bir kızsın. dedi ve parmaklarını yanağımda gezdirdi. Başımı döndürdüm ve fısıldadım. Ellerin yanağımdayken uyuyamıyorum.

    Endişelenme dedi. Tam uyuyordum ki bir süre sonra sağ ayak bileğimi yakaladı ve etrafına bir şey sardı. Bana ne yapıyorsun? Güldü. Kaçmana izin veremem. Kaçmayacağına emin olmam gerekiyor. Sol ayak bileğimi de alıp bir şeye sardı ve yatağın dibinde bir şeyin çevresinde sarmaladı. Kaçmayacağına söz veriyor musun? Verirsen ellerini serbest bırakacağım. Sessizce fısıldadım. Söz veriyorum.

    Gerçekten sözüne inanacağımı mı sandın? dedi ve kötü bir kahkaha atmaya başladı. iki elimi de bağladı. Dudağıma bir öpücük kondurdu. YARIN BÜYÜK GÜN. Sabah görüşürüz. yoruldum beyler ilgi gelirse devam ederim
    Tümünü Göster
    ···
  5. 44.
    0
    Sert bir sesle gözlerim açıldı. Uyan.

    Halsiz bir sesle cevap verdim. Ne? Neredeyim ben? Neler oluyor?

    Omzumda bir el hissettim. Beni kendine doğru çekti. Bu gece duracağız. Geçtiğimiz birkaç saat boyunca bana durmadan bir tuğla gibi vurdu. Canım yanıyordu. Ağlamaktan gözlerim şişmişti. Zalimce kahkaha atıyordu. Daha sonra ağzımı bantladı. Masada duran ateşi alıp yüzüme doğru tuttu. Ateş yüzümde yayılıyordu. Ağzımı bantladığı için bağıramıyordum. Çığlık atamıyordum. Yüzüm yanarken yapabildiğim tek şey acılar içinde beklemekti. Çaresizce dua edip ağlıyordum. Ateşi çekip bandı çıkardı. Beni öptü. Boğazımı yırtarcasına bağırıyordum ki bir ses duydum.

    Hiç kimse burada çığlıklarını duyamaz. Kanım dondu ve ellerim titremeye başladı. Lütfen! Yalvarıyordum. Beni eve getir. Kimseye söylemem. Söz veriyorum. Lütfen! Yalvarıyordum. Eve getirmesi için her şeye razıydım...

    Alçak bir sesle Üzgünüm. Bunu yapamam. Başka bir kelime etmeden vücudumu bagajdan dışarı kaldırıp beni çim yumuşak bir halı üzerine bıraktı. Gözlerimi bir bezle kapladı. Başım ağrıyordu ve zihnim karmakarışıktı. Acı hissini yok sayarak, ondan uzak durmak için bir adım attım. Ama kolumda parmaklarını hissettim. Ne istiyordu benden?

    Yeterince hızlı değilsin. Bırak beni diye bağırdım. isteğimi görmezden gelerek sadece daha çok sıkılmış bir şekilde beni öne çekti. Ya yürüyüş yaparız. Ya da ölürsün! Seçim senin! Yü-yürüyeceğim.

    Ayağa kalkarken tökezledim ve çimene düştüm. Sinirlendi ve bana tokat attı. AYAĞA KALK! Hızlıca ayağa kalktım. Çok katı, donuk bir suratı vardı. Soru sordum. Bu telefon senin mi? Evet dedi mırıldanarak.

    HELP ME! Çığlık attım. Hayır. Gelen olmayacak. Seni bunun için cezalandırmam gerekiyor.

    Sertçe eliyle ağzımın sol tarafından beni tuttu. Havaya kaldırdı. Gözyaşlarım yere düştü. Eliyle dişlerime ve ağzıma baskı yaptı. Cebinden bıçağı çıkarıp yanağıma bir çizik attı. Bu olay tekrarlanmasın. Anladın mı beni? Kahrolmuştum. Neden ben? Niye başkası değil? Tanrım bana yardım et.

    Acılar içinde kıvranırken başımı salladım. Beni yere doğru fırlattı. Şimdi uslu bir kız ol ve artık bu saçmalıkları yapma.
    ···
  6. 43.
    +1
    her yokuş çıkışımızda vücudum bagaja çarpıyordu. Gerçekten çok acıyordu. Her ne kadar nereye gittiğimizi düşündüysem de bulamadım. Beni kaçıran adamı analiz etmeye çalışmaya karar verdim. Evet, hatırlıyorum ismi Özgür Kaya. Arkadaş listemde en az online olan kişi oydu. Uludağ Universitesin'de okuyordu. Küçük bir kasabada büyüdü ve büyük bir aileden geliyordu. Kardeşlerinin hepsi evliydi. Annesi ve babası kat mülkiyeti işinden mutlu bir şekilde emekliydi. Hmm. Daha fazla şey hatırlayamıyorum. Onun ismi acaba gerçekten Özgür mü? Merak ediyorum. Bunlar varsayımdan başka bir şey değil. inanmak istemiyorum. Özgür niye beni kaçırsın ki?

    Kendimi sorgularken arabada aniden durdu. Bacaklarımı destek için araba tarafına ittim. Kafamı vurdum. Hemen ardından tanıdık bir tıklama sesi duydum. Bagaj kapısı açıldı.

    Endişeyle dudağımı ısırdı. Bu benim tek şansım olabilir. Ne olursa olsun şansımı denemeliydim. Var gücümle bağırmaya başladım. YARDIM! YARDIM EDiN! iMDAT! BENi KAÇIRDI! LÜTFEN! BiRiSi YARDIM ETSiN!

    Özgür canı sıkkın bir şekilde birkaç kelime küfür mırıldandı. Bir süre sonra bagajı çarparak kapadı. Araba çok hızlı bir şekilde ileri gidip geliyordu. Vücudumu şiddetle çarpmıştım. Feci bir şekilde morarmıştı. Çok acıyordu.

    Nefesimi tutup umutsuzca polis sirenleri duymayı bekledim. Ama nafile! Birkaç keskin dönemeçten sonra lastikten çakıl taşı sesi geliyordu. Taşlı yola girmiştik anlaşılan. Araba tekrardan durdu. Özgür arabadan indi ve kapıyı açtı.

    Tahmin etmeliydim, Melis. Sesi çok sinirliydi. Ben sana güvendim ama şimdi ne yapacağımı daha iyi biliyorum.

    Ağız bandımı açtı ve ağzımı açıp dişimi söktü. Var gücümle çığlık atıyordum. Çığlık attıkça kahkaha sesi daha da yükseliyordu. Ahh! Çok acıyor! Ağzımdan kanlar akıyor. Korkuyorum! Bana yardım edebilecek birisi yok mu?

    Var gücümle çığlık atıyordum. Çığlık attıkça kahkaha sesi daha da yükseliyordu.

    Böylesi daha iyi. Beni bagaja kapatmadan önce söylediği son söz bu idi...
    ···
  7. 42.
    0
    hocam biraz hızlı eleman adamız uyku vakti var
    ···
  8. 41.
    0
    abi korkunç değilki allasen
    ···
  9. 40.
    +2
    evet başlıyorum beyler
    ---

    Tuhaf bir burun çekme sesiyle uyandım. Tsk, tsk, tsk. Gözlerimi açmaya çalıştım. Karanlıktan başka hiç bir şey görmüyordum. Kahretsin! Paniğe kapılmıştım. Neden göremiyorum? Neredeyim ben? Bana ne yapacaksın? Kendimi ileri geri oynattım. Ayağa kalkmaya çalıştığımda kafam tavana çarptı. Böyle bir yer neresi olabilir ki? Kafamdan aşağıya kaynar sular döküldü. Ben bir araba bagajında mıyım?

    Benden uzakta koşmamalısın. Kötü bir ses gelmişti kulağıma. Ardından gelen kötü kahkaha sesi. Kim olduğumu biliyorsun. Neye benzediğimi biliyorsun. Evet, şuan bir arabanın içindesin. Gözlerin bağlı olduğu için nereye gittiğimizi bilmiyorsun.

    Ellerimi yüzüme getirmeye çalıştım. Ama nafile! Göz bağı arkamdan sıkıca bağlanmıştı.

    Seni bırakma riskini göze alamam. Korkunç bir kahkaha ile yanımdan ayrılmıştı (!). Korkudan titriyordum. Bunu bana neden yapıyorsun?

    ÇÜNKÜ SENi SEViYORUM!

    Saçlarımın arkasından boynumu yukarı kaldırdı. Kanım adeta haşlanıyordu. Kalan son cesaretimle ağzımdan şu kelimeler döküldü. Hayır beni sevdiğin için yapmıyorsun. Hiçbir şey bilmiyor- Konuşmamı bitiremeden önce buz gibi ellerini boğazıma bastırdı. Evet, seni sevdiğim için yapıyorum. Eğer bana bir daha soru soracak olursan seni cezalandıracağım. Durdu ve boğazımı daha çok sıktı. Anladın mı? Nefes alamıyordum dolayısıyla konuşamıyordum. Bir anlığına öleceğimi sanmıştım. Çaresizce başımı salladım. Ürkütücü bir ses tonuyla Şimdi iyi bir kız ol. Boğazımı tutmayı bıraktı. Şimdilik güle güle, aşkım.

    Korkuyla başımı salladım. Soğuk dudağını yanağımda hissettim. O korku dolu sözlerle birlikte delirmişcesine bagajı kapadı ve ardından 3 kere bagaja vurdu. Midem bulanmıştı, kusmamak için zorla kusmuğumu yuttum. Boğazım yanıyordu. Sıcak gözyaşım göz bağından dolayı gözüme battı ve yanaklarımda süzüldü...

    kimse takmadı mk okuyan varsa ses versin ona göre yazarım
    ···
    1. 1.
      0
      sabahtan akaşmın 9una rezerve ettin bi zahmet devam et pnp ben baya etkilendim gerici
      ···
  10. 39.
    0
    reserved
    ···
  11. 38.
    0
    ürpertinin ü süne bile yaklaşamadım
    ···
  12. 37.
    0
    Rezdulhey
    ···
  13. 36.
    0
    rezerved
    ···
  14. 35.
    0
    rez moruk göster yeteneğini
    ···
  15. 34.
    0
    panpa hikayede cin yoksa biz kormayiz ondan.
    ···
  16. 33.
    0
    rözaved
    ···
  17. 32.
    0
    rez. Kenarda dursun
    ···
  18. 31.
    0
    mal bu herhalde yazıyla korkutacak bizi
    ···
  19. 30.
    0
    bekliyoruz
    ···
  20. 29.
    0
    http://www.incisozluk.com...-sevgilisi-huur-çıktı/ Beyler gelin oyalanırsınız hikaye gerçek gibişli
    ···