/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +17 -2
    Kendi başıma gelen birkaç basit olayın verdiği inanılmaz mutluluktan bahsedicem,

    yerde bulduğum telefonu sahibine vermiştim yaşlı bir amca bahçeyle uğraşırken düşürmüş o kadar içten teşekkür etmişti ki birkaç ay gözlerim yerde gezdim tekrar böyle bir olay yaşayabilmek için,

    parkta otururken güzel bir telefon bulmuştum, bendeki telefona kıyasla kat kat iyiydi, gittim karakola teslim ettim, teşekkür ederiz senin gibi insanları görmek çok güzel diyip çay ısmarlamıştı polis abi güzel anılarımda birisi,

    bakkaldan aldığım bisküviyi açtığım gibi bir tanesi yere düştü yolun ortasına pek giblemek istemedim üşendim yürüdüm yürüdüm, içime sinmedi döndüm aldım kenara koydum bir hayvan yer, birisi üstüne basmaz diye,

    evden çok uzak mesafede hastalıklı güvercin düşüverdi yere, herkes iğrenerek bakıyordu, dükkan dükkan karton arayıp sonunda eve getirmiştim, su vermeye çalıştım, ne yer ne içer bilmiyordum ekmek kırıntısı verdim, su verdim vs. hayatta kalıp düzelebilmesini istedim ama nasip olmadı, o kartonun içinde hastalığı gereği kendi boynunu kırdı döndüre döndüre öldü hayvancık.

    beyler bu olayı özellikle paylaşmak istiyorum, her kış pek kar olmuyor, bazı kışlar pek çetin geçiyor, dizlerimize kadar kar olduğu zamanlarda, pencerenin önüne, ekmek kırıntıları, su felan koyuyorum kuşlar başka çekiniyor ama daha sonra alışıyorlar her gün gelip yiyorlar, acayip mutlu hissettiriyor,

    kantin, bakkal, sokakta çöp toplayan abi, ablalarımız bunlar çok değerli insanlar, gözü yükseklerde olmayan hizmetini esirgemeyen rutin bir hayata sahip olan insanlar, bazen bir kolay gelsin abicim, ablacımla bile sıkıntılı günleri mutluluğa dönüşebiliyor, onları küçük gören ergen yaşı büyük olsa bile aklı gelişmemiş huur çocuklarını görünce de sövesim geliyor insanlara, dünyaya

    11. sınıfa kadar ailemden doğru dürüst para alamazdım, sonrasında günlük 15 tl civarı alıyordum, bir paket sigara alıyordum dolmuş felan derken zaten 10 lirası gidiyordu,

    kalan 5 lirayla yemek alırdım,

    bir huyum var kötü bir huy, içime sinmeyen bir insanın içtiği bardaktan su içemem, yediği kaşıkla yiyemem, ısırdığı ekmeği ısıramam huzursuz olurum, tost alırdım mesela, maddi durumu pek iyi olmayan arkadaşım gelirdi bi parça versene derdi olmaz derdim, ama vermek istemediğimden değil sırf bu huy yüzünden, anlardım kırılırdı içten içe üzülürdüm dıbına koyim yarısını yer yarısını ona bırakırdım eyvallah kanka derdi onunla eşit olduğumu hissederdim, sırf param var diye birisinden
    üstün olduğumda çektiğim ızdırabın haddi hesabı olmazdı, eyvallah kanka dediğinde hissederdim içindeki duyguların toparlandığını inanılmaz mutlu olurdum. O yüzden kimse anlatmasın daha liseli aklı başında değil felan, insan eğer insansa her zaman insandır, 7 sinde neyse 70 inde de odur.

    bu olaylar tıpkı şuna benziyor, en çok saklanması gereken eşyayı aslında göz önüne koymak gibi

    mutluluk belki de çok yükseklerde değildir, kendini çok yükseklerde görenin de aşağıdan bakınca zütü gözüküyor hadi eyv sağlıcakla kalın
    Tümünü Göster
    ···