/i/Ben

Discord Sunucumuz Açıldı!
discord.gg/incisozluk
  1. 1.
    +460 -40
    Yavaş yavaş sigaramı içip gün batımını izliyorum.Her halinden züppe olan bi oğlan ve sevgilisi demeye bin şahit nerdeyse hiç giyinmemiş bi kaşar geldiler. Yaklaştıklarını farkettim ama farketmemiş gibi yaptım, takmadım. Oğlan geldi kardeşim kalksanda biz otursak, kız var yanımda ayakta kalmayalım. Dedi. Genelde manzara izlemeye gelir insanlar oturduğum yere. Kafamı çevirdim ve sanki hiç bir şey olmamış gibi devam ettim. Kime diyorum birader diyince. Ayağa kalktım gibtirin gidin ötede yiyişin lan. Dedim. Kalıplı biri olmasam da özgüvenimden etkilenmiş olucak ki geri vitese taktı.Ama boş konuşmayı da ihmal etmedi 2 saat sonra xxx yoluna gel, şimdi kızın yanında seni dövmek istemiyorum dedi. Peki tek gelicem sende öyle gel dedim. Tamam diyip bir iki artislik yapıp gitti.

    1 saat 45 dk sonra dediği yerdeydim.5-6 dk sonrada uzaktan 5 kişinin geldiğini farkettim 2'kişinin elinde sopa vardı. Yaklaştıklarında ortada ki itin o züppe olduğunu farkettim aramızda 5 metre civarı bir mesafe kalınca, Delikanlımısın olum sen diye bağırdım. Kızın yanında artislik yapmak neymiş göstericem sana benzeri bir şey söyledi. Sopalılardan biri saldırdı ittim bi yumruk attım affallayınca doğru kaçmaya başladım. Aramızda ki mesafe biraz açılınca telefon açtım bizim çocuklara, şansıma çağırdığı yol bizim mekanlardan birine çok yakındı.

    8-10 dk civarı beni kovaladılar.(Belki daha kısadır o an uzun gelmiştir).Telefonum çaldı, nefes nefese açtım xxx sapağından dön xxx cafesinin önüne çıkart biz hazırız dediler. Sapağı döndüğüm gibi. Karşısında 8 kişi gören(Benle 9) 5 armut bi anda durdular.

    Sonra bunları evire çevire gibtik. içlerinden geçtik. Bidaha teke tek diyip 5 kişi geliceklerini sanmıyordum. Bizim hayvan alican itlerden birinin kolunu kırmış.112 yi arayıp, tüydük.
    Edit:Olay öyle kapanmadı tabi 1 yıl bu züppelerle uğraştık, yeri geldi dayak yedik yeri geldi dövdük. Dinlemek isteyen olursa devam ederim.
    ···
  2. 2.
    +109
    Biz genelde 4 kişi takılırdık. Hayvan Alican(Neden hayvan dediğimi ilerde anlicaksınız),Oğuz,ve Fatih. Fatih aralarında en samimi olduğum kişiydi hepimiz kardeş gibiydik ama Fatih bi başkaydı, aynı zamanda ev arkadaşımdı. Olayda da telefonu ona açmıştım, sağolsun hemen toparlamıştı adam da kıçımı kurtarmıştı. Olayın kapandığına sevinmiştik çünkü şikayet etmemiş olsalar gerek ki karakolla vs uğraşmadık. Alicanın kolunu kırdığı çocuk şikayet eder diye düşünmüştük.Ama yanılmışız planları farklıymış...

    Aradan 3 gün geçmişti. Yine her zaman takıldığımız nargile kafedeydik. Kafe den biraz bahsedicek olursam tam bir öğrenci mekanıydı.Çok büyük değildi. Fiyatları da iyiydi. Sahibi Rüstem abi de adamın dibiydi bizi severdi,zor zamanımızda çıkartıp harçlık verdiği bile olmuştu. Neyse biz oturuyorduk,her zaman ki gibi taşşağımızı yapıp takılıyorduk ki cafenin önüne bi spor araba çekilip içinden 5 kişi çıkana kadar,her şey aslında böyle başlamıştı...
    Edit:Okuyan kardeşlerim kendini belli etsin 2-3 kişi benim için kafi.
    ···
  3. 3.
    +121
    Ortalama bir cafe olduğu için dikkat çekmişti haliyle, cafenin müşterileri bellidir genelde herkes herkesi tanır. Girdiklerinde o itler olduğunu anlamıştık, zaten birinin eli sargılıydı. Bizim masaya doğru yaklaştılar. Alican hemen ayağa kalktı ve 'Niye geldiniz lan yetmedi mi,gibtirin gidin!' Diye bağırdı, Rüstem abinin sert bakışından sonra sesini alçaltarak pardon abi dedi. Ardından bizde ayağa kalktık ve bi adım öne çıktım.

    Olayı başlatan züppe de bir adım öne çıkarak. Yapmacık bir tavırla konuşmaya başladı.'Bak kardeşim ben hatalıydım,5 kişi gelmek yakışmadı bize, buraya da aramızda ki tatsızlığı gidermeye geldik, kolu sargılı elemanı göstererek Berkden şikayetçi olmamasını da ben istedim bu arada ben Mert'diyerek elini uzattı. Yanında ki tipler bir adım gerideydi hala, etrafı süzüyor ve aşağılayıcı bakışlar atıyorlardı.

    Elini sıktım ve 'Şikayetçi olmadığınız için değil insan gibi özür dilemeye geldiğiniz için sıkıyorum bu eli, tamam sizden yana sorun yoksa bizden yana da yok' dedim. Ardından kolu sargılı eleman(Berk) elini Alicana uzattı ve sanki önceden planlanmış bir konuşmaymış gibi'Elin de sertmiş dosttum ama sorun değil bi ders almış olduk' dedi. Alican bana sertçe baktı.Bu bakışlarda hem Mertin elini sıkıp özrünü kabul etmeme duyulan kızgınlık hem de,Berk'in elini sıkayım mı? sorusu gizliydi.2 saniye eli havada kaldıktan ve ortam soğuduktan sonra gözümle işaret verdim.Ve Alican elini sıktı.

    Mert araya girdi.'Tatsızlık kalmadığına göre yan masanıza oturmamızda sakınca yoktur umarım?'
    Dedi.Bu yüksek sesle sorulmuş soruyu cafenin yarısı duymuştu hem bizimkiler hem de diğer masalarda ki tanıdıklar gözlerini bana çevirdi ve vericeğim cevabı bekledi. Pişman olucağım bir cevap vermiştim...
    ···
  4. 4.
    +83
    Sevdiğim ve inandığım bir söz aklıma geldi.'Bu dünyada bin dost az bir düşman fazladır' nerdeyse hayatımı değiştiricek bir hata yaptığımı bilemezdim ki...

    'Tabiki buyrun' dememle birlikte yavaşça oturdular.En son oturucak olan hala ayakta olan, biraz küçümser biraz da merakla bir soru sordu.'Geçen ki olayda da buranın önüne gelmiştin burayı seviyorsunuz galiba, cafe sizin mi yoksa?' Dedi.Bu soruyla bizi aşağılayıp parasıyla ezebileceğini düşünmüş olsa ki hafiften sırıttı. Gözümün ucuyla Rüstem abiye baktım, hala bizi dinliyordu. Saniyeler içinde beni anlamış olucak ki göz kırptı.'Evet sayılır' dedim.Bu cevabı beklemiyordu biraz bozulmuş olucak ki sertçe sandalyeyi çekti ve hızlıca oturdu. Yüksek bi sesle

    'Abi arkadaşların hesabı bizim masaya ekle'
    Dedim.Bu onlara burası bizim mekanımız, ayağınızı denk alın paranız burda sökmez! Demenin bir başka yoluydu.
    ···
  5. 5.
    +97 -1
    Yaklaşık yarım saat oturdular, sanki hiç bir şey yokmuş gibi davranıyorlardı. Daha doğrusu buna çabalıyorlardı. Gülmeleri sahte tavırları sürekli kendilerini ele veriyordu. Buraya bir iş çevirmek için geldiklerini düşünsem de bir yanımda onların samimi olduğunu paranoyak olmamam gerektiğini söylüyordu.Bu düşüncelere dalmış olucam ki Fatihin sesiyle irkildim.'Gel bi balkona çıkalım sigara içeriz, aloo duymuyomusun!'Pardon dalmışım dedim ve kalktım, ikimiz üst kata çıktık. Cafe iki katlıydı üst katı küçüktü 3-4 masa vardı ve dar bi balkonu vardı genelde sigara içmeye çıkardı insanlar üst kata.

    Yaktık sigaramızı, ikimizin de düşünceli olduğu yüzümüzden okunuyordu. Fatih sessizliği bozdu 'Aga bu neydi şimdi? Bunlar ciddi mi ben güvenmiyorum haberin ola.' 3-4 saniye sonra kafamı ona çevirip 'Bide ben anlasam kardeşim güvenmek istiyorum ama,3 gün önce kavga ettiğimiz tipler şimdi yan masamızda oturuyor, normal gelmiyor bana bi takluk çıkıcak bu işten hayırlısı' dedim. Beni onaylarcasına kafasını salladı. Aşağı indik, oturduk.Oğuz ve Alican konuşmak için çıktığımızı anlamış olucak ki hayırdır dercesine işaret ettiler gözleriyle. Dışarda konuşuruz dedim kısık bi sesle. Hala yan masamızdalardı çünkü.5 dk sonra Mert yavaşça kalktı ve'Hadi beyler kalkalım isterseniz' dedi. Mert onların lideri gibi davranıyordu yada en zenginleriydi o yüzden saygıda gösteriyor olabilirlerdi ona bunu bilmiyorduk.

    Mert bize döndü ve konuşmaya başladı...
    ···
  6. 6.
    +96 -1
    Takip edenler var heralde devam...

    'Beyler bugün siz bizi ağırladınız yarın da biz sizi ağırlayalım, bizim Bekirin babasının restoranı var. Yarın akşam mekanı kapatsak hep beraber bi yemek yesek olur mu? Hem birbirimizi daha yakından tanırız ne diyorsunuz?' Bekir o olucak ki içlerinden birine döndü ve,olur değil mi kardeşim diye sordu. Ondan da tabi ki cevabını alınca tekrar bize döndü.
    ···
  7. 7.
    +69
    Oğuz direk atıldı,'Gerek yok sağolun,hem bizim işimiz var yarın akşam' dedi. işimiz falan yoktu, Oğuz tavrını belli etmişti. Fatihte durumu pekiştirmek için 'Evet 2 hafta önceden belirlediğimiz halısaha var, gitmezsek 4 ümüz birden çok ayıp olur'
    Dedi. Alicanın Merte bakışları zaten anlatıyordu kendi fikrini.Ne demem gerektiğine emin olamadım, hemen kestirip atmak istemedim.Bi işler çeviriyor iseler zaten gitmesekte başka bir plan kurarlardı.iki türlüde bana gitmek mantıklı gelmişti. Gidelim desem bizim tayfa beni dinlerdi ama kızarlardı da karşıma almak istemedim onları. Zaman kazanmak için ne yapmalıyım diye hızlıca düşündüm. Ve

    'Sağol Mert biz halısaha ekibine bi soralım gelebilirsek geliriz' Dedim.Der demez bizim tayfanın sinirli bakışlarına maruz kaldım. Numara da vermek istemediğimden şu aşamada, Yarın saat 3 gibi buraya gelin, kararımızı size söyleriz. Diye ekledim.
    Kafa salladılar ve 'Tamamdır hadi eyvallah' diyerek çıktılar. Geldikleri lüks araca binip basıp gittiler...
    ···
  8. 8.
    +69 -2
    Ardından bizde hesabı ödeyip,'Kolay gelsin Rüstem abi' diyerek cafeden ayrıldık. Akşam olmuştu, bizim eve geçmeye karar verdik, vakit geçirmek için. Fatihle aynı evde kaldığımı söylemiştim size, Alicanla Oğuz da aynı yurtta kalıyordu, yurtları da bizim eve 15 dk lık yürüme mesafesindeydi, şanslıydık o konuda. Neyse devam. Yolda hep bir ağızdan neden böyle bir cevap verdiğimi sordular en tepkilileri Alican'dı. Alican güçlü yürekli biriydi aynı zamanda da sinirli bi yapısı vardı.Bi süre onları dinledim bi yandan haklılardı, Oğuzun 'Aga yaptığın iş mi 3 gün önce seni namertçe kovalayan bu 5 liyle şimdi yemek mi yicez?' Sözünden sonra artık cevap vermem, aklımdakileri anlatmam gerekiyodu. 'Beyler sizin kadar bende kılım bu elemanlara bugün ki tavırlarının yapmacık olduğunun da farkındayım,ama bi şans vermeliyiz belki gerçekten iyi niyetlilerdir' dedim. Alicanın cevabı şaşırtmadı...

    'Scaktaclensgra salak salak davranma bu işte bi takluk var zengin züppelerinden hayır gelmez' Onu dinlemeliydim, bilemezdim...

    'Haklısın,ama gitmesek bile amaçları intikamsa başka bi şekilde yine çıkarlar karşımıza en iyisi kısa yoldan gitmek'
    Eve varmıştık bu ara da.Oğuz ve Fatih bana hak vermişlerdi, Alican hala gitmek istemese de kararımıza saygı gösterdi 'Nasıl isterseniz beyler' demekle yetindi.
    Evde pek bişey yapmadık kağıt oynayıp vakit geçirdik vakit ilerleyince de Oğuzla Alican Allah'a emanet yarın görüşürüz beyler diyip gittiler. Fatih 'Umarım yanılmıyoruzdur kardeşim' dedi. Umarım dedim, uyuduk.
    ···
    1. 1.
      0
      Devam panpa
      ···
    2. 2.
      0
      Rez emanetler hazırda
      ···
    3. 3.
      0
      devaaam et panpaaaa
      ···
    4. diğerleri 1
  9. 9.
    +62 -1
    iyi bir uyumuşuz, öğlene doğru uyandım. Fatih'i de uyandırdım söve söve kalktı o da.Kahvaltıyı sırayla hazırlardık malzememiz olursa menemen olmazsa yumurta haşlardık, bugün ben hazırlayacaktım. Mutfağa girdim şansız günümüzdü dometesimiz bitmiş, yumurta haşladım peynir, zeytin çıkartıp Fatihe seslendim. Yemeğimizi yiyip, Fatih'in babasının gençliğinden kalma tüplü televizyonumuzun önüne geçtik. Spor haberlerine bakarken,'Ben bi duş alayım sen de bu arada Oğuzları ara saat 1 de cafeye geçsinler' dedim Gözü transfer haberinde olan Fatih 'hee tamam' dedi kafasını çevirmeden.

    Duştan çıktığımda saatin ilerlediğini farkettim, zaten Fatihte giyinmiş beni bekliyordu. Hazırlandım bende çıktık evden.1' e doğru vardık cafeye, Rüstem abiye selam verip, Rüstem abiyle beraber çalışan Tolga'ya 2 çay 1 de karpuzlu nargile siparişini verdik.Çaylarımız gelmişti ki Alicanlarda bu arada gelip 2 çayda onlar söyledi.Çay nargile keyfinden dalmışız ki saatin 2.30 olduğunu hatırlattı Fatih.'Beyler konuştuğumuz gibi gidiyoruz o zaman yemeğe' dedim. Alican benim diceğim bişey var dedi.Ona döndük söze başlasın diye 'iyi eyvallah gidelim ama hesabı onlara ödetmeyelim paraları için gittiğimizi sanmasınlar dedi' ilk başta hesabın iyi gireceğini bildiğimizden tereddüt etsekte Alicana hak verdik. Sonra Mert'leri beklemeye başladık.10 dk geçti geçmedi cafenin önüne bu sefer 2 spor araba çekip girdiler içeri, amaçları gösterişti.
    ···
    1. 1.
      +6 -1
      Mekanda zütünüze muştaları sokcaklar
      ···
  10. 10.
    +65 -2
    Paralarıyla dünyayı satın alabilicekmiş edasıyla yürüyerek, masamızın yanına geldiler.Biz daha bir şey demeden Mert 'Ee beyler gelebilicekmisiniz hallettiniz mi maç işinizi?' Dedi. 'Otursaydınız önce aceleniz mi var?' Diyince ben 'Heyecanlıyız, sabırsızlanıyoruz akşam için umarım gelirsiniz, oturmayalım gidicez.' Dedi.Bu cevabı beni işkillendirmişti,ama bozuntuya vermeden devam ettim. 'Evet gelicez adresi ver' dedim.

    '8 de yemek yeriz sizin içinde uygunsa saat 7.30 da şöförümü yollayım alsın sizi'

    Alican araya girdi 'Gerek yok şöföre möfere sen adres ver birader' diyerek tersledi,her zaman ki Alicandı ama bu sefer haklıydı...
    Bozulmuş olan Mert 'xxx de xx isimli restoran' dedi. Mekanın sahibinin oğlu Bekir de'Kapıdakilere Bekir Bey'in arkadaşlarıyız derseniz sizinle ilgilenirler' diye ekledi. Kısık ve alaycı bi sesle 'Bekir Bey' diyerek alay eden Oğuz'u duymuş olucak ki,'Efendim' dedi Bekir. 'Ben Oğuz bu arada tanışamadık' diyerek toparladı Oğuz.'Memnun oldum kardeşim' dedi iki tarafta. Alican 'Bakalım akşamda memnun olacakmıyız?' Diyerek imalı bir bakış attı.
    Mertte'Çok eğleneceğiz hiç merak etmeyin, hadi görüşürüz' dedi ve gösterişli arabalarına binip gittiler.

    Mertin son sözü bizim aklımızda ki soru işaretlerini güçlendirmişti. Oğuz 'Gitmesek mi lan acaba?' Dedi. 'Açıkca bi takluk var belli, Alican haklıydı.Ama iş işten geçti söz verdik dönmek olmaz' dedim.

    Edit:Beyler trende girmişiz ilginiz için teşekkürler, size zahmet birde şuku atarsanız sevinirim.Bu gece biticek merak etmeyin.
    ···
  11. 11.
    +81
    Kısa bir süre daha oturup akşam 7.50 de restorana yakın bir yerde buluşmak için sözleştik ve ikiye bölündük, Oğuzlar yurda biz eve geçtik. Fatih benden heyecanlıydı, haklıydı da yaşadığımız garip bi durumdu iyi niyetli olmadıklarıda son konuşmada açıkca belli olmuştu.'Aga nasıl davranıcağız bu züppelere' dedi.
    -Mümkün oldukça iyi'
    + Nasıl yani eyvallah mı çekeceğiz?'
    -Mekan onların neyle karşılaşacağımızı da bilmiyoruz tabiki de ezdirmeyeceğiz kendimizi ama çokta terslemeyelim. Akıllı davranmamız gerek.'
    +Haklısın,ama bi terslik olucak hissediyorum. Zaten belli de aslında... '
    -iyi düşünelim iyi. Göreceğiz akşama.

    Saat 7 olmuştu.En güzel giysilerimizi giydik afilli de olmuştuk ha.Parfümler sıkıldı, saatler takıldı. Hazırdık artık.Çıkmadan önce dedemin üniversiteye giderken hediye ettiği altın yüzüğe çarptı gözüm. Yüzük takmayı sevmezdim pek, Fatih baktığımı farketmiş olucak ki 'Normal zamanda takmıyorsun bugün tak bari 10 numara yüzük işte' diyerek gaz verdi.iyi ki de takmışım...
    ···
  12. 12.
    +60
    Konuştuşumuz gibi buluştuk restorana yakın bir yerde bizimkilerle. Aramızda son konuşmalar geçti. Alican 'Beyler ben yanıma bir bıçak çektim, valla güvenmiyorum bu armutlara' dedi.
    'inşallah kullanmana gerek kalmayacak kardeşim rahat ol bi yemek yiyip gidicez' dedim. Ama derken bende tedirgindim gizleyebilmişmiydim tedirginliğimi bilmiyorum...

    Restoranın önüne geldiğimizde şaşırmıştık tamam zenginlerdi biliyorduk ama bu kadarını da beklemiyorduk. Bekir'in dediği gibi girişteki 2 iri yarı ama bir o kadarda güler yüzlü görevlilere kendimizi tanıttık. Bizi hoş karşıladılar, hemde baya. içeri girdiğimizde harbiden de kapatmışlardı mekanı sadece Mertler vardı ortada ki büyük masa da bizleri bekliyorlardı. Oturduk hepsi bir ağızdan iyi şeyler söylüyordu... 'Hoşgeldiniz','Yorulmadınız umarım','Keşke sizi aldırmamıza izin verseydiniz', gibi şeyler.Şaşırmıştık ama hepimizin de yüzü gülüyordu. Felaket senaryosuna hazırlayınca kendimizi çok iyi gelmişti bu karşılama bize.
    ···
    1. 1.
      +2
      sardı seriiiii
      ···
  13. 13.
    +68
    Merti zaten tanıyorduk başlarıydı. Mekanın sahibinin oğlu Bekiri de öyle, kolu kırılan Berkide biliyorduk. Diğer ikisi de Harun ve Aykut'muş. Onlarla da tanışmıştık her şey güzel gidiyordu. Aykut bize daha cana yakın davranıyordu bizi tanımak için sorduğu sorular, gülmeleri vs sanki gerçek ve içtendi. Diğerleri ne kadar iyi davransa da bir samimiyetsizlik havası yok değildi masa da.Aykutu hepimiz beğenmişti gözümüz tutmuştu bakışlarımızla anlatmıştık bunu da birbirimize. Harbiden iyi çocuktu, ilerde sizde görüceksiniz zaten...
    Çok geçmeden menüleri getirdi garsonlar. Fiyatlar dudak uçuklatıyordu, farkettirmeden göz göze geldik. Neyse ki Alicanın hesabımızı biz ödeyelim fikri üzerine fazla fazla para almıştık yanımıza.En ucuz yemeklerden sipariş ettik ve sohbete devam ettik.
    ···
    1. 1.
      +1
      kanka güzel yazıyon eline koluna sağlık devamm
      ···
    2. 2.
      +1
      ooo harun (abi) var ŞUKU
      ···
  14. 14.
    +53
    Artık birbirimizi tanıyorduk 1-1.30 saat olmuştu heralde. Hepimizde bir gülümseme vardı. Hala ters bir durum yoktu nasıl olmasındı? Yemeklerimiz bitmişti gerçekten lezizdi yemekler keyifle yemiştik. Mert söze girdi 'Aramızda ki tatsızlığın son bulduğunu umuyorum, geldiğiniz için tekrar teşekkürler sizinle tanıştığımıza mutlu olduk hepimiz, keşke daha iyi başlasaydı dostluğumuz.' Diğerleri de onu destekler sözler söyledi...
    Alican beklemediğim bir şekilde konuşmaya başladı.' Size en kötü davranan bendim sanırım bizim tarafımızda, sizden özür dilerim oysaki hepiniz delikanlı çocuklarmışsınız iyi ki tanımışız sizleri' Yemeğe ne olur ne olmaz diye bıçakla gelen Alican'ı bile bu kadar etkilemişlerdi bu kadar toz pembe olamazdı her şey bir şeyler seziyordum ama hiç bir şey gelmiyordu aklıma...
    ···
    1. 1.
      0
      Yaz artik amk
      ···
  15. 15.
    +59 -1
    Alican tekrar söze girdi 'Yemekler çok güzeldi beyler sağolasın,her şeyden memnun kaldık ama biz buraya gelmeden önce kendi yediğimizi kendimiz öderiz diyerek konuşmuştuk birdaha ki sefere sizden olur bu seferlik böyle olsun'
    Bekir:Olur mu öyle şey bu yemeği biz istedik baştan da bizden diye konuşuldu oyun bozanlık yapmayın' dedi sahte bir gülümsemeyle.
    Mert:Israr etmeyin beyler size ödetmeyiz,bu bir nevi de özür yemeğimizdi bizim.
    Cebimizde ki para yediklerimize ya yetmezdi ya da ucu ucuna yeterdi, bunun da farkındaydık. Kendilerine güvendirmişlerdi de tamam nasıl isterseniz dedik daha da diretmedik.

    Harun'un telefonu çaldı birden. -Efendim baba, ciddimisin,hemen geliyorum 10 dk ya hastanedeyim.
    Harun:Hasgibtir lan annemin tansiyonu çıkmış, tansiyon hastası zaten kadın, hastaneye kaldırmışlar ben gidiyorum size afiyet olsun beyler. Dedi ve hızla kalkıp koşarak çıktı restorandan.
    Mert 'Böyle olmaz bizde gidip destek olalım çocuğa, size afiyet olsun beyler görüşmek üzere' dedi ve hepsi kalkarak çıkışa yöneldiler... Daha biz ne oldu nasıl oldu diyemeden hepsi çıkıyordu bir halt anlamamıştık,en son Mert çıktı çıkarken de 'Tabi görüşürsek... ' dedi neydi lan bu?

    Edit:Saat 12 de devam beyler bir iki işim var vakit buldukça bu arada yine 1-2 part hazırlamaya çalışırım.12 de kaldığımız yerden devam, şukunuzu ekgib etmeyin ilginiz için tekrar teşekkürler.
    ···
    1. 1.
      0
      Lütfen hızlı yaz panpa
      ···
    2. 2.
      +4
      Zenciler mi geliyor lan yoksa
      ···
  16. 16.
    +56
    Onlar gidince bizimde oturmamızın anlamı kalmamıştı. 'Hadi kalkalım beyler' dedim. Herkes de bir şaşkınlık belirtisi vardı bu kadar kısa zaman da çok hızlı ilerlemişti her şey. Mert'in o son dedikleri neydi diye düşünürken toparlandık çıkıyorduk ki...
    'Beyler ödeme yapmadan nereye' diye bir ses geldi. Kasaya gidip orda ki tahminimce en yetkili kişiye dönüp,'Yemek Bekir Beyin ikramıydı size söylenmedi mi?' Dedim.Pis sırıtışlarını bitirdiklerinde 'Biz öyle bir talimat almadık... Kendinizi ne sandınız aşağılık herifler dedi.' Herkes şaşkındı Alican'a baktım elini cebine atmıştı bile, gözünden ateş fışkırıyordu bekle dercesine 2 gözümü kapattım anlamış olucak ki elini cebinde ki bıçağından çekti. Geri döndüm ve 'Şaşırmıştık zaten sahiplerinizin insan olmasına taklit yapıyorlarmış meğer alçaklar dedim' uzatmayın dökülün beyler dedi.O girişte ki iri yarı iki adamdan biri o güler yüzlerinden ibaret kalmamıştı... Tüm paramızı vermiştik. Aşağılayıcı cümleler kurmaya devam ediyorlardı sabrımız taşsa da elimizden bir şey de gelmiyordu.'Yeterli heralde' dedim.'Bu seferlik yeterli oruspu çocuğu' dedi.'giberim lan artisliğinizi sizinde sahiplerinizinde... ' diyerek kaşına doğru bir yumruk attım kasada ki adamın, olucakları az çok tahmin etsem de artık dayanamamıştım.
    ···
  17. 17.
    +45
    Alican arkasını döndü ve kapıda ki adamlardan birine bastı kafayı sersemleyen adama durmadan, saniyeler içinde yumruklar atıyordu. Diğer adam Oğuzun boğazını sıkıyor Fatihse iki garsonun arasında bir yandan kendini sopalardan korumaya çalışıyor,bir yandan da fırsat buldukça bir iki tane geçiriyordu. içerden iki kişinin daha gelmesiyle beraber 8 kişi olmuşlardı.Öyle filmlerde ki gibi az olsa da iyi adamlar kazanmıyordu...

    Kısa sürede 3 ümüz yerdeydik, Alican da daha fazla dayanamadan düştü. Dizlerimizi kırmış başımızı ellerimizin arasına almıştık, oldukça az hasar almaya çalışıyorduk. Acımasızca tekmelediler o 1-2 dk ömrümün en uzun zamanı gibi gelmişti.
    Alican 'Yeter lan' diyerek tekmeleyen adamlardan birinin bacağını çekti ve düşürdü hızla cebinde ki bıçağını çektiği gibi düşürdüğü adamın gırtlağına dayadı. Geri geri giderek adamı da önüne alıp sırtını duvara dayadı.Biz daha ne yaptığını anlayamadan, 'Çabuk arkadaşlarımı bırakın yoksa bu elemanı deşerim dedi'. 'Sen sinek bi öldüremezsin çocuk bırak onu cezanı hafifletelim dedi' iri yarılardan biri. Biliyorduk o adamı öldürmeyeceğini Alican yürekli adamdı, güçlü adamdı ama katil olamazdı.Ama bir yandan dua ediyorduk inandırır umarım diye. Adamın cevabı üzerine Alican hiç beklemediğimiz bir tepki verdi...
    ···
    1. 1.
      -1
      Yaz lan yaz hadi bekletme
      ···
    2. 2.
      0
      Çabuk yazsana amk ne yapmaya çalışıyosun
      ···
    3. 3.
      0
      Yarın burdayım parça parça olmuyor
      ···
    4. 4.
      +1
      10 dakka da bir atma muallak
      ···
    5. 5.
      0
      Türk dizisi gibi yaz hadi gibtirtme rekldıbını
      ···
    6. 6.
      0
      seri ya hadi
      ···
    7. 7.
      +1
      10 dakka da bir atma muallak
      ···
    8. 8.
      0
      Hayda alican kesme lan adamı
      ···
    9. diğerleri 6
  18. 18.
    +30
    Önünde ki gırtlağında bıçak olan adamın boğazından çekti bıçağı,biz neler olduğunu anlamadan saniyeler içinde adamın yüzüne küçük bir kegib attı. Adam bağırmaya başladı aynı zamanda yalvarmayı da ihmal etmiyordu bir yandan 'Deli bu adam' diye bağrıyor bir yandan 'Yüzüüüm' diye feryat ediyordu.'Ne olur bırak beni ne olur,lan bırakın gitsinler öldürücek beni' Diye durmadan yalvarıyordu. Alicanın gerçekten adamı öldürebiliceğini düşünen adamlar bizi bıraktı. Sallana sallana Alicanın yanına gittik. Hepimizin bir yeri kanıyordu, yüzümüz mosmordu. Alican 'Yaklaşmayacaksınız biz burdan çıkıcaz ve 250 metre ilerde ki xxx göbeğe bırakıcaz bu adamı biriniz bile takip ederse delik deşik ederim bilmiş olun!'
    ···
    1. 1.
      -1
      Yaz lan huur çocuu
      ···
    2. 2.
      0
      vay amk yaz yaz
      ···
    3. 3.
      0
      seri amk seri
      ···
    4. 4.
      0
      Yaz kardesim +++
      ···
    5. 5.
      0
      yaz amk
      ···
    6. diğerleri 3
  19. 19.
    +51 -2
    Alicanın aklını kaçırmış bi manyak olduğunu düşünüyorlardı, buda bizim işimize geliyordu tabi ki.Aynen dediği gibi gerçekleşti olay arkamızdan kimse gelmedi.Ama yalan söylemişti Alican 250 metre de adamı bırakmadık, kendimizi sağlama almamız gerekiyordu.10 dk yürüdük baya uzaklaştıktan sonra,ara bir sokağa çekip adamı güzelce dövdük, dövme sebebimiz adamdan zalimce intikam almak değildi geri hemen dönemesin, zaman kazanalım diyeydi. Adamı iyice benzettikten sonra bıraktık ve koşmaya başladık... 15 dk koştuktan sonra peşimizden kimsenin gelmediğinden emin olduk. Bizim eve gitmeye karar verdik hepimizin hali berbattı...
    ···
    1. 1.
      0
      Devam et moruk
      ···
  20. 20.
    +56 -2
    Yaşadıklarımızı düşünüyorduk,ama genelde bakışarak anlaşıyorduk konuşmaya bile halimiz yoktu.Bir hata etmiştik en büyük hatayıda ben etmiştim...
    10 dk boyunca süren ölüm sessizliğini ben bozdum konuşucak gücü kendimde yeni bulmuştum. 'Bunların hepsi benim tak yemem Alican haklıydı,bu zengin züppelerine güvenmemeliydik hepinizden özür dilerim ne deseniz haklısınız kafama sıçayım... ' 30 sn kimse bir şey demedi konuşmaya devam ettim. 'Ama emin olun bilemezdim ben doğru bildiğimi yaptım olayların bu kadar büyüyebileceği aklımın ucundan bile geçmedi' Başımı önüme eğdim tepkilerini bekledim.

    Bu oluşan sessizliği de Alican bozdu. 'Senin suçun yok kardeşim iyi niyetine yenik düştün o kadar' Peşinden Fatih ekledi 'Bunlar olmasaydı başka bir şey olucaktı sen de demiştin, gitmesek başka plan kuracaklardı unuttun mu?'
    Oğuzun da son noktayı koymasıyla kendime gelmiştim biraz... 'Kafana takma elbet bi yolunu bulucağız yaptıkları kahpelik cezasız kalmayacak' .Gözlerimden bi yaş geldi hafifçe çeneme doğru indi.Bu yaş 'Sizin gibi kardeşlere can feda' yaşıydı.Bir yandan bedenim acıyor bir yandan kendimi şanslı hissediyordum böyle arkadaşlarım olduğu için. Toparlanıp ayağa kalktım aynaya bakmak için banyoya gittim.
    ···
    1. 1.
      +1
      Devam etsene panpa
      ···