/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +13 -2
    gecenin ağırlığı gözlerime vurmuştu direksiyon başında uykumla savaş halinde evime
    gidiyordum saat gece 11 civarları. sokak lambası altında yaya geçidin de beliren bir beden
    benim tüm dünyamın değişmesine neden oldu . nasıl anlatılır savaşlar, barışlar , en büyük
    aşklar... karşıdan karşıya geçmeye çalışan sarhoş, yalnız bir beden beni kendine aşık etti.
    arabadan indim düşmek üzere iken sol dirseğinden kavradım azda olsa kendine geldi , bana
    bakıyordu farların parlattığı dolu gözlerle , ağladı ağlayacak. sarı kısa küt saçları hafif
    kabarık, gözlerinin önüne düştü alnını yasladı omzuma öyle kaldı tek bir kelime etmeden.
    omzundan kavradım arabaya geçtik. konuşacak durumu yoktu evime zütürdüm . evimde tek
    kalıyordum yavaşça kanepeye yatırdım, ne filmlerdeki gibi gözlerim kapalı üstünü
    değiştirdim ne de kendi yatığıma yatırıp üstünü örttüm. öylece bıraktım. sadece yatağıma
    yatıp uyumak istiyordum... uyudum. sabah gün ışığı penceremden süzülürken kalktım erken
    kalkmayı alışkanlık haline getirmiştim zaten. işim yok. çalışmıyordum. zengin bir ailenin tek
    çocuğuydum üniversiteyi de dondurmuştum. sabah 7 suları kalktım ismini bilmediğim ona
    fiziksel güzelliğine karşı pozitif duygular hissettiğim o sarı saçlı kız bıraktığım gibi yatıyordu
    hiç dokunmadım . sessiz adımlarla mutfağa yöneldim güzel bir kahvaltı iyi bir günün
    başlangıcı olur hep. kahvaltıyı hazırladım ve büyük an gelmişti benim için , uyuyan prensesi
    uyandırmak. yanına gittim peki ya ne diye seslenecektim diye düşünürken gözlerini açtı
    aniden, ben sanki uyurken onu izliyormuşum ambiyansı vardı, şaşkın soru işaretleri ile dolu
    uykulu bir yüz bana bakıyordu öylece. ufak bir tebessüm ettim o tatlı bakışlara ve sırtımı
    dönüp mutfağa yöneldim bir yandan “kahvaltı hazırladım lütfen bana eşlik edin" dedim hoş
    bir ses tonuyla.
    ···
  2. 2.
    +6
    dönüş yaptığım gibi eylülün yanına gittim. sarıldık öpüştük tıpkı eski günler gibi
    onsuz tek bir nefes bile haramdı eylülüm tek aşkım. ailemde eylülü öğrenmişti tanışmak istiyorlardı
    biraz toparlanınca pgibolojimiz düzeline eski günlere dönünce bu konu hakkında eylüle ailemin senle
    tanışmak istediğini söyledim eylül çok sevindi yüzünde güller açıyordu bende onla beraber hayata
    daha sıkı tutunuyordum. eylül çıkılması zor bir yokuştu beni çok yordu o yaşadıklarımız ama pes
    etmedim eylülü hep sevdim tanışma günü geldi çattı çocukluğumun geçtiği o eve uzun zamandır
    gitmemiştim ailemden ayrılmış kendi hayatımı sürdürüyordum. eylül heyecanlıydı evimiz lüks üzerine
    kurulmuş müstakil bir ev zenginliği yansıtıyor ama ben hiçbir zaman paraya önem vermedim hiç
    kimseyi para yüzünden kırmadım zaten yaşam standartlarımda lüks değildi bana yetiyordu her ne
    kadar paraya önem vermesem de yine her şeyin ucunun para olduğunu biliyordum. kendi paramı
    kazanmıyor ailem sayesinde geçiniyordum...
    ···
  3. 3.
    +6
    Evet beyler bu akşam başka part atmıcam yarın bayram eğer bu akşam yazabilirsem yarında bir kaç part atmaya çalışırın bide ölü gibi durmayın mq duvara anlatıyomuş gibi oluyom ses verin
    ···
    1. 1.
      0
      underrated kalmış bu ya gelsenize.
      ···
      1. 1.
        0
        Anlamadım mq underrated ne demek
        ···
      2. 2.
        0
        değeri bilinmeyen :d
        ···
  4. 4.
    +5
    30 dk sonra iki part daha

    edit: okuyan varmı len
    ···
  5. 5.
    +5
    Beyler ben yazıyorum okuyan kendisini belli etsin veya etmesin gibimde değil hiç okunmasa bile yazacağım
    ···
    1. 1.
      +1
      Bu cümleler beni benden aldı reis. Bu nasıl kararlılıktır hll
      ···
  6. 6.
    +5
    kahvaltıma başlamak için onu beklerken kulaklarımı tırmalayan kapı sesini
    işittim. masadan kalkmadım sadece neden gitti ki diye ufak bir düşünce yoğunluğuna daldım
    çayımı yudumlarken... ben çok rahat bir insanım kişilik olarak ruh olarak hiç bir şeyi kafama
    takmam, kimsenin peşinden koşmam, kimseye kendimden çok değer vermem. kolay kolay
    sinirlenmem de... tam 3 hafta geçmişti onu görmeyeli ta ki bir barda karşılaşıncaya kadar.
    yanına gittim içki aldım. hiç sesini duyamadığım prenses en sonunda konuştu “sen kimsin ? "
    diyordu sitemkar bir sesle ben ise gözlerine daldığım kalbimde hissettiğim benim olmasını
    istediğim o kadına bakıyordum öylece . gözüme daha da güzel gözüküyordu baktığım
    saniyeler arttıkça. neden öyle bakıyorsun dedi çok güzelsin dedim hafif bir çakır keyfim vardı
    sen sarhoşsun dedi. evet dedim konuşamayacak kadar sarhoşum evimin yolunu
    hatırlamıyorum ve birinin omzunda uyuya kalacak kadar sarhoşum beni de sen bu akşam
    misafir et dedim ufak bir tebessüme karşılık verilen bir tebessümle . en derin denizim
    benliğimi bana unutturan hiç sevginin bu yanını tatmadığım aşk beni mi bulmuştu. o akşam
    güzel bir sohbet ettik ne numarasını sordum ne ismini ne de o benimkileri sadece konuştuk
    öyle havadan sudan. o bara her gün gitmeye başladım her gittiğimde gözlerim onu arıyordu
    hiç içmediğim kadar içtim bazı akşamlar onu göremeyince. bir yandan her karşılaşmada yine
    konuştuk haftalar geçti konuşmaya devam ettik ne bir arkadaş olarak ne bir tanıdık ne bir
    sevgili. iki isimsiz olarak konuştuk hep. günlerden salı hiç unutmam bir değişiklik yapıp sahil
    kenarına geçtik işte orda her şey başladı.
    ···
  7. 7.
    +5
    eylül bana iyi mi geliyordu yoksa kötümü kolera nın sözleri akılma geliyordu sen güldürdün beni ağlattın yaktın beni gül mü diken mi bu zakkum
    mu şeker mi çok sevdiğim bir şarkı hep öyle kalacak... hepsi bir kenara eylüle çok bağlıydım çok
    bağlanıyordum ama bu böyle olmazdı bir karar aldım kendimce ve bunu eylül ile konuştum ondan bir
    hafta izin istedim kafa dinlemek için tüm bu olanların bana ağır geldiğini anlattım şehir dışına çıkıp tek
    başıma düşünecektim eylül ile beni kendimi hayatı ailelerimizi uzun uzun düşünecektim doğru mu
    yapıyordum eylülden izin aldım ve 1 haftalığına şehir dışına çıktım bir otele yerleştim o otel
    odasından hiç çıkmadım 3 gün zaman akıyordu çok hızlı bir geleceğim vardı artık bir çizgi
    belirlemeliydim sadece 3 gün düşündüm ve eve döndüm erkenden..
    ···
  8. 8.
    +5
    ben bunları düşünüyordum bunları
    biliyordum ama eskisi gibi olamıyordum şiddete meyilliydim yine otelde eylüle sarkıntılık eden birini
    dövdüm o tatilde çocuğun aslında bir suça yoktu genç kanı kaynayan bir çocuktu kızlarla muhabbet
    etmek isteyen eylülü de yalnız bırakmıştım o arada bu genç eylüle sarkıntılık yapmış ben bu ikisini
    görünce yine deliye döndüm çocuğu oracıkta dövdüm ama pişmandım ben ne yapıyordum ben
    kimdim kıskançlık sinir öfke kin hemen kendime bir çözüm yolu bulmalıydım kendimi düzeltmeliydim
    bu olaydan sonra otelden çıkmak zorunda kaldık tatil bitti evimize döndü eylül tatilde yaşananlardan
    dolayı bana kızgındı ama belli etmemeye çalışıyordu..
    ···
  9. 9.
    +4
    eylülsüz dayanamıyordum
    kararımı vermiştim zaten hayatımı düzene sokmak üniversitemi bitirmek daha sonra iş sahibi olmak
    ailemden yardım almadan hayatımı sürdürmek eylül ile evlenmek istiyordum. ama ilk hedefim eylüle
    evlenme teklifi etmekti ve bu konu hakkında yoğunlaşmaya başladım hayatımın kadınına en güzel
    evlenme teklifini etmek istiyordum ama aklıma hiç bir şey gelmiyordu hep klagib şeyler geliyordu ve
    daha sonra ilk karşılaştığımız ona aşık olduğum onu ilk gördüğüm yer aklıma geldi bir sokak
    lambasının altında bir yaya geçidi hiç bir lükse gerek yoktu herkesin içinde bağırarak diz çökerek ona
    evlenme teklifi etmeme gerekte yoktu türlü organizasyonlar yapmamada kimse olmayacak gece saat
    11 de ben ve eylül. o sokak lambasının altına diz çöküp ama fısıltıyla benimle evlenir misin diyecektim
    iki elimde bir yüzükle. neden hiçbir organizasyon yapmıyorum diye sorarsanız işte bu gerçek benim
    hayatta sadelikten yanayım rahatım kafaya takmam kimse gibi olmam hep kendim olurum...
    ···
  10. 10.
    +4
    eylül uyanmıştı konuşma şansı yakalamıştım ne konuşacaktım ne anlatacaktım yapmam
    gereken şey hep moral vermem gerekiyordu yüzüne gülmem ama konuşamıyordum bile
    ki kelimeyi zor bir araya getiriyordum yapmacık gülüşler istemiyordu dudaklarım gözlerim ağlamak
    istiyordu eylülle konuştum kendimi toparlayıp yeniden hayata döneceğinden bahsettim biraz
    sevgimden hep güzel şeyler anlatım hiç yüzü gülmüyordu ameliyat olacaktı o ameliyatta iken bir çok
    kez öldüm sanki günlerce uyumamıştım dalmışım çıkmasını beklerken bir köşede sızmışım.
    uyandırdılar beni ameliyat bitmiş doktor iyi geçtiğini söyledi kemoterapi gördü daha sonrasında bana
    düzelecek diyorlardı ama günden güne eriyordu sanki eylülüm kemoterapi saçlarını dökmüştü hani o
    aşık olduğum saçlarını her telini kokladığım zaman bu sefer katili mi olacaktı eylülün yoksa devası mı.
    ah ben ayağımda pranga bir yere kıpırdayamıyordum ağzım bağlı bağıramıyordum hissediyordum
    sadece hissizliğimi yıprandım o hastanede yıprandım 2 ay geçmişti eylül kemoterapiden güzel sonuçlar almıştı
    ···
  11. 11.
    +4
    o akşam ona ismini sordum ikimizin de konuşacak
    bir şeyi kalmayınca. ismin ne dedim biraz bekledi eylül dedi. ardından peki ya senin ki diye
    ekledi bir yandan birasını yudumlarken... ufuk dedim bende öylece birbirimize baktık
    bakışlarımız aşka aşkımız dudaklarımızda buluştu. sağ elim kulağını arkasında dakikalarca
    öpüştük bazen soluklanıp gözlerinde kayboldum. bazen elleri sardı bedenimi. yoktu tadı
    yaşamın nasıl yaşıyordum o yokken. her yanım eylül olmuştu kendimi düşünmez olmuştum
    ···
  12. 12.
    +4
    en güzel zamanlarımdı... bir
    akşam eylül uyumuş ben kitaplar aleminde kaybolmuşum cümlelerin ardı arkası kesilmeyen.. o akşam
    telefonuma bir mesaj geldi anlam veremedim sadece eylülden ayrıl enin için kötü olur yazıyordu ilk
    aklıma cenk geldi ama buna cesaret edemezdi zaten telefon numarası da o değildi. sen kimsin diye
    mesaj attım ve daha bir sürü ama cevap gelmedi. aradım açmadı eylüle hiçbir şey söylemedim aradan
    bir hafta geçti yine aynı numaradan bir mesaj daha son kez söylüyorum eylülden ayrıl yazıyordu yine
    cevap yazdım yine cevap gelmedi anlam veremiyordum. bu konuyu eylül ile konuşmaya karar verdim
    bir hata yapıp eylülü kaybetmek istemiyordum. kendimi kurdum eylüle bu konuyu nasıl anlatacağımı
    düşündüm ve bir akşam eylüle mesajları gösterdim hiç bir tepki vermedi şaşırmadı meraklanmadı
    geçiştirici cümleler kurdu numarayı tanımadığını büyük ihtimalle bizi kıskanan birinin yaptığını
    vurguladı ama ben gözlerinden anladım bir gariplik olduğunu bana yalan mı söylüyordu...
    ···
  13. 13.
    +4
    izin vermeli miydim devam etmesine dudaklarının sıcaklığını hiçbir iklimde hissetmedim
    içimi ısıtan izin verdim o akşam beraber olduk ilk benim olmuştu bakireydi işte o an anladım
    doğru kişiyi buldum evleneceğim . ben yavaş yavaş evlenme planlarımı kafamda kurmaya
    başlamıştım . espirili söz sanatları ile bunu eylüle de aktarıyordum her güldüğünde aşk saçar
    mı bir insan , saçıyordu... orta dereceli bir ailenin tek kızı bende zengin bir ailenin tek çocuğu
    aramıza hiç bir zaman para girmedi evet evim vardı ama sadece bir apartman dairesi evet bir
    arabam vardı ne lüks ne pahalı istersem daha iyilerine sahipte olabilirdim ama bana yetiyordu
    gözüm tok .
    ···
  14. 14.
    +4
    benim evleneceğim kız eylül müydü
    hep düşüncelerimde bu vardı acaba doğru insanı bulmuş muydum bu sorunun cevabını ilk
    benimle olduğuna öğrendim ikimizde içmiştik deliler gibi eylül sarhoştu bende sarhoş taklidi
    yapıyordum . dans edelim dedi sting shape my heart ı açmıştım güzel bir şarkı hemen
    arkasından evanescence secret door ruhumu dinlendiren kafası boynumda elleri omzumda ben
    ona sarılarak dans ediyorduk öylece. kafasını kaldırdı gözlerime bakıyordu daha önce hiç
    bakmadığı gibi öpmek istiyordu daha önce hiç öpmediği gibi...
    ···
  15. 15.
    +4
    artık birbirimizi tanımaya yönelik konuşmalar yapıyorduk . birbirimize sevgi sözcükleri
    söylüyorduk ardı arkası kesilmeyen . her gün beraberdik o üniversite okuyordu .ben
    bırakıyordum . ben alıyordum bir tek gecelerimiz ayrıydı o zamanda hayallerimi süslüyordu.
    nasıl olmuştu nasıl bu duruma gelmiştik ikimizde farkında değildik. günler birbirini kovaladı.
    eylül ün arkadaş çevresi iyi hayat standartları iyi dersleri iyi hiç bir sıkıntı yoktu. eylül
    kusursuzdu konuşması bile beni ona daha çok bağlıyordu. her gece telefonla konuşurduk. bir
    akşam ona ulaşamadım beni aramadı mesajlarıma yanıt vermedi. endişelendim atladım
    arabaya kaldığı kız yurdunun kapısına dayandım . tüm yurdu ayağa kaldırmak üzereydim ki
    telefon geldi. eylül arıyordu . anlattıkları kanımı dondurmuştu. o sakin rahat halim gitmiş
    deliye dönmüştüm. üniversiteden bir çocuk bunu uzun zamandır rahatsız ediyormuş. bugün
    köşeye sıkıştırdığını tehditkar cümlelerle taciz ettiğini anlattı eylül. insanlar nasıl cinnet
    geçiriyor o an anladım . ismi cenkmiş öğrendim takıldığı mekanlara hatta soy ağacına kadar
    öğrendim tek isteğim cenk i bulup yüzünü asfaltla birleştirmekti . takıldığı mekanları teker
    teker gezdim elimde ona ait sadece bir fotoğraf vardı
    ···
  16. 16.
    +4
    Gençler sizin için bu akşamda uyumucam yazacam len yarın seri partlar atarım
    ···
    1. 1.
      0
      biREZırz
      ···
  17. 17.
    +3
    kapıyı çaldık eylül ile el ele annem ve babam bizi
    karşıladı ve uzun bir muhabbete daldık annem sordu eylül cevapladı babam sordu cevapladı sorular
    ve yanıtlar la dolu bir gece oldu annem eylülü çok sevdi eylülde ailemi sıcak bir ortam vardı tam
    istediğim gibi o akşam orda kaldık sabah evimize döndük eylülle ufak atışmalar yapıyorduk
    eğleniyorduk gülüyorduk mutluyduk hiç olmadığım kadar hiç yanımda gitmesin istiyordum... artık
    değişik aktiviteler peşinde koşmaya başladık ve tatile çıkma kararı aldık hazırlıklar yapıldı güzel bir
    tatil merkezinde bir otele yerleştik ben turistlere muhabbet ediyordum eylül turist kızları
    kıskanıyordu birbirimize türlü gıcıklıklar yapıyorduk çok eğleniyorduk
    ···
  18. 18.
    +3
    ama çok seviyordu beni hiç olmadığı
    kadar... kıskanıyordu yaşananları anlatım kızın huur olduğunu zorla yanıma oturduğunu
    sarıldı bana sulu gözlerle.. o akşamda öyle geçti. evimde televizyon yok televizyonu hiç
    sevmem zaman kaybı yüzlerce kitabım var boş kaldıkça kitap okurum eylülde çok sever kitap
    okumayı evde çokta vakit geçirmem aslında hiç arkadaşım yok bir kaç çocukluk arkadaşım
    dışında ama çok tanıdık var faydası olmasa da. gezmeyi severim doğayı severim yemek
    yapmayı severim vakit buldukça .eylül ile satranç oynarız bilerek yenilirim kıyamam ki ben
    ona ,gülsün diye kırk takla atarım bilirim o ağlarsa bende ağlarım dayanamam.
    ···
  19. 19.
    +3
    açlık savaşları göz ardı edilir tokluk savaşları vardır dünyada herkes daha fazlasını ister her
    zaman ben öyle olmamaya çalıştıysam da hep ... bilmiyorum arkadaşlar bilmiyorum sadece bir
    kaos.. insanlara basit gelse de. bir kaos... eylülün elini daha sık tutmaya başlamıştım biliyordum bana
    ihtiyacı olduğunu parmakları elimi kavrardı sıkı sıkı bazen iki eliyle daha da sıkı hiç gitmeyecekmiş gibi.
    eğer bir rüyaysa hiç uyanmayalım isterdim birlikte ölelim uykumuzda yinede uyanmayalım...
    ···
  20. 20.
    +3
    tektaşı aldım en güzelini göz zevkimin
    doruklarına göre en değerlisini paha da değil gönlümde almıştım hep iç cebimde kalbimin önündeydi
    doğru anı bekliyordum. ama bu teklif için önümde daha çok uzun bir zaman vardı. eylülün aile
    büyüklerinden biri vefat etmişti eylülün çok sevdiği kanserden ölmüş akciğer kanserinden yani
    sigaradan o günden sonra eylülün yanında sigar içmez olmuştum her elimde sigara gördüğünde yüzü
    düşmeye başlamıştı haklıydı ama bırakamıyordum ya da bırakmak istemiyordum kime dertler anlatılır
    şu dünyada dumanım pus sigaram soğuk dertlerimden içimdeki boşluğu doldurur bazen kime anlatılır
    dertler kimseye şu hayatta dert ortağım sigaram bazen yağmurlar beni baştan aşağı ıslatan bazen bir
    sarılmak benim dert ortaklarım dertlerimi dindiren.
    ···