1. 576.
    +20 -21
    sizlerle ayrı kalamadım. tekrar geldim.

    perşembe günü. heyecandan patlayacağım. sanki cumartesi hiç olmayacakmış gibi. eski tsigalko geri dönmüştü sanki.

    daha bir enerjiktim. daha bir güleryüzlüydüm arkadaşlarıma karşı. okan bu erken değişime çok şaşırmıştı.

    ama gece o güzel yüzlü mineyle konuşurken sanki içime huzur doluyordu. onun yüzü aklıma geldikçe

    hayatın bana vurduğu bütün kürekleri kırdığımı düşünüyordum. yine hazırlanıp okula doğru yola çıktım.

    rastgele bir sınıfın içine girdim. kafamı bir iki dakika dinlemek için. hayat bu kadar mı acımasız olabilirdi?

    bu kadar mı iğrenç olabilirdi. gevşek ozan benim gözümden sakındığım kızı yiyordu.bu sefer beni gördükleri halde istiflerini bozmadılar.

    o sıra okandan bir telefon geldi.

    - kanka girdin mi sınıfa ?

    karşıdaki cama yansıyan yiyişmelerini görüyordum onlara bakmasamda.ve öldürücü darbeyi vurdum.

    + kanka karşımdaki camdan iki huur çocuğunun çiftleşmesini izliyorum.

    kızı şevkle yiyen ozan birden durmuştu. birkaç saniye afalladı kendine gelemedi. kendine geldiğinde ayağa kalktı üstüme doğru koşmaya başladı.

    aklımdan geçen düşünce " şimdi intikam zamanı. "

    ben normalde böyle duşunmezdim.ama ne olduda çok sert bir nefret doğmuştu içime.

    üzerime koşan ozana baktım.tam bana varmak üzereyken yumruğu gözüyle burnunun birleştiği yere öyle bir oturttum ki.burnunun iki deliğindende kan geliyordu

    ondan sonra küçük huurya baktım. sizinle aynı havayı solumak bile beni iğrendiriyor.

    gerçekten öyleydi.bir insan bu kadarmı iki yüzlü olabilirdi.

    kapıyı çarpıp sınıftan çıktığımda ağlayarak koşmaya başladım.

    nereye gittiğimi bilmiyordum.

    sadece koşuyordum.

    koştum..

    tam dışarı çıkacaktım ki okan tuttu kolumdan. koluma girip tuvalete zütürdü beni.

    kendime gelmiştim.

    ağlamıştım.

    ve erkekliğe tak sürmüştüm.

    birine karşı ilk defa olanları ağlayarak anlatmıştım.

    ve içimde tarifi olmayan bir rahatlık belirdi.

    dışarı çıktığımda mine ay yüzüyle bana bakıyordu.

    benim halimse rezaletti.

    derse girdiğimde o iki şerefsiz ortalıkta gözükmüyorlardı.ama ben yapacağımı yapmıştım.

    o sıra mineden bir mesaj ;

    - bu akşam arkadaşlarım dolaşacaklarmış.

    benim yine saflığım tutmuştu yine.

    + iyi eğlenceler onlara öylyse * )

    meğerse olay farklıymış.

    - istersen bizim yurda gelebilirsin.

    + saat kaç gibi müsait olursun ?

    diye sordum

    - 20.45 gibi filan gel dedi.

    o anda yüzümde bir muallak gülüşü belirdi.

    akşam onun yanına gittiğimde üzerinde tangasını belli eden tül gibi bişey vardı.ay yüzüne bakmadan çatır çatır gibtim pempe dıbını amua goyim.. ehi ehi
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster