1. 2626.
    +8 -1
    özet:tezek için yazdım isteyen zahmet edip okuyabilir

    tezek kardeş hikayeni epeydir sessizce takip ediyorum sadece bir kez karaciğer uyarısında bulundum sana ama o zamandan bu zaman yazdıklarına da bakarak düşünüyorum ki sen hikayeni değil korkularını anlatıyorsun. hatta kıskançlıklarını.

    hikayenin başlarını okuduğumda pgibolojik olarak dengesi yerinde olmayan bir adamın hislerinden falan gidicez sandım ama sen sürekli "hastalığına" ve diğer insanlara tak atıyorsun. olm hastalığın sensin. kendine sadece çemberin dışında kaldığın için sitem edip duruyorsun arada sırada ama sürüye dil uzatmadan duramıyorsun. bunun sebebi de seninde bildiğin gibi sürünün içine girecek zütü kendinde bulamaman. hikayenin bir bölümünde au da sınıf önünde konuşma yapamamıştın ve ben pa yım diyerek yırtmıştın. bunu sana yapan hocayı da gibtir etmiştin sınıftan. bak zütlüklerin burada başlıyor bunu bir not alalım.

    önceki sayfada insanların ahlaksızlığından ve bebeklere tecavüz etmelerinden bahsedip bu konudaki yani "bebek gibilmesindeki" huur çocukluğuna dikkat çekmişsin. ama ondan bir kaç sayfa öncede civciv katlidıbına tepki vermenin iki yüzlülük olduğunu söylemişsin.

    şimdi sevgili tezek hitler veya insanlığa çok fazla zararı olacak bir bebeği doğduğunda gibsem. evet bildiğin gibsem bana izin verirmiydin? yada şmdi bir bebek bulsam gibsem fotolarını burda yayınlasam ve "bu bebek büyüdüğünde insanlığın dıbına koycak" gerekçesi ile gibsem ne hissedersin?
    tüm sözlük anamı gibmek beni öldürmek ister dimi? neden? masum olana zarar verdiğim için.

    bunun ahlakla düşünce ile beyinle alakası yok yawrum bu evrimden gelen bir olay iç güdüsel, hormonal bir olay. doğada avlanan yabani hayvanlar dahi seçme şansları olduğunda avının yaşlı olmasını ister. belki dediğin gibi bu güdü "ne kadar büyük o kadar et" ten geliyor ama vicdan denen gib yada duygular düşünce değil hormon-güdü meselesidir.

    bu durumda sen kendini kasa kasa bugüne gelmişsin ve sözlükte çıkıp "beyler benim böyle bir kusurum var hayata karışmak için şöyle savaştım böyle savaştım" demek yerine "ananızı gibiyim hastalığım ve sizin bu saçma sapan düzeniniz beni gibti" demektesin. sonrada bu hikayenin iyi bitmesini beklemeyin hayat adil değil diyorsun.

    senin gibi bir adam için tabi iyi gitmez. hiç düşündünüzmü beyler bu adamın felsefik ve edebi yanları neden güçlü? bu adam biz yaşarken "okuyor" çünkü tezeğin evden çıkıp bir kıza güzel bir kaç söz söyleyip bu dağlarda bayırlarda yaptığı otantik yürüyüşleri o kızla beraber yapabilme teklifini dahi etme ihtimali yok.

    şimdi şu not aldığımız yere dönelim ve biraz daha anlayalım tezeği. tezek öğretmeni kendisini zorladığı için onu o dersten aldırmış. ulan huur çocuğu tezek pa lı olduğunu hissettğinde seni zorlayan birisi bilki pa nın ne olduğunu biliyordur ve senin direncini ölçüyordur. biz pa lıları zorlamazsak sen gibi huur çocuğu korkak olur çıkarlar.
    o hoca seni zorladığında sana bir fırsat verdi, tüm o hastalıklı sefil hayatına meydan okuman için bir fırsat sen naptın? kaçtın ve bunu yapanı gibtir ettin. senin cesaretin yok sen evrimin zayıf halkasısın tezek sen üreyemezsin tezek sen mutlu olamazsın. sen güneş batarken ondaki ayrıntıyı sadece kendinin farkettiğini sanırsın ama bir kadının saçlarının kokusunu alarak güneş batışını seyretmenin bir aşkın içerisindeki güneşin batışının tadını sadece okuduğn kitaplardan bilirsin sende bunlar deneyecek züt yok. tek kıza saplanır gitti diye üzülürsün sende yeni dünyalara adım atacak züt yok. sende zütü sıkışınca ülkesinden bile kaçacak pısırıklık var. sen yıllar önce cephede savaşan dedelerimizin değil arkada saklanan korkakların, devleti ve bizi satanların torunusun kusura bakma.

    hikayenin başında seni sevmiştim tezek ama çok kızdım sana sen yapamadıklarının faturasını sürünün hatalarına kızarak "ödemeyen" birisin. sana kızdım çünkü hem savaşmayan hemde savaşmayışının bahanesini insanların monotonluğu olarak gösteren birisin.
    sana kızdım çünkü yaşım muhtemelen senden epey küçük olmasına rağmen ben savaşıp benzeri bir hastalığı ilaçsız alkolsüz yendim. hiç değilse meydan okumam için fırsat veren insanları anladım ve okudum. şimdi benzer bir şeyi yakın bir pa hastası arkadaşımada yaşatmaya çalşıyorum, onu hayata katmaya çalışıyorum.

    edebi yanına ve felsefelerine bende hayranım. ama köprüde cd satmak cesaret değil korkaklık göstergesidir. asıl cesaret ilk düşmeye başladığı yerde yeniden ayağa kalkabilmek, yapamazsın diyenleri susturma derdine girmeden sadece kendin ve sevdiklerin için ayakta durabilmektir sevgili tezekcim. sakın beni yanlış anlama sana ayar verme niyetinde değilim sen benim abim yaşında adamsın.

    toplumsal bilinci evrensel ahlaki benden çok daha iyi biliyor ve anlıyorsun eminim. ama bugün taktanlıklarıyla andığın bu sürünün iyi yanlarıda sürüye dahil olanlar tarafından sağlandı. o akan dev nehrin içine girmezsen nehrin taşıyacaklarından biri olmazsan hayata katkın olmazsa kendini böyle dışlanmış hissedip kenarda oturup nehirde yüzebilecek kadar cesur olanlara "salaklar orası derin" diye kenardan sitem edebilirsin sadece. sonrada kaçar durursun "sığ bi yer warmı" diye. ama tezek abicim sen yüzmeyi denemedikçe her yer derin gelmezmi sana? teknolojimiz bilimimiz felsefemiz her bi gibimiz insanların ufacık ufacık da olsa yaptığı katılımların sonucudur. asıl iki yüzlü sensin yani sen milletin monotonluğuna tak at dur sonrada monoton bir hayatım olur belki diye dünyayı gez kendine sığ bir su ara.

    ya sende zütünü kaldırıp buraya gel ve asıl güneş batışı nasıl seyredilirmiş öğren yada kendin dışındaki hiçbirşeye tak atma. sürüde olsak senden cesuruz biz unutma. birde şarap içmenin ve xanax kullanmanın zararlarını anlat kaç entry gördüm şarap aldım geldim diyen bebekler ciğerlerini gibicek senin yüzünden.
    yapmayın huur çocukları 30 unuzda geberirsiniz bu itin karaciğer ciğer değil taştır şimdi. yakında kan man sıçarsa şaşırmam.

    özet:tezek için yazdım isteyen zahmet edip okuyabilir
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster