/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 3301.
    +66
    *
    ama aklımda kocaman bir soru işareti vardı.
    doktor bize "ilaçlar uyutur" demişti ve ablam da sürekli uyuyordu.
    ilaçları almadıysa neden o kadar çok uyuyordu.
    ya da belki de uyumuyordu.
    bu durum da ablamın en kritik anlarda zınk diye güyya uyanıp odadan çıkmasını açıklıyordu.
    olay çözmekten yorulmuştum artık, taksici miydim FBI mıydım belli değildi amk.
    harbiden kafa iznine ihtiyacım vardı.
    acaba dinlenmek için askere mi gitsem diye düşündüm bi an.
    evde adeta bir ölüm sessizliği vardı.
    eniştem belki özel konuşmak isteyebilir diye geçirdim aklımdan ve eylül'e kaş göz yaptım kalkmamız için.
    kafasıyla onayladı.
    -biz müsadenizi isteyelim. diyerekten kalktık.
    önce ablama sarıldım mecburen verdiği kararı destekleyerek,
    sonra da enişteme sarıldım destek olmaya çalışarak.
    eylül de vedalaştıktan sonra çıktık evden.
    arabaya doğru yürüyorduk ki kıvırta kıvırta gelen aysel'i gördüm.
    eylül görmemişti, arabaya binmek üzereydi.
    eylül'e hiç bir şey söylemeden aysel'in geldiği yöne doğru yürüdüm sinirle,
    ablamın bu kararı vermesinde aysel'in de payı olduğunu düşünerek.
    eylül beni görünce binmedi arabaya ama gelmedi de peşimden.
    aysel de beni görmüştü.
    tam karşısına gelince durdum ve kolundan sıkıca tuttum.
    beni gördüğünde yüzünde oluşan minik tebessüm kaybolmuş yerini şaşkınlığa bırakmıştı.
    -napıyorsun be. dedi
    -asıl sen napıyorsun aysel, o bebek kıyafetlerini ablama neden aldın. dedim
    farkında olmadan o sinirle aysel'in kolunu çok sıkmışım ki
    -ömer bırakır mısın kolumu acıtıyorsun. dedi
    -sen de benim canımı actırıyorsun aysel, ablama bi şey olursa... diye tehdit ettim ayseli.
    -ömer ben ablana... demişti ki lafını bölerek
    -çık hayatımızdan aysel, gibtir git, karışma bana da ablama da, karışma hayatımıza. dedim
    bir anda gözleri doldu aysel'in.
    "gibtir git" dediğim için sonradan pişman olacaksam da o an sadece sinirliydim ona.
    hiç bi şey demeden arkasını döndü ve geldiği yöne doğru geri gitti.
    bi süre oracıkta bekledim.
    ve sonra geri döndüm.
    arabaya doğru yürüdüm.
    eylül şaşkın gözlerle bana bakıyordu.
    arabaya yaklaştığımda
    -ne dedin kıza? dedi
    -denmesi gerekeni. dedim
    mevzuyu anlamıştı ki
    -sana bi şey söyleyende kabahat. diyerek o da evine doğru yürümeye başladı.
    eylül'ün aysel'i savunacağı hiç aklıma gelmezdi.
    ama delikanlı kızdı işte,
    haksız olduğumu düşünmüş ve çekip gitmişti.
    cebimdeki 3 kuruş para çabucak suyunu çekmişti.
    bu bilinçle durağa gittim.
    artık taksicilik benim için malesef bi meslek olmaktan çıkmış,
    param bitince yaptığım bir icraat halini almaya başlamıştı.
    durağa geldim.
    arabayı en son sıraya koydum.
    önümde 3 kişi vardı.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +5
      hadi bismillah ilk şuku :D
      ···
    2. 2.
      +1
      Hort
      ···
   tümünü göster