7. duble falan. En az benim kadar içti. O kadar belli ki hamurunun sağlam olduğu. Sallanmadı bile. Benim çenem gevşedi a lar e gibi çıkıyor. Ş ler j. onda hiçbirşey yok..

+"tak gibi bir dünyada yaşıyoruz.. Heryeri tak zütürüyor.." dedi..
-" Çünkü yaşayan herşey ölene dek sıçar. Düşünsene 6 milyarlık bir dünyada yaşıyoruz. 6 milyarın hepsi, herşeye sahip olmaya çalışıyor. Korkutucu.. Garip olan ise Sabah 8 akşam 5 çalışıyorsun ve karşılığında aldığın tek şey koltuk takımı.. Bir gariplik var."
+"Oooo bukovski kafası.."

inanamıyorum bukovski alıntısını yakaladı. Aman yarabbim. Çakmak cebimden yüzüğü çıkarıp diz çökmeme ramak kaldı..
-" Ben senin bukovskiyi bilebilme ihtimalini sevdim.."
+" Sever misin?"
-" Bayılırım pis moruğa.."
+" O zaman pearl jam de dinlersin sen"
-" Sana inanamıyorum kadın sen bu zamana kadar neredeydin?"
+" Buralarda.."

Hakkında basit yorumlar yapıp geçtiğim. O ana kadar gözüme çarpmayan bu iki kere esmer kadın beni darmadağın etme yolunda emin adımlarla ilerliyordu.. Bir kadının bukovski sevme ihtimalini bırak ( Çünkü kadınları acımasızca ve çok ince gömer.. Cevap hakkı tanımadan..) adını duymuş olabilme ihtimali bile beni çok cezbeder ve bu baharat kokan, sigarayı ikram etmeden önce ıslatan, hizmet etmeyi sevmediğini söylerken rakıma buz koyan kadın bukovskiden yapılmış bir alıntıyı bile çözümleyebildi. Beni dağıttı arkadaşlar...

Kağıdı kalemi aldı. "Bende sana sarılıp uyumak istiyorum" yazdı.. "Ama sevişmek yok.."

-"incir reçeli kafası?"
+"Alakası yok"
-"Seni kim bu kadar korkuttu?" ( ilerleyen evrelerde aramızda vazgeçilmez bir replik olacaktı bu cümle )
+" Sen.."

Kağıdı katladım ve o boş rakı şişesinin içine attım..