ettiğiniz kavgaları anlatın beyler

bi sefer kedilerim var benim amk 4 tane. nerden esti nerden topladım bilmiyorum öğrenci evinde zati 30 kişi kalıyoruz evde bi zevk sefa düşkünü zaza var, ne ara birinin doğum günü bişeyi olsa 1000 kişi topluyo eve halay çekiyoruz manyak gibi. neyse beyler benim atayiz bi arkadaş var evde. mülayim akıllı bi çocuk. din iman konuşuyoz evde bende de yalanım yok kafa zehir gibidir. evrimi devrimi sorguluyoruz çocuklar. neyse bu anlattıklarımın tamdıbının aynı anda yaşandığı günlerden biri zazanın getirdiği bi eleman benim kediye basmış. şüküfeydi nazlı çiçeğimin adı. amk en çok da onu seviyordum. ölmemiş kedi ama abi ben daha iflah olmam der gibi bakıyor. küçüklükte mahalle düğünlerinde tepinen ablaların ayağıma basmasından bilirim ben o acıyı çektim çocuğu kenara hani delikanlı gibi yaptığı ayıbı anlatacam. bu züt gibtimin kedisi minvalinde konuşmaya başlamaz mı. ulan seyrini sefasını gibtimin muallaksi diyerek kulaklarından vuruyom duvara muallakyi. bi kaç tekme yerken ben kasıklarıma. içerdeki otuz kişi de halayı nasıl olduysa bırakıp koştular kedi ezen binin feryadına. önce beni ayırmaya çalıştılarsa da elemanın kulakları bırakmıyorum ben. sonra baktılar olacağı yok önce üç kişi dövdü beyler beni. sonra biri hızını alamayıp emreyi dövmüş içerden. zazaydı kürttü bizim elaman ama harbici bi çocuktu ve o da kedilere dayanamazdı sen misin dayanamayan diyerek elemanlar onu da dövmüş. neyse adamlar yorulup gittiklerinde biz üç evarkadaşı belimizin ağrısı gözümün mor yazgısından üç gün sokağa çıkamadık.