şu dakikalar boş olmam

mesela bu birinci up

anladım

bu da ikinci upum

bu üçüncü up ve başlıyorum panpalar

bilenler bilir, bu ülkede cemaat diye bir gerçek var, bu gerçeğin ticari boyutu var, ciddi rantlar elde eden büyük büs büyük gruplar olmuş artık amcamlar.
bu muallaklerin bi de dersaneleri var.
ismi lazım değil bu dersanelerden birinde destek ders alıyorum. sene 2003-2004
lise sondayım, arkadaşlar falan hep aynı okula gidiyoruz, hep beraberde aynı dersaneye gidiyoruz,

bu dersane mevzularına geleceğim hikayenin ilerleyen bölümlerinde, ne alaka diye düşünenler olabilir

lise 1 ve 2 de derslere ilgisi olan, gelecek kaygısı olan, babasından bişey kalmayacağının bilincinde fuzuli bi ergenim o dönem. 2 haftada bi aşık oluyorum,
her birinden sonra melankoliyi zirvede yaşıyorum..
olmaz böyle aşk diyorum, ben mecnunum diyorum.

bla bla

lise 3 e de bu tempoyla başlıyorum, hatta daha heyecanlı, neticede bir sonraki sene bende üni li olacam.
bunun verdiği heyecanla günde 250 300 soru çözüyorum.. sıyırmışım ama. dersanenin pilavını namazını hiç bişeyini kaçırmıyorum
benim bi de oturduğum mahalleden çocukluk arkadaşım var, melih.. aynı okuldayız bununla, yan sınıfımda,
bu elemanla takılıyoruz paso. ps age of tavla nargile vs, okuldan kaçıyoz, kızlara laf atıyoz, salak saçma heyecanlar yaratıyoruz kendi kendimize..
kardeşim gibidir, hala da biriz beraberiz.

okuldayız o gün..
teneffüste gittim bunun sınıfa sağ en arka köşede oturuyo, geldim bende bi önündeki sıraya oturdum. sırtları verdik duvara, ayakları uzattık sıraya, sınıftaki karı kızla makara yapıyoruz, milleti tutuyoruz..

evet beyler buradan sonra başlıyo hikaye.. varsa dinleyen der köşeme çekilirirm

yeter lan anlatıyosan anlat okuruz her türlü sonra

anlat panpa ben inanıp dinliyorum sana.
samimi buldum anlattıklarını.

bir kız yanaşıyor sıranın sırtıma uzak olan ucuna doğru, ama ceylan.. ama beterr..

bir göz var ortak, ayy baksan boğulursun, okyanus gibi derin, yosun gibi yeşil..
bir kokusu var, çiçekk..
bir duruşu var, asalet burnunun sivrilen izinden sınıfa saçılıyo..

dedeciğim, bir kız ki eridim, eridim, eridim...

yanaştı ve dedi ki melih bu ders yok mu yazacağım seni!!

evet panpalar bende anlam veremedim ilk başta, melih e yok mu yazacağım dedi..
evet dedi arkadaş, bi de göz kırptı, bıyık altından gülüştüler.. kız gitti.

melih benim o sınıfta okuyan çocukluk arkadaşım..

kız gider gitmez ben buna nasıl kalaylıyorum, nasıl sövüyorum belli değil dedeciğim..
lan dedim dıbını yüzünü gibtiğim züt. böyle bi kız var madem ben neden bilmiyorum, insan en azından gösterir bak böyle de bi canlı ile aynı okuldayız diye..

arkadaşa nasıl sövüyorum nasıl kızıyorum,
ayrıca diyorum senin bu kızla muhabbetin var, nasıl bahsi geçmez, nasıl konusu olmaz... kuduruyorum

işte bu sefer diyorum ki diğerlerinden farklı
işte bu sefer gerçekten tutuldum.. yannanı yedim..

bizim eleman bana gülüyo ama..

zil çaldı. hadi dedi kaçıyoruz, dedim ok.
kaptık defterleri , koştur koştur arka bahçedeki kapının tellerinden atladık.

okuldan bakacak herhangi birinin görüş açısından çıkana kadar koştuk.

caddeye indik. eller dizde bi derin nefes aldık, şişen dalakları dinlendirdik.

yine sokaktayız ama ben hayatımda ilk defa o okul sınırları içerisinde kalmak istedim..

dinliyorum.

eee sonra

anlat bin anlattt anneannem var yanımda anlatt duygulandırdın :/

olm dedim o kız tam olarak ne dedi, var mı yazıyorum, yok mu yazıyorum ne alaka onlar ne demek ben varım diye şifrelimi konuştunuz, konu ne giberim dedim,
içime bi küçük kıskançlık duygusuda var tabi.
e nasıl olmasın, ben kızı tanımıyorum, kız benim çocukluk arkadaşım kardeşimle falan filan,
hani çocuğun kıza karşı en ufak ilgisi olsa anlarım bakmam zaten o ayrı mevzu,

neyse dedeciğim; öğrendiğim şu ki..
kız sınıf başkanı, bizim elemanla da muhabbeti var iyi arkadaşlar,
yoklamayı bu kız alıyo, hoca da föyü imzalıyo.

kız senin numaranı yazayım mı yazmayayım mı, okula döneceksen yok yazmiyim seni demiş, bizim eleman da ona cevap vermiş,

biz akşama kadar takılmaca yine muhabbet sohbet, akşam oldu geldik evlere.

ama gözlerimden o gözler gitmiyo,

aklım, fikrim, zihnim..
yanıyorum, üşüyorum.. hangi uzvumu hangi amaç için kullandığımı karıştırıyorum, etkilere tepkilerimi kontrol edemiyorum,

evin içine sığmıyorum.

oooff , offfffffffffffffff

eeeee ?

yuh amk 9 sene okucaz mı

aradım bunu, kanka kapıya inelim ben sıkıldım evde dedim,
tamam dedi kanks inelim..

parka indim ben saat gece 11 aylardan ekim, ekimin 24 ü..

2003 ekim..

24 ekim 2003...

eee sonra amk

parkta salıncak var bizim 2 tane, birine ben oturdum, birine bizim eleman,
dedim gel otur, lise 2 den lise 3 e geçtiğim yaz tatilinde de sigaraya başlamışım, o zaten ayrı hikaye,

(kısaca : aynı sitede sigara içen 3 farklı arkadaşla okey oynarken, bunların üst üste sigara yakması sonucunda, o güne kadar sigara içen ve satan herkesten nefret eden ben.. o gün bu elemanlara sigara bırakmanın aslında zor bişey olmadığını, isteyince, iradeli olunca bırakabileceğini kanıtlamak üzere triyaki olmaya and içtiğim ve triyaki olduktan sonra bırakacağım sizde göreceksiniz dediğim yaşanmışlık) he hala bırakamadım aktif 2 paketim var günlük ayrı mevzu.

yaktım bi sigara, küçük küçük sallanıyoruz..

noldu olm bu soğukta, hayır mı? çıkarttın bizi sokağa..
neyin var dedi