+1
-1
Lisenin ortalarındaydık. Yer, içer gezerdik. Okulda kiloları yüzünden dalga geçilen bir kız vardı. Muhattabım olmazdı. Bizim sabit arkadaş grubumuz vardı zaten. Görürdüm dalga geçenleri. Teneffüs oldu çıktık kantinde takılıyoruz. Acıkmıştım bir şeyler alacağım kiloları yüzünden dalga geçilen kız kantine geldi. Abi ismini de bilmiyorum bilsem böyle demem zaten ona. Kantin sırasına geçtik. Çaktırmadan izliyorum. insanlara karşı nasıl davranıyor onu merak ediyordum. Bizim gruptan bir kız vardı. “Sen olmuşsun 100-200 kilo gelmiş hala kantine yemek yiyorsun.” Diye bağırınca utandı, kızardı. Kantinde kalabalık iğne atsan bulamazsın. Kızın dediğini duyup gülenler olunca gitti kantinden. Bende bir şey alıp oturdum tekrar masaya. Başka konulardan konuştuk. Benim arkadaş vardı Eren cüzdanını unutmuş. Konuştuklarından sıkılınca dedim ben alırım diye. Çıktım ilk kata. Sınıf boştu bedenmiş dersleri. Aldım cüzdanı, dalga geçilen kız arka sıraya oturmuş ağlıyor. Aman, boşver diyerek sınıftan çıktım. Sonra geri döndüm. içten ağlıyordu dayanamadım. “Boşver sen onları. Sen kilonla daha güzelsin. Tartıdaki rakamlardan daha değerlisin.” Dedim. Sonra tıkandım ne denir bilmem ki. Kız hala hıçkırarak ağlıyor. “Adın ne?” diye sordum çünkü ona kiloları ile dalga geçilen kız demek istemiyordum. Hıçkırıklarının arasından “Selen.” Kaçtı. Sırtını sıvazlamaya başladım “Bak çok güzelsin.” Falan filan dedim. Gözlerini sildi. “Senin adın ne?” diye sordu. “Mesutcan."Dedim güldü sonra ara sıra okulda görüştük. Zor zamanlarında dalga geçildiğinde geldi bana anlattı. Sonra yaz tatiline girdik. Okul açıldığına kızı görmeye gittim. Bir deri bir kemik. O dalga geçenlerden sonra yediklerini kusmaya başlamış. Hızla kilo vermiş. Pgibiyatriste gitmiş. Aynı zamanda doktora da. Bulimia hastalığına yakalanmış. ilaçlarını düzenli içmesi lazımmış. Ne kadar zayıf olsa da kendini hala kilolu görüyormuş. Abi bir deri bir kemik kalmış. Ona üzüldüm. “Yanımda mısın hala?” dedi zorla. Kafa salladım ve sınıfa gittim. Normalde ben hep onun sınıfına giderdim o benimkine geldi. Anlattı olanları. Pişmanmış ama duramıyormuş hep yedikten sonra ağzına safra suyu geliyormuş kusuyormuş. “Ben yanındayım.” Dedim sarıldık. Günler geçtikçe daha fazla takılmaya başladık. O da günden güne zayıflıyordu. En sonunda farklı bir şeyler hissetmeye başladım ve çıkmaya başladık. Günden güne erimesi, sevdiğimin erimesi ellerimden kayıp düşmesi beni üzüyordu. Konuştuğumuzda kurtulmanın bir yolu olduğunu fakat kabul etmeyeceğini söyledi. Ölümden korkmuyormuş. Kendi kuyusunu kendisi kazmış. Sonra ailesinin zoruyla yurt dışına gitti tedavi olmak için. Ayrılmıştık. 6-7 ay geçmeden bilinmeyen numara aradı. Annesiymiş. Ağlıyordu. Öldüğünü öğrendim. Öğleden sonra gömülecekmiş. Gelebileceğimi söyledi. Ölmüş. Daha dün kiloları yüzünden ağlayan kızı teselli etmiştim fakat şimdi çok zayıf olmaktan dolayı ölmüş.
Tümünü Göster