-
1.
+111 -9En çok etkilendiğim dizeleri sizlerle paylaşmak istiyorum beyler. Herkes kendisine dokunan şiiri yazsın. Yakalım sigaraları...
LAViNiA
Sana gitme demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda kal
Sana gitme demeyeceğim
Gene de sen bilirsin
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim
incinirsin
Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme Lavinia
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme Lavinia <Özdemir Asaf>
ANLAYAMADILAR
Biz ince bel, ela göz, sütun bacak için sevmedik güzelim
Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda...
Ateşin yanında barut, barutun yanında ateş olasın diye! ..
Rakı sofralarında söylenip, acı tütün çiğnercesine sevdik
ANLAYAMADILAR...
BEKLENEN
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme, artık neye yarar? <Necip Fazıl Kısakürek>
AĞLAMAK iÇiN GÖZDEN YAŞ MI AKMALI?
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, malmı çalmaktır?
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı? <Victor Hugo>
ANLATAMIYORUM
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Göz yaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum. <Orhan Veli Kanık> -
2.
+49 -15hamam tası gümüşten
yeni geldim gibişten
bunu bana öğreten
senin dümbük enişten
yalancının yancına
bin devenin kancına
anan çamaşır yıkarken
sabun kaçmış amcığına
tavşan gider ekine
kulakları dikine
balmı sürdün zütüne
tatlı geldi gibime
arabadan inmem diyor
paytona binmem diyor
bacakları omzumda
hala da vermem diyor
portakalı soyamadım
tadına doyamadım
kenarında gezdirdim
içine koyamadım
gemi delir alçıktan
balık yenmez kılçıktan
şu avrupanın kızları
yürüyemiyor amcıktan
esmerim fıstık gibi
kalçası yastık gibi
ben esmere dayadım
bir elli lastik gibi
oranda bir erik var
zütünde bir delik var
o deliği bana ver
sana bir ellilik var
aspirin hapı gibi
kızamık hapı gibi
senin için besledim
kazmnın sapı gibi
ben seni gönderdim öte
sen gittin öbür sete
domalırken komadımmı
senin o kara züte
tarlanın kösteklisi
avradın göbeklisi
gibiştikçe tat verir
avradın sidiklisi
kayalardan kayarım
dabrukamı çalarım
beni dinlemeyene
yannanımı sokarım
haydar paşa garında
anayın amında
çillliiii boommm bommm
bommm çilli bom -
-
1.
+3üşenmedim okudum amk
-
2.
0Okudum parked..
-
3.
0Okuyup gülme krizine girdim kap şukunu panpa
-
4.
0Bende hahaha
-
5.
0Entry nick
-
6.
0Ohhh çilli çillide yavru çilli çillli çilli çilli bom bom bom
-
7.
0Emek var suku
diğerleri 5 -
1.
-
3.
+23 -2Yürü bre ehli deve enddıbını göreyim
Sensiz geçen gecelerin ecdadını gibeyim
Mecnun gibi top muyum bir am için öleyim?
Leyla'yı da gibeyim Mecnun'u da gibeyim.
Bana yar olmayan karının izzetini itibarini gibeyim...
Yansın karıların alayı, su veren itfaiyenin hortumunu gibeyim.
Düşmüşüz bir huurnun belasına,
Koymadık diye taaa dıbının ortasına, kader böyle yazmış hatırasına...
Ben böyle hatıranın hikayesini gibeyim!
Kerem dağları deler bir amcık uğruna, aslı gitsin de ona buna vurdura...
Bir karı için değer mi hiç bütün bunlara, her taraf amcık dolu mala iyi vurana.
Fuzuli am peşine düştün gurbete, am serindir am derindir şifa verir millete,
Ye kebabı iç şarabı vur karpuz züte, bu gidişle yannanımı gidersin cennete.
-Neyzen Tevfik -
-
1.
0Panpa mükemmel aq
-
2.
0Pahahahah
-
3.
0ulan ben yazacaktım tam, neyse şuku
-
4.
0Neyzen tefük ne guzel yazmis mk
-
5.
0verdim şukunu
-
6.
0Siır guzel senin amk
-
7.
0Siır guzel senin amk
-
8.
0Siır guzel senin amk
diğerleri 6 -
1.
-
4.
+19Artık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. -
5.
+18 -1Edb okuyom san sinif bu mu lan dedim efsane bilinmeyen siirler vardir ama herkezin bildigi siirler cuqulata
-
-
1.
+1panpa sayısalım ben senin gibiler yazsında görelim diye açtım başlığı
-
2.
+4 -1Al
Gül yüzünde göreli zülf-i seymen say gönül
Kuru sevdada yiler bi-ser ü bi pay gönül
Dimedüm mi sana dolasma ana hay gönül
Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vay gönül -
-
1.
+4heh işte şöyle bi sıkıntı varki sayısalcılar bunu anlamıyo yani en azından ben anlamadım
-
2.
+3Alta atiyorum anlamini bi bak
-
3.
-1pREZervatif
-
4.
0BE HEY DÜRZÜ
ne ararsın tanrı ile aramda
sen kimsin ki orucumu sorarsın
hakikaten gözün yoksa haramda
başı açığa niye türban sorarsın
rakı şarap içiyorsam sanane
yoksa sana zararım içerim
ikimizde gelsek kıldan köprüye
ben dürüstsem sarhoşkende geçerim
esir iken mümkünmü ibadet
yatıp kalkıp atatürke dua et
senin gibi dürzülerin yüzünden
dininden de soğuyacak bu millet
işgaldeki hali sakın unutma
atatürke dil uzatma sebebsiz
sen anandan yine çıkardın amma
baban kimdi bilemezdin şerefsiz
Neyzen Tevfik
Not:Günümüze en uygun şiir
diğerleri 2 -
1.
-
3.
0Lan edb okuyan herkesin nasıl yazılacağını bilmiyorsun
-
4.
0kurallar pek gibimde değil açıkçası karşımdakine istediğimi anlata biliyorsam gibmişim noktayı gibmişim virgülü gibmişim yazım hatalarını
diğerleri 2 -
1.
-
6.
+18 -3Beklenen şiirini her okuduğumda ağlamak istiyorum.
Necip Fazıl candır -
-
1.
+4 -3Hayat fani
Ölüm baki
Bi kerecik versen
Ne olur yani.
Hamam tası gümüşten
Yeni geldim o işten
Beni bu işe alıştıran
Senin yavşak enişten
-
1.
-
7.
+12 -25.dizeye hüngür hüngür ağlarim her gordugumde
Mescid-i-Aksa
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu
Varıp eşiğine alnını koydum
Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu
Gözlerim yollarda bekler dururum
Nerde kardeşlerim diyordu bir ses
ilk Kıblesi benim ulu Nebi’nin
Unuttu mu bunu acaba herkes
Burak dolanırdı yörelerimde
Mi’raca yol veren hız üssü idim
Bellidir kutsallığım şehir ismimden
Her yana nur saçan bir kürsü idim
Hani o günler ki binlerce mü’min
Tek yürek halinde bana koşardı
Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine
Cevaba erişen dualar vardı
Şimdi kimsecikler varmaz yanıma
Mü’minde yoksunum tek ve tenhayım
Rüzgarlar silemez gözyaşlarımı
Çöllerde kayıp bir yetim vâhayım
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde
zütür müslümana selam diyordu
Dayanamıyorum bu ayrılığa
Kucaklasın beni islâm diyordu
Mehmet Akif inan -
-
1.
0şiir güzel çok güzel ama ayrıyetten doğru bi şiir o 5. dörtlük çok doğru
-
1.
-
8.
+7Burdayız bilader.Şiir sevmeyenlerin yarası yoktur yaraladıkları vardır.
-
-
1.
+2şiir sevmeyenden korkucan hacıı
-
-
1.
+1Var be kardeşim öylesi işte. Neden sevmediklerini anlamam bilakis yazanlar dahada garip gelir ben gibi.Çünkü şiirde kaburgadan çıkan kelimeleri diziyorsun bi nevi mısralarına.
-
2.
0her satır her kıta kendinden bir parça
-
1.
-
1.
-
9.
+7Necip Fazıl Reisss.
ilk ayarcilardandir kendisi adamim ya. -
-
1.
+2ilk ayar bükücü
-
1.
-
10.
+5Sevda gibi bir gizli emel ruhuna sinmiş;
Bir haz ki hayalden bile üstün ve derinmiş.
Gökten gelerek gönlüne rüzgar gibi inmiş,
Bir sır ki bu,ölsen bile açamazsın...
Anlatması imkansız olan öyle bir an ki,
Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki...
Bak emrediyor:Daldığın alemden uyan ki,
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Kalbin benim olsun diyorum, çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Ram ol bana, ruhun yeni bir aleme girsin...
Yazmış kaderin:Aşkıma ömrünce esirsin!
Aklınla, şuurunla,hayalinle bilirsin.
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın... -
-
1.
0Vaktiyle bir Atsız varmış, var olsun!
-
1.
-
11.
+5senin dudakların pembe
ellerin beyaz,
al tut ellerimi bebek
tut biraz!
benim doğduğum köylerde
ceviz ağaçları yoktu,
ben bu yüzden serinliğe hasretim
okşa biraz!
benim doğduğum köylerde
buğday tarlaları yoktu,
dağıt saçlarını bebek
savur biraz!
benim doğduğum köyleri
akşamları eşkıyalar basardı.
ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem
konuş biraz!
benim doğduğum köylerde
kuzey rüzgârları eserdi,
ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır
öp biraz!
sen türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!
benim doğduğum köyler de güzeldi,
sen de anlat doğduğun yerleri,
anlat biraz!
Cahit Kulebi -
12.
+6 -1Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski istanbul mudur?
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun
Sevmek kimi zaman rezilce korkudur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Birkaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultu
-Atilla ilhan -
13.
+5en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var :
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi.
kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi.
sana gelince.
ne ben sezarım,
ne de sen brütüssün.
ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün
artık seninle biz,
düşman bile değiliz. -
-
1.
+1Entry nick. Suku pnp
-
1.
-
14.
+5Necip fazıl resmi var suku
-
15.
+5şuku vermek için giriş yaptım
-
-
1.
+1eyv panpa
-
1.
-
16.
+4Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
NAZIM HiKMET RAN
23 eylül 1945
En güzel deniz:henüz gidilmemiş olanıdır
En güzel çocuk:henüz büyümedi
En güzel günlerimiz:henüz yaşamadık olduklarımızdır
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz:henüz söylememiş olduğumdur
(burdan evlenme teklifine girebilirsiniz)
Nazım Hikmet Ran -
17.
+3Necip fazıl candır
-
-
1.
+1gerisi heycandır
-
1.
-
18.
+3sağın gibem solun gibem
gelip gittiğin yolun gibem
neredeydin serkan sen?
kaşın gibem gözün gibem
geçmişin, özün gibem
ağzındaki sözün gibem
neredeydin serkan sen?
ılık gibem serin gibem
oturduğun yerin gibem
onu bana verin gibem
neredeydin serkan sen?
soğuk gibem sıcak gibem
keser, bıçkı, nacak gibem
kıllı kıllı bacak gibem
neredeydin serkan sen?
ölün gibem dirin gibem
mavi mavi şirin gibem
durmayın, girin gibem
neredeydin serkan sen?
evin gibem damın gibem
kederin, gamın gibem
pamık gibi amın gibem
neredeydin serkan sen?
pire gibem bit gibem
koyun, keçi,it gibem
haydi durma git gibem
neredeydin serkan sen?
yat gibem kak gibem
manzaraya bak gibem
derelerde vak vak gibem
neredeydin serkan sen?
gündüz gibem gece gibem
cümle gibem hece gibem
söyle seni nece gibem?
neredeydin serkan sen? -
-
1.
0Hımını ziktiğim güldüm bin ahauhaua
-
1.
-
19.
+2Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim zütürmez kenarından kesilmiş ekmeği
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi…
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri
C. Süreya -
20.
+2sevdiğim bir şiirdir vesselam
insan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat!
Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine;
Çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?
Rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur,
Sırtına Sakaryanın, Türk tarihi vurulur.
Eyvah, eyvah, Sakaryam, sana mı düştü bu yük?
Bu dâva hor, bu dâva öksüz, bu dâva büyük! ..
Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!
Binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?
insandır sanıyordum mukaddes yüke hamal.
Hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal,
Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan.
Şimdi dövün Sakarya, dövünmek vakti bu ân;
Kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!
Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
Nerede kardeşlerin, cömert Nil, yeşil Tuna;
Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
Mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
Bulur mu deli rüzgâr o sedayı: Allah bir!
Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran döktü geceler.
Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!
insan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su;
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.
Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek;
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?
Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!
Sakarya, sâf çocuğu, mâsum Anadolunun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!
Sen ve ben, gözyaşiyle ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!
Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, Son Peygamber Kılavuz!
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! ..
başlık yok! burası bom boş!