/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +86 -11
    Mahallemizde 60\'lı yaşlarında “Nayko” adında şarapçı biri vardı. Kimileri sevdiği kadın başka biriyle evlendiğinde delirdiğini, kimileri ilginç bilimsel deneyleri başarısız olunca kendini şaraba teslim ettiğini söyler.

    Rezleri alın. Anlatacaklarım maksimum 1 gün sürer. Okuyup bitirdikten sonra pişman olan varsa, özelden mesaj atsın zütümü vereceğim.

    Hikaye bitti.
    ···
  2. 2.
    +28
    Akşam vakti evime giderken karşıma iki tane köpek çıktı. Azgın dişilerin arasına atılmış, gözü dönmüş otuz birci köpekler gibi hırlıyordu. Tam geri dönecektim ki köpeklerden biri arkama geçti. Ya korkusuzca yoluma devam edecektim ki büyük ihtimal bacaklarımı parçayacaklardı ya da hayatımda hiç olmamış gibi koşup kaçacaktım ki hiç zannetmiyorum. O an aklıma bir seçenek daha geldi. Üçüncü ihtimal hemen aşağıda bulunan Nayko’nun evinin olduğu duvardan atlamak. Tabiki de üçüncü seçeneği uyguladım.
    ···
  3. 3.
    +26 -1
    Kılıcın içinden çıkardığı metal nesneyi çalıştırmak için en sevdiğim insanın üzerine kokusu sinmiş kıyafeti ve onunla yaşadığım en güzel anıyı canlandıracak bir nesne istedi. Hayatta en sevdiğim dört kişi olabilirdi: Annem, babam, kız kardeşim ve sınıfımdaki en güzel kız Eylül olabilirdi. Aslında Eylül sınıfımdaki değil, lisedeki en güzel kız diyebilirim. Şimdi tekrar düşündümde ilçedeki, hatta ildeki en güzeli, belki Türkiye’nin…
    ···
  4. 4.
    +26 -1
    Duvardan atlar atlamaz elinde kılıç olan Nayko’yu gördüm. Köpeklerin bacağımı parçalama fikri daha iyi gibi düşünüyordum ki birden;
    “Keşke yanımda sen olsan hayalin yerine,
    Beraber yürüsek fosilleşmiş meydanlarda,
    Aşkımız evrenin sonsuzluğunda yer edinse,
    Hayatın durmasını,
    Zamanın çökmesini beklesek,
    Hayalleri hayallerde bitirmesek.” diye kendi kendine şiir okudu.
    ···
    1. 1.
      +5
      Amk bu şiiri nasıl aklında tuttun (kesin yaşanmıştır)
      ···
  5. 5.
    +26
    “Kelimelerim idam edildi paralel evrende. Bitmeyen umut dolu yolculuklar harikalar diyarına gidip kelimeleri bulması lazım silgi kafa.” dedi kılıcına. Kapıyı açıp bana döndü “ileride sende benim gibi kendini ertelenmiş yaşamın yalancı sarhoşluğuna kaptırmak mı istiyorsun?” diye sordu. Ne dediğinden pek anlamasamda ses tonu hayır kelimesini istediğini düşünerek “Hayır.” yanıtını verdim. “Hissizleştirilmiş bu alanda bana komiserim diye hitap et.” diyerek kafama vurdu. “Anlaşıldı komiserim.” dedim.
    ···
  6. 6.
    +24 -1
    Tam ona gözükmeden uzaklaşacaktım ki “Bekle orada yaşayan ölü.” dedi. “Zombi değilim.” dedim. “Sana zombi demedim. insanlar aleminde yaşayan ölüsün. Yaşadığının farkında değilsin ve yaşamayı bilmediğini yavaşça öğreneceksin. Her kelimenin altında başka bir ima arayan aptal bir mahluksun idiot.” dedi.
    ···
  7. 7.
    +23
    Içimden “Ne diyorsun be yarram” desemde ağzımdan “Doğrudur.” sözcüğü çıktı. “Hayat ağacım ölüyor. Hiçbir iz bırakmadan kesen dayanılmaz hafiflikle yüzleşmem gerek. Anlamsız evrene bir değer katarak yaşam formuma bir yenilik getirmem için bana yardım edecek misin köle?” diye kaşlarını çatarak sordu. Mecburen teklifini kabul ettim.
    ···
  8. 8.
    +23
    Yarım kalmış şarabını dikti. Ardından kılıcının içinden metal bir nesne çıkardı. “Bu hayatın derinliklerini okudukça güzelleşen şiirler gibi hissettirecek bir icat.” dedi. “Ne işe yarıyor o komiserim?” dedim. “Geç oldu ama zamandan geç değil. Ayşe’yi bulacağız. Sende Eylül’ü bulacaksın!” yanıtını verdi. Eylül’e aşık olduğumu hiç kimseye söylediğime rağmen bunu nasıl bildiğine şaşırarak gaza geldim ve Noyka’ya “Ben varım.” dedim. Enseme vurarak “Bana komiserim de aptal. Her zaman komiser olmak istemişimdir ve sende bu ekgibliğimi bana yalakalık yaparak kapatacaksın.” dedi.
    ···
  9. 9.
    +15 -2
    Ama bir karar vermem gerekirse güzeller güzeli Eylül’ü, annem kadar sevemeyeceğimi düşündüm. Annemin üzerine kokusu sinmiş eşyası olarak kirli sepetinden bluzunu ve eteğini, en güzel anıyı canlandıracak nesne olarak ise bana çocukken doğum günümde aldığı ayıcığı aldım. Nayko’ya getirdiğimde eşyaların ekgib olduğunu, iç çamaşırlarınında gerektiğini söyledi.
    ···
  10. 10.
    +13
    Nayko “Hayatın anldıbını uzaklarda değil, Ayşe'nin eşsizliğinde bulmam gerekiyor. Bunu engelleme aptal mahluk.” diyerek SG-Ei-XR-1734L’e vurdu. SG-Ei-XR-1734L arkasına dönüp elinin tersiyle Nayko’ya dokunmasıyla, duvara yapışması bir oldu. Sersemlesemde ayağa kalkıp kadın robotun üzerine atladım. Eliyle beni yere çarptı. Bağırdığım esnada bu seferde diğer yöne doğru çarptı. Tekrar bağıracak oldum ki tekrar yere çarptı. Artık bağırmama zaman kalmadan sağdan soldan sürekli yere çarpıyordu.
    ···
    1. 1.
      +2 -1
      Bu ne saçma bi hikaye dıbına çakayım ya
      ···
  11. 11.
    +11
    Kirli sepetinden annemin iç çamaşırlarını alıp kapıdan çıkıyordum ki annem beni gördü. Üzülerek gay olup olmadığımı sordu. Reddetsemde ikna edemedim. Bunu sevgilim için yaptığımı söyleyerek evden çıktım. Nayko çöplük evinin çöplük dolabından belki milyonlar değerinde pırıl pırıl büyük göğüslere sahip, turuncu saçlı, büyük popolu kadın bir robot çıkardı. Eşyaları alıp giydirecekti ki, onlara elini sürmemesini istediğimden kendimin yapacağını belirttim.
    ···
  12. 12.
    +9 -1
    Gene birisi Rick and Morty izlemiş neyse rez alam
    ···
    1. 1.
      0
      Ahahaha tam da böyle bi yorum arıyordum
      ···
  13. 13.
    +9
    Tam kıyafetleri giydiyordum ki “Bekle. Kıyafetleri SG-Ei-XR-1734L’e takmadan önce sen giymelisin. Yoksa bilinçaltımın en dipteki yerlerinde halen hayat bulan Ayşe’mi bulamam.” dedi. Onu dinlemeden kıyafetleri SG-Ei-XR-1734L’e giydirdim ve ayıcığı eline verdim. SG-Ei-XR-1734L birden canlandı. Göğüslerinin içerisinden üzerimize süt sıçrattı. Bir anda gözlerim ve vücudum öylesine yandı ki acıdan yerimde kıvranmaya başladım.
    ···
  14. 14.
    +8 -1
    6. Etapta hepimizin masasına bilgisayar geldi. vBD-61721 “Beşiniz League of Legends oynayacaksınız. Oyunu kazanamazsanız hepimiz, oyunu kazanırsanız en kötü KDA’ya sahip kişi ölecek.” dedi. Herkes mid olmak için kavga etti. Ben ise çakallık yapıp Lulu ile support oynadım. Böylece öleceğim zaman kalkanı kendime bastım. Yönetmen olan ben ve şarkıcı olan ben mid ve adc rolleriyle oyunu taşıyordu. 20 cm boyutundaki ben Sion ile oyunu kotarıyordu. Fakat yeşil ten rengi ve siyah, büyük, elips gözleri olan ben vücut anatomisinden dolayı mause’u iyi kullanamayıp feedledi. Ona rağmen oyunu kazandık. Böylece yeşil ten rengi ve siyah, büyük, elips gözleri olan ben öldü.
    ···
  15. 15.
    +8
    Içimde anlamlandıramadığım tuhaf şeyler hissettim. Adeta sonsuzluğun içinde bir boşluktaydım. Birden ellerimin simetrik şekilde parçalandığını gördüm. Sanki moleküllerim ayrıldı. Yok olduğumu düşünürken birden birleşti. Sonra mastürbasyon yapan Nayko’yu gördüm. Bana “Evren geçişleri sırasında otuz bir çekmek harika.” dedi. 12 kişilik altınlarla kaplı, Avrupa motifleri taşıyan enteresan bir masanın arasında kendimi buldum.
    ···
  16. 16.
    +7 -1
    8. Etapta hepimiz başka bir alana ışınlandık. vBD-61721 “Değerli gözükmeye çalışmayın. Sadece olması gerekeni yapın.” dedi. Çocukluk arkadaşlarım Melis ve Melih ile aynı evdeydim. Evin koridorları Melih’in evinin aynısı, fakat salon ise benim evin aynısıydı. Melis birden titremeye başladı. Acı çektiği bariz belliydi. “Ölümcül bir hastalığım var. gibilmezsem çok ağrı çekiyorum ve vücudum kan kaybediyor. Kan kaybından ölmek istemiyorum. gibin beni.” dedi. Sen bizim arkadaşımızsın desekte bizle ilişkiye girmek istiyordu. Prezervatif yok diye bahane uydurduğumuzda kendisinde bulunduğunu söyledi. Melih şaşkınlıktan elini, yüzünü yıkamak için banyoya geçti. Melis onu takip etti ve kapıyı kilitledi.
    ···
  17. 17.
    +5 -3
    4. Etapta odanın altından altı metre boyutunda 7 tane züt çıktı. Hepimiz bir metreye yakın züt deliklerinde oturuyorduk. vBD-61721 “En dayanıksızın ölecek.” dedi ve zütler öylesine şiddetli osurdu ki hepimiz tavana çarptık. 20 cm boyutundaki ben, kendinden 30 kat büyük zütün üzerinde tavana çok sert çarptığından cebelleşiyordu. Kaburgalarımı hissetmemeye başladığım an neyse ki canavar halim olan benin osuruk gazı vücudunu yaktığından eriyerek kendi kendine öldü. Böylece zütler odadan kayboldu.
    ···
  18. 18.
    +8
    Bu esnada Nayko, SG-Ei-XR-1734L’in çenesine yapıştırıcı sürdüğünde kapandı. Bana döndü “insan bir şeyi sevmedikçe onu anlamayı öğrenemez. Yaşadığının artık farkında olacak mısın? Dediklerimi bundan sonra harfi harfine yap aptal.” dedi. Soyundum. Nayko “Görmesi bile bu kadar zor bamyayı görmek için mi bu kadar kasıldın?” dedi.
    ···
  19. 19.
    +6
    Annemin kıyafetlerini giydim. Nayko o kıyafetlerle 50 şınav, 10 barfiks, 60 mekik çekmemi ve 1000 metre aralıksız koşmamı istedi. Dediklerini zorda olsa harfiyen uyguladım. Koşuyu evde yapamayacağımdan mecburen dışarı çıktım. Evin etrafında koşarken sınıftan iki tane bin arkadaşım bu halimi gördü.
    ···
  20. 20.
    +6
    3. Etapta hepimizin 17 yaşındaki kendi evrenindeki kız kardeşimiz önlerimize çıktı. vBD-61721 “Bacınızı kim gibemezse ölecek.” dedi. Herkes kara kara düşünüyordu. Çoğu kişinin penisi içine kaçmıştı. Politikacı olan ben ve mafya babası olan ağırbaşlı ben hariç. Hemen kız kardeşlerini eteğini sıyırıp içine giriyordu ki birden ikisi de öldü. vBD-61721 “Bazen önemli olan kaliteli olmaktır.” dedi.
    ···