+23
-2
öncelikle s.a beyler.
5-6 yıl önceydi, daha liseye gidiyorum o zamanlar. bir pazar günü peder geldi uyandırdı beni. "üstünü giy oturma odasına gel" dedi. ne olduğunu anlamaya çalışıyom bende çünkü peder bizi öyle gibi gibine kaldırmaz normalde. içimden diyorum "kesin bi halt yedi bu dıbına koduğum". neyse döndüm pedere "tamam, geliyorum hemen" dedim. giydim üstümü başımı, geçtim oturma odasına. beş dakika sonra abim de geldi, o bana bakıyo, ben ona. biraz böyle mal mal bekledikten sonra peder ıkına ıkına lafa girdi "çocuklar biz annenizle önemli bi karar aldık bunu size açıklamak istiyoruz" dedi. içimden de türlü türlü şey geçiyo o anda. acaba evi yaktığım için beni evlatlık mı verecekler yada komşunun kızıyla gibişirken babasına yakalandığım için mahhalleye rezil olmuştuk o yüzden taşınıyomuyuz acaba diye. bir cesaret sordum "ne kararı bana" diye ama dizlerim titriyo korkudan. neyse döndü peder bana böyle sırtının arkasına babannemden yaşlı olan bir yastık koydu ve "çocuklar ikiniz de benim oğlumsunuz"dedi. bir rahatlama geldi. evlatlık olmadığımı teyit etti sonuçta. o sırada babam devam etti. "annenizle biz de zamanında severek evlendik birbirimizi zamanında. sonra siz doğdunuz güzel bi düzenimiz oldu ama zaman geçtikçe bu düzen zedelenmeye başladı. annenize karşı sevgim tükendi" diye devam etti. ya şu anda anne dediğimiz kadın üvey bunu itiraf edecekti. yada boşanacaklardı. birinci daha cazip gelmişti nedense...
peder lafına devam etti ve "zamanla aileler kurulur ve kimi zaman aileler bozulur. biz annenizle karar aldık ve boşanmak istiyoruz" dedi. ben tutamadım kendimi ağlamaya. biraz ağladıktan sonra "olmayacak öyle birşey, boşanırsanız kendimi öldürürüm" dedim. peder "saçma sapan konuşma ben senin babam kalıcam hep sadece annene kocalık yapamıycam artık. olmuyo, yapamıyoruz" dedi. ağlamaya devam edip alt kata gittim. kilerdeki ilaç kutuşundan kapsül şeklindeki ilaçları alıp 3. kattaki odama kaçtım. odamın kapısını kitledikten sonra ilaç kapsüllerini açıp içlerini evcil çiçeğim hüsamettinin toprağına boşalttım. boş kapsülleri alıp pederin yanına gittim. "boşanmayacağız de" dedim ağlayarak. döndü bana "oğlum saçmasapan işler yapma yürümüyo annenle boşanacağız biz" dedi. attım kapsülleri azıma "ben ölünce boşanın o zaman" diyip yuttum bütün kapsülleri. pederle abim bi anda telaşlandı peder "ya gerizekalının yaptığına bak" diye yakındı. bi telaş sardı evi sonra kendimi arabada buldum. braz zaman geçti bi baktık hastahanedeyiz. beni bir odaya zütürdüler sonra, doktoru bekliyorum. ne yapacakları hakkında hiç bir fikrim yok ama, daha çocuğum sonuçta liseye gidiyom nerden bileyim. doktor geldi midesini yıkıycaz diyince içim rahatladı. ben içimden düşünüyom çünkü miğdemi yıkıyacaklarsa su falan içirecekler heralde diye. boruları gördum doktor azıma soktu bir güzel. tabi iteceğinden haberim yoktu. o boruyu miğdeme kadar bir soktular acıyı tarif edemem yani. ebemin dıbını gibtiler orda bildiğin. huur çocuğu nasıl zevk alıyo ben acı çektikçe. neyse o huur çocuğu doktor yıkadı midemi. döndük eve ben odama gittim somurta somurta. boşanma mevzusu da orda kaynadı gitti.
gib kafalılar iyi boşanmadılar boşandıklarını da unuturdu bunlar.
bu da böyle bi anımdır işte.
beyler gibiniz sağolsun okuduğunuz için. hepinize bol dıblı günler.