Incicinin birinin çok sevdiği bir eksici koyunu varmış. Bu koyun hiç gebe kalamıyormuş. Incici, komşu köyde birinin koçu olduğunu ve hangi eksici çiftleşirse hamile bıraktığını duymuş. Bunun üzerine eksicisini el arabasına koymuş, çıkmışlar yola, köye vardıklarında selam verip incicinin yanına yaklaşmış.
-Yahu gardaş senin koçun methini duydum koştum geldim. Hele bizim eksiciye da bir çare.
-Aman gardaş lafımı olur. Amma 30 liranı alırım.
-Tamam.
Neyse çiftleşme gerçekleşiyor ve incici eksiciyi tekrar el arabasına koyup giderken koçun sahibine soruyor:
-Hamile kalıp kalmadığını nereden anlayacağız?
-Yarım sabah ahıra girince bak. Eksici eğer yatıyorsaaa hamiledir. Yok ayaktaysa hamile değildir.
Neyse sabah oluyor adam bir heyecanla ahıra koşuyor. Bakıyor ki eksici ayakta.
Ulan diyor yine tutmadı.
Karısı demiş ki bi daha zütür.
Incicinin ki de bir ümit koyunu tekrar el arabasına bindirip gitmiş.
Bu sefer 40 lira alıyor koç sahibi.
Ertesi sabah incici koşa koşa ahıra gidiyor ki bi de ne görsün eksici yine ayakta.
Incici iyice sinirleniyor. Neredeyse eksiciyi kesecek.
Karısı inciciyi sakinleştirip eksiciyi tekrar zütürmesi için adamı ikna ediyor. incici eksiciyi zütürüyor ama koç sahibi adam bu sefer 50 lira alıyor. Incici daha da sinirleniyor söylene söylene eve geliyor.
Koyunu ahıra atıp gidiyor.
Sabah ise yatağına uzanmış umutsuz ve sinirli bi şekilde karısına:
-Hele git şu eksiciye bak. Oturuyor mu ayakta mı.
Kadın gidip bakıp geliyor ve diyor ki:
-eksici ne oturmuş ne de ayakta bey. Arabaya binmiş seni bekliyor
*