-
1.
+2ön yargıyla yaklaşmayın. adam aşkirt makirt ama bir ateist olarak ben hayranım şiirineTümünü Göster
insan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
bir yanda akan benim, öbür yanda sakarya.
su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir
oluklar çift; birinden nur akar, birinden kir.
akışta demetlenmiş, büyük, küçük, kâinat;
şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat!
fakat sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine;
çatlıyor, yırtınıyor yokuşu sökmek için.
hey sakarya, kim demiş suya vurulmaz perçin?
rabbim isterse, sular büklüm büklüm burulur,
sırtına sakarya'nın, türk tarihi vurulur.
eyvah, eyvah, sakaryam, sana mı düştü bu yük?
bu dava hor, bu dava öksüz, bu dâva büyük!..
ne ağır imtihandır, başındaki, sakarya!
binbir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?
insandır sanıyordum mukaddes yüke hamal;
hamallık ki, sonunda, ne rütbe var, ne de mal.
yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan;
şimdi dövün sakarya, dövünmek vakti bu an;
kehkeşanlara kaçmış eski güneşleri an!
hani yunus emre ki, kıyında geziyordu;
hani ardına çil çil kubbeler serpen ordu?
nerede kardeşlerin, cömert nil, yeşil tuna;
giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
mermerlerin nabzında hâlâ çarpar mı tekbir?
bulur mu deli rüzgâr o sedayı: allah bir!
bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
sakarya, kandillere katran döktü geceler.
vicdan azabına eş, kayna kayna sakarya,
öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!
insan üçbeş damla kan, ırmak üçbeş damla su;
bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.
geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek;
siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?
kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!
sakarya, sâf çocuğu, mâsum anadolu'nun,
divânesi ikimiz kaldık allah yolunun!
sen ve ben, gözyaşıyla ıslanmış hamurdanız;
rengimize baksınlar, kandan ve çamurdanız!
akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
sen kıvrıl, ben gideyim, son peygamber kılavuz!
yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, sakarya!..
necip fazıl kısakürek - 1949 -
2.
+1hay necip fazılınıza kazık girsin amk şakirti
-
3.
+1amkodumun badembıyıklıları bburayı da mı buldunuz
-
4.
+1huurlar şiir yazmaya başlamış.
-
5.
+1kadın bacakları giber
-
6.
0@5 yapma. edebiyat yapıyoruz burada. sanat bu.
-
7.
0up up up
-
8.
0beyler kısaküreği çekene pandik atıp kaçıyoruz.
haydin risk budur.
edit: talihlilerden biri benim biri de serseri kaldırımlar. -
9.
0@17 zütveren birinci mehmet akif de şakirtti ona bişey diyoz mu?
-
10.
0ayrıca ününü de nazım hikmet'e borçlu neresi daha iyi amk malı?
-
11.
0@21 necibe ne diyorsun o zaman? adamın özel hayatından sana ne sen şiirine bak
-
12.
0her ayağın bastığı yerde sanki kalbim var,
kalbim ki vahşi bir zevk alır ezilişinden.
ömrümün geçtiği yolda bana sorsalar,
gidiyorum bir kadın bacağının peşinden.
bir kadının içinden ağlayışı, gülüşü,
gözlerinden ziyade bacaklarına yakın,
bir lisandır onların duruşu, bükülüşü,
kadınlar! onlar varken konuşmayınız sakın.
ince sütunlardaki ilahi güzelliğe
bacakların ruhudur şekil veren diyorum
bacakları bir kalın örtüde saklı diye
mermerde kalbi çarpan venüs'ü sevmiyorum.
boynuma doladığın güzel putu görseler
insanlar öğrenirdi neye tapacağını.
kör olsam da açılır gözüm, ona sürseler
isa'nın eli diye, bir kadın bacağını. -
13.
0@23 necibe de din tüccarı ve kumarbaz alkolik şairimsi diyorum
-
14.
0@25 çok güzel yazmış üstad. şehveti çok iyi anlatmış.
-
15.
0@24 anti-kapitalist müslüman
-
16.
0@26 20.asrın en büyük 2.türk şairidir bana göre mehmet akiften sonra. kimse kaldırımlar şiiri gibi bir şiir yazamaz. sakarya türküsü, çile,mehmede mektup...
-
17.
0up up up
-
18.
0@16 ulan mk üçüküncüsü şakirt anandır. ateistim ben. adam şakirt diye güzel şiir yazamaz mı
-
19.
0@3 sağol
-
20.
0Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!Tümünü Göster
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak!
Bir âlem ki, gökler boru içinde!
Akıl, olmazların zoru içinde.
Üstüste sorular soru içinde:
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu?
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?
Bir idamlık Ali vardı, asıldı;
Kaydını düştüler, mühür basıldı.
Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı.
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...
Müdür bey dert dinler, bugün 'maruzât'!
Çatık kaş.. Hükûmet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş, kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz, dilekçem...
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem!
Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil;
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekûn içinde yazıl ve çizil!
insanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik, mintanlarla et.
Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccâdemin yününde şefkat;
Beni kimsecikler okşamaz mâdem;
Öp beni alnımdan, sen öp seccâdem!
Çaycı, getir, ilâç kokulu çaydan!
Dakika düşelim, senelik paydan!
Zindanda dakika farksızdır aydan.
Karıştır çayını zaman erisin;
Köpük köpük, duman duman erisin!
Peykeler, duvara mıhlı peykeler;
Duvarda, başlardan, yağlı lekeler,
Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler...
Duvar, katil duvar, yolumu biçtin!
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin!
Sükût... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar;
Tek nokta seçemez dünyadan nazar.
Yerinde mi acep, ölü ve mezar?
Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz?
Güneşe göç var da, kalan biz miyiz?
Ses demir, su demir ve ekmek demir...
istersen demirde muhali kemir,
Ne gelir ki elden, kader bu, emir...
Garip pencerecik, küçük, daracık;
Dünyaya kapalı, Allaha açık.
Dua, dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış.
Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış...
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu;
iplik ki, incecik, örer boşluğu.
Ana rahmi zâhir, şu bizim koğuş;
Karanlığında nur, yeniden doğuş...
Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş!
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!
Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!
(1961)
-
kamyoncukamilin cakma sarisin yasli chpli anasinin
-
vikings gene iyi
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 27 01 2025
-
aylar gecti ama acini hala atamadim
-
osimhen gaymiş la
-
sokie iyi aklıma soktun
-
memati tutklandı
-
ne kadar tanidigim varsa hayati duzene girdi
-
50 kruş ve 1 tl ler kalksın yerine 5 ve 10 tl
-
ülkenin yarısı kürt diyorlar doğru mu
-
ulam almanyada hayat canli olsa nolcak
-
ülkedeki resmi kürt sayıı 13 milyonmuş
-
mabel matiz türkiyenin en delikanlı sanatçısıdr
-
ekoyu tutuklasalar da sokağa çıksak
-
babam arabayı satacak iletişim özürlü
-
sephoradan parfum alinir mı
-
salağa yatma capsi elbette var bende
-
hastalıkların yüzde 90 nı müslümanlar
-
fps oyunu oyanrken midem
-
yarım saatte 1 başlık açılacaksa
-
beyler 12 saat çalışıyorum
-
adam satmak itin uğursuzun önde gideni olmak
-
bu kaybetme korkusunu nasıl aşacağız
-
50 şınav 23 barfix
-
dexerin korkulu rüyası gaye su akyol
-
memelilere memeli demişlerde neden
-
pişt uçan kedi
-
mabel buna çakmış mıdır
-
bizim allamiz yoook
-
saat 4 bucuk 2 saat sonra mesai biter
- / 2