/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 51.
    +7
    Dudaklarımız birkaç kez daha birleşti. Ne kadar içten olduğunu anlayabiliyordum gözlerinden. Daha ilk andan itibaren içimi okuyan bu kız kendi içini de bana sunmuştu. Biraz da korkuyordum açıkçası. Onu kendimden uzaklaştırırım diye. Aşkın farklı bir halini tadıyordum onda çünkü.

    - En erken uyanmam sana olsun. Son uykum seninle.
    + Dur bir tahminde bulunayım. Cameli benden çok seviyorsun?
    - Seni sevdiğimi nerden çıkardın?
    + Gözlerinden.

    Elifin somurtkan halinden eser kalmamıştı. Gülüşmeler içinde bu kaçıncı sigaraydı yanan bilmiyorum. içimde erimeye başlamış buz kütlesi yoğunluğunu gittikçe arttırıyordu. Soğuk sular serinletiyordu içimi. En çok bu halini seviyordum Elifin sanırım. Bana iyi gelmesini.
    ···
  2. 52.
    +8
    - Gevreğin ne olduğunu öğrendiniz mi bayım?
    + Ne oldu Yasemin yine?
    - Aa çok kaba oldun sen ama. Merak etmekte mi suç? Nerdesin çabuk söyle?
    + Çarşıya geldim yeni. Okuldaydım.
    - Marketin önüne gel hemen çabuk.
    + Ne olduğunu söyler misin?
    - Gel dedim ya. Ne çok soru soruyorsun.

    Gidip gitmemekte kararsız olsam da yine aynı merak beni oraya zütürecekti. Eliften az önce ayrılmıştım. Aslında gidersem yine anlayacak mı kaygısı oluşmamış değildi hani. Marketin önüne gittiğimde Yasemin yine aynı muazzam gülmesiyle kapının önünde dikilmişti. Tüm hüzne inat bakışlarla ve tüm kedere karşı duran gözlerle beni bekliyordu.

    - Gözlerinin hüznü azalmış bugün?
    ···
  3. 53.
    +9
    Yasemin içime dokunmaya devam ediyordu konuşmalarıyla. Gizemli bir kızdı vesselam. Ama beyler şunu belirteyim; çok fena ikilemde kalıyordum sürekli. Elif onu, Yasemin ise Elifi tahmin ediyordu her seferinde. Bu beni bazen korkutuyor, bazen de bu kadar saf mıyım diye sordurtuyordu aslında. Beni alıp hiç bilmediğim bir yere getirdi. Eski bir kilise. Yüksekçe bir yerde bulunuyordu ve yaklaşık yarım saat yürümüştük. Bir yandan sağ bacağından aksıyordu diğer yandan bana laf yetiştirmeye çalışıyordu. Neredeyse akşam saatleriydi. Çok eski yapı olan bu kilisenin yine yüksek duvarlarını dolanıp bahçesine girdik. Tepenin aşağısını gören duvarın üzerine gelip oturduk.

    - Ne için geldik buraya ?
    + Güneşin batışını izlemek için.
    - Canın her sıkıldığında beni mi arayacaksın?
    + Canım sıkıldığı için gelmedik ki. Birazdan güneş batacak. Ve hayattan göçenler olacak bu süre içinde. Eskiden göçenlerin yanına gidecekler belki. Bir kadın kocasına kavuşacak belki. Bir anne oğluna, bir adam sevgilisine, bir çocuk babasına...
    ···
  4. 54.
    +2
    https://www.youtube.com/watch?v=LqVa_79u3A4

    Bu şarkıyı buraya bırakıyorum. Sıradaki entry'e gelsin.
    ···
  5. 55.
    +9
    Güneş kendi istikametinde batmaya yürüyordu adım adım. Kayboluşunun doruk noktasındayken Yaseminin elinde bir kağıt parçasının olduğunu gördüm. Saklamaya çalışsa da gözümden kaçmamıştı. Bana döndü. Beni hareketsiz bırakacak kadar güzel bakıyordu. Kalakalmıştım.

    - Bu ne diye soracaksın şimdi. Sen sormadan ben söyleyeyim. Bu sana. Ben çok zaman güneşin batışını izledim zaten tek başıma burda. Hepsinde ayrı bir hikaye kuruyordum düşümde. Şimdiki bir hikaye değil. Olabildiğince gerçek. Ben gidiyorum. Şimdi de sen izle tek başına. Bu kağıtta senin hikayen olsun.
    ···
  6. 56.
    +10
    Bakışları hüzünlü bayım;

    Karmaşık konuşmamı sevmedin. O yüzden karmaşık olmayan bir şekilde yazıyorum. Gerçi beni de sevmedin sen. Şimdi içine oturmasın bu. Gözlerinden anlaşılıyor zaten. Bir adamın bu kadar hüzünlü bakabilmesiydi aslında benim hikayem. Sen benim gerçeğime ne kadar da benziyormuşsun öyle? ilk gördüğümde farkettim bunu. Ve o gün anlam veremediğin telaşım bu yüzdendi. Bayım;

    Ne kadar karmaşık konuşmayacaksam olayım, sana bayım demekten geri durmamamın sebebini anlamışsındır. Sevdim seni bayım. Ya da ben hikayeme aşık oldum. Sen kalkıp geldin. Şimdi sen söyle bana, haksızsam söyle? Ama gözlerinde başka bir kız gördüm bayım. Sinende onun kokusunu duydum. Ellerinde onun sıcaklığını işittim. Bakışında onu aramana şahit oldum.

    Hiçbir hikaye bitmez. Bir yerlerde devdıbını getirir her biri. Belkide biz çok habersiziz. Şimdi az çok beni tanıdın. Bunu neden yazdın diye soracak olursun belki? Bunları söyleyebilirdim yanındayken pek tabi. Sen sormadan ben söyleyeyim yine. Gözlerinde başka bir kız görürken bunları söyleyemezdim sana. Hikayemden bu kadar erken çıkmana dayanamazdım. Şimdi hala hikayemin kahramanısınız. Bu yüzden güneşi izleyeceğim adamsınız bayım.
    ···
  7. 57.
    +9
    Hikayenin ilk entrysinde yazmıştım. Bilmem hatırlayanınız oldu mu? 'Muhtemel bir kadın bir adamın yokluğunda hayatına başka eş değer bir şey bulmak istemeyebilir.' diye. Kendi hikayesini kurgulamış ve içerisinde bunu yaşayan bir kadın. Hem de gerçek olmamış bir adam. Ve bu adamın yokluğunda başka eşdeğer bir şey bulmak istememiş. Okuduğum kağıda bir kaç damla göz yaşım değince güneşin son ışıklarının yavaş yavaş kaybolduğunu gördüm. Camel sigaramdan çıkarıp yaktım. Çakmağımda Elifin nefesi, elimde Yaseminin mektubu hüzne yakalanmıştım.

    Eve geldiğimde annem yemek hazırlamıştı. Beraber soframızı kurduk yine. Babamın karşısına oturdum ben, bakışlarımla olanları anlattım. Buğulu bakışlarını izledim babamın. Tüm imkansızlıklara kapı komşu, babama okuttum mektubumu.

    https://www.youtube.com/watch?v=WuTsbwIvmvE
    ···
  8. 58.
    +6
    Beyler bir gecenin daha sonuna geldik. Hafta sonu yoğun bir şekilde yazıp bitiririm, merak etmeyin çok sıkmam. iyi geceler.
    ···
  9. 59.
    +3
    Beyler üzülerek şunu belirtmek istiyorum. Misafirimiz var, bugün biraz geç yazcam. Bilginize..
    ···
    1. 1.
      0
      Bekleriz kardeş.
      ···
    2. 2.
      0
      hadi amk saat 1 oldu ne zaman başlican
      ···
    3. 3.
      0
      Saat 2 oldu ikiiii
      ···
    4. diğerleri 1
  10. 60.
    +11
    Hayatımın en önemli kadınına, anneme kitaplarımız dizlerimizdeyken Yaseminin bu hikayesinden bahsettim biraz. Açık söyleyeyim duygulandı annem. Hak verdi kıza. Ama Elifle yaşadıklarımızı da bilmiyordu. Sormadı. Anlatmadım.

    Bir kadının hikayesi olmak. Aslına bakarsanız etkileyici ve bir o kadar yaralayici bir şey. Özellikle bu hikayenin uzağında olduğunuzu bilince daha bir icerliyorsunuz. Kalbiniz ritmini yitiriyor bir yerden sonra. Saat sabaha yaklaşana kadar annem kitabını okudu. Beğendiği yerlerin altını çizdi yine. Ben düşündüm hep. Alıkonulamaz bir sarmal içerisindeydi beynim. Yaseminin ilk mesajına hala cevap vermemiş olmam geldi aklıma. Sabahın 4-5 i gibi kendimi kaybetmiş gibi telefonu elime aldım, cevap verdim.

    ' Gözlerimin hüznü hikayene yakışmayan tek nokta. Ki senin gülüşüne bu hüzün layık değil. Güneşi gözlerinde görebileceğine teslim olmalı insan. '
    ···
  11. 61.
    +10
    - Bu sefer de geç uyumuşsun?
    + Evet denebilir
    - Erkenden uyanmaktan daha mı iyidir bilinmez? Gerçi sebep ayniyken farketmez ki. Mocha, gözlerinden anladığım kadarıyla bir ikilem var içinde. Bunu diline dök. Kalmasın içinde. Bu seni daha mutlu eder. Daha ne kadar içinde yaşayacaksın acılarını?
    + Sessizlikten sıkılacağını hiç sanmazdim oysa. Sahi o kadar mı tak etti. Ben senin bu kadar sessizliğini sevmişken?
    - Bunu bana mı diyorsun? Gözlerin bu kadar haykırıyorken hangi sessizlikten bahsediyorsun?

    Gözlerimin haykırdığı Elife olan duygularımdan başka bir şey değildi. Haklıydı pek tabi ama neredeyse benden bir tercih yapmamı isteyecekti. Buna gönlü yeter miydi acaba? Yetseydi eğer benim istikametim ne üzre olacaktı? Hiç yapmadığım bir şey yaptım sonra. Kendimde hiç şahit olmadığım bir şey. Hep gözlerle anlatmak istediğim bir şey. Sanki diğer türlüsünün büyüyü bozacağını sandığım bir şey.

    'Seni seviyorum.'
    ···
  12. 62.
    +8
    Elif boynuma sarıldı. içimden keşkeler sağa sola uçuşuyordu. Allahım ne olur aynı şeyi o da bana söylemesin. Söylese her şey biterdi. Söylese kalkıp giderdim. Böyle saçma bir yanım var malesef. Kadının bakmaktan caydığı bir yerde yurt tutamazdım. Dile döktüğünü gözlerinde görememe korkusu beni ucu bucağı olmayan diyarlara savururdu.

    Şimdi diyeceksiniz ki, neden söylemesin ki kardeşim? Hep gözlerine değindim insanların. Özellikle kadınların. Bir kadının, bir adamın gözüne siner aşk önce. Bakmakta şekil bulur, bakmakta bir sıfatı yer edindirir sinesinde. insan ne kadar konuşursa kendisini o denli açık eder. Ve bilirim ki bir adamı sevmek, bir kadını sevmek açık etmeye gelmez. Kutsallığına şık durmaz, hem fıtratında yoktur.

    Bakışlarımda ki korkumu anlamasını ümit ediyordum Elifin. Korktuğum olmadı. Sarıldı sadece. Bırakmayacak gibi hiç. Benimsin der gibi. Ve en çok annem gibi.
    ···
  13. 63.
    +7
    Annemi evde bulamayınca çok endişe ettim. Arıyordum ama cevap vermiyordu. Bu sekilde evdé bekleyemezdim. Kapının önüne çıktım ama nereye gideceğimi ne yapacağımı bilmiyordum. Çıkarıp bir sigara yaktım, oturdum binanın önünde.

    Elifin boynuma sarılı kalması hala eritiyordu içimi. Bana en iyi gelen yanına değiyordu şimdi esen rüzgar. Duymamıştım ama daha net görmüştüm gözlerinden beni sevdiğini. ilk bahar gibi sevdiğini hem de. Yeşil ve yağmurlu.

    Sigaramın bitmesi gözlerimin önünde izlediğim herhangi bir filmin son sahnesi gibiydi. Hüzünlü veya mutlu. Anneme hala ulaşamamış olmamın telaşı vardı içimde. Ve gittikçe artıyordu. Kalktım olduğum yerden. Karşı sokaktan annemin geldiğini gördüm uzaktan. Yasemini sırtlamıştı ve ikisi de muazzam gülüyordu.
    ···
  14. 64.
    +6
    Beyler bugün için kusura kalmayın beklemediğim bir misafirdi. Yarın iş var yine ve bugünlük de burada bırakalım. Yarın gece çok çok uzun olacak. Belki sabaha kadar.
    ···
  15. 65.
    +3
    Beyler az sonra başlıyorum. Biraz beklettim kusura bakmayın. Sabaha kadar burdayım.
    ···
  16. 66.
    +7
    Yasemin annemle tanışmış, annem Yasemini bize gelirken diğer ayağı burkulmuş bir şekilde görmüş kaldırımda. Kan ter içinde kalan annemin sırtından indirdim Yasemini. Bir koluna ben girdim, diğer koluna ise annem. Eve çıktık hep beraber.

    - Bize neye geliyordun peki ?
    + Seni görmeye tabi ki. Mesajına gelip burada cevap vermek istedim.
    - Düşünce arasaydın ya beni. Gelirdim seni almaya.
    + Sana gelirken başıma gelen her şey mübah. Her çektiğim müstahak. Bırak kendim yaşayayım. Cevabımı merak etmiyorsun herhalde.
    - Banane ya senin cevabından?
    + O zaman benim güneşi kimin gözlerinden izlemek istediğime karışma hakkın yok. Bundan da sanane.
    - Mektubunu okudum.
    + Kiliseye zütürür müsün beni ?
    ···
  17. 67.
    +7
    Annem her ne kadar bizi bırakmamaya kararlı olsa da güç bela izin alıp çıktık evden. Bir bacağından zaten aksıyor, diğer bileğini ise bükmüş yürümekte zorlanıyordu. Ben koluna girmiştim.

    - iyi ki sevmemişsin beni. Yoksa ömür boyu böyle taşımak zorunda kalacaktın. Zeki adammışsın.
    + Tabi canım. Bir ömür tanışırmısın sen? Hele bu ağırlıkla.
    - Çok konuşma ya iyice geveze oldun sen. Hadi geç kalıyoruz, güneş batacak.
    + O zaman daha hızlı yürümen gerekecek.

    Yasemin gülmeye başladıktan sonra susturamadim bir türlü. Acı çektiğini düşündüm. Yüreğim el vermedi. Sırtıma aldım ve kilisenin duvarına doğru koşmaya başladık.

    + Dur ya ne yapıyosun ?
    - Hikayene yetişmeye çalışıyoruz işte.
    ···
  18. 68.
    +8
    + Anne sen ciddi misjn ya?
    - Bu kadar ciddi olmak istemezdim ama malesef böyle.
    + Anne gitmeyelim kalalım böyle. Burada mutluyuz hem. O evin bize hayri olacak mı zannediyorsun?

    Yıllardır görmediğim, ne bizi bir güne birgün arayıp soran, ne de bizim herhangi bir şekilde irtibatlı olduğumuz. Bizi her şeyimizle hayatından silen dedem vefat etmişti. Yaklaşık bir kaç gün olmuştu ama bizim yeni haberimiz oluyordu. Ve yolda bile görsem tanıyamayacağım dayılarım ve bize dedemden miraslar kalmıştı. Anneme anlattıklarına göre Marmaristeki evi bize vereceklerdi. Bunca yıldır hayatlarının hiçbir yerinde bile olmadığımız dayılarım dedemin ani ölümünden sonra bize pay vermek zorunda kalmışlardı. Ve annem oraya taşınmamız gerektiğini söylüyordu. Ben ne kadar istemesem bile bu kez de ben annemin ardından gidecektim.
    ···
  19. 69.
    +7
    - işte geldik.
    + Bu olay çokta hikaye değilmiş bayım. Gerçeģi gözünde görmek belki de bu demekmiş.
    - Bak aslında sen daha gevezeymişsin.
    + Biraz sus da güneşin batışını izleyelim.

    Gözlerini göremiyordum ama eminim ki yine muazzam bakışlarla izliyordu güneşi Yasemin. Görebildiğim kadarıyla gülüşü hiç eksilmemişti yüzünden. Başını omzuma dayadı az sonra. Kıpırdamadım, hareketsiz kaldım öylece. Acıyor muydum bu kıza? Yoksa Elifin dediği gibi içimde gizli kalmış bir ikilik mi vardı? Ben sevdiğimi söylediğim kız dururken, nasıl oluyor da başkasının bahsettiği hikayede gelip başrolü oynamaya meylediyordum?

    + Bak sadece bir kaç dakika kaldı. Hikayemin sonu burası.
    - Kalkalım mı?
    + Evet sona daha çok var hem. Omzunu esirgemediğin için teşekkür ederim.
    - Çok konuşma ya, atla sırtıma gidelim.
    ···
  20. 70.
    +7
    Sabah dersten çok önce gitmiştim okula. Elifi bekliyordum. Elimde Camel sigaram, gözlerimde hüznün everesti. Elif erken geleceğimi biliyordu ama gecikmişti. Belkide korkutmuştum kızı. Her zaman ki banka geçip oturdum. Elif geldiğinde bu kaçıncı sigaramdı biten bilmiyorum. Sessiz sedasız sokuldu yanıma.

    - Mocha ne oldu böyle sana?
    + Sözümü tutamadım özür dilerim
    - Ne sözü Mocha ne diyorsun sen?
    + Hani erken kalkmayacaktım bir daha. Bunu işte.
    - Neden bahsediyorsun sen Mocha.
    + Biz taşınıyoruz Elif.
    ···