/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +10 -1
    Merhaba panpalarım. Şu anda bu kardeşiniz kanadadaki McGill üniversitesinde astrofizik okumaktadır. Günlerdir boş boş buradaki güzel ve bir o kadar da gerçeklikten uzak olan hikayeleri okuyup gülüyorum. Bugün ise kendime dedim ki, benim hayatımın bu hikayelerden neyim ekgib? Bende bir hikayemi yazayım. Belki bazı arkadaşlar beni tanır, geçen yaz türkiyeye gelmiştim ve tüm hayat hikayemi yazacaktım. Sonradan internet alıp tüm gün boyunca ferre izleyince gitti 8 GB. Şimid kanadadaki yurt odamdan size çok garip olan üniversite hikayemi anlatıcam. 5 dakikaya başlıyorum yazmaya
    ···
  2. 2.
    +5
    Matematik dersinin sonunda Davide kızın ismini sordum, isminin Catelyn olduğunu söyledi. ders arasında 10 dakikalık bir aramız vardı. Ve ben bu kızla konuşmak istiyordum ama daha ilk günden zütüm yemiyordu. Sonraki ders kimya-fizik'ti. Hoca sınıfa girdiğinde gülesim geldi lan. 1.65 boyunda, tek kaşlı, araba benizyen bi adamdı. Surat ifadesini görseniz nasıl bu adam fizik hocası olur dersiniz lan. capsini atarım hala var. Neyse dersi anlatmaya başlamadan tüm hocaların yapacağı gibi yeni gelenlerin adlarını sordu benim adımın rammman olduğunu duyunce fransızca türk müsün dedi bende evet diyince adam kırık türkçe ile 1-2 cümle konuştu benimle. adam meğersem türk fransız okulunda(bizim okul değil ama) 2 yıl öğretmenlik yapmış. Bu konuşmadan sonra adam dersi anlatmaya başladı ve dersin sonlarına doğru sınıfa sorular yöneltti. Şu anda tam hatırlamıyorum ne sorduğunu ama sanırım yerçekimi ile ilgili bir formül sorusu sormuştu hiç kimse cevaplayamayınca ben cevaplamıştım. Baya da zor soruydu ama adam türkçe aferin dedi komik olduğunu düşünerek. O günün sonunda inanılmaz bir şey oldu, adam sonrakı hafta için bir sınav tarihi belirledi ve kimse birşey bilmiyordu, bunun sayesinde okul çıkışıu catelyn gelip numaran varmı diye sorunca bende daha hat almadığımı ama msn hesabımı verebileceğimi söyledim. kız olur diye gülünce noluyoz amk ilk günden bu kadar kolay mıydı diyip eve giderken kız bana dönüp bu arada adım cately demişti bende mal gibi xdxd biliyorum demiştim. o gün akşam catelyn den mesaj gelmişti. birkaç dakika konuştuktan sonra kız bana fizik konusunda yardım edip edemiyeceğimi sordu. bende heyecandan bir posta atıp konuşmayı kısa cümlelerle bitirmiştim. Bir hafta böyle geçti, Catelyn sınavdan 15'in üstünde bir not almıştı ve bana sarılmıştı. çok iyi hatırlarım hala. O günden sonra birsürü şey değişmeye başlamıştı hayatımda.
    ···
  3. 3.
    +4
    Bir sonraki hafta Juliette'in okulu açılmıştı ve benimle daha sık konuşmaya başlamıştı. David bana daha soğuk davranıyordu lakin nedenini kestirememiştim. O haftanın cuma günü, David ve tayfası ile takılırken Catlyn'den söz açıldı ve bir anda Michael benimle konuşmaya başladı, aramızda şuna yakın bir diyalog geçti:
    -Rammman, sen Catlyn'den hoşlanıyor musun?
    +Bilemem ki panpa iyi kıza benziyo siz daha iyi bilirsiniz...
    -Sana sadece şunu söylüyorum, o kızdan uzak dur.
    Bunu garip bir şekilde söylemişti, tehdit mi uyarı mı anlayamamıştım. O cuma günü eve gittiğimde ise, Juliette beni yanına çağırdı. Yaşıt olduğumuz için belki derslerinde yardıma ihtiyacı vardır dedim ve bana şunları söyledi:
    -Okul nasıl gidiyoru rammman?
    +Iyı işte çok da zor değil senin?
    -Iyı de benim konuşmak istediğim şey bu değildi. Benim senin sınıfında olan arkadaşlarım olduğunu biliyorsun değil mi?
    +Tabii ki işte David mesela kızlarda vardır eminim
    -Aynen öyle, bazı arkadaşlarım senin Catelyn'den hoşlandığını, hatta onunla sarıldığını falan söylediler.
    +Evet ama bu arkadaşca bir sarılmaydı, benim sayemde fizik sınavından iyi not aldı ve teşekkür göstergesi olarak bana sarıldı. Hoşlanma konusuna gelirsek evet gayet güzel ve iyi bi kıza benizyor ama şu anda birşey hissettiğim yok.
    -Ramman, şunu bilmeni isterim ki, o, tehlikeli bir kız ve ondan hoşlanmıyorum. Geçen sene Michael denen bir çocukla çıkıyorlardı ve kız aniden başkasını sevip Michael'i brakınca, Michael'in yanında kız olarak hep ben durdum. Lütfen, onddan uzak dur rammman, yine aynı şeyler yaşansın istemiyorum.
    Bu diyalogdan sonra Juliette'in gözleri yaşlanmıştı ve ben de ağlamasın diye ona sarılmıştım. Juliette buna karşılık resmen ağlamaya başlamıştı. Bu duygusal patlamanın arasında aniden kapı açıkdı ve Heather içeri girdi.
    ···
  4. 4.
    +4
    Odadan içeri hayvan gibi girmiştim hiç kapıyı çalmadın tabii hırsız sanınca. Önümde ise kalbimin hırsızı duruyordu. Üstünde sadece beyaz bir külot vardı yani yarı çıplaktı. Onu o halde görünce ne yaptım dersiniz? Yok lan yatırım gibmedim lan. Direk kapıyı çekip çıktım. Kapıyı kapattıktan sonra da milyonlarca özür diledim. Düşünsenize sevdiğiniz kızı çıplak görüyonuz. Oruspu kaşar bi kızı değil gerçekten sevdiğiniz kıyamadığınız kızı. Evet ben de o an hiç öyle düşünmeyip çektim kapıyı çıktım. 2 dakika boyunca özür diledikten sonra aniden kapı açıldı ve Juliette sapsarı ıslak saçlarıyla karşımdaydı.
    +Noldu rammman? Yarım saattir özür diliyosun?
    -Gerçekten özür dilerim. Senin adını o kadar seslendim evde cevap vermeyince gittiniz ve eve hı-...
    +Biliyorum zaten gitmiştik. Sabaha karşı babamlardan evi bırakmalarını istedim doğum günümü kutlamak için. Onlar da sen olduğun için kabul ettiler zaten.
    -Peki neden cev-..
    +Sürpriz yapacaktım ama sesimi duydun heralde.
    -Evet dün senin yaptığın gibi bugünki sürprizi ben bozdum. (bana sarıldı) Ugh. Ee kimleri çağırdın bugünki parti için?
    +2 kişi
    -David ve Michael mi?
    +Hayır. Sen ve ben.
    evet aynen böyle demişti. Ben başta afalladım zaten ardından anladım. Bende buna sarıldım zaten sadece iç çamaşırları üstündeydi. Beyler o zamanlar boyum 1.80 ciavrındaydı zaten güçlüydüm baya kızı aldım aşşğı zütürdüm bu bayğrıyo böyle huhuu gibisinden salonda ata bindirirmiş gibi tur attırdım çocuk gibi sevinçliydi. Ben onu aşşağıya indirdiğimde hemen perdeleri kapattı tekli koltuğun üstündeki battaniyeyi aldı ve televizyonu açtı. Hemen bi tane korku filmi bulup gel yanima işartei yaptı bende koltuğun üstünden yanına atladım hemen. O gün gecelere kadar bi korku bi komedi gittik taki bu omuzumda uyuyana kadar. En son just go with it diy ebi film izlemiştik baya güzeldi. Bende dedim en azından bunu yatağına zütüreyim. Bi açtım battaniyeyi unutmuşum hala iç çamaşırı ile oturduğunu. Ama yine böyle şeyler düşünmemin saçma olduğunu düşünerek üst kata çıkıp yatağına bıraktım onu. Üstünü örttükten sonra Juliette uykulu bi sesle nereye dedi bende yatağa dedim gelen cevap beni kötü yola düşürmeye yetecek bir cevaptı: gel yanımda yat. Lakin ben bunun uygun olmayıcağını, anne babasının onu bana emanet ettiklerini ve ayrıca evden atılma riskimin olduğunu düşünerek gidip odama yeni aldığım witcher 2'yi oynamaya başladım. Sabaha karşı 4 gibi içim geçmişti heralde uyumuşum ekran başında. Sabah Juliette'in beni öpüşü ile uyandım. Uykulu halimle neredeyim ben derken onu görünce direk günaydın dedim. O aynı cevabı bana vermeden önce bana şöyle dedi:
    +Gece neden benimle yatmadın?
    -Olmazdı, annenler seni bana emanet etti.
    +Ne yani? Sen beni bir nevi kardeşin olarak mı görüyorsun? Ne demek oluyor bu rammman?
    -Ne alakası va-..
    Cümlemi bitirmeden çıkıp gittmişti, belkide kızlar bazen türk kezbanları gibi olabiliyorlardı.
    Aşşağıya indiğimde onu mutfakta yemek yerken gördüm. Bu sefer ben arkadan sarılıp öptüm onu. Yine beni şaşırtan bir hareket yapıp beni dudğımdan öptü.
    -Özür dilerim
    +Asıl ben ö-..
    Bu sefer ben sözünü bitirmesine izin vermeden öptüm onu. Bundan sonra resmen hayatımda ilk defa öpüşüyordum. Ne yaptığımı bilmeden keladamdan öğrendiğim taktikleri uyguluyordum ama hala aşşağı bölgelere falan inmemiştim. Devam ederken aniden Juliette kafasını çekip
    -rammman biliyorsun değilmi burada istediğimiz herşeyi yaparız.
    +Derken?
    -Takip et beni. deyip yukarıya doğru koşmaya başladı
    Amk artık uyanık zaten ne dediğinin de farkında acaba na yapacak diye çıktım yukarıya. Bu arada asıl problem burdaydı. Eğer ki onunla ilişkiye girecek olursam bunu eski okulumdaki arkadaşlara kanıt olarak göstermek zorundaydım. Ve bunu yapmadın tek yolu internet üzerindeydi. Onlarla american pie izlerken görmüştük bunu. Hemen skype ı açıp aradım eski okulumdan ümit denen bini ve açtı zaten saat burda 8 di orada ise akşam 7-8 gibi birşey olmalıydı. noldu falan derken anlattım hasgibtir lan dedi bende izle ve göz dedim. Skypeı sessize aldıktan sonra Juliette'e seslenmeye başladım. Juliette geliyorum dedi ve en güzel kıyafetlerini giymiş halde odadan içeri girdi. Ben evet neden çağırdın dedim o da şunu dedi "seni istiyorum rammman" ve üstüme çullandı resmen. Ben hala korkuyordum ama arkadan ümit ve büyük ihtimalle tüm sınıf izlediği için bi özgüvenim de vardı. Yinede Juliette'e soruyordum emin misin?, Yaptığımız doğru birşey mi diye. Tam üstümdeyken durdu. Haklısın diyip inecekken onu elinden tuutum ve.. Tahmin edersiniz artık anlattırmayın bana kaç tane hikaye okudunuz derdim ama demiyecem burası inci tüm detayları ile anlatacam. Tabi derslerden sonra saat 10.30 hadi iyi geceler size
    Tümünü Göster
    ···
  5. 5.
    +4
    Devam ediyorum beyler bi elimi yuzumu yikayalim baya 4 saat boyunca yazacagim.
    ···
  6. 6.
    +4
    Amk harran üniversitesinde okuyo Kanada diyor
    ···
    1. 1.
      +1
      panpa soru sorabilirsin istersen montreal ile ilgili veya astrofizik. harran ünisi hakkında çok şey bilmiyorum ama iyi bir ünidir umarım
      ···
  7. 7.
    +4
    Evet beyler bu gün benim hayatımın en güzel ve korkutucu günlerinden biri oluğu için baya bi uzun yazacağım. O gün uyandığımda bayağı bir kıvışlandım (bizim köyde öyle derler yatakta çok uzun süre kalıp zütü yayanlara) işte günün ne güzel geçeceğini falan düşünürken. Abartısız 30 dakika boyunca ahşap ile döşenmiş tavanı seyrettim. Saat 9 gibi sonunda yataktan kalkarken Pierre'in ctv'deki her cumartesi izlediği sabah progrdıbının sesini duyamayınca hemen elimi yüzümü yıkayıp aşşağıya indim. Aşşağıda evin köpeği Nord'dan başka kimseyi göremedim ama burnuma çok güzel kokular geliyordu. Mutfağa geçtiğimde ise 4 tane tabak fark ettim. 3'ünden kahvaltının yapıldığı kalan yemek artıklarından belli oluyordu bende heralde ailecek alış-verişe gittiler diyerek masaya oturup gerçek bir türkün geleneklerini korumanın gururunu yaşyaraktan ellerimle yumuldum sütlü omlete. 1 dakika içinde içimdeki gerçek canavarı ortaya çıkarmış olacağımki tüm masayı silip süpürdüm. tereyağı omlet falan hiç bir molekül parcagığı kalmamıştı tabağımda. Ardından yine evde birisi varmı diye kontrol etmek için Heather'a kahvaltının mükemmel olduğunu söyledikten sonra cevap alamadığım için Juliette'e seslendim. Ikısinden de cevap gelmediği için bende televizyonun başına geçip zapping yapmaya başladım. Her zamanki gibi sabah programları vardı televizyonda derken arkamdan gelen bir sesle arkamı döndüm. Ne gördüm dersiniz, Nord'u lan yanıma geliyordu. Bende dedim amk televizyon mu izliycem köpekle oynıyım dedim işte 15 dakika falan bununla oynadım ardından Juliette'in odasından ses geldiğini fark ettim. Hemen 30 dakika önceki Türk canavarı içime geri girmişti. Hemen etrafta içeri giren pekekenti etkisiz hale getirmek için en uygun aleti aradım. Pierre'in bir baseball hayranı olduğunu bildiğimden hemen ayakkabılığın yanındaki sopalardan birini kapıp yukarı doğru çıkmaya başladım. Juliette in kapısının önüne geldiğimde ise sesler hala çok kısık olsa da mevcuttu. Bir elim kapıda bir elim sopada içeri daldım. içerdeki hırsızdı, doğru, sadece kalbimin hırsızıydı.
    ···
  8. 8.
    +3
    Evet panpalar devam hoca ara verdi...
    Sonraki 1 hafta kadar Julliette benimle cok soguk bir sekilde konustu. Yavas yavas anlamaya baslamistim Juliette in bu kizden ne denli nefret ettigini. Ve sonunda dogumgunum geldi catti. Tum 3 siniftaki arkadaslar kutladilar bu kaltak Catelyn geldi beni tum sinifin onunda optu. Orda tum sinif oooo falan demeye basladi michael kiza sinirle bakiyo cunku benim nefret ettigimi biliyo zaten kizdan. Bende cocugun yanina oturdum neden boyle yapiyo bu dedim o da iste kasar dedi. Ardindan ise Juliette in agladigini falan soylemis birisi buna dogru mu diye sordu bana michael bende dogrudur diyince simdi belli oldu dedi. beyler tum ulkelerde kasarlar ayni ne yaptiginiz tahmin edebilirsiniz kiz Juliette i bana karsi dusman yapip beni elde etmek istiyomus, dogrusu plani o zamanlariyi islemisti. Eve geldigimde her tarafta happy birthday yazili afisler vardi. Ama kimse yoktu ortada. Evin etrafinda dolastim ve kimseyi bulamadi. Sonrasinda juliette i odasina yine kitap okurken buldum. Bana gulumseyerek hayirli olsun rammman, sevgili yapmissin dedi. Ama beyler sunu soyliyim burda, canada da kizlar turkiyede anlattiginiz gibi degiller. anlayisla karsiliyolar cogu seyi. Juliette e anlattim olanlari basta yine gulumseyerek dinledi dalga gecermis gibi lakin sonrasinda kizda bana hal verince ofkeden deliye dondu. Ama iyi olan sey ise 29 mayis 2 haftalik somestir tatiliydi. Yani 2 hafta boyunca juliette ile konusup ders calisabilecegimiz anlamina geliyordu bu. Beyler o konusmadan sonra aramiz dahada gibilasti. Ilk hafta disari cikip takildik, hic kutlayamadigim dogumgunumu kutladik ve ilk haftanin sonunda cok buyuk bir haber aldik... Heather ve Pierre is gezisine gidiyorlardi. Evet beyler... meraklandirmamak icin devamini simdi yaziyorum. Ebeveynler gittikten sonra ev bize kalmisti. Cok heyecanliydik Juliette ile. Soyle yapalim onlar gidince, boyle yapalim gibisinden planlar kurarken o gun geldi catti. Ikisi de ben erkek oldugum icin evi bana emanet edip gittiler. Beyler nasil bu kadar rahat olabiliyorlar derseniz, aliskanlar. Yilda 1-2 kez gidiyorlar yabancilar. Ister evleri bos, ister birisi olsun, gayet rahatlar cu ku herkes birbirini taniyor ve yardimlasiyor mahallelerde. Gayet guzel bi sistemleri var. Neyse devam edeyim. Ikisi gittikten sonra Juliette hemen film izleyelim dedi. Ben onay verdikten sonra bi msn e bakiyim dedim ve annemden 5 catlyn den 2 mesaj var. Anneme hemen cevap verdim, ama tabiki annem o saatte uyku halindedir. Catlyn ise benimle bulusmak istedigini yaziyordu. Yine once yasadigim seyler yasanmasin diye Juliette i yanima cagirdim ve mesajlari gosterdim. Basta sinirlendi sonra kabul et dedi. Ne? dercesine baktim. Hadi dedi plani vardi tabi. 2 gun sonrasi icin bi plan yapti kiz. Catlyn i artik tamamen uzaklastirmak icin. Ben Catlyn ile bulusmaya gittigimde Catlyn beni bekliyordu. gayet mutlu bi sekilde oturdum. Ee naber falan derken kiz benden hoslandogini soyledi. Bende isaret olsun diye yukses sesle oksurdum. Arkamdan juliette rammman ne isin var burda diye geldi hemen. Bunu duyan catlyn hemen onu kiskandirmak icin bana sarildi. ama bu planin icindeyi. Juliette ardindan bi sandalyele oturup beni optu ve ee askim napiyosunuz dedi. Catlyn once bakakaldi ardinan cantasini alip gitti masadan. Beyler o hafta lise hayatimin en guzel gunlerinden biriydi gercekten. Juliette'ten hoslaniyordum ve ona acilmistim. Kendisi zaten bana bastan beri agib oldugunu ve hep bu ani brkledigini soyleyip bana sarildi. O hafta icinde hem dusmanimdan kurtulmustum hemde ilk sevgilimi bulmustum. Bunu turkiyedeki arkadaslarima soyledigimde hasgibtir lan dediler ama birliite opusurken fotograf attigimda inanmislardi. Beyler okul bittiken sonra 2-3 part daha aticam. Bunlar artik bakirligimi bozdugum partlar. Bunu uzun uzun yazmak istedigimden aksama birakiyorum hadi size iyi geceler!
    Tümünü Göster
    ···
  9. 9.
    +3
    beyler 15 dakika sonra yola çıkıyorum bi part daha atıyım mı okula gidince mi atıyım?
    ···
    1. 1.
      +2
      Atmazsan zutunu giberim
      ···
  10. 10.
    +3
    Bir de ne göreyim? Kadir abi çaylarla geliyordu. Bende o an nedense mutlu oldum. Sonuçta 1 yıldır çay içmemiştim. Juliette içtiğinde etkilendiğini görebiliyordum. Sonuçta bu kanada'daki çaylara benzemezdi. Türk çayıydı yani. Herneyse beyler buraları çabucak geçiyorum içip ayrıldık kafeden. Bizim grup bizden 6 gibi ayrılırken yarın okul olduğunu hatırlayınca içim daha da mutlulukla doluyordu. Juliette ile bizim siteyi biraz gezdikten sonra ben eve geçelim dedim o da olur dedi. Bizim ev zaten müstakildi o yüzden annem zili çaldığım anda boynuma atladı OĞLUUM diyerekten. Annemi gerçekten çok özlemiştim. Bende ona sarıldım. Omuzumun ıslandığını hissedebiliyordum. Annem yüzünü kaldırdığında yüzü sırılsıklam olmuştu. Arkadan da beni gururla seyreden babam bana bakıyordu. Annem hemen Juliette'e de sarılıp bize içeri girin dedi. Benim amacım artık Juliette'e türkçeyi oğretmekti. En azından derdini anlatabilecek kadar. O akşam annemler Juliette ile tanışıp benimle hasret giderdiler. O gece 12 gibi yatmay çıkarken annem bana Juliette ve benim aynı odada kalacağımı söyled bende teşekkür edip geçirdim Juliette'i odaya. Hemen uzun yolculuktan geldiğimiz için (ayrı yataklarda) kafayı koyduğumuz gibi uyuduk. Sonraki gün annemin beni kaldırmayıyla uyandım. saat 6 idi.
    +Hadi kalk okul var oğlum servis 30 dakkaya gelir
    -Tamam anam kalkıyoruz
    ···
  11. 11.
    +3
    Okuldayım uzun partınız geliyo.
    ···
    1. 1.
      0
      bekliyoruz panpa bizim de yarım sınavımız var
      ···
  12. 12.
    +3
    Evet gittik kafeye oturduk. Hemen kadir abi berkeyi görünce geldi naber lan derken beni gördü
    -oooo rammman hoşgeldin tam gavur olmuşsun lan yakışıklı
    +Ne desem teşekkür mü teesüf mü bilemedim ki kadir abi.
    -Bişey deme lan nasıl geçti onu anlat sen dur çaylar geliy-..(kulağıma eğilip) ramman şurada otura sarşın kız kim?
    +Juliette (Juliette de adını duyunca kadir abiye el salladı) abi. Kanada'da boş durmadım manita yaptım.
    -Vaaaay sende boş durmamışsın be oğlum! (Üstünü düzelterek ve gülümseyen bi yüzle elini Juliette'e uzattı) Yalız çıtır kız ha.
    +Evet abi. Sağol
    -Juliette kızımıza ne getireyim?
    +Ona da çay getir de bi anlasın ne güzel yaptığını.
    -Tavşan kanı çaylar yollllllldaaa... Deyip gitti kadir abi.
    Biz de fransızca havadan sudan konuştuk herkesin gözü Juliette'teydi acaba okulun geri kalanı ve ailem bunu nasıl karşılayacaklardı diye düşünürken..
    ···
  13. 13.
    +3
    Heather odaya girdiginde icimden hasgibtir dedim panpalar. Dedim simdi napacagim nolucak bana anam dunyanin obur ucunda ben obur ucundayim. Kim bana yardim eder diye dusunurken heather noldu kizim dedi. Amk varya ben bu kadar degigib bi ulke gormedim gavat mi dersiniz anlayisli mi bilmem de bildiginiz bana hicbisey demedi. Juliette anne bisey yok cikar misin dedi kadin sanki rahatsiz etmis gibi kapiyi kapatip cikti. Valla panpalar universiteye kadar o kadar insanla tanistim hepsi boyleydiler. Belki kanadada yasayan baskalariniz vardir yok oyle yok boyle dersiniz dogrudur. ama buyuk cogunlugu boyle insanlarin. O gun Juliette ile bayagi bi konustuk herseyden. Kiz bi anda bana cok yakin geldi karakter bakimindan. sonrada zaten juliette e asla ayni gozden bakmadim. Beyler buralari cok hizli ozetle gecicem zaman kisitli. Beyler o ay catelyn bana daha yakin olmaya basladi ve michael benimle daha yakin arkadas oldu. David'in gecen sene catelyn e agib oldugunu ve onu elinden aldigindan bahsetti. Sonra ben catelyn den uzak durma karari aldigimi soyledigimde michael e cocukla cok yakin arkadas olduk. ozamanlar neden bilmiyordum ama Juliette bana daha bile yakin davranmaya baslamisti. Catelyn de oyle. Beni hep disariya cikmak icin, ders calistirmak icin davet ediyordu ama ben hem onun artik gercek yuzunu bildigimden hemde michael ve juliette sayesinde onunla cikmiyordum. Bu 18 mayisa kadar boyle devam etti. 18 mayis catelyn in dogumgunuydu panpalar. Beni de davet etmisti huur. Bende david micheal vb. Gelirler diye ugradim. Kiz dogumgununu evinde kutluyordu zaten kizin evi hayvan gibi oldugu icin gibinti olmadi. Kzin evinde gittigimde kapiyi kendisi acti. Icerden hic ses gelmeyince suphelendim ve sordum kimse yokmu icerde diye. Kiz ise daha gelmediler diye beni iceri davet etti. Amk simdi hikaye olsa derdim ki kiz ustume atladi gibistik falan. oyle olmadi panpalar. Kiz gercekten cogu kisiyi davet etmis ama cogu kisi bunun oruspu oldugunu dusundukleri icin geri cevirmisler. Kiz da benimle kalip film izler misin dedi bende bakirdim beyler aha simdi benim sansim diyip cok gibintiliymis gibi gozukerek peki madem dedim. Ne izledik hatirlamiyorum ama tahmin edeceginiz gibi romantik komediydi. Amk tam guzel ask dolu bi sahne geldi ben dedim aha firsat bu firsat bomba gibi kiz yanimda oturuyo bitti artik bu cile derken aklima michael ve juliette geldi. Bunun cok buyuk sonuclar dogurabilecegini tahmin ettim ve ileri gitmemek icin kendimi zor tuttum. Kizin morali biraz bozulmus gibiydi ama sonucta arkadaslarim icin degerdi. Aksam eve gittigimde Pierre ve Heather televizyon izliyorlardi ve ben yukari kata ciktim. Juliette in odasinin kapisi kapali idi ve tiklatip iceri girdim cunku hic kapatmazdi kapisinj. Beyler odaya girmemle kafama yastik yemem bir oldu. Cik disari diye bagirdi ve ben kosarak disari ciktim korkudan. Sonucta benim en ufak hareketim bir faciaya donusebilirdi. Sonraki sabah juliette in gozleri kipkirmizi idi. Pierre ve heather alisverise gittikten sonra odasina tiklatip yine iceriye girdim. Bu sefer bakislardan baska birsey yememistim. Juliette e noldu diye sordugumda kapiyi kapatip:
    - Dun o pisligin evine neden gittin?
    +Dogumgunu partisi icin davet ettmisti beni ama kimse gitmemisti bende kaldim orda.
    -neden kaldin rammman? Senin isin mi onu teselli etmek?
    onun bu halini gorunce yine dayanamayip ozur diledim, suclu olmadigimi bildigim halde.
    -Rammman bilerek mi yapiyosun bunu bize? O kiz tehlikeli demedim mi sana?
    +Evet kardesim(lass demistim orda bu da irlanda ingilizcesinde kardesim gibi bisey demek oluyo) hak-..
    -Cik disari rammman.
    +Ned-
    -Cik!
    dedi ve ciktim. Lakin bu herseyin baslangiciygdi. 29 mayis benim dogumgunumdu.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Panpa o yaşta bu ingilizce müthiş
      ···
    2. 2.
      +2
      Panpa iyi olmasaydim gidemezdim zaten
      ···
  14. 14.
    +3
    Eveeet.. Haziran ayında annemler beni uçağa uğurlamışlardı.. Anneme merak etmemesini, msn üzerinde konuşabileceğimizi söyledikten sonra 10 saatlik uzun uçuşuma başlamıştım. Uçuşun büyük bölümünde uyudum tabiiki. Yapılan anonsla uyandım. Pierre Eliott havalimanına uçagımız inmek üzereydi. Uçak ingibten ve eşyalarımı aldıktan sonra beni karşılayacak aileyi aramaya başladım. Okul bana ailenin iletişim bilgilerini vermişti ve 10 dakika kadar bekledikten sonra aileyi aramaya karar verdim. Telefonun ucundaki ses bir kadın sesiydi ve beni .. plakalı kırmızı arabada beklediklerini belirtti. Sonuda aileyi bulduğumda, 16 yaşlarında bir kızları olduğunu se 3 kişilik bir aile olduğunu gördüm. Çok sıcakkanlılardı. Adamın adı Pierre, kadının ismi Heather ve kızlarının ismi Juliette idi. Aile ile tanıştıktan sonra eve geçip ilk iş annemi bilgilendirdim. Annemin sesi sevinçli geliyordu ve bu da beni sevindirmişti. Onu çok özleyeceğimi biliyordum. Bu aşamadan sonra asıl mesele okulun açılışını beklemek ve sosyalleşmekti. Bu ailenin kızı Juliette gayet afet-ül-destan bir kızdı ama onunla çok yakın olamamaya çalışıyordum, sonuçta kardeşim gibi görmem lazımdı ve eğer öyle bir harekette bulunursam ailesinin beni evden atma ihtimali beni korkutuyordu. Juliette bana şehri gezdirirken gerçekten büyüleniyordum. Şehrin güzelliği, şehrin ortadan geçen nehir, St-Louis gölü, kızlar, insanların kalitesi, hepsi benim bu şehirde iyi zaman geçireceğimin işaretiydi. Okul açılmadan 1 hafta evvel, kız bana McGill i ve Stanislas'ı tanıttı. Gerçekten çok güzel okullardı. Yavaş yavaş okul zamanı yaklaşıyordu ve eski okulumdaki arkadaşlar benimle hep konuşuyorlardı, okulun ne zaman açılacağını, buranın nasıl olduğunu sorup duruyorlardı. Onlara hep iyi cevaplar veriyordum ve günlerim böyle geçerken o gün gelip çattı. Okul başlıyordu. Juliette ve ben farklı okullara gidiyorduk, o da bir fransız lisesine gidiyordu ama benimkine değil, onun okulu benimkinden 1 hafa sonra açılıyordu. Okula S spec'i ile giriyordum. Okul 3000 kişilikti ve sınıflar bile 40-50 kişilikti. Ben sınıfıma adım attığımda herkes birbiri ile konuşuyordu. sadece birkaç öğrenci tek başlarına oturuyorlardı ve onlar da sanırım yeni gelen veletlerdi. Ben hemen Juliette'in beni tanıştırdığı David'in yanına gittim. David beni çevresine katarken, bende o ve arkadaş çevresinin çok geniş oludğunu fark ettim. Ayrıca cool takılıyorlardı. Ben de onlarla takıldığım taktirde sınıfa çabuk adapte olabileceğimi düşünüp Ders başlamadan önce David'in yanına oturdum. Hoca sınıfa girip 2-3 şaka yaptıktan sonra yeni öğrencileri ve beni tanıttı. 1 yeni erkek ve 2 kız vardı. Hepsi iyi çocuklara benziyorlardı. Sıra bana geldiğinde, benim değişim programından geldiğimi söyledi sınıfta bir alkış koptu. Noluyoz derken David bana bu değişim programından gelen öğrencileri karşılama şekilleri olduğunu söyledi bende selam verip yerime oturdum. Hoca matematik hocasıydı. Adam dersi anlatırken ben etrafa bakındım kimler var diye 3-4 tane taş kız vardı bende onlara bkarken gözüme aniden mavi gözlü kırmızı saçlı bi kız takıldı. Beyler biliyorum bu sözlüğün mükemmel amlı anlayışına girmez ama kız hayatımda gördüğüm en güzel kızlardan biriydi. Sarı saçlıları fos gibi gösteriyodu kız. Bundan sonra bu okulda hedefimi yükseklere koyacağımı anlamıştım. Bu sınıfı 1. bitirip bu kızı da alacaktım.
    Tümünü Göster
    ···
  15. 15.
    +3
    Neyse beyler ben okula gidiyom gelince rağbet olursa devdıbını getircem
    ···
  16. 16.
    +2
    okula vardım panpalar bi part daha atıp giriyom derse
    ···
  17. 17.
    +2
    Yaz panpa senin için giriş yaptım
    ···
  18. 18.
    +2
    Beyler o sene benim hayatımı kökünden değiştirdi. nolduğu ile ilgili olan şeyleri kısa geçicem çünkü aksiyon lise 3. te başlıyor. O sene, annemlere bu değişim programı konusunu tekrar açtım. Her gün ikna etmeye çalışıyorum ve bir cuma günü, çok iyi hatırlıyorum sınavdan 18 almıştım, o cuma günü akşamı konuştum ciddi ciddi ve öğretmenle konuşmayı kabul ettiler. Sonraki 3 ay benim için mükemme geçti, her anlamda. Tüm arkadaşlarım benim gitmeme karşı çıktılar, çok özleyeceklerini falan söylediler(bunu sonraki partlarda daha iyi anlayacaksınız). Ve 3 ayın sonunda, aefe grubu içerisinde olan bir okul beni kabul etti, okulun adı ise Stanislas Montreal idi. Evet beyler, sonraki sene kanadaya gidiyordum. Bunun verdiği mutlulukla derslerime ağırlık verdim ve sınıf 2. oldum. (Panpalar 1. kız, okuldaki bi öğretmenin kızıydı ve sosyal hayatı yoktu.). Sene sonunda arkadaşlarım benim için bir parti bile düzenlediler. işte lise 2 böyle geçti. Şimdi gelelim güzel bölümlere.
    ···
  19. 19.
    +2
    Evet, okul tekrardan başladığında ise haziran ayındaydık. Bu ayın sonuna kadar pek bir şey olmayacaktı zaten. Haziran 17.. Juliette'in doğumgünü tarihi. Amk o gün geldikçe elim ayağıma dolaşıyordu. Zaten annemlerein aylık gönderdiği parada dibe vurmuştu. Ne yapabileceğimi bilemiyordum artık. Kendi kendime filmelerdeki gibi kendi elimle bişey yapıyım dedim onu da yapamadım zaten. Beceriksizimdir o tür işlerde. Bende annemleri sıkıştırmak istemediğimden ilk defa michael den yardım istedim. Çocuk kral adamdı da bir dediğimi iki etmeden verdi. Ne yapacaksın diye sorduğunda ise ben Juliette e hediye alacağımı söyledimi. Çocuk orda şaşırdı. Aramızda geçen dialoğu aktarıyorum:
    -Ne hediyesi panpa
    +Cenaze hediyesi. Ne hediyesi olacak kızı mutlu etmek için bir hediye işte!
    (hafif gülümseyerek)- Haa al bencedde mutlu olsun.
    Bu konuşmadan sonra burada bi iş olduğunu anladım. Belkide bişey almayıp kendim yapmam gerekiyordu. Zaten michael 20 dolar vermişti. o parayla çok güzel birşey yapmalıydım. Benim de aklıma eskiden izlediğim süngerbob bölümlerinden bi parça geldi. Bir kutu alıp içine gizli bölme yapacaktım. Kutunun görülebilir yerinde gizli böylmeyi fark etmesi için ufak bir bilmece koyacaktım. Kutunun gizli bölmesine ise yine ufak bi kutu içine bir kırmızı kalp koyduktan sonra arkasına That's yours yazacaktım. Ben bunları düşünürken yapmanın ne kadar zor olacağının farkına bile varmamıştım. 2 tane kutu bulup, fark edilmeyen gizli bir bölme yapmak, zor işti. 1 saatlik çabanın sonunda amacıma ulaşmıştım. ama bunun az olacağını düşünüp o kutunun içine 10-15 tane kırmızı kağıtla romantik sözler yazıp serpiştirdim kutunun etrafına. sonrasında kutuyu yatağımın altına sakladım. zaten 3 gün kadar bi zaman kalmıştı. Okuldanda biraz bahsedeyim. Okuld artık catelyn bana inanılmaz bir nefretle bakıyordu. Beyler kanadada burda olduğu gibi kaşarlar istedikleri kadar uzayamıyorlar. bir yerden sonra kopuyorlar. Insanlar artık onun yüzünü biliyordu. Çok güzel bir nükleer bomba olmasına rağmen çok az sayıda arkadaşı vardı. Ben artık okulda gayet sevilen bir insandım. Sonuçta 1 sene olacaktı. Ben de artık üniversite hayallerine geçmiştim. zaten lise 3. ten sonra 1 sene kalıyordu(beyler yani 4+4+4 sisteme göre yazıyorum yoksa bizim sisteme göre lise 2ydim ve daha 1 sene vardı çünkü 5+4+3 bizim sistem). McGill de staja gitme olasılığımız vardı bende okuldan çok zaten sene sonu olduğu ve sınıf 1. si olduğum için her güm mcgill de derslere giriyordum. Bu zaten çok sürmeyecekti çünkü mcgill de 4 ay yaz tatili var beyler. Herneyse gelelim Juliette in doğum gününün arifesine. Zaten cumartesi günü kutlanacaktı. Bende o heyecanla cuma akşamı eve geldim ve Juliette e bakayım dedim. Ne gördüm dersiniz? Juliette o gün okul müdüründen izin almış, doğumgünü hazırlıkları yapmak için. Zaten okulun da sonlarına geldiğimiz için müdür de izin vermişti. Ama asıl mesele bu değildi. Asıl mesele Juliette'in parti süslerini ararken benim hediyemi bulmasıydı. Odasına girdiğimde zaten hemen tabiri yerindeyse beni yemeye başladı. Ustüme atladı öptü falan işte hayatımda aldığım en güzel hediyedi falan dedi. Bende hem sevmesine sevinirken hemde kendime sövüyordum hediyesini bulduğu için. O gün zaten güzel bi gün olmuştu. Annemlerle ilk defa Skype üzerinden görüşme yapıyorduk. Onlar da benim hesabıma para yatırdıklarını söylüyorlardı. Bende vay amk dedim tabi. Üzgünüm uzun uzun yazamıyorum bu bölümleri çok iyi hatırlayamıyorum. Ama şunu çok iyi hatırlıyorum ki sonraki gün benim için çok büyük bir sürpriz olacaktı.
    Tümünü Göster
    ···
  20. 20.
    +2
    Herşey ben lise 1 e giderken yeni bir öğretmenin gelmesi ile başladı. Ben, fransız lisesinde okudum beyler ama şimdden söyleyeyim fransız kızları sandığınız kadar güzel. O öğretmen bizim literatür öğretmenimiz olarak atanmıştı. Çok tatlı bir kadındı, hala da konuşurum onunla . Ilk zamanlarda kadınla derslerimiz çok eğlenceli geçerdi. Senenin ortasına doğru, bizim okulla başka bir liseni bir yarışmaya katılacağı haberi verildi. Kazanan parise gitme hakkı kazanacaktı. Herkesde bir heyecan bir heyecan. Herneyse dersten çıktık ve ben kadınla konuşmaya başladım (adı da Douau beyler) hocam neden amerika falan değil dedim kadın da çok istersen değişim programı var dedi orda benim şimşekler çattı. zaten american pie 1-2 yi izlemiştim baya bi hayal kuruyodum yani. o günün akşamı annemlerle konuştum bunu ve olumlu yanıt vermediler. ben o gün kendime geldim beyler 10 yıl yaşlandım yani. nsıl yapcaksın orda tek başına, kim senile ilgilenecek gibisinden şeyler söylediler. o gün akşam düşündüm. hacaba hayat o kadar kolay mıyıdı? partilere gidip karı gibmek, her gün eş değiştirmek, şişman olup olmamanın fark etmemesi. sonraki günün sabahı tartıldığımda 85 kilo çektiğimi gördüm. Hay amk dedikten sonra ise spora başladım. yüzme, fitness. O yıl tüm kızlar beni arkadaş olarak görürlerdi. bi tane kızdan hoşlanmıştım bana gibtiri çekti ve ben depresyona bile girdim. Ama lise 2 ye muhteşem bir başlangıç yaptım. zaten bazı şişman insanlarda olduğu gibi kilo vermek çok zor olmadı, mütemadiyen, kol kaslarım falan zaten verdı. yüzme, şınav, mekik derken o yıla 65(!!!) kilo ve kaslı bir vücut ile başladım.
    ···
    1. 1.
      +1
      Yav yalanını gibeyim hani sakarya üniversitesindeydin pekekent
      ···
    2. 2.
      +1
      pardon panpa kucukken lunaparkta kusmustum ondan beri herseyi hatirliyamiyim
      ···