üniversitede tanışamayıp sonradan siktiğim

sene 2007. o zamanlar çok ama çok taktan bir sürecin ardından yeni bir hayat kurmaya karar verdim ve okudugum üniversiteyi bırakıp tekrar yeni bir şehre gitmek için öss'ye girmeye karar verdim. istanbuldan bunalmıştım... caddeler sokaklar üzerime üzerime geliyordu artık... kısacası bıkmıştım ve yeni bir şehirde yeni bir hayat, yalnız bir hayat geçirmek istiyordum. öyle de olacaktı. öss'ye girip pek iyi sayılmayan bir puan aldım ama bu puan beni trakya üniversitesinde taktan bir bölüme yerleştirmeye yetti...

anlat pompa dinliyok

diğer okuldan kaydımı sildirip yeni okuluma kayıt olmak için gittiğimde gözüme kıvır kıvır saçlarıyla bir afet takıldı. masmavi gözleri, kıvır kıvır dalgalı saçları, küçücük elleri ile hemen dikkatimi çekmişti ama umursamayıp yoluma devam etmiştim o gün... bilemezdim ne olacağını ileride ve zaten bıkmış bir durumdaydım. düşünemezdim de... derken okul başladı ve okulun ilk günü milletle tanışmak için bastım gittim. sıradan bir tipim bana göre ama okulda 2.senesini geçiren bir çok insanın dikkatini çekmiştim nedense. gözler benim üzerimdeydi anlayamadığım bir şekilde ve insanlar tek tük gelip benimle tanışmaya baslamıslardı.

gizem, okulun ilk günü benimle tanışmaya gelmişti. adımı sordu; "erdem" dedim, demek listedeki erdem sendin dedi... bir üst sınıfta oldugunu ve bizim listeleri kendisinin çıkardığını ve direkt benim ismimi çok sevdiğini falan söyledi. umursamadım... sıradandı. ama o hafta içinde onu gibtim. (isterseniz bunu da anlatırım ama mevzu bu değil... napıyım lan? )

rezervuar. yarın kahve ve sigaramı alıp okuyacam. uzun yaz oç. yoksa tahtanı giberim.

samanyolu tarzında anlatmayın amk şu hikayelerinizi

ilk gün gizem yanımdan ders saatleri dışında hiç ayrılmadı. her arada yanıma gelip benimle beraber sigara yakıyordu. yanındaki kızlardan birisi bir ara "daha yeni söndürdün gizem?" diye azarladı ama gizem "çocuk tek başına mı içsin?" diyerek tersledi onu. o anda hatunun bana yazdığını anladım ve onunla beraber olmaya karar verdim. 2. sınıf oldugu için beni istediğim ortamlara sokabilirdi. yaşça kendi sınıfımdakilerden büyük olduğumdan onlarla takılmak istemiyordum çünkü... üst sınıflarla her şekilde anlaşıp yolumu bulurum diye düşünmüştüm.

böyle böyle günler geçerken, ben gizemi gibip ertesi gün arkadaşmışız gibi takılırken, daha ilk haftadan yeni yetmelerin 2 senede sağlayamayacakları ortamları tanırken bir sabah o'nu gördüm.

@6 panpa kalp gözünüzü açmaya çalışıyorum iyi bir çocuk olursan gizemi bile görebilirsin belki neyse devam ediyorum

saçları yine kıvır kıvırdı. gözlerini güneşten korumak için kıstığından görememiştim maviliğini ama o kadar aklımdaydı ki... slow motion bir şekilde okulun kapısından içeri girdi, bense merdivenin başında kalakaldım... hiç bir tepki veremeden. öylece yanımdan geçişini izledim. o beni farketmemişti belli ki ama bu çok da umurumda değildi. onunla aynı binada okuduğumuzu öğrenmiştim ve zamanı geldiğinde zaten tanışırım diye düşünmüştüm. ama o zaman çok sonra gelecekti ve ben bunun hala farkında değildim.

yanımdan geçip gittikten sonra oldugum yerde arkamı dönüp bakmak istedim son kez, çevirdim kafamı, hafif hafif merdivenleri çıkarken saçlarının savruluşunu gördüm. her haline her tavrına aşık oluyordum farkında olmadan ama içimden bir ses "yapma" diyordu... "bir kez daha acı çekmek aptallık"...

tam o sırada bir el hissettim omuzumda, dönüp baktıgımda gizemi gördüm. nispeten güzel bir hatundu. bileğinde bir dövme vardı sevdiklerinin isimlerinin baş harfleri yazılı olan... 3 ay sonra benim de adımın baş harfi girecekti o dövmeye... gidip kantinde oturup konusmaya basladık...

farketmişti o kızın arkasından bakakaldığımı... sordu,

-çok mu begendin yeni yetmeyi?

+yeni yetme? kim o biliyor musun?

-hayır ama bu kadar çok istiyorsan öğrenebilirim?

+niye isteyeyim yahu, merak ettim sadece güzel kız...

-öyledir... gibtir et şimdi haftaya parti var... size hoşgeldiniz partisi ayarladı bizimkiler... gideriz dimi?

içimden bir his gitmek istemiyordu ama o da gelir mi acaba diye "gideriz" diyebildim. ve gittik de...

eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee bukadar yavaş yazma ama

şehre ilk gittiğimde bir pansiyon ayarlamıştım ama sadece 1 gece kaldım pansiyonda. diğer günler hep gizemleydim ve artık herkes biliyordu bizim aramızda bir şeyler olduğunu. gizemin de arkadaşlarına beni nasıl anlattıgını tahmin ettiğimden mevzuyu kabullenmek güç olmadı. sevgili oldugumuzu sanıyordu herkes ama fuckbuddy olarak takılıyorduk, ya da ben öyle takılıyordum, gizem beni seviyordu.

milletin de ısrarıyla zaten çıkmadıgım gizemin evine taşındım. pansiyonun işletmecisiyile tartıştım baya ama gibimde değildi. yptıgımız senetleri yırtıp yaktım adamın gzünün önünde ve bir şey yapamadı... gizemin ev arkadası gözde benden rahatsızdı ve bu yüzden odasından çıkmıyordu evde oldugu zamanlarda ama bu ne benim ne de gizemin gibinde bile değildi...

arada bir kantinde, bahçede onu görüyordum sürekli ve haline tavrına kapılıp gidiyordum... gizem de her seferinde beni yakalıyor ve o halimden uzaklaştırmaya çalışıyordu... belki de sırf o'na aşık olmamak için gizemi terslemedim hiç ve ne yaptıysa o zamanlar eyvallah dedim...

günler böyle geçerken parti günü geldi çattı...

ya bi gibtir git amk

devam panpa

o gün gizemle ilk ve en büyük kavgamızı yaptık. o kadar sahiplenmeye başlamıştı ki beni... ne giyeceğim konusunda takılı kalmıştı. benim gibimde bile değildi ama gizem bunu büyük bir sorun haline getirdi ve en sonunda dayanamayıp dediğini yapmak için yerimden kalktım. alışveriş yapacaktık... parti için giyecek kıyafetim yoktu gizeme göre...

gittik üzerime bir şeyler aldık ama o gece ben onları giymedim. inat değil mi dıbına koym giymedim. olan gizemin parasına oldu ki gibimde bile değildi... bir karış suratla çıktık o akşam evden ve ben zaten gitmek istemiyordum o partiye, bu mevzular hepten soğuttu... partinin olacağı mekana gittik, fazla kalabalık değildi henüz, kapıda gizemin arkadaşları, benim ilk kez gördüğüm tipler sırf gizem benim kolumda diye saygı gösteriyorlardı... üniversite okuyanlar bilir ilk sınıfları giblemez kimse... hele 3. haftalarda... hele parti günü hele erkekseniz... ama bu elemanlar gizeme yavşaklık olsun diye her türlü saygıyı gösteriyorlardı. hoşgeldin kardeşimler falanlar filanlar...

neyse girdik içeri, bakındım biraz ortama sıradan bir öğrenci mekanı. canlı müzik yapacak olan bir kaç eleman ve derme çata bir dj kabini... bindik bi alamete gidiyoruz kıyamete diye düşündüm.

ama o gelirse değerdi. o gelecekse her şeye değerdi...

sie 656

gizemle bir masa bulup oturduk arkadalarda bir yer seçmiştim çünkü ilerleyen zamanlarda kafamı dinlemek isteyeceğimden emindim. gizem neden burası diye sordu ama giblemedim. içkimi alıp masaya oturdum. bir süre sonra insanlar da gelmeye başladı. tek tük tanıdıklar vardı arada ama ben genelde 2. sınıflarla oldugumdan ve partiye gelenlerin çoğu ilk sınıf oldugundan çogunu tanımıyordum... selamlaşma faslı tanısma derken party basladı. arada bakındım ama onu bir türlü göremedim. gelmemişti ve geleceğe de benzemiyordu... iyi kız diye geçirdim aklımdan, şimdi evinde ders notlarını temize geçiriyordur diye de ekledim...

sigara yakıp duruyordum, 3. biramı içerken gizem geldi yanıma, dans edelim mi diye sordu... hayır dedim, sen bak keyfine ben iyiyim...

bu gece konusacagız senle deyip gitti yanımdan, arkadaslarından birinin koluna girip onunla dans etmeye basladı. biramdan bir yudum alıp kafamı kapıya doğru çevirdim ve o'nu gördüm...

içeriye giriyordu ve yine saçları kıvır kıvırdı...

aşk çok garip bi şey beyler. partiye gelmeden önce "vay be ne iyi kız" diye hayran olurken partiye geldikten sonra "vay be her türlü ortama girip kendini bozmayan hatun" diye hayran oluyor insan... yani karşınızdaki huur olsa ona bile bir kulp bulup sevmeye devam ediyorsunuz içten içe... önlenemez bi duygu...

neyse girdi içeri, bir kaç kişiyle selamlaştı, bir kaç kızla sarıldı ve çogunlugunu kızların olusturdugu bir masaya oturdu. üzerinde açık mavi bir elbise vardı, diz üstü dar... vücudunu o kadar güzel sergiliyordu ki... onu fark etmemek imkansızdı... biradan büyük bir yudum alıp cesaret toplamaya çalıştım. bu gece onunla tanısacaktım. zaten adı üstünde, tanısma partisindeydik ve bu durum kimse tarafından yadırganmazdı... gizem hariç...

vay amk kendi kendime anlatıyorum lan

neyse sonra devam ederim gibleyen yok dıbına koym