Olay özel bir üniversitenin en taşşaklı sınıfında meydana gelmiştir.

Bu sınıfta ki camlar bir böcek boyutu kadar küçüktür.

Tabiri caizse bizim en önde oturan sınıfın en çalışkan ve arızalı bir arkadaşımız vardı.

Hemen onun yanındada 2 metre boylarında gözleri hulku andıran dev cüsseli bir arkadaşımız oturuyordu.

Bilindiği üzere bizim sol taraftada dersi kaynatmak isteyen iki genç duruyor.

Geyiğin konusu camların çok küçük olması.

Geyik1: ulan camlara bak ammada küçük be

Geyik2: hakikatten küçük sandalye bile girmez

Geyik1: hayır lan bırak sandalyeyi bizim dev eleman bile geçer ordan

Geyik2: gibtir be nasıl geçsin gözünü gibeyim

Geyik1: geçer.

Derken bizim arızalı çalışkan yerinden kalkıp bizim dev cüsseli hürremi kaldırır çocuk noluyo demeden camdan bir anda fırlatır.

Bize dönüp

-noldu lan hani geçmezdi der ve biz dahil sınıf susar çünkü dıbınakoyim hürremi aşağıya attı arızalı çocuk!

Sonra hoca geldi derse başladıktan 5 10 dakika sonra sınıfa dekan girer

-hocam kusura bakmayın dersinizi böldüm ama çok ilginç bir olay olmuş

-buyrun hocam

- aşağıda adamlar kahvaltı ederken tepelerine gök taşı büyüklüğünde olan biri düşmüş magmaya kadar delik açılmış kim o orangutan!!!

Tam o sırada arızalı eleman kalkar ve biz tam durumu açıklayacak derken

-Hocam o pencereden hürrem nasıl geçsin..

-doğru diyorsun pardon çocuklar ozaman yukarıdan atılmıştır iyi dersler.

Adet bozulmasın buda böyle bir anımdır.