üniversite ve ev arkadaşlığı

kilodan kadın göğüsüne dönmüş memelerini dar tişört giyip kasmış gibi düşünen ayna karşısında eli ile yoklayıp kendi kendine triplere giren benim ev arkadaşımdan başkası var mı? 5 kilo daha alsa sütyen takacaktı muallak göğüs kası sanıyordu. bel kısmında yanlardan taşan yağların olduğu kısım arkadan büzüşürdü ama kendini seviyordu bin.

son sınıfta mezun olunca yazın benim memlekete geldi bu bin. bir gün kalktık denize gidelim dedik. benim en büyük merakımda zıpkınla balık avıdır. dedim "kanka ben balık avı yapayım ızgara yaparız". bizimki "oooo iyi olur lan bende vururum belki balık"dedi. neyse ben malzemeleri topladım benim eski malzemelerden de bir takım buna çıkardım. neyse çıktık yola bindik dolmuşa kapıya yakın yerde bu oturuyor zıpkın bunun elinde dik olarak duruyor. dolmuş bir durakta durdu gençten türbanlı bir kız bindi araca ancak binerken iyi bakmadı herhalde zıpkının şişini tutunacak bir şey olarak gördü. binerken şişten bir asıldı kız, bizimki tabi sağlam tutmuyor kız zıpkınla beraber arabadan düştü. ahahahhahaa düşerken de "ayhşşşş" diye bir ses çıktı. neyse kız kalktı hemen dolmuştakiler de bizimkine çatıyor böyle tehlikeli şeylerle binmeyin kardeşim dolmuşa diye. amk milletin mallığından bizimki azarlandı garibim sesini de çıkaramadı ahahahaha.

üniversite kantinlerinde parayı basıp istediğin müziği çaldırdığın müzik kutularını bilen bilir. hala var mı bilmiyorum. bir gün bizim binle kantindeyiz. sürekli sinan özen çalıyor amk. sinirim bozuldu gittim bugünün 50 kuruşu olması lazım attım parayı şarkıyı değiştirdim. geldim yerime otururken yine sinan özen çalmaya başladı. bizim bine sordum kim değiştirdi diye cihazın yanında oturan elemanı gösterdi. gittim bir daha değiştirdim şarkıyı bu bin ayaklandı geldi bir şey demeden yine değiştirdi. bir o bir ben derken en son ben değiştirdim toplam 5-6 sefer olmuştur böyle. en son elaman değiştiremeyince "dersim var yoksa devam ederdim" dedi. hayatımda bin kere olsa bir kere böyle bir şey yapardım o da o günmüş amk. neyse geçtim masaya bizim bin "gülüyor helal lan züt ettin elemanı" diyor. bende bozuntuya vermedim ama eleman 2 3 sefer daha devam etse başka param yoktu amk haahhaha.

@286'ya itafen nasıl tanıştık onu da anlatayım.

klagib okul kazanılır kayıt için üniversiteye gidilir. benim peder pek giblemez böyle şeyleri evrakları topladım kendi başıma gittim üniversiteye kayıt sırası için bekliyorum. bizim elemanla ilk orda tanıştım babası ile gelmiş ama babası bundan genç hangisi kayıt yaptıracak diye sorsalar %50 ye %50 der kim olsa amk. sohbet ederken babası hatta sen iyi bir çocuğa benziyorsun sana emanet oğlum dedi. zaten gelipde bir babada kızım sana emanet demez amk nerde sap o emanet olur. yurt kaydını da bununla beraber yaptık aynı odaya çıktık ben yedektim ama sıkıntı olmadı zaten yer varmış ama yer varsa niye yedek olmuşum o da ayrı bir muamma amk. benim kimlik sarı bununki mor. bizimkinde sürekli bir sohbet fimlerden, dizilerden ve kısa metrajlı film çekme hayallerinden bahsediyor. zaten kimsemiz yok orada amk iyi kötü çekiliyordu adam işte. yurtta pis bir herifti demek yanlış olur yurt zaten pis amk. yemek kantinde wc ortaktı odalarda yoktu. şimdi odalarda wc, wireless, tv sizden iyisi yok amk yeni nesil. demem o ki eve çıkmadan tanıyamazsın adamı hele yurt ortamında hiç tanıyamazsın.

@286 - eve çıkma olayı ise yurt olduğuna ergen amk koridorda bağıran huur çocukları mı dersin, destur vermeden odaya dalan tipler mi dersin, yurdun sinekli yemekleri mi dersin, halıya çıplak ayak basma aşkı mı dersin ne dersen de eve çıkmak için mazeret çok. aslında ben tek bile olsa kötü bir ev bile olsa çıkmayı düşünmeye başlamıştım fikrimi de bizim bine belirttim oda iyi olur lan deyip anında ortak oldu eve çıkma şeklimiz budur. bende ekonomik olarak pek zengin sayılmadığım için iki kişi çıkmak mantıklı geldi.