Sene 2014, yatağımdan kalktım kafam hafif ağrıyor. Akşamdan kalmayım yine. Öğrenci evine geçince içmekten sapıttım. Karnım aç ve ev arkadaşım Halit hala uyanmamış. Bi sigara yakıyorum sabahın 6sında. Güneş tam doğmamış. Pakede bakıyorum bikaç dal var uyusam da idare ettirsem diye düşünüyorum ama yok uykum da gelmedi. Bi Halit'e bakıyorum bi saate bakıyorum zaman geçmiyor.

Aklımın karışıklığına mı üzülsem, derslerime odaklanamadığıma mı... Babam beni okuturken çok umutluydu. Babam mahallemizin eski esnaflarındandır, küçük bi terzi dükkanımız var. Babam beni okutmak için ekmek teknemizden gelen paraları biriktirip bi kenara koyardı. Onu hayal kırıklığına uğratırsam kendimi affetmezdim. Derslerime odaklanmalıydım ama aklıma giren, moralimi yerle bir eden konulardan kendime bile çeki düzen veremiyodum.

Not:gibiş hikayesi değildir, hayatın gibmesi sayılmıyosa tabi.

Kimdi gerçek dostumuz? Her zaman yanımızda olduğunu savunan bir sürü yalancı mı ? Sanmam, hiç sanmam. Sevgimiz dostumuzdur, korkularımız dostumuzdur, hayal kırıklıklarımız dostumuzdur. Saçma demeyin onlar hep bizimledir, biz onları sevsek te nefret etsek te.

Üniversitenin başlarındayız, lise arkadaşımla(Halit) ev tuttuk akşamları içip duruyoruz, ödevlere bakıyoruz biraz da o sırada. Bigün ders molası verdik sigara içmeye iniyorum bi kız gördüm. Gözlüklü, kumral, 1.65 civarlarında gibiydi. Sigara içiyordu ama içine çekmiyordu. içimde kurduğum senaryolarda kıza sigara öyle içilmez böyle içilir diyip züt etmek vardı. Tabi sadece vardı o an tanımadığım bi kıza özellikle okul başlarında laf atmam büyük aptallık olurdu.

Yaktım sigarayı, Halit'le çay sigara yapıyoruz eski anılar falan lisede rahat rahat sigara içemezdik şimdi pek bi heyecanı kalmadı falan o muhabbetleri konuşuyoruz. 5-10 dakika geçti kız geldi çakmağınız varmı diye sordu. Bende dedim kendime aha silikyiyencengaver senin sıran geldi. Kıza sigaranın öyle içilmediğini içine çekmezsen bi taka yaramaz diyerek söyledim. Bozuldu sanki ama herneyse uzattım çakmağı. Ters ters baktı sağol diyip gitti. Halit te olum kızı niye terledin amk güzel kızdı falan filan. Bende bırak ilk haftalardan karı kız işlerine girmeyelim azcık onlar bize yanaşsın cool olalım dedim.

Dersler bitti akşamüstü saat 4-5 suları sanırım pek hatırlayamıyorum, külüstür Halit'le ortak aldığımız külüstür şahine atladık ev yolundayız. Giderken bi büyük şarap ta alalım iyi gider o kafayla ders çalışmak daha hoş dedi...

Kafalar çakır oldu hafiften gece 12 sularındayız. Bi efkarlı şarkıları açıyoruz bi mutlu eden coşturan kopmalık şarkılar falan kafadan kafaya geçiyoruz. Kafanın verdiği etkiyle Halit'e dedim ki kanka... kanka ben o kızdan özür dilicem kanka, kırılmıştır kanka. Tabi bu kadar düzgün konuşamamışımdır heralde. O da olur kankam yarın konuşur halledersin. Kafalara bak amk çakmak muhabbeti yüzünden kızdan özür dilicem. O anki kafayı bidaha yakalarsam çıplak dans edicem otobüste.

Neyse sabah atladık bizim yadigar şahine aldık üninin yolunu gidiyoruz. Giderken yolda bizim laf attığımız kızı gördük. Başta seslenelim falan diye düşündüm de sonradan kız meslek önündeki apaçilerden sanmasın diye görmemiş gibi yola devam ettik. Kapıya vardığımızda durduk bi sigara yaktım bekliyorum falan ama daha adını bile bilmiyorum.

Geldi merabalaştık, özür diledim dün gergindim tarzında bikaç yalan salladım yutsun diye. Sorun değil dedi, adını sordum nabıcan ne gerek var dedi, ama ısrar ettim arkadaş oluruz yok öyle yok şöyle derken 10-15 dk uğraştım adını almak için. Adı Zeliha'ydı. Pek te abartılıcak biri değildi(ya da ben o zamanlar öyle sanıyordum.)

Zeliha'yı gördüğümde kafası güzeldi. Gördüğümde gözlerim açıldı beynimde şoklar çaktı. Bu kadar sessiz sakin görünen, usturuplu giyinen bi kız... Altındaki minisi ve göğüslerini kocaman gösteren kıyafeti. Anlatamıyorum beyler yani şaşırdım kaldım. Kekelememek için zor tuttum kendimi. Nabıyosun ne ediyosun derken gel bişeyler içelim dedi. Girdik bi pavyon gibi bi yere. Pavyon ve club karışımı bi yerdi hani arada kalmış. içtik saatlerce sohbet muhabbet falan. Neyse hesap geldi ücret biraz kabarık Zeliha dedi ki benim hesaba yaz diye. Daha da şaşırmıştım bi kızın barda hesabı mı olur diye. Saat 3-4 olmuştu evine bırakayımmı diye sordum ama düzgünce cevap bile veremiyodu. Eve zütürsem ayrı dert dışarıda bıraksam ayrı.

Eve zütürdüm bi kahve hazırladım sonra gittik bi banka oturduk. Sakinleşmeye başlamıştı sigara istedi verdim, baktım içine çekmeye başladı. Noldu düzgün içmeye başlamışsın diye küçük bi espri yaptım sırıttı sonra hayat işte dedi. Noldu kötü bişeyin mi var hayattan beklentin mi yok neden öyle dedin dedim sırıtarak bende. Uzun hikaye ama başka zaman anlatırım dedi. Güneş doğmasına yakın zütürdüm evine bıraktım bende.

1-2 hafta sonra Zeliha ile konuşmak için yanına gitmeyi düşündüm ama neler konuşucağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Cuma günü dersler bittiği gibi Zeliha'nın yanına gittim. Meraba meraba nasılsın iyiyim falan klagib muhabbet ettik. Ona uygunsa cumartesi günü dışarıda buluşup vakit geçirebilip geçiremiceğimizi sordum, o da benden numaramı aldı ve uygun olursa aricağını söyledi.

Cumartesi günü sabah iki bira ve bi sigarayla kahvaltımı ettim. Heyecanlıydım sonuçta yeni kişilerle tanışıyordum, türlü türlü insnalar vardı ortamda. Öğlen oldu aramadı, akşama geldi aramadı. Halit'e dedim acaba aramicak mı kanka diye ama o da takma kafana arar illaki dedi. Bekliyordum saat 10a yaklamıştı ama ümidi kesmeye başlamıştım. inip alttaki tekel bayiden bi küçük şarap aldım eve çıktım yine.

Eve çıkınca Halit'le bu alkol ve araba parasını konuştuk. Ya bırakacaktık ya da bi işe girecektik. Biraz konuştuktan sonra ayda bir içmeye karar verdik bu bizim için biraz zorlayıcı olacaktı. Saat 11den sonra telefon çaldı kafam da hafiften çakır. Zeliha arıyordu, barlar sokağının başında olduğunu söyledi. Aldım arabayı yavaştan yavaştan yaklaşıyordum yanına.

Beyler eğer dinliyosanız kendinizi belli edin biraz hevesim kaçmasın aq 1-2 ay anlatmayı planlıyom ben bunu

Yarın pazardı yani Halit'le gezme günümüz. Çıktık dışarı geziniyoruz. Kanka ya biz neden bi işe başlamıyoruz hem babamıza bağlı da kalmayız dedim o da aynen bulalım madem şimdi dedi aramaya başladık. Çok ta uzak olmayan bi markette indir bindir yapan elemanları gördük, marketin camında da satış elemanı aranıyor yazıyodu. Girelim dedik girdik konuştuk, yarın uygun vakitlerinizde gelin başlayın dedi müdür.

Eve hiç yoktan 2kya yakın para giricekti zaten boş boş oturuyoduk. Akşama doğru eve dönerken baktık birbirimize, alkolü azaltmıştık evet ama bu işe girmemizi kutlayabilirdik ve bahane oldu. Gittik 35lik rakıyı aldık. Evde Neşet babayı son ses açtık gidiyoruz. O gün öyle geçti gecesini pek hatırlayamıyorum beyler.

Biraz mola vereyim beyler 1-2 saate gelicem yazarım devdıbını uzun olacak zaten.

Niggacım selamlar

Bende buralardayım haberiniz olsun kızlar

Entry girdim

eğer gibişi sokuşu anlatacaksan söyle okumayalım yoksa okurum panpa

birakirsan gotune su aygiri sokarim rez alam

Reserved

aa olmadı reis devamı gelmeliydi.

oo hayat ferresi alırım bi dal

boşuna mı okuduk kardeş o kadar

Rez amk

yazsana amk

okuyorum