/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 76.
    +12 -1
    part 48

    Karnıma kadar indi elleri. Benim dalga Berlin duvarını yıkacak güçte ve sertlikteydi şuan. Eli oraya kadar inmedi. Ben hamur gibi yorulmuştum. Bana 5 kişi masaj yapsa bu kadar rahatlamazdim.

    Sibel: aç gözlerini bebeğim.

    Gözlerimi açtım. Gülüyordu gözleri bana bakıp. Bende tebessüm ettim. Fena tahrik olmuştum. Nefeslerimiz sıklığını yitirdi biraz. Başını göğsüme dayadı.

    - neler biliyorsun?

    Sibel: unutmak istiyorum herşeyi. Yanliz uzun zamandir beklediğim seni bilmek, hatırlamak istiyorum.

    - bu kadar önemli mi bu Sibel?

    Sibel: evet Manco. daha fazla hatta.

    Başını hic çekmedi oradan. Kalkıp sigara icesim vardı, kıyamadım. Uyuya kaldi göğsümde öylece. Bir rüyayı canlandırır gibi. Beni bir rüyada yaşatır gibi.

    Sabah uyandığımda baktım Sibel yatakta yok. Korktum biraz. Alel acele ciktim odadan. Mutfağa gitmiştir belki dedim. Saat öğlene geliyordu gerçi. Mutfağın kapısına geldim. Kader abla ile Sibel yemek masasında oturuyorlardı.
    ···
    1. 1.
      +4
      Kader gibişmek istiyorrr
      ···
  2. 77.
    +14
    part 49

    Şasırdım. Arkamdan Sadıkta uyanıp gelmişti.

    Sadık: Kader abla?

    Kader: beyler öğlen oldu neredeyse bu ne uykusu?

    Sibel: Abla hiç sorma, pikniğe gittik dün. Onun yorgunluğu.

    - Siz tanışıyor muydunuz?

    Sibel: hayır manco. sabah uyandım. Kahvaltı filan hazırlayım derken baktım birşey yok evde. Markete gittim. Biraz alışveriş yaptım. Tuz var sanıyordum, yokmuş. Komsudan isteyim dedim bende. Kader ablayla tanışmış olduk. Oda börek yapmış. Gelip bize ikram etmek istedi.

    Kader: Aynen. Daha yenisiniz hem eksiginiz gediğiniz olursa ben burdayım hep, unutmayın.

    Sibel Kader ablayı çok sevmişti. Ama bizim kadınla ilgili hayallerimiz farklıydı bir kere. Ne yapalım. Olsundu artık bizim için.

    Kader: hadi hepiniz elinizi yüzünüzü yıkayıp gelin hemen.

    Kader ablayla Sibel kahvaltiyi haizrlamislardi az çok. Çay bile hazirdi. Kahvaltidan önce illa bir sigara yakardım. Elimi yuzumu yıkadim, kuruladim. Sigarami yakıp mutfağa geçtim.
    ···
  3. 78.
    +12
    part 50

    Bugün derse yetisemeyecektik anlaşılan. Zaten öğle olmuştu. Ben sigaramı yakarken onlar kahvaltıya başlamıştı. Kader abla dar bi elbise giymiş ve taş gibi olmustu. Sibel var diye bakamiyordum bile. Sigaram bitti. Ben de basladım kahvaltıma.

    Resul: abla börek çok güzel olmuş eline sağlık

    Sadık: hakketen ha, abla eline sağlık

    Kader: afiyet olsun canlarım

    Kahvaltimizi yaptik hep beraber. Kader abla musade istedi kalkti. Allahtan gitti zaten. içten içe terledim ona gittiğimizden bahsedecek diye. Ama konusmadi o konuyu şükür. Kendisiyle ilgili sorulara da yanit vermedi. Nedir? Kimdir? Kimin nesidir? sustu hep.

    Sibel: aşkım hazırlanayim ben çıkalım. Olur mu?

    - nereye bebeğim?

    Sibel: yurda bırak beni?

    - istediğin kadar kalabilirsin burda.

    Sibel: tesekkur ederim sevgilim. bak şuan çok iyiyim. Senin sayende tabi

    - peki sen bilirsin. hazirlan madem.

    Resul: bizde yurda gidip kalan islemleri tamamlayalım kanka.

    Sadık: aynen. hem kalan eşyalar da var.

    Bizde giyindik uzerimizi. Sibelde hazirlanip geldi. Çıkıp otobüs duragina gittik. Resulle Sadik bizim yurda giden otobüse bindiler bizde az sonra kız yurduna giden otobüse bindik. Yurt duraginda indik. Yurdun girişine doğru yürüyorduk. Karşı da Esrayı gördüm. Oralı olmamaya çalışıyordum. Esra yurttan cikiyordu. Çıkarken yanımızda durdu.

    Esra: hayırdır Sibel gece yurtta değilmişsin?

    Sibel: bundan sanane

    Esra: Helal olsun Manco ilk günden eve kız atmışsın.

    Sol yanımda Sibel vardı. Sağ elimi havaya kaldırdım. Tam tokatı indiriyordum ki arkadan bir ses geldi. Bu Serhat bininin sesiydi.

    + Sakın deneme Manco.

    Edit: Uyku bastırdı beyler. Saat 4 olmak üzere. Öğleye doğru partlar devam edecek. iyi uykular.
    ···
    1. 1.
      0
      Rezorvotuyor
      ···
  4. 79.
    +1
    Günaydın binler. Mesaim başladı şuan. Müsait olduğum her an yazıp sizi çok bekletmemeye çalışcam. Çoğunuz şuan burada olmasanızda ben başlayım yinede.
    ···
  5. 80.
    +9
    part 51

    Arkamı döndüm. Aysel, Aslı, Serhat, Oktay, Duygu, Yalçın, Burcu yani kısaca Esranın takıldığı tayfa hep burdaydı. Serhat birden yanımda belirdi.

    - Senin dilin çok uzadı lan.

    Sibel: aşkım hadi gidelim.

    Esra: Hadi Manco sevgilini al git de daha fazla üzülmesin.

    Serhat: Bence de daha çok ağlamadan al zütür sevgilini.

    Serhat bunu dediğin an başımda çarpan şimşekler max. seviyeye ulaşmıştı. Serhatın organına dizi koydum önce. bin acıyla hafif bir çığlık attı. Doğrulmaya çalışıyordu ki ben yumruğu koydum çenesine. Esra ve diğer kızlar donup kalmış, Sibelde bir yandan çekiyordu beni gidelim diye. Ama gibecektim bu Serhati niyetim belliydi. Serhat acıyla yere uzandı. Ben ona doğru bir adım daha atıp mide boşluğuna tekme sallayacakken enseme aldığım darbeyle yere yığıldım. Yalçın lavuğu arkadan sağlam geçirmişti ense köküme. muallak artık nasıl vurduysa kalkamıyordum yerden. Bilincim kapalıydı sanki. Sibelin ağlamaları vardı şuan kafamın icinde. Beni kaldırmaya çalışıyordu. Tam kendime geliyorum derken demin Serhatla ilgili olan düşüncem başıma geldi. Mide boşluğuma kim vurdu fark etmedim. Büyük ihtimalle Yalçındır düşüncesindeydim. Kafamı çevirdim o yöne doğru. Esra ikinci tekmesini koydu mide boşluğuma.
    ···
    1. 1.
      +45
      hep bir ağızdan , "vay huuruuuuuuuuuuuuu"
      ···
  6. 81.
    +10
    part 52

    Ben kafamada aldığım bir tekmeyle şuuru kapalı bir şekilde yatıyordum yerde. Kendimde kalkacak mecali bulsaydım kalkıp gibecektim hepsini. Ama Yalçın dalkavuğu nasıl koyduysa kendimi toparlayamadım. Kendime geldiğimde Sibel vardı başımda.

    Sibel: Sevgilim.. sevgilim... iyi misin?

    Ben konuşmaya çalışıyordum ama sesim çok kısıktı, farkındaydım.

    - iyiyim bebeğim merak etme.

    Sibel: hadi kalk aşkım.

    - bana omuz ver.

    Sibelin yardımıyla toparlanıp kalktım yerden. Güvenlikler kargaşayı görüp geliyolardı şimdi. Oralı olmadım.

    Sibel: hastaneye gidelim sevgilim.

    - gerek yok güzelim iyiyim ben. hadi eve dönelim.

    Sibel: tamam bebeğim. Ama önce eczeneye uğrayalım. Pansuman yapacak birşeyler alalım.

    Geri döndük. Güvenlikler olayın yatıştığını, herkesin dağıldığını görünce geri döndüler. Kafama aldığım darbe ya da belki de darbeler burnumu kanatmıştı. Kaşımda da hafif bir yarılma vardı. Ama bu onların yanına kar kalmayacaktı. Eczaneye gittik önce birşeyler aldık. Sibel hep kolumdaydı benim. Eczacı sağolsun kendisi yardimci oldu baya. Kanı filan tezmiledi. Ordan çıkınca eve geldik sonra. Sibel hemen benim kıyafetlerimi çıkarmaya başladı.

    Sibel: Banyoya gir sevgilim. Şu kanı tozu iyice yıkayalım.
    ···
  7. 82.
    +9
    part 53

    Sibel üzerimdekileri çıkardı hep pantolunumuda çıkardım sonra. Kaşımı güzelce batikonla temizledi. Sıcak suyu açtı.

    Sibel: Gir bebeğim sen yıkan. Temiz çamaşırın varmı burda?

    - Getirmiştim evet. Çantamın içinde.

    Sibel: tamam sevgilim bende çamasırlarini getireyim.

    Ben dusakabine girdim. Baksrımı çıkarıp attım kirlilerin üzerine. Az sonra kapı açıldı tekrar.

    Sibel: Sevgilim havlunu ve çamaşırlarını buraya bırakıyorum.

    - tamam bebeğim.

    Yıkandıktan sonra giyinip çıktım. Sibel içerde çay demlemişti. Salona onun yanına geçtim. Sigaramı yaktım. Telefonu elime alıp Resulü aradım;

    - Resul oğlum nerdesiniz?

    Resul: yurttayız kanka işlemleri yapiyoruz. Sen nerdesin?

    - Biz eve döndük Resul.

    Resul: hayırdır kanka? kötü birşey yok değil mi?

    - Siz işinizi bitirin gelince konusuruz kardeşim.

    Resul: tamam kanka, görüşürüz.
    ···
  8. 83.
    +13
    part 54

    Sigaram, demli çayım, yeni evim, artık daha çok sevdiğim Sibel, ben...

    Sibel: bunu konuşmak istemiyorum aslında. Ama herşeyden haberim oldu neredeyse. Yani Esranın bahsettiği kadarıyla. Zaten daha öncesinden de duyduğum bildiğim şeyler vardı. Ama ben hepsine kulaklarımı tıkadım, sırf senin için.

    - bunları konuşmasak hiç.

    Sibel: olur sevgilim.

    Ben bir sigara daha yaktım. Beynim zonkluyordu hafif hafif. Karnımda zamansız bir ağrı baş gösteriyordu bazı zaman. Sibelin varlığı yetiyordu ama. Sigaram bitti, dizine uzandım. Kapandı gözlerim. Saçlarımın içinde mevsimleri sıralıyordu elleri. Bazı kar oluyordu bazı yağmur, bazı güneş oluyordu bazı rüzgar. Her mevsimde beni seviyordu. Her mevsimde ona aşık oluyordum. Uyuya kalmışım. Telefonun sesiyle uyandım. Arayan Esraydı. Açtım.

    Esra: geçmiş olsun.

    Sesinde dalga geçer bir tavır vardı.

    - Yaptıklarının cezasını çektirecegim biliyorsun değil mi?

    Esra: dur bak kime veriyorum.

    Telefonu Serhat picine verdi.

    Serhat: Sibel hiçbir zaman senin olmayacak. Buna izin vermeyeceğim. Ya benim olacak ya da bu hayat sana zindan bilesin.

    Kapandı telefon. Meğer Serhat Sibeli seviyordu. Bunu Sibel bilsede söylememişti bana. Detayları daha sonra öğrenecektim.
    ···
  9. 84.
    +10 -1
    part 55

    içimi acayip bir hırs sarmıştı. Kalktım hazırlanacaktım.

    Sibel: Ne yapıyorsun Manco? nereye?

    - sevgilim dur ne olursun. ben gidip gelcem. Sen evde beni bekle olur mu?

    Sibel: olmaz. Gitme. Beni seviyorsan gitme.

    - Seni seviyorum ama yediremem bunu kendime.

    Sibel: bende geleyim öyleyse.

    - Hayır güzelim. Sen evde kal. Gelince yemek yiyelim olur mu?

    Sibel sustu. Başka birsey söylemedi. Saat ikindi civarıydı. Bu saatte dersimiz yoktu. Yarında cumartesiydi zaten. Bu Serhat pici şuan nerede olabilir diye düşünüyorum içimden. Limon kafe gelmişti aklima. Belki orada olabilirlerdi. Çıktım evden Sibeli öpüp.

    Otobüsün gelmesine çok yoktu. Biraz bekledim. otobüse atlayıp Limon cafenin olduğu cadde de indim. Koşar adım kafeye girdim. alt katta kimse yoktu. Asma kata çıktım. Evet ordalardı. Esra, Aslı, Serhat, Yalçın.. Beni ilk Yalçın gördü.

    Yalçın: bakın kim gelmiş..
    ···
  10. 85.
    +10 -1
    part 56

    - ne diyorsun lan huur çocuğu

    Serhat: Çok ayıp bak. Hakketen çok ayıp.

    Dalga geçer gibi sırıtıyorlardı. Serhat ayağa kalktı. Ben öne doğru bir adım daha attım.Yan masada tuzluk filan vardı
    Gözüme onları kestirdim.

    Serhat: Ne yüzle geldin lan buraya?

    Esra: Serhat dur. Manco konuşabilir miyiz?

    Esra Serhatı oturttu. Konuşacak birşey kalmıştı sanki amk. Aşağı indik beraber. Kafenin yanındaki küçük parka geçtik.

    Esra: niye geldin buraya?

    - hiçbiri kar kalmayacak yanınızda.

    Esra: Sizde bize ait iki kişi var. Sen bana aitsin, Sibel Serhata.

    Elimle boğazını sıktım.

    - düzgün konuş.

    Esra: o çocuk Sibelin peşini bırakmaz.

    - giberim lan belanızı. Hele sen? Sen degilmiydin Sibelin mutluluğunu isteyen. O yüzden aradan çekilen. Simdi ne oldu? Ne değişti?

    Esra: ben böyle olacağını bilmiyordum. Benim yaşamam gereken şeyleri simdi o yaşıyor seninle. Evine bile geliyor.

    Elim hala yakasındaydı. Hala seviyor muydum? Ama istiyordum onu. Zor olduğu için belkide. Yakasından kendime çekip öptüm dudaklarından. ayrıldık az sonra.

    Esra: Bensiz olamayacaksın hiç.

    Serhat çıkmıştı sonra dışarı. Bize yaklaştı.

    Serhat: bir sorun yok değil mi Esra.

    Esra: hayır yok.Sen geç ben geliyorum.
    ···
  11. 86.
    +17 -3
    part 57

    Serhat içeri geçti. Esra hafif sırıtıyordu karşımda. iki yana inmiş ellerimi tuttu. Kendine çekti beni.

    Esra: size gidelim mi?

    Beynime kurşunlar sıkılıyordu sanki. Gitsek olmaz. Sibel var evde. Hem bunu yapamazdım Sibele.

    - Sibele yapamam bunu.

    Esra: beni istediğini söylemiştin. Yalan mıydı?

    Bana biraz daha yaklaştı. Ellerimi bırakıp belimden kavradı ve kendine çekti beni. Başını omzuma dayadı. Kedi gibi sürttü başını biraz.

    - gitmem gerekiyor. Sibel tek kaldı evde.

    Esra: gitme. bana mı tercih ediyorsun onu?

    - ne zannediyorsun kendini?

    Esra: Seve seve geleceksin bana.

    - kes sesini.

    Esra ittirdi beni. Sinirlenmişti. Bağırmaya başladı.

    Esra: O kızı değil beni seviyorsun tamam mı? Beni seviyorsun. O şıllığı değil.

    Allahtan yol tarafında değildi bu park. Biraz kuytuydu. Tokadı yapıştırdım.

    - sus.

    Sendeledi biraz. Baktım Serhat sesleri duymuş olacak geliyor. Yaklaştı. Esra yanağını tutuyordu.

    Serhat: Senin ben amı...

    Serhata kafayı koydum. Daha önce vurdugum yere. Aynı yerden kan fışkırdı bu sefer. Anında yere yığıldı muallak. Esra tokat atmaya çalıştı bana. Elini havada yakaladım. Bu sefer diğer tarafa indirdim tokadı.
    ···
    1. 1.
      +12
      tatar ramazan mısın sen amın oğlu ?
      ···
      1. 1.
        0
        serhat şamar oğlanına döndü amk
        ···
  12. 87.
    +12
    part 58

    Ama daha bitmemişti. Daha dinmemişti icimeki kin. Kafeye doğru yöneldim. Serhat ağır ağır kalkıyordu yerden. Esra durmuştu öylece. Arkamdan konuşuyordu.

    Esra: Bunları ödeteceğim sana.

    Kafenin kapısında Yalçın pici belirdi. Onunla da ödeşmemiz gerekiyordu. Serhatı ve Esrayı o halde görünce ürktü biraz, belliydi. Aslı camın gerisinde durmuş olan biteni anlamaya çalışıyordu. Yalçın biraz daha çıktı dışarı. Kafe calişanları kapıya koşuyorlardı. Onlar gelmeden Yalçını indirmeliydim. Serhatın inlemesini duyup arkama baktım bir an. O esnada bir sıcaklık hissettim sol yanımda, bir yanma. Yalçın pici boşluğumdan faydalanıp Sol dudak altına yumruğu geçirmişti. Sendeledim biraz ama düşmedim. ikincisi için yumruğunu savurdu ama geri çekildim biraz, ıskaladı. Kendini toparlayamadan yumruğu indirdim midesine. Bir hırırtıya benzer ses cıktı ağzından. Midesini tutarken ben gibine tekmeyi koydum. Bu yığıldı yere. Benim dudağım kanıyordu. Kafe çalışanları gelip Yalçını kaldirmaya çalışıyorlardı. Esra yanıma yaklaştı. Elinde bir mendil vardı. iyice dibime yanaştı. Elindeki mendili dudağımın kanayan yerine zütürdü.
    ···
    1. 1.
      0
      olm delikanlı adam dala taşşağa vurur mu lan
      ···
  13. 88.
    +1
    Beyler iş güç demeden yazıyorum şuan biraz yoğunum partlar gecikebilir.
    ···
  14. 89.
    +14
    part 59

    Esranın elini ittim geri. Birşey demedim. Serhat bini yeni yeni kalkmıştı. Yalcın da kafe calisanlarinin yardımıyla zar zor kalkabildi. Döndüm geriye. Otobüs durağına yürüdüm. Telefonum çaldı. Arayan Sibeldi.

    Sibel: sevgilim nerdesin?

    - otobüsü bekliyorum bebeğim. Geliyorum.

    Sibel: kötü birsey yok değil mi?

    - yok sevgilim. Gayet iyiyim. Resuller geldi mi?

    Sibel: yok daha gelmediler.

    - tamam bebeğim, görüşürüz hadi.

    Otobüs durağına vardıktan az sonra otobüs geldi. Bindim. Arkalara doğru yürüdüm. Durdum bir an. Kader ablada otobusteydi. Başımla selam verdim. Benim halimi gördü. Basiyla yanindaki boş yeri gösterip gel otur isareti yaptı. Yanına geçip oturdum.

    Kader: bu hal ne Manco?

    - bir şey yok abla. Ufak bir kaza.

    Elini dudağıma zütürdü. inceledi biraz.

    Kader: Şişmiş biraz. Eve gidip buz koyalım. Birazda morarmış.

    - olur abla.

    Otobüsten inip binaya çıktıktan sonra asansörle bizim kata çıktık. Bizim kapinin zilini çaldık. Kapıyı Sibel açtı. Ben ve Kader abla kapıdaydık. Sibel benim o halimi gördüğü an ufak bir bağırdı. Gözünde yaşlar belirdi sonra.

    Sibel: Bebeğim, ne yaptın sen?
    ···
  15. 90.
    +12
    part 60

    - bebeğim yok birşey

    Sibel: gitme dedim ama ben sana.

    Kader: tamam Sibel uzatma. Buz getir hemen.

    Kurulu eve geçmiş olmamız çok işimize yaramıştı. Hemen herşey vardı. Büyük avantajdı bu bizim için. Sibel koşup buz getirdi. Kader abla buzu bir naylon bulup dudağımın kanayan yerine koydu. kanama çok azalmıştı. Ama şişlik vardı biraz. Sibel başımdaydı. Salonda oturuyorduk. Kapı bir daha çalındı. Sibel koşup kapıyı açtı. Resulle Sadıktı gelen. Salona girer girmez;

    Resul; Manco ne oldu sana?

    - Yok birşey kardeşim.

    Esranın mideme indirdiği tekmelerden sonra hala ağrı vardı karnımda. Kafama aldığım darbelerden sonra da kafam da bir sızlama ve burnumda bir ağrı. Simdi de dudağım hasar görmüştü.

    Sadık: Serhatlar mı yaptı bunu

    Sibel: evet

    - ben hallettim kanka. sıkıntı yok.

    Resul: nasil sıkıntı yok ya? baksana bir haline

    Kader: tamam kesin ya. Yemek yiyelim hep beraber.

    Aksam olmuştu neredeyse. Resulle Sadık yurt isini halletmişlerdi. Kader abla bize yemek hazırlıyordu. Sibel kader ablaya yardıma gitti. Sibelin yaptığı alışveriş ve ismail abiden kalma gıda vb. yemek yapmaya yetecek kadar malzeme vardı herhalde. Bir alışveriş yapmamiz gerekiyordu yinede.

    Sadık: bende ekmek alıp geleyim.

    Uzandım bende kanepeye. Resul bana bakıyordu karşıdan. Bir sigara aldım paketimden. Bir tane de Resule uzattım. Karşılıklı yaktık sigaralarımızı.

    Aklımda fikirler beliriyordu. Serhatlar rahat durmayacak belliydi. Resul düşünceli gördü beni biraz.

    Resul: Yanındayım kardeşim.
    ···
  16. 91.
    +3
    Beyler yemeğe çıkıyorum. 1 gibi devam etcem.
    ···
    1. 1.
      0
      bekliyoruz panpa capsleri unutmada
      ···
  17. 92.
    +16
    part 61

    Sadık az sonra elinde ekmekler markentten geldi. Sibelle Kader ablada hazırlamışlardı yemekleri. Salonda bir orta sehpa tarzinda masa vardi. Sofra bu masanjn üzerine kuruldu. Dudağım biraz daha iyiydi şimdi. Buz ise yaramıştı. Sadece ağrısını hissediyordum biraz. Masanin etrafina oturduk. Yemeğe başladık. Sibel yanimda oturuyordu benim. Eliyle ekmeği ufak ufak kesip yediriyordu bana. Çorba yapmışlardi. Çorbadan iciriyordu kaşığıyla. Kolay çiğneyemiyordum ama belli etmemeye calısıyordum. Kader abla Resulun yaninda oturmuştu. Yemek yemesi, oturuşu filan oldukça atesliydi.

    Yemek bitince saat neredeyse geceye yaklaşıyordu şimdi. Kader abla bu saate kadar oturdu bizimle. Esasında ciksi olduğu kadar iyi niyetli bir kadındı. Evine geçti yemekten sonra. Biz oturduk biraz. Tv izledik, muhabbet ettik. Resul ben çok yorgunum deyip odasina geçti.

    - lan oğlum ne yaptınız Ayselle

    Sadık: daha çok birşey kanka.

    Sibel: ikisi de asık ama ikisi de gururlu.

    - Allah akıl fikir versin. güzelim sende uyu istersen yoruldun bugün baya.

    Sibel: sen gelmiyor musun?

    - ben oturcam biraz daha.

    Sibel: ben geçiyorum bebeğim. geç kalma ama.

    - tamam bebeğim, iyi uykular.

    Sadık: Oğlum ne oldu da bu hale geldin ya?

    - boşver bahsetme hic.

    Bir sigara çıkarıp yaktım. Dudağımın ağrısından mıdır nedir bilmem ama çok haz veriyordu suan bana. Mesaj geldi. Esradandı.

    ' aşağı in. '
    ···
  18. 93.
    +11
    part 62

    Bu şıllık nerden biliyordu ki bizim binayı. Sibelden mi öğrenmişti acaba? Bilmiyordum.

    Sadık: Ne oldu Kanka?

    - yok bisey. Ben bi hava alıp geleyim. Sibel uyanırsa sigara almaya gitti dersin.

    Sadık: bende geleyim mi seninle?

    - yok kardeşim hava alıp gelcem sadece.

    Sadık: tamam öyleyse.

    Üzerime hırkamı alıp elimde sigara paketi aşağı indim. Sibel uyanir da arar diye telefonu almadim yanıma. Asansöre binip aşağı indim. Esra binanin önündeydi. Tek başınaydı.

    - neden geldin buraya?

    Esra: senin olmaya geldim.
    ···
  19. 94.
    +13
    part 63

    - delisin sen.

    Esra: geç farkettin.

    Bu kızın hal hareketleri beni benden alıyordu. Çok alımlı bir yanı vardı. Hele o beline düşen dalgalı saçları ve gülüşü. Bunlar bile yetiyordu bana.

    Esra: Sevgilin yukarda mı?

    - Sanane

    Esra: yürüyelim mi az?

    Cevap vermedim. Yanina yürüdüm. Aşagı tarafta okul vardı o tarafa doğru yürüdük. Cantasindan sigara cikardi yakti bir tane. Bir tane de bana uzattı, aldım. Elimizde sigaralar yürüyorduk. Aklımda Sibel vardı, uyuyordu yukarda simdi. Yanımda ise platoniğin platoniği bir hayalken simdi yanımda olan Esra.

    Esra: kötü olmuş dudağın.

    - Evet.

    Esra: Yalçın kendine gelemedi hala.

    - Gebersin huur çocuğu

    Esra: neyin mücadelesini veriyorsun? Sevmediğin bir kızın mı?

    - Hayır. Sevgisinden acılarımı bilmediğim kızın, dokunuşuyla yaralarımı iyi eden kızın.

    Esra: pek iyi edememiş daha.

    - kes sesini.
    ···
    1. 1.
      +1 -7
      Senin için inciye üye oldum be ne hikayeymiş anlat serii
      ···
  20. 95.
    +11
    part 64

    Saat ilerlemişti baya. Ortalikta pek kimseler yoktu. Esranın niye geldiği belliydi. Ama Sibel vardi aklimda. Bir yandan da hakim olamiyordum kendime.

    Esra: okulun bahçesine gidelim mi?

    - ne yapcaz?

    Esra: otururuz duvarın üzerinde.

    Duvara doğru yürüdük. Bahçenin dışında ağaclarin arasinda bir yere geldik. Kimseler yoktu ortalıkta. Ama yani başımızda yol vardi. Duvara yaslandık. Sigaralarimiz bitmişti. Esra sokuldu biraz yanıma. ben duvara yarım oturmuş iki elimle de duvarla kendimi desteklemiştim. Esra elini dudağıma zütürdü parmagini gezdirdi üzerinde. Sonra yaklaşıp öptü morarmış yerden. Kulağıma fısıldadı.

    + beni istiyor musun?

    - evet.

    Esranin elleri vucudumda dolaşıyordu. Benim ellerimi duvardan çekip aldı, kalçalarina zütürdü. Ben avuçladım kalçaları. Sıkıp sıkıp bırakıyordum. Cenemden öpüyordu benim. Dudaklarimdan, boynumdan sonra. Dalgaya sürtüyordu ara ara bacağını. O kadar tahrik olmuştum ki boşalacagımı sandım. Ellerim hala kalçalarındaydı. Bir karartı göründü sonra karşıda.

    + Manco? sen misin?
    ···
    1. 1.
      +7
      ya bilader gibicem yazacagın hikayeyi tam en heyecanlı yerinde kesme bin var mısın yok musunda son kutu acılırken cıkılan reklam efekti verme gibtigimin anısına
      ···