-
126.
+2Bravo pnp rez aldım heyecanla takip ediyorum bozma hiç devam adamsın..
-
127.
+4Rez rez rez
Aşk kavga entrika
Devam panpa -
128.
+9 -1part 24
bu olay işi tak etmişti biraz. 3 senemi harcadığım Esra daha çok uzaklaşmıştı belki de benden. En çok da bu değişmeme şaşırıyordum. Ondan bu kadar nasıl uzak kaldıgima. Ne yani şimdi bir cırpıda unutacak miydim o koca 3 yılı? Hem de yanımda daha tam anlamıyla sevmediğim bir kişi varken.
Ben, Resul, Sadık, Sibel ve sonradan arkamızdan gelen Aysel ve hafif sohbahar yağmuru ve dökülen yapraklar. Çıktık okuldan. Otobüse binmek istemedik. Bu yağmur altında yürümek hepimize iyi gelecekti. Hepimiz stresliydik. Aysele döndüm.
- neden bizimle geldin?
Aysel: hiç.
Sadık: iyiki de geldin.
gülüştük. Resulun koluna girdim. Diğer yanimda Sibel.
- adamın dibisin sen.
Resul: lafımı olur kardeşim
elini geriye çekip omzuma attı. Kral çocuktu.
Yürürken çok daha konusamadık. Önce kızların yurduna vardık. Kızları bırakıp kendi yurdumuza gidecektik. Onlar biraz ilerledi ben ve Sibel arkada kaldık. Sadık hala yavşıyordu Aysele.
Sibel karşımda durdu. Saçları ıslanmıştı yağmurdan.
Sibel: bu yağmur benden sana yağıyor olsun. Her bir damla söylediğim- söylemediğim, bildiğim ve bilmediğime şahit olsun. Şahit olsun bulutlar, şahit olsun şu toprak kokusu: seni seviyorum.
Parmak uçlarıyla biraz yükselip dudaklarımı öptü. -
-
1.
+56ve o sırada ben bu sibele bi kafa geçirdim
-
2.
+1 -3hgfcdsxdfgh :D dfghkjh ne gildüm mk dassadfagfagfagdas
-
3.
0ksadshnadsas ulan ya
diğerleri 1 -
1.
-
129.
+15 -2part 25
Kızları yurtlarına bıraktıktan sonra ıslanmış bir vaziyette yurdun yolunu tuttuk bizde. Bir yandan yürüyor bir yandan sessizliğimizi sonlandırmaya çalışıyorduk. aklıma zarifoğlunun bir şiiri geldi. Sibele yazmak istedim. yazdım sonra;
'sensiz bu sessizlikte deliler gibiyim.'
Sibele haksızlık mı ediyordum bilmiyorum. Daha çok alışmaya başlamıştım onu hissedebiliyordum. Esrayı kıskandırmak isterken nerelere gelmiştik. Ya Sibelin bunları Esrayı kıskandırmak için yaptığımdan haberi olursa? Ne olacaktı acaba? Tepkisi ne olurdu? Çok sonradan öğrenecekti.
Sibelden mesaj geldi;
'hiç bitme olur mu yüreğimin zarif tılsımı?' -
-
1.
+27Yüreğimin zarif tılsımı ne lan ?
Gavat olduğunu burda öğrendin sanırım.
-
1.
-
130.
+3beyler bu son 5-6 partı misafire rağmen attım çok beklemeyin diye. Adama ayıp oluyor. Az ilgileneyim. Gider gitmez yardırıyoruz.
-
131.
+26bikaç sakso çek adama ayıp olmasın
-
-
1.
0ananı sşkiyim sabah sabah kahkaha attım bin :DD::D.D
-
1.
-
132.
-1Kovala misafiri isi gücü braktim sayfa yeniliyorum durmadan
Sibel qikecek seni yalnız öğrendiği zaman . . . yada esra kankamda gelsin grup yapalım dicek... -
133.
0rezerv
-
134.
0başlığı takibe aldım bin
-
135.
0rezerved
-
136.
+13parti 26
Yurda geldik. Resul ismail abiyi aradı yurda girerken. ismail abi yarın gelip yerlesebilirsiniz diyordu. O ailesiyle bu akşam çıkıyordu evden. Çok sevindik bu habere. Biz daha geç olur diye beklerken bu kadar erken olması hoşumuza gitti. Yurttan ayrılmak için gereken islemleri yarın halleder cıkardık. Ailemi aradım haber verdim. Zaten sağolsunlar hic engel olmadılar bu zamana kadar. Sen bilirsin dediler yine. Babama göre ben yanlış adım atmazdım.
Sadık odasına gitti. Ben ve Resulde kendi odamıza. Telefonuma mesaj geldi. Esra göndermişti mesajı;
'mutlu olamayacaksın, bil.'
Resul: Ayhanı da alalım mı eve?
- ne gerek var kardeşim?
Resul: Sadığa söylenişte
- Gerek yok kardeşim. Anlaşamayız.
Resul: tamam kanka
Bende evin heyecani vardı şimdiden. Aklım diğer türlü karmakarışıktı. Ama çözümü vardı illaki herşeyin. -
137.
0Rezerved
-
138.
0ReZ gece evde okurum
-
139.
0Lan olum çabuk yaz hikâye sardi ne güzel okuyordum
-
140.
0Hadi panpa üye olduk hikaye için seri yaz
-
141.
+13part 27
Zor bela uyumayı başardım. Sabah olduğunda daha farklı uyandım sanki, daha umutlu. Dünden kalma yağmurun toprağı cilasıyla avuşturdum gözlerimi. Resulde uyanmıştı. Sadığı aradım o da uyandı. Kalkıp hazırlanıp çıktık. Kahvaltıyı dışarda yapacaktık. Sibeli aradım.
- bebeğim günaydın. uyuyomusun hala?
Sibel: Yok sevgilim uyanmıştım bile.
- kahvaltıya gitcez biz gelmek ister misin?
Sibel: gelirim hayatım
Sadık: Ayseli de getirsin
- duydun mu? Ayseli de al gel. Biz Limonun oradaki kahvaltı salonuna gidiyoruz. Sizde oraya geçin. Geç kalmayın olur mu?
Sibel: olur sevgilim. Aysele söyleyim ben sonra hemen çıkalım.
- tamam. görüşürüz.
Sibel: görüşürüz.
Biz kızlar biraz gecikir düşüncesiyle evin olduğu taraftan gidelim dedik. Hem kapıcıdan anahtarı alırdık. Binaya geldik kapici dairesinin kapisini çaldı Resul. Kapı açıldı. ismail abinjn gönderdiğini söyleyip anahtarı aldık. Bizim eve çıktık sonra. Kapıyı Resul açtı içeri girdik. ismail abiler dün geceden gitmişlerdi. Adam sağolsun bi kira sözleşmesi bile imzalamadi bizimle. Sadece sözlü olarak anlaştık. Evi bize söylediği şekilde bırakmıştı. Biraz göz gezdirdikten sonra ciktik. Resul kapıyı kitlerken Kader ablanın kapısı açıldı. Kader abla kapıyı yarılamış ve vücudunun yarısı üzerindeki siyah&kırmızı sabahlıkla beraber oracıkta duruyordu. Çok ateşli bakıyordu şuan.
Kader: Gençler hayırdır yerleştiniz mi?
Resul: yok ablacım daha yerleşmedik. Bakmaya geldik sadece.
Kader: tamam. bir ihtiyacınız olursa ben burdayım tamam mı? çekinmeyin.
Resul: olur abla teşekkürler.
Kader: ama ses yapmayın olur mu gençler?
Resul: dikkat ederiz abla.
Kader abla kapiyi kapayıp içeri girdi.
Sadık: kadın yanıyor beyler. giber bu bizi. -
142.
+13part 28
Binadan çıktık ve kahvaltı salonuna yürümeye devam ettik. Kahvaltı salonuna vardığımızda Sibel ve Aysel henüz gelmişlerdi.
Sibel: nerdesiniz bitanem? Allahtan daha önce çıktınız bizden.
- Eve baktık bebeğim. Ondan dolayı geciktik.
Oturduk. Ayselin geldiğini gören Sadık zevkten 4 köşeydi. muallaklik damarı tutuyordu yine kıza yaranacam diye. Kahvaltımızı yaptık. Bugün ders yoktu.
- Gezmeye gidelim mi?
Sibel: nereye mesela?
- farketmez. siz söyleyin.
Sadık: pikniğe mi gitsek?
Resul: olabilir.
Aysel: bana uyar.
En son ben ve Sibelde piknikte uzlaşınca kahvaltıdan sonra çarşıya indik. Zaten gideceğimiz yerde mangal semaver vardı. kiralanıyordu. Sadece et, sebze, çerez, vb vb alınsa yeterli olacaktı. Biraz alışveriş yapıp piknik alanina giden otobüse bindik. indiğimiz yerde güzel gölgelik bir yer bulduk. Dun yağan yağmur biraz nemlendirmiş olsa bile şuan çok güzeldi burası. Hafta içi olduğu için de çok kalabalık olmazdı. Piknik alanının aşağı kısmına doğru göl vardı.
Sibel: göle yürüyelim mi?
- olur güzelim. -
143.
+12Lan 9 eylül de okumuşun sen piknik alanida gölet amk. Birazdan elemanida cozcem kim oldugunu
-
144.
+1rezervasyon
-
145.
+11part 29
Sibel elimi tuttu. Göle doğru yürüyorduk ağaçların arasindan. Çok az insan vardı. Kıyafetlerinden anlaşıldığı kadarıyla buranin çalışanlarıydı bunlarda. Serinlikle sıcak arası bir hava, dünden ıslanmış çamlar, üstü ıslak altı kuru kozalaklar, birkaç çalışan, Sibel, aklımdaki Esra düşüncesi, ben, göl yolu..
Sibel: beni gerçekten seveceksin değil mi?
- o nasıl söz Sibel? seviyorum zaten
Sibel: yalan söyleyemiyorsun Manco.
sustum. başka birşey demedim. Göle gelmiştik. göl kenarı çimenlikti hep. Sibel çimenlere uzandı.
- ne yapıyorsun ya ıslak hep oralar.
Sibel: sende gelir misin?
uzandım Sibelin yanına. Bu kız bana hiç alışkın olmadığım şeyler yaptırıyordu. Onun dediği gibi; gercekten sevmeye başlıyordum belki de.