Kobane eylemleri sırasında Kürt halkına, devrimcilere daha doğrusu Kobane'deki direnişi ve kirli ittifakı (T.C.-IŞiD) gündeme getirmek isteyenlere, milliyetçiler ''Eylem yapmayın, eğer cesaretiniz varsa gidin IŞiD'e karşı savaşın'' demişlerdi.Öyle ya, milliyetçiler Kobane eylemlerinin nedenini kavramayadıkları için böyle söylemişlerdi.
Çünkü zaten Kobane'de başta Kürt halkı olmak üzere devrimciler ve oradaki insanlık mücadelesini umursayan tüm oluşumlar başından beri canla başla savaşıyordu. Kobane için sokağa çıkan insanların isteği, T.C.'nin Kobane'ye girip yardım etmesi değildi, hükumetin müdahale edip Kobane'yi kurtarması ise hiç değildi. Kobane için sokağa çıkan insanların istekleri, bu kirli ittifakın son bulması, IŞiD'e yapılan maddi-manevi tüm desteklerin bitirilmesi ve Rojava'daki Kürt güçlerine Türkiye üzerinden Kobane'ye geçmeleri için bir koridor açılmasıydı. Yani Kobane için sokağa çıkan insanlar kaçmayı değil tam tersine her koşulda IŞiD'e karşı, barbarlığa karşı savaşmayı savunuyordu. Bunun için koridor açılmasından yanaydılar.
Bilindiği gibi Kobane eylemleri sırasında bazı ahmaklar çıkıp ''T.C. ile IŞiD'in ne işi olur, yok öyle bir şeydemiş, bazıları iseSınırımızda Kürt komşumuz olacağına Radikal islamcı komşumuz'' olsun demişti. Sonradan T.C.'nin IŞiD'e yaptığı yardımları belgeleyen bir çok haber çıktı, bu kanıtlar yetmedi ve ''O yardımlar Bayırbucak Türkmenleri'ne gidiyordu denildi''.
Tüm bu kirli propagandalara, yıldırma politikalarına karşı Kobane, destansı bir direnişle ayakta kalmış ve bu direniş Ortadoğu'daki Orta Çağ bataklığına karşı yeni bir yol belirlemişti.Bu direnişte gerek Kürt halkı gerekse Kürt halkı ile omuz omuza barbarlığa karşı savaşan devrimciler büyük bedeller ödemiş ve bu karanlığın içersinde yeni bir meşale yakmışlardı. Aramızdan Suphi'leri, Kader'leri, Bedrettin'leri, Mahir'leri sonsuzluğa uğurladık, her düşenle birlikte daha çelikleşti irademiz.
Şimdi ise bize ''Cesaretiniz varsa gidin IŞiD'le savaşındiyen milliyetçi aptallara sesleniyoruz :
Biz savaştık, bedel ödedik. Yeri geldi,Soydaşım'' dediğiniz fakat IŞiD barbarlarının elinden kurtarmak için kılınızı bile kıpırdatmadığınız, hatta yeri geldiğinde sırf Kürt halkına karşı savaşıyor diye savunduğunuz IŞiD'e karşı Türkmenler için de savaştık, tüm Dünya halkları için savaştık. Biz barbarlığa karşı yeni bir meşale yaktık. Sizi ise 'Doğu Türkistan'da Çin zulmüvar diye ağlamakta, bununla da yetinmeyip sahibi Türk olan Çin lokantalarına saldırmaktasınız. Evet yaptığınız eylemler, pratiğiniz bu tarz aptalca hareketlerle sınırlı.
Bize söylediğinizi biz de size söylüyoruz :
Cesaretiniz varsa gidin savaşmaya, bakın Doğu Türkistan orada.