1. 1.
    -1
    kizan
    dördüncü nesil inci sözlük yazarı
    ···
  2. 2.
    0
    hepinizin dıbına koyarım züt oglanları gibtirin gidin lan inciden
    ···
  3. 3.
    0
    nolmuş yani yeni geldiysek. daha mı akıllısın sen şimdi bizden? nedri bu yatılı kız lisesi mantıgı. ust sınıf gibi ustumuze mi cokeceksiniz boyle.
    ···
  4. 4.
    0
    @1 çıkış parasını ver gidelim patron
    ···
  5. 5.
    0
    @1 3.nesil 3.nesili giber mi lan ııyykk içim kalktı
    ···
  6. 6.
    0
    adam ücüncü oğlancı beyler
    ···
  7. 7.
    0
    üçüküncü nesiller geri zekalıdır
    ···
  8. 8.
    0
    Aldatmak başta insana büyük zevk verse de bir süre sonra içini yavaş yavaş kemirmeye başlıyor.’’ Ben eşimi aldattım içim çok rahat, yine imkan bulsam yaparım ya da hala yapıyorum!’’diyen insan kesinlikle yalan söylüyordur. Hiç kimse hayat arkadaşını kandırmayı istemez. Sonuçta imzayı atarken eşlerin birbirine verdiği bir söz var... Bizim toplumumuzda yetişen hiçbir insan aldatmayı güzel bir olay olarak nitelendiremez ve çevresine bunu açık açık anlatamaz. işte hikaye başlıyor...
    Ben Filiz, istanbul’da yaşıyorum. Burası öyle bir şehir ki her türden insan görmek mümkün, kime güveneceğinizi, kime güvenemeyeceğinizi bu şehirde kestiremiyorsunuz.Şuan 28 yaşındayım. Liseyi bitirdiğim sene uzaktan akrabamız olan Mehmet ile evlendirildim. Severek isteyerek olan bir evlilik olmasa da ‘’Nikahta keramet vardır’’Sözünü doğrularcasına birbirimize kısa sürede alıştık. Mehmet’te ben de bir süre sonra huylarımıza alıştık,iyi bit çift olduk. Evliliğimizin ikinci yılında Mehmet’in işleri bozuldu.Eve hergün asık suratla gelmeye,en ufak bir konuda benimle tartışmaya başladı.Ben de çalışmak istediğimi söylediğimde buna karşı çıktı.Hem evi kendisi geçindirmeyi istiyordu hem de bunu başaramayınca bütün sinirini benden çıkartıyordu.
    Evdeki sorunlar hızla artarken üst dairemizde oturan Reyhan Hanım’ın eşi Mesut ile tesadüfen konuşma imkanımız oldu. Simaen sürekli görürdüm ama ne iş yapar, kimdir bilmezdim. Reyhan Hanım süslü bir kadındı, kocası da epey gösterişli...
    ARAMIZDA ÇEKiM VARDI PANTOLUNUNU PARÇALARÇASINA ÇIKARDIM..
    Mesut ile konuşurken aramızda farklı bir elektrik olduğunu farkettim. Ertesi gün ve bir sonraki günler her sabah onun işe gidiş saatinde kapının önünde oyalanır oldum.Her sabah ayak üstü konuşup sohbet ediyorduk. Birgün o merdivenlerden inerken kapıyı açtım ve ‘’Mesut Bey kombimizde bir sorun var sanırım, gelip bir bakar mısınız?’’ dedim. Tedirgin bir şekilde içeriye girdi. Onun içeriye girmesiyle birlikte resmen üzerine atladım. Kendimi kaybetmişçesine adamın üzerindekileri çıkarmaya başladım.O da bana hiç karşı koymadı. Oracıkta seviştik, ikimiz içinde zevkli bir andı. Mesut giyinip bizden çıktıktan sonra aklım başıma geldi.’’Ben ne yaptım?’’ diye kendimi sorgulamaya başladım. Kendi kendime iç hesaplaşmam başladı. Saatlerce gözümü bir noktaya odaklayıp düşündüm durdum... Fakat olan olmuştu...
    ÖNEMLi BiR KARAR...
    Ertesi sabah kapıya çıkmadım fakat aynı saatte bu kez kapının zili çaldı.Bir de baktım Mesut karşımda dikiliyor. Beni iteleyerek içeri ve sevişmek istediğini söyledi. Oysa bir önceki gün pişmandım ve bir daha kocamı aldatmak istemiyordum. Mesut’un istekli tavırları beni baştan çıkardı ve tekrar birlikte oldum onunla... Bu ilişki bir hafta kadar sürdü. Mesut her sabah aynı saatte geliyor benimle ilişki yaşadıktan sonra çıkıp gidiyordu.O bir hafta boyunca Mehmet’in yüzüne bakamadım.Her akşam geldiğinde bir bahane uydurup erkenden yattım. Saatlerce düşündüm,’’Ben ne yapıyorum! Mehmet bunu haketti mi?’’diye... Zaten kocamın işleri gidiyordu bir de benim onu aldattığımı öğrenirse kahrolurdu adam! iş daha fazla büyümeden, konu komşunun dedikoduları başlamadan Mesut ile ilişkimi bitirdim. Zaten onun için bir maceraydım.
    GÖRÜŞMEYi KESTiK...
    Benim ‘’Bir daha görüşmeyelim’’şeklindeki teklifimi büyük bir memnuniyetle kabul etti.Ben Mesut ile görüşmeyi kestikten sonra vicdanımın rahatlayacağını düşünüyordum ama hiçte öyle olmadı. içimdeki sıkıntı her geçen gün artmaya başladı. Sonunda o kadar büyük bir yara halini almaya başladı ki,’’Mehmet’e anlatayım ve bu yükten kurtulayım’’diye düşündüm. Defalarca kez ona anlatmaya karar verdim fakat bir türlü yüzüne bakıp’ta ‘’ben seni aldattım’’diyemedim... Mehmet’in yara almasından, hayata daha da karamsar gözlerle bakmasından korktum. Fakat anlatmıyor olmam da onu ikinci kez aldatmam anldıbına gelecekti...
    DELiRMiŞ GiBiYDiM...
    Derdimi yakın arkadaşlarımla paylaştım. Bana delirmişim gibi bakarak’’Sakın anlatma, yaşanmış ve bitmiş bir olay,bir daha yapmazsın olur biter!’’ dediler. Sanki ağız birliği etmiş gibiydiler. Hepsi aynı şeyi söyleyip duruyordu.Ama benim içimdeki sıkıntı o kadar büyüktü ki patlamaya hazır bir yanardağ gibiydim... Ne yediğim yemekten tad alıyor,ne konuştuğum insanlardan hoşnut oluyordum.En sevdiğim şeyler bile artık bana anlamsız geliyordu, yaşayan bir ölü gibiydim artık... Pgibolojimin bozulduğunu farkındaydım, belki de doktora gitmem gerekli diye de düşündüm ama benim tek ilacım üzerimdeki yükten kurtulmaktı. Bitmek tükenmek bilmeyen, beni yataklara düşüren, arkadaşlarımı benden kaçıran iç hesaplaşmam iki ay kadar sürdü.Bu süre içinde Mehmet’in işleri eskisine nazaran biraz düzeldi. Artık eve geldiğinde benimle tartışmıyor, bana daha yumuşak davranıyordu.Bir akşam yemekten sonra çaylarımızı içerken ‘’pat’’ diye konuya giriş yaptım...
    BENi KONUŞTURMADI...
    ‘’Mehmet sana itiraf etmem gereken bir şey var;başka biriyle... ’’ derken lafımı ağzıma tıkadı... ’’Sakın devam etme Filiz.Ben uzun zamandır olanların farkındayım .Büyük sıkıntı içindesin, yaptıklarını tahmin edebiliyorum ... Sesimi çıkarmadım, çünkü pişman olduğunu biliyorum. Seni affediyorum ama senden tek ricam bu konu hakkında bana bir tek kelime bile söyleme!’’ dedi. Hüngür hüngür ağlayarak boynuna sarıldım.’’Ama anlatmam lazım çünkü içimi kemiren bir şeyler var. Senin gibi iyi bir koca bunları haketmiyor. Gerçekten çok pişmanım’’dedim. Fakat beni konuşturmamakta kararlıydı. Mehmet’in bu davranışı aslında benim için çok iyi oldu çünkü yaptığım yanlışı hem anlatmış,hem de anlatmamış oldum... Bir daha da onu ne aldattım, nede aldatmayı düşündüm...

    Siz bu hikayede geçenlerin yerinde olsaydınız nasıl bi karar alırdınız... Erkekler Mehmet'in , bayanlar ise Filizin yerine yorum yazsınlar...
    Tümünü Göster
    ···
  9. 9.
    0
    tamam hemen.
    ···
  10. 10.
    0
    kendini inci sözlükten sorumlu devlet bakanı mı sanıyosun?
    ···
  11. 11.
    0
    nesil + entry çelişkisi
    ···
  12. 12.
    0
    kizan
    üçüküncü nesil inci sözlük yazarı
    ···
  13. 13.
    0
    @7 okuyanı aldatsınlar a.q
    ···