öğretmen

@34 istediğin kadar bela oku amk çokta gibimde sanki.
öğretmenler bir gibe yaramıyor, seninde öğrencilerin mezun olduktan sonra görecez, bakalım onlar senden aldıkları ingilizce eğitimi sayesinde şakır şakır ingilizce konuşabilecekler mi!
sanmıyorum belki arada bir iki tane akıllı çocuk vardır, onlarda senden bir iki bir şey gördükten sonra kendi başlarına bir şey öğrenirlerse anca bir şey yaparlar.
okullar eğitim konusunda berbat, amk bilim yok lan, nerede var amk, bilim olsa ne olacak bu sefer öğretmende bir problem var.

edebiyat benim için hiçbir zaman önemli olmadı ama ben bir tane bile edebiyat öğretmenin deftere not tutturmadığını, sayfalarca yazı yazdırmadığını görmedim. edebiyatçılar çocukların zihinlerini boş yere dolduruyor, onlara ezberi öğretiyor. bir çocuğu bir yıl boyunca ezberci sistemde geliştir o çocuk bir daha kendi şiirini yazamaz, neden yazamaz çünkü artık o kadar çok gereksiz şeyi beynine sokmuşlardır ki çocuktaki şair yeteneği körelmiştir.

sende hemen bütün öğretmenlerin muhafızlığını yapma, sende okul sıralarında geçtin ve sende öğretmenlerin ne kadar dandik, paragöz, ezberci, çocukları düşünmeyen kişiler olduğunu biliyorsun.

bu zamana kadar saygı duyduğum öğretmen sayısı bir elin parmağını geçmez, bu öğretmenler gerçekten değerli insanlardı, bunu sadece ben söylemiyorum bunu öğrenciler o öğretmene karşı sıcak tavrından dolayı böyle konuşuyorlar, ve o öğretmenlerden biri bu ülkenin gibindirik vaziyetini kaldıramadığı için ülke dışına çıktı, kendisiyle konuştuğumda "artık ülkeyi böyle görmeye dayanamıyorum" diyor. ki ben adama "neden gittiniz hocam" diye sorduğumda şu benim yazdığımın iki katı kadar yazı yazdı. oku oku bitmez anlacayağın.

sende bir öğretmensin bir farklılık yarat, bir ingilizce öğretmeni olabilirsin, bu gerçekten çok güzel. mesela bu ülkede yıllarca ingilizce eğitimi veriliyor ama bu çocuklar neden ingilizce öğrenemiyorlar diye kendine sor. nasıl daha iyi öğretirim diye sor. bu alanda kendini yetiştirmeye bak, bir iki öğrenciye değil bütün öğrencilere yardımcı olmaya çalış. ingilizceyi de biliyor olman senin o dili öğreteceğin anlamıda gelmez bunu da bilmeni isterim, konuşmayı bilmeyen hocalar var amk bu ülkede. bildiğin iki kelimeyi bir araya getiremiyorum. koskoca 40 kişilik sınıfta sesini öndeki öğrenciye duyuramıyor, ben bağırsın demiyorum, ben sesini duyurabilecek kadar bağırsın istiyorum. senin özgüven sorunun varsa senin ses veya başka bir sorunun varsa sen neden öğretmen oluyorsun! ben bu tür insanların öğretmen olmasını istemiyorum, inan o tip insanlar yüzünden öğrencilerini azarlayan, bir şey bildiğini zanneden, özgüveni sıfır olan insanlar öğretmen oluyor ve bir şey öğretemiyor.

bu ülkede her zaman suçlu öğrencidir, öğretmen dersi anlatmasına rağmen çocuklar öğrenememiştir, -iyi yapmıştır aslında beynine gereksiz bir şey sokmamış olur- ama arada bir iki tane salak dersi yalayıp yuttuğu için iyi anlamıştır. öğretmene gidip bu çocuk neden öğrenemiyor diye sorduğunda sizin çocuğunuz resmen salak der, bunu açık açık söylemese bile der inanın. kıyaslama yöntemi ile bu öğrenemeyen çocukları, öğrenen bir iki çocuk ile kıyaslar. dıbını gibtiğim hocası sen kim oluyorsunda öğrencilerin arasında kıyasalama yapıyorsun.

benim diyeceğim bu kadar. sen de bir öğretmensen çocuklara öğreteceğin şeyi en iyi şekilde öğretmeye çalış, farklılık yarat, sorular sor, sen sorular sormazsan bu ülkede ingilizce bilmeyen daha çok çocuk yetişecek.