1. 33.
    0
    beyler tamam @7 liseli sazan çıktı ortaya
    ···
  2. 32.
    0
    hepsini okudum. yetmedi ingilizceye çevirip okudum daha bi aydınlandım. bu aydınlanmayı idareli kullanayım demi?
    ···
  3. 31.
    0
    Bu madde Burdur il sınırları içindeki tüm bölgeyi kapsamaktadır. Başlığın diğer anlamları için Burdur (anlam ayrım) sayfasına gidiniz.

    Burdur ili, Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde bulunan bir ilidir. Burdur'un plaka kodu 15, il sınırlarındaki toplam nüfus 256.803'tür.
    Konu başlıkları
    [gizle]

    * 1 Tarih
    * 2 Coğrafya
    * 3 ilçeler
    * 4 Nüfus durumu
    * 5 Galeri
    * 6 Notlar
    * 7 Dış bağlantılar

    Tarih [değiştir]

    Klagib Grek Çağı’nda Psidya olarak isimlendirilen bu bölgeye Türk’lerin gelişi 1071 Malazgirt Muharebesi'ne dayanır. Bugünkü Burdur toprakları Anadolu Selçuklu Devleti idaresinden sonra Hamitoğulları Beyliği eline geçmiş. 1391 yılında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştir. 1852’de yapilan yoresel idare reformu ile Burdur Sancağı olmuş ve Cumhuriyetle birlikte il merkezi olmuştur. Şu anda Burdur ili, merkez ilçeyle birlikte 11 ilçeden oluşmaktadır.
    Coğrafya [değiştir]

    Burdur ili 36-53 ve 37-50 kuzey enlemleri ile 29-24 ve 30-53 doğu boylamları arasında yer alır. Burdur, Göller Yöresi veya Göller Bölgesi adı verilen bölgede yer almaktadır.

    ilin doğal yapısı oldukça engebelidir. il arazisinin

    * %60.6’si dağlık,
    * %2.7’si yayla,
    * %19’u ova ve
    * %17.6’si engebelidir.

    Burdur ili tümü ile 950 metre uzerindedir ve genel yüksekliği (ortalama) 1000 metredir. Burdur'a

    * güneyden Batı Torosların uzantıları üzerindeki Boncuk Dağları, Elmalı Dağı ve Katrancık Dağı,
    * doğudan yine Batı Torosların uzantısı olan Kuyucak ve Dedegöl Daği,
    * kuzeyden Burdur Gölü ve Karakus Dağı sırası,
    * batıdan ise Acıgöl ve Eseler Dağları gibi doğal sınırlarla çevrilmiştir. En yüksek yeri ise 2598 metrelik Koçaş Dağıdır.

    Burdur ili topraklar genelde killi ve kireçlidir.

    Burdur güneyde Antalya, batıda Denizli, güneybatıda Muğla, kuzeyde Afyon ve kuzeydoğuda Isparta illeri ile sınırlıdır.
    Compass rose pale.svg Afyon Isparta
    g • t • d
    Compass rose pale.svg

    Denizli Kuzey
    Batı Burdur Doğu
    Güney
    Muğla Muğla, Antalya Antalya

    Burdur Akdeniz Bölgesinde karasal ic tarafinda yer aldığından karasal iklim hüküm sürmekte olup, kış mevsimi sert ve genellikle kar yağışlı, yaz mevsimi ise kurak ve sıcak geçmektedir.

    Burdur'da bol sayıda göl ve orta boy akarsu bulunmaktadır.

    Türkiye'nin önemli göllerinden olan Burdur Gölü her türlü su sporları için elverişlidir. ilin diger önemli gölleri ise Salda, Yarışlı, Karataş ve Gölhisar Gölüdür. Birçok sulama göletlerinin yani sıra, Karacaören, Yapraklı, Onaç 1 ve Onaç 2 ve Karamanlı Barajları vardır.
    ilçeler [değiştir]

    Yüzölçümü 6840 kilometrekare olan Burdur ilinin merkez ilçeden başka 10 ilçesi vardır. Bu ilçeler alfabetik olarak Ağlasun, Altınyayla, Bucak, Çavdır, Çeltikçi, Gölhisar, Karamanlı, Kemer, Tefenni ve Yeşilova şeklinde sıralanmaktadır.

    * Ağlasun
    * Altınyayla
    * Burdur merkez
    * Bucak
    * Çavdır
    * Çeltikçi



    * Gölhisar
    * Karamanlı
    * Kemer
    * Tefenni
    * Yesilova

    ilde 30 belediye, 182 köy ve 163 mahalle mevcuttur. 30 belediyeden 11’ i merkez ilçe dâhil olmak üzere ilçe belediyesidir.
    Nüfus durumu [değiştir]

    2008 yılında yapılan, Türkiye istatistik Kurumu verilerine dayanarak hazırlanmış olan Nüfus Sayımı sonuçlarına göre ilin nüfusu 247.437’dir. Şehirli nüfusun toplam nüfus içerisindeki payı % 59’dur. Burdur ilinin nüfus yoğunluğu 36’dır. 2007 yılında yapılan Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre Burdur ilinin 2007-2008 döneminde yıllık nüfus artış oranı-%02 olarak belirlenmiştir.
    Tümünü Göster
    ···
  4. 30.
    0
    okudum eline sağlık
    ···
  5. 29.
    +1
    allah rızası icin detay ver.
    ···
  6. 28.
    0
    hepsini tek solukta okudun
    ···
  7. 27.
    0
    @14 saol kanka biraz daha ayrıntı olsa daha iyi olacak ama
    ···
  8. 26.
    0
    özet geçme bin adam gibi anlat
    ···
  9. 25.
    0
    @21 wikipediada özet geçmiş panpa kusura bakma.

    izotop: Atom numarası aynı, kütle numarası farklı olan atomlara izotop denir. Diğer bir deyişle proton sayıları aynı (p.s= A.N), nötron sayısı (K.N= p.s + n.s) farklı atomlara izotop denir.

    izotop veya yerdeş, bir elementin farklı nötron sayısına sahip her bir türü. Atom çekirdeğindeki proton sayısı elemente özgüdür. Diğer bir deyişle her bir elementin proton sayısı diğerinden farklıdır. Bir elementin çekirdeğindeki proton sayısı sabit olmakla birlikte nötron sayısı farklı çekirdekler için farklı olabilir. Elementler bir ya da daha fazla sayıda izotopa sahip olabilirler.

    Örneğin kalsiyum (Ca) elementinin tüm atomlarında proton sayısı 20 iken 40Ca'da 20, 42Ca'da 22, 43Ca'da 23, 44Ca'da 24, 46Ca'da 26, 48Ca'da 28 adet nötron bulunur (xxCa, xx= proton + nötron sayısı).

    Herhangi bir element için, ağırlıklı atom kütlesi

    Elementin atom kütlesi = (1. izotop'un kütlesi x izotop'un doğada bulunma yüzdesi + 2. izotop'un kütlesi x izotop'un doğada bulunma yüzdesi + 3. izotop'un kütlesi x izotop'un doğada bulunma yüzdesi + ... )/100

    izotop atomların kimyasal özellikleri aynı, fiziksel özellikleri farklıdır.
    ···
  10. 24.
    0
    paylaşım için teşekkürler reyiz, devdıbını bekliyoruz...
    ···
  11. 23.
    0
    @14 atom bombası medeniyetimizin kızaran yüzüdür panpa. Hassasiyetin için teşekkürler.
    ···
  12. 22.
    0
    bilgi ziyareti oldu benim için. eline sağlık kardeş
    ···
  13. 21.
    0
    @14 panpa şu izotoplar kurdıbını biraz açabilir misin? o noktada kafamda konfüzyonlar var.
    ···
  14. 20.
    0
    @1 bu özet olmuş uzununuda yazsana panpa
    ···
  15. 19.
    0
    nefis bir hikaye bro.tek solukta.
    ···
  16. 18.
    0
    hepsini okudum
    ···
  17. 17.
    0
    özet geç amın evladı
    ···
  18. 16.
    0
    @14 eline sağlık kardeşim tam 5 kez okudum
    ···
  19. 15.
    0
    üşenmedim okudum panpa bilgilendim saol
    ···
  20. 14.
    0
    @5 Buyur panpa :

    Sör James Chadwick (20 Ekim 1891, Cheshire - 25 Temmuz 1974 Cambridge ingiliz asıllı fizikçi.

    20 Ekim 1891'de, Cheshire'de doğdu. Öğrenimini Rutherford'un öğrencisi olarak Manchester üniversitesinde yaptı. 1919'da çalışmaya başladığı Cambridge'de 1935'e kadar çalıştı. Değişik nükleer fizik problemlerini, özellikle çekirdeklerin yüklenmesini ve elementlerin, alfa ışınlarıyla, suni parçalanmasını incelemiş, 1923'te, Cavendish laboratuarı araştırmalar bölümü müdür yardımcısı, 1927'de Royal Society üyesi olmuştur.

    1932'de nötronun yapısını keşfetti ve 1935'de Nobel Fizik Ödülünü kazandı. Ayrıca yine 1935'de Liverpool üniversitesi fizik kürsüsüne geçti. II. Dünya Savaşı'nda, Los Alamos'ta ki ingiliz atom araştırmalarını yönetti, 1948 yılında Cambridge'de bir kolejin müdürlüğüne getirildi. Döteryumun gama ışınlarıyla parçalanmasını sağlayarak nükleer fotoelektrik etkiyi buldu.

    Atom çekirdeğindeki parçacıklardan nötronu keşfe­den ingiliz fizikçi ve eğitimcidir (bak. Atom). Chadwick'in bu buluşu çekirdek bölünmesi­nin, atom enerjisinden yararlanmanın, atom ve hidrojen bombalarının yapımının yolunu açmıştır.
    Chadwick ingiltere'de Manchester'de doğ­du. Manchester ve Cambridge üniversitele­rinde, sonra da Berlin'de, radyasyon ölçme aletini bulan Hans Geiger'in yanında eğitim gördü.
    1923'te Cambridge'teki Cavendish Laboratuvarı'nda yardımcı araştırma yönetmeni olan Chadwick 1927'de, ingiltere'de bilim adamlarınca kurulmuş en eski derneklerden olan Kraliyet Derneği (Royal Society) üyeliğine kabul edildi. 1932'de nötronun varlığını kanıt­ladı ve bilimsel araştırma dalında Hughes Ma­dalyası aldı. 1935'te Liverpool Üniversitesi'ne fizik profesörü olarak atandı. Aynı yıl fizik dalında Nobel Ödülü'nü kazanan Chadvvick'e 1945'te "sir" unvanı verildi. Chadwick, Ernest Rutherford ve Charles Ellist'le birlikte, ünlü Radiations from Radioactive Substances (1930; "Radyoaktif Maddelerin Işınımı") ki­tabını yazmıştır.

    iyi bir ilk ve orta eğitimden sonra Manchester üniversitesi fizik bölümünden 20 yaşında mezun oldu. Verilen bir burstan yararlanarak ve Geiger ile çalışmak amacıyla Almanya’ya gitti. Almanya savaşa girince bir at ahırına kapatıldı. Fakat çeşitli Alman fizikçilerinin yardımlarıyla 1919 yılında ingiltere’ye dönüp araştırmalarına başladı. Rutherford ile birlikte çeşitli elementlerin alfa parçacıklarıyla bombardımanı üzerinde çalıştı. Bu deneylerden elde ettiği verileri atomların çekirdekleri üzerindeki artı yükün hesabında kullandı. Aldığı sonuçlar Moseley’in geliştirdiği atom numaraları kurdıbına uyuyordu. 1920 yılında atomun iki parçacığı olduğu biliniyordu: J.J. Thomson’un bulduğu elektron ve Rutherford’un keşfettiği proton. Protonların tamamı çekirdekteydi. Ama çekirdek atom kütlesinin çoğunu oluşturacak sayıda proton içeriyorsa yükü büyük bir artı değerde oluyordu. Örneğin, helyumun dört protonluk bir kütlesi vardı fakat yükü iki proton karşılığı idi. O halde, çekirdekte geri kalan iki protonluk yükü giderecek birkaç elektron bulunmalıydı. Fakat elektronlar çok hafif parçacıklar olduklarından kütleyi etkileyemezlerdi. Hatta elektronlar, protonları bir arada tutan “çimento” gibi düşünülüyordu. Çünkü elektron olmadan aynı yükteki protonların bir arada duramayıp ayrılacakları sanılıyordu. Bu görüşe göre, helyum çekirdeğinde dört proton ve iki elektron bulunmalıydı ki kütlesi dört ve yükü net artı iki olsun. Fakat fizikçilerin çoğu bu elektronlu çekirdekten rahatsız oluyor, yüksüz bir parçacığın varlığından şüpheleniyorlardı. Bu düşüncelerle Chadwick ve Rutherford gizemli parçacığı aramaya koyuldular fakat sonuç alamadılar. Güçlük, yüksüz parçacıkların hava moleküllerini iyonlaştırmamasıydı. Çünkü atomun parçacıklarının kolayca saptanması bu iyonlaştırma sayesinde mümkün oluyordu. 1930 ve 1932 yıllarında Bothe ve Joliot-Currie’lerin yaptıkları deneyler, berilyum gibi hafif elementlerin alfa parçacıklara tutulması sonucu ışınma tespit ettiler. Bu, parafinden protonlar yayılmasından anlaşılıyordu. Fakat hiç kimse bu olayı açıklayamadı. Chadwick bu araştırmaları yeni deneyler yaparak sürdürdü. Ona göre akla yakın tek açıklama, alfa parçacıklarının berilyum atomu çekirdeğinden yüksüz parçacıkları çıkardığı ve bu yüksüz parçacıkların da (her biri bir proton kadar kütleli) parafinden protonları dışarı atmasıydı. Böylece, varlığından şüphelenilen yüksüz parçacık nötronu, bulmuş oldu. Daha sonraki araştırmalar nükleer tepkimelerin başlamasında büyük rolü olduğunu gösterdi. Buluşunun bu önemi dolayısıyla Chadwick 1935 yılı Nobel fizik ödülünü aldı. O zamanlar uranyum fizyonunun da nötron sayesinde başladığı henüz bilinmiyordu. Üç yıl sonra Hahn ve Meitner bunu da bulup Chadwick’in buluşunun önemini bir daha gösterdiler. Nötronun bulunmasıyla artık atom çekirdeğinde elektron bulunduğu görüşü geçersiz oldu. Fakat bu kez Heisen Berg, çekirdeğin proton ve nötrondan oluştuğunu ileri sürdü, yani helyum çekirdeği iki proton ve nötron içeriyor böylece kütlesi dört ve yükü de artı iki oluyordu. Belli bir elementin izotopları hep aynı sayıda proton içeriyor dolayısıyla çekirdek çevresindeki elektron sayıları da eşit oluyordu. Elementlerin kimyasal özelliklerinin elektronların sayı ve dizilişlerine bağlı olduğu anlaşıldı. izotoplar ise aynı elementin değişik sayıda nötron içermesi sonucu oluşuyorlardı. Örneğin, iki cins klorin atomundan biri 17 proton ve 18 nötronla 35 kütleli ve diğeri de 17 proton ve 20 nötronla 37 kütlelidir. Onun için birine klorin 35 ve diğerine klorin 37 denilmektedir. Bütün bu buluş ve çalışmalarla 20 yıl kadar önce Soddy ve Asfon’un ortaya koydukları “izotoplar kuramı” bilimsel temele kavuşmuş oldu. Çekirdeğin proton ve nötrondan oluştuğu sonucuna varılması biri dışında bütün kuşkuları gidermişti. Fakat hepsi artı yüklü parçacıkları bu kadar dar bir yerde tutan neydi? Bu soruyu cevaplandırmak için üç yıl sonra sonuçlanacak Yukawa’nın çalışmalarının sonuçlarını beklemek gerekiyordu. ikinci Dünya Savaşı sırasında ve Meitner’in fizyon olayını açıklamasından hemen sonra fakat Amerika’nın el atmasından çok önce, Chadwick ingiltere’nin Atom Bombası Projesi’nin başına geçti ve önemli çalışmalar yaptı.
    Tümünü Göster
    ···