beyler okuyosanız tepki verin böyle giblenmiyomuş gibi hissediyorum. tepkiden kastım şuku filan değil hatta çükü atabilirsiniz.

Adam dükkanı boşalttıktan sonra izzet abi yusufa dükkanı ben işletiyimi demiş. yusufta tamam lan geç işlet demiş. izzet abi kiralıyacak param yok demiş ama yusuf izzet abiye %10 vermek şartıyla bar işletmesine musehade vermiş. izzet abi bu kısmı şöyle anlatıyor her hafta 2 serçe parası kazanıyordum(ozamanların arabası)

Yusuf izzet abiye kız kardeşimle evlendircem seni diyor izzet abi şakayla karışık yusufa sövüyor falan... bir gün yusuf arıyor çabuk bize gel annem davet etti davet icabet edilir falan filan ayağı.el mecbur izzet abi yusufgilin villaya gidiyor.

izzet abi bu kısımları şöyle anlattı gittim evde parti vardı yusufun annesi ingiliz kökenli olduğu için antalyadıki yabancılarla felan bayağı tanışlar. havuzda kızlı ekekli 7-8 kişi var ve kız sütyensiz (tabi altında mayo varmış bu kısmı özellikle sordum)yusuf annesine diyorki bizim kızı adam etse etse izzet adam eder diyo. izzet abi ise yusufa sert bir şekilde şunları söylüyor"OLMAZ! yusuf katil olurum"

o sıralar izzet abi alman bir kızla tanışıyor annesi konsolos babası orduda yüksek rütbeli subay. bayağı ilişkileri ilerliyor. evlenme hayalleri filan. izzet abi biriktirdiği parayla almanyada iş kurmayı filan düşünüyor. kız almayaya gidip geliyor ileriki dönemlerde bir gün izzet abi kıza seni teyzemle tanıştırcam diyor. tanışma günü gideceklerken kız bayağı bir dekolte giyiyor ve izzet abi sinirleniyor üstünü değiş filan diye azarlıyor tabi kız anlayamıyorsonra diyor külodun gözükü falan filan. neyse kız burada içerleniyor araya bi soğukluk giriyor. üstünü değişiyor teyzesine gidiyolar .teyzesi başlıyor oğlum yapma etme tek başına almanyalarda ne yapacaksın hem iç güveyilikten hayır gelmez filan. tabii izzet abi pek bişi demiyor.bir kaç ay geçtikten sonra evlenme kararı alıyolar düğünden 1-2 hafta önce kız iyice soğuklaşmış izzet abiye(artık almanyada aklınımı çeldiler ne .zaten bu kısımları detaylı anlatmadı bende üstelemedim)izzet abi yollarımızı ayıralım diyor gayet medeni şekilde ayrılıyolar.

böyle hayat akıp giderken. tabii ailesiyle arası hala bozuk ama sülalesi geniş olduğundan akrabalara gidip geliyor akrabalardan biri seni everecem diyor oda şakayla karışık yapabiliyosan yap diyor. akrabası buna bi kız buluyor evleniyorlar.

evliliğinin başta iyi gittiğini ama sonraları karısının dine iyice bağlandığını(artık abartı şeklinde) kendisinden uzaklaştığını filan anlatıyor."o kendini içe vurdukça ben kendimi dışa vurdum "diyor .Tabi bu sıralarda istanbulda tekstil işleriyle uğraşıyor. bayağı parası var. rusyaya filan gidiyor o dönemler. kadın içki bayağı bozuyor. çocukları var birde o dönemler(2 çocuğu var sanırım yşlarını ve cinsiyetlerini sormadım daha fazla hatırlatıp yarasını deşmemek için)sırf çocuklarım için 13 yıl katlandım diyor evlilliği için ve sonra boşanıyor. Gerisi zaten ilk kısımda yazdığım mağazalarının iflası.

Ben masadan kalkıyorum abi borcum ne kadar 11 tl diyor ödüyorum bir yandanda konuşmaya devam ediyoruz."abi film gibi yaşamışsın diyorum".öyle gibi diyor.ama şuan mutlu olduğunu söylüyor şuan burada bu köhne mekanı işletmekten daha mutlu olduğunu söylüyor ve ekliyor amacı olmayan bir insan sapıtır diyor. gencken cok para kazanma hırsım vardı ve cok para kazanınca artık bir yerden sonra nekadar kazanırsan kazan çok paran var amacın pek oynamıyor karı kızda amaç olmaktan çıkıyor.ne oldum demeyeceksin ne olacağım diyeceksin. insanın amacı mutlu olmak olmalı daima yarınını düşünüp planlamalı yarınının mutluluğunu planlamalı ki mutlu olabilsin mutlu olabilmek içinde bir amacı olmalı. Amacın olsada son aynı olmasada. ölüm.gibi gözükebilir ama işte öyle değil .yaşadıkalrımdan dolayı pişmanmıyım .değilim. eğer boş bir hayat yaşasaydım keşke şunuda yapsaydım diye üzülürdüm.ama bu keşke bunu yapmasaydım diye üzülmemin yanında çok büyük bir üzüntü olurdu.o yüzden hayatta mutlu olmaya bak.her şey bazen doğru gitmeye biliyor kaçımız istediğimiz gibi yaşıyoruz ki.hayatta sadece ölmüşlerine üzül. diye sözlerini tamamlıyor.ben dükkandan çıkarken oda beni uğurlarcasına biraz daha ilerliyor. deniz kenarında bir koşu yolu var o esnada köpeğini gezdiren bir adam görüyoruz bak şu adama köpeğini gezdirmekten mutlu acaba köpek gezdirilmekten mutlumu birde orası var diyor ve ben yurta doğru yollanıyorum ve tüm yol boyunca bu olanları düşünüyorum.(bazı yerleri tam olarak istediğim gibi aktaramadım ve hatırlayamadığım bazı yerler oldu hatırladıkça editlemeye çalışırım)TEŞEKKÜRLER.