O zamanlar öyle geçti beyler ne kadar olumlu cevap almasamda yılmazdım ben bu kadar kolay olamazdı olmazdı daha doğrusu ilk başlarda biraz moralim bozuk olsada sonra kendimi yavaş yavaş toparladım çünkü her fotoğrafına baktığımda sanki sevgim daha da güçleniyordu daha da artıyordu bakmaya kıyamıyordum fotoğraflarına

Yaz geldi okullar tatil oldu pederin iş yeri var kahvehane işletiyoruz ramazanları çok kalabalık olur ben olmadan da iş çeviremezler kolay 2 kişiyiz ocakta biri çay çıkartır diğeri yani ben bulaşık yıkardım ramazanı öyle kapattıktan sonra Selimler ile denize tatile gitme kararı aldık günü birlik gidip dönücektik (gittiğimiz yeri söylersem ifşa olabiliriz o yüzden tatil yerini sallıyorum)

Kuşadasına sabaha yola çıktık bi kere mola falan verdik kahvaltı yapmak için sonra direk yardırdık toplam 1.5 saat falan sürmüştü yol zaten bizim arabayla gidiyoduk tek araba o yüzden rahattımda o zamanlar ehliyetim yoktu ama yine de alıp sürerdim ben arabayı kuşadasına geldikten sonra plaj aramaya başladık önce şehir içine girdik baktık kalabalık sonra biraz daha uzak bi yerde aramaya başladık sonunda bulduk valideler indiler gittiler bizde Selimle arabayı park edip geldik eşyaları falan indirdik takılıyoruz

Öykülerin de yemek dükkanı gibi dükkanları var saat 12 civarı ben Selime dedim ki olum karnım acıkmaya başladı hafiften

B: Selim kanka karnım acıkmaya başladı Öykülerin dükkanı bulup yemek mi alsak hem görmüş oluruz
S: Gidelim kanka bulalım da yolun ortasında cayma la yapamıcam edemicem diye
B: Yok be amk ne cayacam
S: iyi bakalım

Dedikten sonra validelere haber verdik para aldık başladık sürmeye şehir içine doğru gidiyoruz ama nereye gittiğimiz hakkında en ufak fikrimiz yok sonra swarmdan falan check inlere bakarak gpsten yeri bulduk 1 sokak arkasına arabayı koyduk dükkanı aramaya başlıyoruz amacımız dükkanın önüne arabayla gelip işte aklımız sıra şekil falan yapacaz aq neyse bi ara Selim dürttü beni bak la orda bayrakları var bu dükkanlar için reklam bayrakları var uzun ince gibi bilenler bilir onu görmüş bin söyledi tam sokağın köşesinde bizde yürümeye başladık nerde bu falan derken aha orda la işte oturuyo dedi beyler kafamı sola çevirdim yaklaşık bi 50 metre ilerde bar tabureleri olur yüksek onların üstünde oturmuş saçlarının bi kısmı arkadan toplanmış kulaklıkla müzik dinliyo telefona bakıyordu bitanem

Ben hemen geri kaçıldım tamam gel şimdi dedim gittik arabanın başına ilerden u yaptık geldik sokağa girdik tam dükkanın önüne koyduk arabayı ama yol çift sıra halinde park bizde arabayı yolun ortasına koyunca sadece bi motor rahat geçebilcek kadar yer kaldı neyse ben indim Selim bini arabada kaldı yavaş yavaş dükkana doğru gitmeye başladım önüne geldim ve kafamı ona çevirip

B: Siz mi bakıyosunuz buraya ? (Herhalde o bakıyo dıbına koyayım kim bakıcak başka)
Ö: ... (Bişey demeden kafasını sallayarak onayladı bende içeri geçtim önden)
B: Börek alıcaktım ben (ilk gözüme börekler çarptı)
Ö: Tabi neyli istersiniz (Senin ses tonunu ben yerim ya kedi gibiydi beyler)
B: Neyli var ?
Ö: (Beyler bi kaç çeşit saydı ama hiç birini hatırlamıyorum en son ıspanaklı dedi)
B: Tamam 10 liralık ıspanaklı alayım
Ö: (Kafasını sallayarak onayladı)

Beyler o anki heyecan zor ölüm serisi görevimiz tehlike serisinde yok amk yemin ediyorum kalbimin hiç daha önce bu kadar hızlı ve sesli attığını görmedim göğüs kafesimi kıracakmış gibi atıyordu ve o kadar sesliydi ki hala daha düşünürüm acaba kalbimin sesini duydu mu ki diye çok heyecan yapmıştım