Eve gelirken may hala aramıştı gelirken bir koli yumurta istemişti.
Markete uğrayıp yumurtasını aldı parasını ödeyecekken elinde silah olan bir adam marketi soymak istedi.




Sürekli olarak kasadaki parayı poşete doldur diye bağırıyordu adam…kasadaki kadın panik yapmaya başladı…kekeleyerek konuşuyordu…eli ayağı tutmayacak hale gelmişti….
Hırsız yüzündeki kar maskesini çıkarıp kadına bağırmaya devam etti. kasiyer kadın panik halinde kasada ne kadar varsa adama verdi ve hırsız hızlıca oradan uzaklaştı. Peter hiçbir şey yapmamıştı güçleri henüz çok yeniydi ve onları kullanırken çuvallamaktan korktu.
Hırsız koşarak uzaklaşmıştı…..
Peter yumurtaların parasını verip marketten çıktı ve evin yolunu tuttu.
Eve geldiğinde may hala çok tedirgindi ben amca halen eve gelmemişti çünkü…
5 dakika sonra telefon çaldı arayan polisti ben amcanın yakınları hakkında bilgi almaya çalışıyordu.
Telefonu peter’a verdi may hala.
Peter telefonla konuşurken birden gözleri dolmaya başladı….hemen polisin söylediği yere gitti peter koşarak….

Binanın en tepesinden aşağı baktı normalde yüksek korkusu olmasına rağmen bu sefer aşağı doğru midesi bulanmadan veya gözleri kararmadan bakabiliyordu.
Sonra içine bir güven geldi ve kendini boşluğa bıraktı…..




Aşağı düşerken elini binaya doğru uzattı ve parmakları otomatik olarak bir şekle girdi o zaman bileklerinden o sıvıyı çıkarabiliyordu hava ile temas ettiği zaman katılaşan bu sıvıya tutunup onu ip gibi kullandı ve sallanmaya başladı tam tepe noktasına geldiği zaman öteki elinden aynı şeyi çıkardı bu sefer gene aynı şekilde hızla aşağıya doğru ilerlemeye ve sonra yukarı doğru çıkmaya başladı.
Bu şekilde çok hızlı bir şekilde ilerleyebiliyordu. Bileklerinden çıkan şeyi örümcek ağı gibi kullanabiliyordu. O kadar çok sevinmişti ki bu duruma havada sürekli bağırarak ilerliyordu.
Gene ara sokaklardan birine girerek yere inmeyi başardı.

Bileklerinde dayanaılmaz bir sızı hissetmeye başladı sanki tonlarca ağırlık vardı ve çıkmak
için damarlarını zorluyordu…..




3 adam üstüne doğru yürürken aralarından biri “ yaptığın kung-fu hareketleri şimdi seni kurtaramicak çocuk” dedi. Peter ellerini adamlara uzattığı zaman bileklerinden bir tür sıvı fışkırmaya başladı. Çıktığı gibi katılaşan bu sıvı ile adamı çepeçevre sardı peter. Diğer ikisi gördüklerinden dolayı çok korkmuştu birisi cebinden bir bıçak çıkarmıştı peter’ın üstüne sallayacağı sırada peter arkasındaki duvara zıplayarak yapıştı ve adamın eline sağlam bir tekme attı. Gördüklerinden dolayı iyice tırsmış olan adamlar korkudan kaçtılar.
Peter duvarda yapışık olduğunu,yerden 5 metre yüksekte olduğunu farkettiğinde anladı….
Biraz değişik hissetti kendini arkasını dönüp duvara tırmanmaya başladı




içi içinden çıkacaktı sanki o kadar heycanlıydı yani ellerini duvara koyduğu zaman oraya yapışıyor ve o istemediği sürece çıkmıyordu. Bu şekilde binanın en tepesine kadar çıktı.

Ara sokaklardan birine girdi herkesten uzak kalmak istiyordu.
Bana neler oluyor diye düşündü….
Hiçte kendi gibi değildi…
O bunları düşünürken etraftan serseriler çıkmaya başlamıştı.
“ heyyyy bu saatte okulda olman gerekmezmi senin ufaklık…….babacığın sana harçlık verdimi bakalım ?”
Peter etrafına baktı 5 tane sokak serserisi etrafını sarmaya başlamıştı.
Birisi tam arkasından “ yakaladım seni küçük fare” diye koşacağı sırada peter sanki kontrol sende değilmiş gibi ters takla attı ve adamı tam karşısında duran çöp bidonuna soktu.
Bir diğer adam yan tarafından saldıracağı sırada peter çok yüksek bir şekilde zıpladı ve adamın kafasının üstüne düştü.
3 adam kalmıştı…

Okulun en belalı tipi..
Okulda kimse ona bulaşmak istemezdi…
Ve oda en peter parker ile uğraşmayı severdi……
- Naber peter
- Bugün olmaz flash
- Ne bugün olmaz peter.
- Sana bugün olmaz dedim flash
Sesini yükseltmişti peter ve bu onun genelde yapmayacağı bir şeydi. Flash arkadaşlarını yanında bağırtıyı yediği için bunu kabullenemedi ve peter’ın omzuna sağlam bir yumruk attı. Bir kez daha yumruk atacağı sırada peter’ın içinde bir şeyler oldu….
Sanki zaman yavaşlamıştı onun için insanların yürüdüğü zaman çıkardığı sesler kulaklarında yankılanıyordu adeta hatta Flash’ın attığı yumruğun rüzgardaki sesini bile duyabiliyordu.
Yumruk mu ?
Peter hemen kafasını sağa çekti ve yumruk dolabı olduğu gibi yamulttu. Sonrasında durmadı tabi attığı yumruklara devam etti fakat hepsi boşa çıkıyordu……
Peter çok hızlıydı….




En sonunda Flash’ın attığı yumruğu tutarak elini bileğinden tutup çevirdi ve göğsüne bütün gücüyle bir yumruk attı.
Çocuğun ayakları yerden kesilmiş ve duvara çok hızlı bir şekilde çarpmıştı….
Ortalık sessizliğe bürünmüştü….
Kimse ondan böyle bir hareket beklemiyordu.
Koşarak oradan uzaklaştı peter….

Okul servisini çoktan kaçırdığı için ben amcasına yalvardı peter.
- Ben amca lütfen beni okula bırak otobüsü kaçırdım
- Olmaz evlat sen bana dün hiç vakit ayırmadın
- Ama ben amca…
- Tartışma bitmiştir bir sonraki otobüs birazdan gelir.
Peter kendini çok zinde hissediyordu genelde böyle durumlarda bırakın bir sonraki otobüse binmeyi zaten geç kaldım diyerek yataktan çıkmazdı.
Bir sonraki otobüsün gelmesi çok uzun sürmüştü içinde durduramadığı bir heyecan vardı




sadece hareket etmek istiyordu oda öyle yaptı zaten okula kadar koşacaktı beyni bunu yapma çok mantıksız dese de vücudu hareket etmek için yalvarıyordu adeta.
Okula kadar depar atarak koştu hatta peter.
Nefes nefese kalması gerekirken o gayet sakin bir şekilde okuldan içeri girmiş ve dolabını açarak kitaplarını yerleştirmeye başlamıştı.
Arkasından bir ses geldi….
Gelen Flash Thompson ‘tı…..

Okuyorum

Mary jane içerden “ peter ne oldu “ diye.
Elini ısıran örümcek yere düştüğünde çoktan ölmüştü örümceği eline aldı peter….
Elindeki örümcek cam fanusun üzerinde resmi olan örümcekle aynı örümcek idi. Dikkatli bir şekilde örümceği fanusa koydu ve kızın yanına geldi.
Eli deli gibi sızlamaya başlamıştı ve oldukça büyük bir şiş haline gelmişti.
“ hadi gidelim” dedi peter “ ben kendimi hiç iyi hissetmiyorum…..bu kadar örümceği görünce içim bi garip oldu….sonra tekrar geliriz”
Peter eve geldiği zaman may halasına bi göründükten sonra direk uyudu.
Ben amca o uykusundayken yanına gelmiş yemek yiyeceklerini söylemiş hatta yemekte pizza olduğunu söylemesine rağmen peter uyanmamıştı.
Çok fazla uykusu vardı. Öğleden sonra saat 5 te uyumuş ertesi güne kadar hiç uyanmamıştı hatta okula bile geç kalacaktı.

Geldikleri yer genelde mavi ışıkların hakim olduğu bir yerdi. Cam fanusların içinde çeşitli hayvanlar ve böcekler vardı….tabiki hepsinin genetiği değiştirilmiş deney hayvanları idi.
Bilgisayarlarını açtılar ve şirketin veritabanından aldıkları bilgiler ile çalışmaya başladılar. Uzunca bir süre çalıştıktan sonra peter uyuşmuş ayaklarını açmak için ayağa kalktı ve örümceklerin olduğu bölüme geçti.




Çeşit , çeşit genetikleri ile oynanmış onlarca örümcek türü vardı.
Zıplama geni ile oynanmış…..
Kamuflaj geni ile oynanmış…..
Ürettiği ağ sıvısı ile oynanmış…..
Reflex gücü ile oynanmış…..(ki bu örümcek türlerinin reflexleri o kadar güçlüdür ki artık bu reflex olayı 6. His gücüne dönüşmüştür.)




Örümcekler gibi farklı bir sürü örümcek türü vardı.
bir fanusun üzerinde X- Örümcek Toplama deneyi yazıyordu. Camda resmi vardı fakat fanusta örümcek yoktu. Dikkatli bir şekilde fanusun içinde örümceği ararken birden elinin üst tarafında keskin bir acı hissetti.




Owwwww dedi sesli bir şekilde.

Ben amca arabayı hareket ettirdi doğruca Oscorp’a dorğu gidiyorlardı.
Şirket sanki bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibiydi….




Büyükçe bir giriş…..
Sürekli bir şeyler ile uğraşan bilim adamları ve askerler….. (Oscorp aynı zamanda ordunun en büyük silah tedarikçisidir)
Ve girişte ziyaretçileri karşılayan ve Oscorp’un yaptıkları hakkında bilgi veren kocaman bir hologram kadın….
Kapıdan girdiği zaman onu Mary Jane Watson karşılamıştı….
“gene geç kaldın” dedi kız.




Peter saatine bakarak “sadece 5 dakika” dedi.
“ 5 dakika yeterince uzun bir zaman” ve ekledi “ sevgilin olacak kıza şimdiden acıdım”
Peter ilkokul’dan beri Mary Jane’e aşıktı ama genelde sessiz bir ve içine kapanık bir kişi olduğu duygularını hiçbir zaman açıklayamamıştı.
içinden “ belki bir gün sen olursun” demişti.
Hadi dedi kız gidelim daha yapacak çok işimiz var.

2 YIL ÖNCE…..

- Hadi peter okula geç kalacaksın
- Tamam ben amca geliyorum bi dakkaaaaa
- Gelmezsen tek başıma gidicem
- O zaman Oscorp’a giremezsin ben amca
- Amacım Oscorp’a girmek değil evlat seni zütürmek
- Geldim ben amca




Peter parker dönem ödevini hazırlamak için Oscorp’a gidecek ve oradaki bilimsel verilerden yararlanacaktı. Evleri Oscorp’a uzak olduğu içinde ben amcası onu zütürmeyi kabul etmişti.
- Projen ne ile alakalı evlat ?
- Anlatsam anlicakmısın ben amca ?
- Bi dene bakalım belki anlayacağım bişiyler çıkar.
- insan ve böcek dnalarındaki benzerlikler diyelim kısaca
- Anladıımmm kurt adam gibi diyosun yani
- Yani yaklaştın sayılır
Ben amca arabayı hareket ettirdi doğruca Oscorp’a dorğu gidiyorlardı.

Eline sağlık

arkadaşlar bugünlük bu kadar yarın devam edicez...

O ZAMANA KADAR

iYi OKUMALAR...

Örümcek adam kamyonun üzerinden ağlarını yüksekçe bir binaya doğru atarak ilerledi.




Kamyonun gidiş hattında iki binanın ortasına ağlarını kullanarak büyükçe bir sepet yaptı ve kamyonun gelmesini bekledi tamda düşündüğü gibi olmuştu kamyon olduğu gibi sepetin ortasına girmiş ve durmuştu. Şoför kamyondan çıkarak kaçmaya çalıştı elinde makinalı bir tüfek vardı arkasından gelen örümcek adamın üzerine doğru ateş etmeye başladı




ama tek bir kurşunu bile isabet etmemişti. Örümcek adam bütün gücüyle adamın çenesine bir tekme atmış ve tek tekmede adamı yere sermişti. Ellerini ve ayaklarını ağları ile sardı fakat adam sürekli küfür ediyordu. “ babalara kötü söz söylenmez” diyerek ağzına da ağlarından attı ve adamı susturdu.
Hemen polisler gelerek adamı zütürdüler çevredeki halk alkışlamaya ve örümcek adam’a tezahürat yapmaya başlamıştı.
Fakat….
Aradan birisini gördü…..
Yüzü beyninin duvarlarına kazınmış biriydi bu…..




BEN AMCA……
Tekrar dikkatli baktığı zaman görüş açısından çıkmıştı….
Ama onu orada gördüğüne yemin edebilirdi…..

Bulunduğu yerin 4 blok ötesinde bir büyükçe bir kamyon arabaları önüne katarak ilerliyordu.
O sırada kulaklığından olayı duydu radyodaki adam deli gibi bağırarak anlatıyordu.




“ New york sakinleri şu an dışarı çıkmak için pek uygun bir zaman değil çünkü manyağın biri arabaları önüne katarak ilerliyor. Kamyonda Oscorp’a ait olan Plutonyumların olduğu gelen bilgiler arasında….”
Örümcek adam “ Güne hızlı başlıyoruz” diyerek kamyonun olduğu yöne doğru ilerlemeye başladı. Kamyonun üzerine geldiği zaman kendini boşluğa bıraktı ve aracın kasasına düştü.
Şöförün olduğu yere doğru ilerledi ve yukardan şoförün olduğu yere baktı.
“ sayın şoför size kötü bir haberim var ben örümcek adamım ve az önce sizi yakalamış bulunuyorum” dedi.
Şoför camı kapattı ve sürmeye devam etti.

ERTESi GÜN……….
RADYO iNCi…..

Örümcek Adam gökdelenlerin arasında gezerken bir yandan da kulaklığı ile radyo dinliyordu…..



“ Günaaaaayyydıınnnn New York sakinleriiiiiiiii gene bir haziran sabahında beraberiz…. Şehir içi ana hatlarının temiz olduğu bilgisi geliyor. Trafik gene olması gerektiği gibi anlayacağınız. Hava sıcaklığı şu anda 25 derece ve artmaya devam ediyor günün en yüksek sıcaklığı 35 derece olacak…Central park misafirlerini tüm gün beklemeye hazır alın kolanızı,fantanızı gidin çimlerin üzerinde güzel güneşin tadını çıkartın eyyyyy milllettttttt…….. Örümcek Adam’ın dün yaptıkları gerçekten inanılmazdı değil mi,



bu adam gerçekten hayal gücümüzü zorlayan şeyler yapıyor dostlarım…..Bu arada Tony Stark’ın ne kadar kurnaz olduğunu öğrenmiş olduk…..




adam sana zırhını verirmi lan ne kadar aptal insanlar var ya…. Dünkü olaydan sonra Brooklyn Köprüsü bakıma alındı ve emniyet müdürlüğünden aldığımız bir habere göre saldırgan uzunca bir süre hapiste kalacak gibi……evvvet New Yorklular sıradaki şarkımız bizden MAHALLEMiZiN GÜLER YÜZLÜ KOMŞUSU ÖRÜMCEK ADAMA GELSiN…..GÜNAAAAYDIIIIIIIIIIINNNN……UYUMAYIN
LAAAAAAAAANNNNN……..”

https://www.youtube.com/watch?v=QvN9sUf4bb0

Bi sorun olsaydı radyodan belli olur diye düşündü peter ve gökdelenlerin arasında dolaşmaya devam etti.

“ hoşgeldiniz hanımefendi koşunuz erken bitmiş bay örümcek adam sizi eve kadar bıraktı herhalde “ dedi.
Evet peter Benjamin parker örümcek adam evinin önüne kadar bıraktı.
May halaya dönüp peter ne kadar zamandır evde diye sordu. May hala zaten evde olduğunu bile bilmiyordum kızım dedi o yokken odasına girilmesinden hoşlanmadığı için hiç kontrol etmedim.
Bir dahakine ben söylediğim zaman odasını kontrol edebilirmisin diye sordu.
Tabiki fıstığım dedi may hala seve seve bunu senin için yapabilirim.
Gwen nerde peter diye sordu Mary jane.
Erken çıktı diye cevap verdi peter parker buraya doğru gelen bir şeyden rahatsız oldu heralde.
Gülüştüler…..
O akşam yemeğini beraber yediler.
Akşam olunca peter parker tekrar mary jane’i evine bırakmıştı.

Mutfağın cdıbının açık olduğunu gördü peter oradan girebilirdi ama may halaya yakalanmaması lazımdı. Yaşlı kadın peter’ın örümcek adam olduğu gerçeğini kaldıramazdı zira.
Pencerenin üst tarafına geldi yukardan içeri doğru baktı güzel dedi içinden may hala ortalıklarda yok hemen içeri girdi fakat koridordan may halanın sesi geliyordu “ pasaklı çocuk ne olcak gene çamaşırların içine etmiş nedense bu çocuk kendi çamaşırını ne zaman kendi koysa bütün herşey kırmızı ve mavi oluyor”




Peter hemen zıplayıp tavana yapıştı….sessiz olmaya özen gösteriyordu…may hala altından geçti ve çamaşır makinasına yöneldi bunu fırsat bilen peter tavandan ilerleyerek odasına gitti.
Odasına girdiği gibi zilin çalması bir oldu. Kapıda gene Mary Jane vardı. Üzerinde koşu için giydiği fakat başından geçen olaylardan sonra kıvrış kıvrış olmuş eşofmanı vardı.
“Merhaba may hala peter’a bakmıştım”
Sanırım peter gene evde yok fıstığım derken odadan Peter çıktı. Kostümünü çıkarmış ve peter parker haline bürünmüştü

Okuyorum

Doğruca eve gidiyordu telefonu çaldı arayan mary jane idi.
- Peter tahmin et ne oldu ?
- Ne oldu birinci mi oldun yoksa ?
- Hayır daha önemli
- Neymiş bakalım
- Örümcek adam beni kurtardı
- Owwwww ne kadar sevindim anlatamam tatlım
- tamam senden izinsiz gittiğim için özür dile…..
- bi dakka hayatım Gwen sanırım bir şey söylicek ben seni birazdan arasam olurmu ?
- yanında Gwen mi var peter ?
peter telefonu kapatmıştı acilen eve doğru ilerlemesi gerekiyordu çünkü mary jane’in onun evine doğru koşarak geldiğinden adı gibi emindi. Allahtan camı çıkmadan açık bırakıyordu yoksa geldiğinde içeri giremezd……
fakat gördüğü şey karşısında çığlık atmamak için kendini zor tuttu…
CAM KAPALIYDI……TANRIM CAM KAPALI….NE B.K YiYCEM BEN ŞiMDi…..MARY JANE BiRAZDAN BURADA OLUR…..TANRIM…TANRIM….