ömrümü siken karının hikayesi

@2 sen çekici gelmedin birden panpa bekleme yapma

Evet sene 1999 liseye geçmişim, şehrimde yeni deprem olmuş her yer yıkık, her yer virane…
Her tarafta iş makinaları, her tarafta kamyonlar, toz toprak, ölüm kokusu sinmiş resmen Adapazarı’na… biz merkezi bir yerde otururken binamız 5 katlı diye daha şehre yakın bir köye tek katlı evimize taşındık, başımızı sokacak bir yerimiz vardı şükürler olsun, insanlar depremden sonra yıllarca çadırlarda barakada yaşadı.
Vel hasıl kelam okullar çok geç başladı, hatırlamıyorum şimdi ama baya bir geç başladı, deprem yeni olmuş okuldaki hocalar kimseyi sıkmıyor, canı sıkkın olan piskolojim bozuk diye takılıyordu ortalıkta, o sene dersi kötü olan iyi olan herkes sınıfını geçti kimse kalmadı, bende dersleri kötü olup geçen tayfadandım. Ben tip olarak yakışıklı olmayan ama özgüveni yerinde herkes tarafından tanınan ve sevilen bir amcıkağızlıydım, kavgadan kaçmayan dayak yiyeceğini bile bile 30 kişiye posta koyan standart bir adapazar hafızıydık…

Bir gün okulda gezerkene onu gördüm, hiç görmemiştim bundan önce onu, hiç dikkatimi çekmemişti ama bu güzellik nasıl olurda gözden kaçardı?
Sarı saçlı, yeşil gözlü, fiziği çok düzgün ay gibi parlıyordu, inanılmaz hoşlandım, kitlendim kaldım resmen. Hemen ona bura sorarak sınıfını tespit ettik, hergün sınıfına giderek insanlarla şakalaşıyor onun dikkatini çekmek için elimden gelen her şeyi yapıyordum. Okul geç başladığı için haftasonları da ders oluyordu, okulla işim olmadığı halde her haftasonu onunla karşılaşmak için okula gidiyordum.

laaaan yok mu kimse aq ya?

rizorvıd

anlat amk dinliyoruz iste

reserved

reserved akşam gelcem entry birikir
edit:@11 o ne lan

buraya rez alayım belki bu başlık uçar bende ünlü olurum.

http://data.ero-advertisi...ampaigns/39370/111878.gif

Bunca uğraş boşuna değilmiş, dikkat çekme çabalarım sonuç vermişti, ben gelip millete laf attığım zaman yan yan bana baktığını birkaç kez gördüm, hatta ona laf atmadığım halde millete yaptığım esprilere gülmeyede başlamıştı.
Ve büyük gün gelip çatmıştı, bir haftasonu okul çıkışı yanına gittim;
Ben - dursun / o – Fadime
D: Fadime pardon, rahatsız etmek istemezdim ama sana bir şey söylemem lazım,
Döndü baktı bana yeşil gözleriyle, burnu gözleri dudakları kusursuz oran denilen şeye yakındı bence, hiçbir yeri göze batmıyordu, altın rengi saçları ve yeşil gözleri bana baktı soru işaretleriyle;
D: Fadime, ben araya insan sokmayı onla bunla laf göndermeyi sevmem, ama senden acaip hoşlandım, seni bundan 3 hafta önce gördüğümden beri düşünmeden edemiyorum ve sana açılıyorum, benimle çıkar mısın? Seninle mutlu olmak istiyorum?
F: tamam, dedi ve yürümeye başladı, hiçbir şey demeden… ben afallayıp kaldım olduğum yerde, bu kadar kolay mıydı ya la?

liseden hikayemi olur amk.. üniye gel hızlıca

Peşinden gitmedim, ama ayaklarım yere basmadan yürüyordum resmen. Hassgibtiiiiir diyip duruyordum kendi kendime, eve gittim, anamın babamın verdiği zor işleri bir çırpıda halledip odama çekildim ve ona mektup yazdım, bu mektupta hatırladığım tek şey ise cep numaramı yazdığımdı…

Ertesi gün yine görüştük mektubu verdim telefon numaralarımızı aldık…
Derken günler haftaları haftalar ayları kovaladı… ilk senemiz gayet liseli ilişkisi gibiydi, elini tutayım dudağının kenarından öpeyim falan filan, çoluk çocuk muhabbeti dıbına koyiim işte… lise ikinci sınıfta daha yakınlaştık, her abaza türk genci gibi ilk iyişmemizi Sinemada yaptık, burada ilginç ufak tefek ileri gitmeler derken dahada yakınlaştık, lise sonda ise gerçekten liseli işi sürtünme ilişkilerimize başladık.

"ölüm, sevişme ve gözyaşı ve bomba bir sonla biten aşkın ızdırabıdır bu (:"

bu ne demek amk hepinizin babası quentin tarantino mu amk!?

Töbe

rezerved yaz amk

@10 için up amk ahahaha

Bir gün bizimkiler köye fındığı gittiği zaman eve çağırdım, yine diyorum bazen otuzbir çekerken bile halen daha onun güzel vücudu kıvrımları aklıma geliyor, inanılmaz güzel bir yüz bir o kadar güzel bir fizik, artık daha rahatız çırılçıplak soyunup öpüşüyoruz göğüslerinin arasında git gel yapıyorum derken kendisi dedi arkadan yapalım mı diye, ben şok oldum aq, olurmu olmazmı derken yegane cinsellik eğitimimiz olan ferre filmlerde yapılanlar geldi aklıma, hemen zeytinyağıyla işaret parmağımı ıslattım ve ufak ufak zütünün üzerine baskı yapmaya başladım, baktım ki ilk boğuma kadar kusursuz giriyor bizim oğlanın kafasını yağlayıp bastırmaya başladım ufak ufak, tam girdi derken artık dayanamamıştım sırtına boşaldım ama nasıl bir zevk nasıl bir kıvranma nasıl bir gülüşme var aramızda inanılmaz, benim gerçek manada ilk ciks deneyimimdi bu, daha sonra tekrar kalktı ve yine uzun uğraşla kafasını sokmayı başardım, altımda hem inleyen hem ağlamaklı bir sesle acıyo diyip derin derin nefes alan güzel sarışın bir kadın vardı, bazen göz göze gelirdik ve inanılmaz elektrik akardı bakışlarımızın arasında.

O günden sonra düzensiz olarak fırsat buldukça arkadan çalışmaya başladık, ama lise sona geldiğimiz için inanılmaz bir dershane programı vardı ve pek görüşemiyorduk, o zaman modaydı sınırsız tarifeler vardı, acaip gibmiştir bu tarifeler ilişkileri!! Sürekli telefon sürekli sms derken hem sosyal hayattan kopmuştuk hemde ilişki iyice taka sarmıştı, ama çok ilginçtir tüm ilişki sürecimizde hiç ayrılmadık, bir kere ayrıldık ve tam ayrıldık, ama bu ayrılık yıllar sonra yine bir buluşmaya sahne olacağını ne ben bilirdim ne o panpalar, 29 yaşında yapmış olduğum en inanılmaz gibiştir o, daha oraya var vakti gelince anlatırım heyecan yapmayan canımı sıkmayın!

Neyse kaynanasızlar, üniverste sınavı gedi çattı, o kaldı adapazarında ben gittim istanbul’a. Sürekli telefondan siber sex yapıyoruz, kendi kendimizi yetiştirdik resmen, her şeyin ilkini birlikte yaşadık birlikte yaptık, çokta güzel gibişiyoruz, hatta hatta sürekli yaptığımız bir şey vardı, kocaelin’e giderdik sürekli adapazarında millet görmesin rahat rahat gezelim diye, dönüşte sürekli ben araba kullanırdım o bana yol boyunca sakso çekerdi, inanılmaz fantaziler inanılmaz tecrübeler…
Günler geçiyor bir ilk bahar günü çıkma yıldönümümüz, haftalar öncesinden planlar yapıldı Fadime bana gelecek diye.