-
26.
+33Masadaki herkesin huzuru kaçmış, kalksa mıydık muhabbetine başlamışlardı, bundan tam emin değildim, dediğim gibi masayla ilgilenmiyor sadece tahminlerde bulunuyordum, adamların sadece kafalarını görüyordum, o derece uzak bir masaya geçmiş, biraz rahatlamıştım, garson servisleri taşıyordu, iyi soğumuş bir duble rakı vardı serviste, aptal bir sırıtma belirmişti suratımda, bardağı fondipleyip şerefeee!! diye bağırmak istedim, olmadı. Bir şeyler ters gidiyordu.
-
27.
+31Ters giden bir şeyler vardı, birazdan silahını çıkarıp havaya ateş edecek olan adam, ayağa kalktı, masadaki arkadaşlarına labe öpecem la, diyip tek tek öptü, yüksek sesler geliyordu masadan, bu sefer bağırmıyorlar, şarkı söylüyorlardı, adamın belindeki silahı çekip, kafama sıkmak, her şeyden kurtulmak istiyordum. Gözümü kırpmadan izliyordum neler olacağını.
-
28.
+32Telefonum çalıyordu, arayan taksiciydi, taksici iyi birisiydi, istemsizce açtım telefonu, tam kulağıma zütürüp bana galdaş demesini beklerden, çok büyük bir ses duyuldu, ses mekanın içinde yankılanıyor, herkesin hafızalarında sonsuza kadar devam edecek olan bir yolculuğa başlıyordu.
-
29.
+32Mekanın tepesindeki dev şamdan, 10 dk önce oturduğumuz masanın üzerine düşmüştü. Masadan servisleri taşıyan garsonu aradı gözlerim, mekanda yoktu, ayağa kalktım, çok yavaş bir şekilde yıllardır oturduğumuz masaya doğru gidiyordum, yanılmıştım, garson mekandaydı, ama artık bir sivrisinek gibi ezilmiş ve ölüyordu.
-
30.
+36Herkesin bir hikayesi vardı bu hayatta. Ben garsonun son saatlerine yetişebilmiştim, bunun için bir özür borçluydum ona, hikayesine dair hiçbir şey bilmiyordum, ama sonunu izliyordum. Hiçkimse böyle bir şeyi haketmiyordu. Üstelik ölecek olmamın verdiği ruhsal kriz anlarında çokca kez ona bağırıp, kalbini kırmış, kendini bir tak parçası gibi hissetmesini sağlamıştım. Eş zamanlı olarak aynı duyguları yaşıyorduk, vücudunun büyük bir kısmı ezilmişti, bunu biliyordu ve yaşamak gibi bir umudu yoktu.
Eğildim, kulağına özür dilerim kardeşim, sana bir hayat borçluyum dedim, sorun değil anlamında göz kapaklarını kırptı, bir hikaye daha bitmişti. Ayaktaydım işte, ölmedim, yaşıyorum demek istedim. Olmadı. Başım dönüyor, midem bulanıyordu. -
31.
+32Kendime geldiğimde yerde Ezginin kucağındaydım, gözlerimi açmaya çalışıyordum, bunu başardığımda gördüğüm ilk kişi galdaştı.
La galdaş iyi misin ? dedi, korkmuş ve üzgündü, ne işi vardı burada ? niye gelmişti ? Taksici galdaş iyi misin diyince, bizimkiler ayıldığımı anlayıp yanıma gelmişlerdi, Taksici her şeyin farkındaydı, gözlerinde bunun korkusu vardı. Kağanın sesi geliyordu, ben olmasam öleceklerinden bahsediyordu. -
32.
+29Mekanda ben, Nazlı, Ezgi, Kağan, Galdaş, Aylin ve Cenk vardı, ismini bilmediğim bir kaç garson olayın sokunu atlatmaya çalışıyor, barın arkasında bulunması gereken jack şişeleri, herkese 2-3 şişe düşecek şekilde yerlerde sürünüyordu. Konuşmadım, anlatacaktım, anlamayacaklardı, usulca kalktım, bara doğru yürüyordum, barın arkasına geçtim, burada herr şey vardı. Yanıma bir kaç şişe viski ve votka alıp, hadi, dedim. Gidip bir şeyler yapalım.
-
33.
+30Herkes aynısını düşünüyor olmalıydı ki, saniyeler sonra arabaların yanındaydık, arabalara dağıldık, Nazlıların evine gidiyorduk. Ben ve Ezgi galdaşın arabasına bindik, ölüm sessizliği vardı içerde, yol susmuş, arabanın motoru susmuş, anlatacağım şeyleri bekliyorlardı.
Ezgi ağlıyor, olayın şokunu atlatamıyordu. Galdaş sessizliği bozdu. -
34.
+28Sahiden, taksici niye yanımızdaydı ? Sormamıştım, ama anlatmaya başlamıştı. Bu gece nöbetçi olmadığını eve dönmeden beni otele bırakmak için aradığını söyledi, telefonu açtığım sırada düşen şamdanın sesini o da duymuştu, dün ölümden döndüğümüzü, arabayı durdurmasaydım öleceğimizi o da biliyordu, yine o tarz bir şeyler olduğundan şüphelenip, apar topar beni bıraktığı meyhaneye geldiğini anlattı.
Ezgi dün yaşanan olayı duymanın etkisiyle yeni bir şok geçiriyordu. Her şeyi soruyor, ağzımdan çıkan her kelimede daha da şiddetli ağlıyordu, ikiside her şeyin farkına varmıştı artık, ne yapacağımızı değil, ne yapmamamız gerektiğini çok iyi biliyorduk. -
35.
+25Nazlılar önden gidiyor, biz arkadan takip ediyorduk. Olan biten her şeyi anlatmıştım. Galdaş paniklemiş, Ezgi bayılmak üzereydi. Galdaş, silah sıkan adamların kaçıp kaçmadığını sordu, ters giden yer burasıydı, silah bu gece hiç patlamamıştı. Onun yerine tepedeki dev şamdan düşmüş, bizim yerimize garson ölmüştü, silah, evet silah, bir şeyler olmuştu, ölüm ihtimalimiz ortadan kalkınca, döngü bozulmuş, yeni bir döngü başlamıştı, belkide şamdan ilk döngüde yine sallanıyordu, dikkat etmemiştim, yada olayın şokuyla hatırlayamıyordum.
-
-
1.
0Rezervasyonizm 9. sayfa 216. entry
-
1.
-
36.
+30Nazlıların evine gelmiştik, o şamdanın düşeceğini nasıl tahmin ettiğimi, onları ölümden nasıl kurtardığımı konuşup, bana teşekkürlerini sunup, ölmedikleri için şampanyalar patlatacaklardı. Sonunda bir gün öleceğini bile bile, yaşadığına sevinen bütün ahmaklar gibi.
-
-
1.
0Güzel gidiyon panpa helal
-
1.
-
37.
+36Dediğim gibi Kağan iyi kalpli ama salak bir çocuktu, içeri girer girmez boynuma sarılıp, aslansın kardeşim aslaaann diye bağırdı. Herkes mutlu olmaya hazırlanıyordu, her şeyin içine sıçacaktım, üzgündüm.
Salona geçtim, dekoratif olarak salonun ortasına yerleştirilmiş, aslında hiçbir taka yaramayan masanın yanına çömeldim, Nazlıdan çok fazla kağıt, çok fazla kalem istedim, Ezgi ve Galdaş yanıma oturdular, çok sakinlerdi, bütün olup biteni biliyor, neler olacağını merak ediyorlardı. -
38.
+33Ölmedikleri için mutlulardı, gözlerinden belliydi, herkes masanın etrafına toplanmış, yanımda getirdiğim viski şişeleri açılmış, kutlama yapıyormuşcasına bekliyorlardı.
Herkesin kalem kağıtları eline aldığını gördükten sonra, ne yapmaları gerektiğini anlatmaya başladım. Herkes kağıtlara, mekanın kapısından girdikten sonra gördüğü, tanık olduğu her şeyi maddeler halinde yazacaktı. Ne gereği var olum ya, sherlock holms'cülük oynamanın ne gereği var ölmedik işte, dedi Cenk.
Bütün kalemleri beyni milyon parçaya bölününceye dek kafasına saplamak istediğimi anlamış olmalıydı. Sustu, yazmaya başlamıştı, ben ise sigaramı içiyor, gözümden kaçırdığım şeyleri görebilmek için, onların neler gördüğünü merak ediyordum. -
-
1.
+5 -10Şaşılacak bir iş
Edit:Harbi amk niye çuguladınız aq -
-
1.
+4 -9niye çuguladınız lan adamı
edit : bende çuguladım -
2.
+3 -1niye çuguladınız dıyen adamı neden cuguladınız lan
-
3.
+1 -1Çugu bigule
diğerleri 1 -
1.
-
1.
-
39.
+31Tek başıma yarım paket sigara, yarım şişe jack bitirmiştim, onlar yazmayı bitirememişti. Bekliyordum, her ayrıntıyı görmem her şeyi duymam gerekiyordu, galdaş sıkıntılı olduğumu anlamış, geçer galdaş geçer diye teselli etmeye çalışıyordu, çok iyi adamdı dıbınakoyim.
Kağıtları topladım, sınav süresi bitmişti, herkesden sessiz olmasını rica edip okumaya başladım, tane tane, ve yavaşca okuyordum. Benim kağıdım bomboştu, ben o mekana 2 kere girmiştim, ilkinde ölmüş, ikincisinde hayatımı kurtarıp, insanların ölümünü izlemiştim. 2 kere girdiğim halde görmediğim, dikkatimi çekmeyen maddeleri kendi kağıdıma topluyordum. -
-
1.
+6 -1dedem bana galdaş demeye başladı devam
-
1.
-
40.
+27Bütün kağıtları okumam saatler sürmüştü, kağıdım ise tamamen dolmuştu. Sonuç olarak o meyhaneye ölmeye yada hayatımı kurtarmaya gitmiyordum, bazı şeylere dikkat etmemiş olmam normaldi, arkadaşlarımla güzel sohbetler edip, geri dönecektim. Olmamıştı. Diğer bütün kağıtları masadan aşşağıya atmıştım, masada tek bir gerçek vardı, o da benim kağıdımdı.
-
-
1.
+2 -15galdaş tamam güzel yazıyonda şu partları az uzun at be 2 satır bişey atıyosun sürekli
edit : niye çuguladınız ne yaptım amk
-
1.
-
41.
+27Kağıtta yazan maddeleri okuyordum, maddeyi yazan kimse, ayrıntılı bilgi alıyor, diğerlerinin bununla ilgili fikirlerinin olup olmadığını soruyordum.
Kağana salak dediğim için, içten içe kendime kızıyor, ondan özür diliyordum.
Yan masadaki muhabbeti dinleyen tek kişi oydu, ve neler konuşulduğunu kelimesi kelimesine hatırlıyordu.
Adamların bir ticari anlaşma üzerine konuştuklarını, ihaleyi rakip şirketten alabilmek için onu sarhoş etmeye çalıştıklarını anlattı, silahı olan adam masadan mutlaka kalkacaktı ve rakısına metilfenidat atacaklardı, metilfenidat uyarıcı bir maddeydi, normal koşullarda, konsantrasyon artıran, odaklanmaya yardımcı yasal olmayan bir maddeyken, alkol bunun tam tersini söylüyordu, ateş ve barut ne ise, alkol ve metilfenidatta böyle bir şeydi.
Gözlerimi masaya dikmiş, neler olup bittiğini anlamaya çalışırken, kağanda baktığım yere bakmış ve adamların tedirgin olduğunu görmüştü, anlattığına göre dakikalarca gözümü bile kırpmadan masaya bakıyormuşum, aynı şekilde kağanda bana ve neye baktığıma bakıyormuş.
Aradığım kişinin lavaboda olduğunu anladığımda lavaboya gitmek için ayağa kalkmışım, bunu gören diğer adamlar, onlara doğru geldiğimi sanıp fazlasıyla korkmuşlar, kağan öyle diyordu. -
42.
+27Ben kalktığımda hala onları dinlemeye devam eden Kağan, benim lavaboya girişimle, adamın çıkışı arasında geçen dakikalar boyunca, adamlar benim gizli koruma olabileceğimden süphelenmiş, asıl adamın çıkışını beklemişlerdi, ben girdikten 5 dk sonra çıkan adam ve adam çıkmadan masadan kalkmayan kağan, bütün planı bozmaya yetmişti.
-
43.
+24Masayla sürekli göz teması kurduğumuzdan ilacı atacak zaman bulamamışlardı, adamın arkasından lavaboya gitmem diğerlerini daha da şüphelendirmişti, ben kalktığım halde göz temasını devam ettiren kağan, bütün döngüyü bozmuştu.
Rakısına metilfenidat atılmadığı için, adam sarhoş olmayacak, ihaleye kaç milyar bastığını söylemeyecek, diğerlerine olan baskınlığını koruyacak, kendini dostça bir buluşmanın içinde zannedip, silahına davranmayacak, Ezginin beyni patlamayacak, adamım üzerine atlamayacaktım. Ne mi olacaktı ? Çakırkeyf olmanın verdiği rahatlık ve koyvermişlik hissiyle ayağa kalkıp hepsini öpecek ve beraber şarkılar söyleceklerdi. -
44.
+22Döngü bozulmuştu bir kere, masadan kalkmamıza gerek kalmamıştı, o silah o gece patlamayacaktı, kalkmıştık, bunu ben istemiştim, ve bu yeni bir döngü başlatmıştı, eğer biz oturmaya devam ediyor olsaydık muhtemelen şamdan masaya düşmeyecek, kimse ölmeyecekti.
-
45.
+60Okuyan herkese teşekkürler, tüm entryleri mobilden giriyorum ve bu beni fazlasıyla yoruyor. Biraz soluklanacağım beyler, 1 saat içinde güzel ve uzun bir partla dönmüş olurum, hepinizden tek ricam, ben yokken ana entry ve hikaye entrylerini şukulamanız, bu gerçekten beni motive ediyor, başlığı canlı tutmak adına, okuyan herkes birer kere uplasa yeterli olur. Şimdiden teşekkürler.
Edit: Pm gelmiş mobilden hikaye mi yazılır, bizi mi gibiyorsun, yazmayacaksan yazma demişler.
Edit2: Böyle bir kurguyu mobilden en fazla anan yapar diyenlerde olmuş.
Edit3: Prim yapmak için, beklettiğimden bahsedenler olmuş, gece 4 te okuyan tek bir kişi vardı diye part giriyordum.
Kanıt : http://www.imgim.com/scre...t_2016-03-20-14-31-44.png
başlık yok! burası bom boş!