1. 1.
    0
    Evet binler , size çok temiz yalansız ve net bir hikaye anlatıcam, yaklaşık 10-15 sene öncesine dayanan bu hikayede ana kahraman burak abi ve ben. Pizza attım fırına çıktığı gibi devam ediyorum.
    Açıkçası hikayenin sonu tam olarak dün bitiyo, yani yakın zamanda gazete okuyan yada tv izleyen varsa kimden bahsettiğimi anlicaktır.
    ···
  2. 2.
    0
    @3 bekle kardeşim atıcam capsi. Dr.Oatker mozarellalı. üzerine 1 tane pınar salam dilimledim.
    ···
  3. 3.
    0
    Evet abilerim ablalarım, lafa nerden başlasam,
    90 ların sonlarına doğru, ben henüz 7-8 yaşlarındayken, apartmana yeni taşınmıştık.
    2 alt katımızda , çapraz dairede burak abiler oturuyordu. Ben burak abi ile sokağa ilk çıktığımda tanışmıştım, kendisi benden 4-5 yaş büyük, iri cüsseli, turuncu saçlı yeşil gözlü pgibopat bi abimdi. Tüm mahalle olarak oynanan saklambaç geceleri, yok şişe cevirmece, cin hikayeleri vs ile dolup taşan çok keyifli bir çocukluk dönemim vardı o yıllarda. Ama en güzel kısımlar hep burak abi varken oluyordu, o ne zaman bir yere gelse , insanların neşesi katlanıyor, hemen yüzler gülmeye başlıyordu. Espriliydi ama öyle gibko laf ebeliği yapmazdı, daha çok kıvrak bir zekanın ürünü olurdu esprileri. Neyse, burak abi gel zaman git zaman beni diğer çocuklardan daha ön planda tutmaya başladı, ufak tefek görevler veriyor, bazende 2-3 lira harçlık bırakıyordu.
    Mesela hadi git bakkaldan kola al gel içelim, paranın üstü sende kalsın.
    Yada , al bu tasoları artık oynamıyorum vs gibi küçük jestler işte anlayın.
    ···
  4. 4.
    0
    Bi haftasonu, yanlış hatırlamıyorsam pazar, burak abi beni evlerine bilgisayar oynamaya davet etti( tecavuz, taciz vs bekleyenler, avcunuzu yalarsınız, gerçek hikaye diyoruz). Kapıya geldi annemden izin aldı, ben de o yıllarda bilgisayar oynamaya acayip hevesliyim ve bizim evde hala atari oynandığı için bilgisayar oynamak benim için büyük lüks.
    ···
  5. 5.
    0
    Heyecanla üzerimi değiştirdim, koşarak burak abinin yanına gittim, evlerine girdik. Daha önce 1-2 kez ailemle gelmiştik burak abilere ama öyle evi pek gezme imkanım olmamıştı. salonları ingiliz kraliyet ailesinin evine benziyordu, çok etkilenmiştim. Evin her tarafı süs doluydu. Burak abideki serseri potansiyelini düşününce ailesi ile ne kadar uyumsuz olduğunu anlamıştım. Burak abinin odasına girdik ve ( bundan sonra konuşma şeklinde devam edicem biraz)
    -ee nabıyon, okul nası gidiyo?
    -iyi burak abi nasıl olsun
    -iyi iyi, sen quake biliyon mu ?
    -yok abi, o ne ? ( bilmediğim için utanmıştım amk)
    -gel bak açayım.
    Bilgisayarın tuşuna bastı, windows 98 ekranını bilen bilir. Bekledik öyle 1-2 dakika, burak abi dergi okuyordu(PC life yada level gibi bişey, hatırlamıyorum).
    Bilgisayar açıldıktan sonra Quake III ekranı geldi karşıma. O kadar heyecanlanmıştım ki içimden burak abiyi falan gibtir edip bilgisayarla sabaha kadar oynamak istedim. Oyunu görmesem bile şimdiden çok sevmiştim. Kırmızı parlayan yazılar, mouse hareket ettikçe çıkan ses falan. Çocukluk işte.
    ···
  6. 6.
    0
    Neyse, burak abi free for all seçip hepimizin aşına olduğu o uçmalı kaçmalı olan bölümü oynamaya başladı. Ben izledikçe kendimden geçtim, tabi o zamanlar en popüler oyunlar GTA II ,Sims, Heroes III falan, daha ortada adam akıllı birşey yok. Burak abi benimde oynamama izin verdi bi 15 dakika sonra. Ben hiç abartısız 2 saat boyunca aralıksız oynadım ve burak abinin yaptığı tek şey tavsiye verip, öyle yap böyle yap demekti. Hani düşünün siz 15 yaşındayken 7 yaşında veletle uğraşır mıydınız ? O uğraşıyordu . Keşke öz abim olsaydı lan, yemin ederim gözlerim doldu.
    ···
  7. 7.
    0
    ···
  8. 8.
    0
    ···
  9. 9.
    0
    ···
  10. 10.
    0
    ···
  11. 11.
    0
    oldu sanırım pizza resmi neyse, devam edeyim,
    Burak abi ile quake III ile kurduğumuz bağ, abi kardeş ilişkisine dönüşmeye başladı, mahallede sürekli beni koruduğunu biliyordum. Bilgisayar maceramız sadece quake III ile sınırlı kalmadı tabi, o dönem hangi oyun çıktıysa burak abinin bilgisayarda oynamaya devam ettik ve hemen hemen her akşam burak abilere gidip bilgisayar oynuyorduk. Bu arada burak abi alkol sevmezdi ama deli gibi sigara içerdi.
    ···
  12. 12.
    0
    ---h-t-t-p-:-/-/-i-.-h-i-z-l-i-r-e-s-i-m-.-c-o-m-/Y59nYz.jpg--- sokucam linkine artık.
    ···
  13. 13.
    0
    Bu arada, biz yeni bir araba aldık ve benim hayatta hala en çok sevdiğim koku yeni araba kokusudur. Kimileri tiksinmiş olabilir ama ne biliyim lan çok güzel geliyor işte o plastik ve naylon kokusu. Bilmiyorum o kokuyu bulsam alır sıkarım odama heralde. Aldığımız yeni arabada annem ve babam sigara içince ben kafayı yemiştim. Acaip kanıma dokunmuştu nedense. Zaten sigara kokusunu pek sevmiyordum. Sinirlendim eve döner dönmez arabadan indim, koşarak burak abinin yanına gittim. Ve
    -burak abi sigara kokusundan aşırı rahatsız oluyorsam ne yapmalıyım ?
    -sende iç
    -nasıl ya ?
    -sigara içen insan kokusundan rahatsız olmaz, al iç orda paket.
    Şaka yaptığını sandım, ama inat değil mi dedim, sinirliydim zaten, aman ne olucak dedim, paketi aldım , 1 sigara çıkardım. Burak abinin tepkisini bekledim. Baktım giblemeden bilgisayara bakmaya devam ediyor, sigarayı agzıma zütürdüm, çakmağı yakıp bekledim. Yine tepki yok. iyi ya dedim ve yaktım.
    Tabi nasıl içileceğini bilmediğim için baya öksürdüm, gözlerim yandı falan.
    ···
  14. 14.
    0
    @23 panpa küfretme yemek yiom bi yandan
    ···
  15. 15.
    0
    Devam,
    Sigarayı içmeye çalıştıkça burak abi gülüyor. Uzunca bir süre cebelleşip sigarayı verdim, o devam etti. Ama çok garip bir şekilde sigaranın kokusunu duymamaya başladım, yani o şekilde kendimi kandırdım heralde o yaşta. Sonuçta burak abi ne derse doğruydu. Sonra
    -burak abi bu sigarayı nasıl öksürmeden içiyosun ?
    -herkes başta öksürüyo, sonra geçiyo, bir de tat almaya başladın mı sigaradan uff dedi
    resmen beni alıştırmaya çalışıyo lan dedim, kızdım baya. sonra biraz sert bi şekilde
    -abi bende başlıyorum o zaman dedim
    -başlarsan başla banane dedi. güldü.
    Acaip sinirlenmiştim, böyle ciddi bir konuda bu kadar umursamaz olamazdı, sonuçta ben çocuktum
    ···
  16. 16.
    0
    içimden söz verdim kendime, öksürmemeyi öğrenene kadar sigara içip burak abiyi kandırıcaktım. Evde annemler tonla sigara içiyordu nasıl olsa, 1-2 tane ekgib olmasını fark etmezlerdi. Bu şekilde gece sigara içmeye alıştım, öksürüğüm duyulmasın diye kafamı yastıga gömüp öksürüyordum, sonra bir nefes daha. Ruh hastası bir kişiliğim olduğu için inadım inattır.
    ···
  17. 17.
    0
    1- 1,5 hafta sonra ciddi anlamda içime çekebiliyor ve öksürmüyordum, yani hafif tıksırıyordum ama öyle öhöoeee olmuyodu. Yine burak abilerin kapısını çaldım, girdim içeri. Baktım yine quake benzeri bir oyun oynuyor, hiç çaktırmadan cebimden sigaramı çıkardım yaktım. Tepki bekliyorum, fark etmedi.
    -Burak abi küllüğü uzatır mısın dedim
    Kafasını çevirdi, ölmüş dedesini görmüş gibi gözleri büyüdü,
    -olum sen manyak mı oldun lan bu ne dedi. Bi yandan şaşırıyor bir yandan da gülüyordu. inadına sigarayı daha heyecanlı çektim, hafif öksürdüm ama istifimi bozmadan bir sigarayı bitirdim. Burak abi sadece izleyip güldü.
    ···
  18. 18.
    0
    Şimdi niye bu kadar ayrıntı veriyosun diceksiniz, ben bu hikayeyi kimseye adam akıllı anlatmadım bu güne kadar. E adam da ölmüş amk, bırakında biraz ayrıntı gireyim. Pizzanın üzerine gözyaşlarım dökülüyo amk.
    ···
  19. 19.
    0
    Açıkçası, burak abiden sert bir tepki, abilik yapmasını beklerken, hatta tokat atmasını umarken , o hiçbirşey yapmadı, içiceksen iç bu senin kararın dedi sadece. Bende sigaranın cidden kokusunu almıyordum artık. Zaten ailem sigara içtiği için onlarda benim kokumu almıyordu( yada ben öyle sanıyordum). işte sigaraya böyle başladım, hala daha içerim, ilk içtiğim sigara camel di, camel in camel olduğu zamanlar hani. Hala daha kendimi bozmadım camel den devam ediyorum. Tadı bozdu tabi ama, insan alışınca değiştiremiyor. Neyse ,ayrıntıya girmiyim daha çok. Burak abi ile sigara muhabbetimizde böylece başlamış oldu.
    ···
  20. 20.
    0
    Artık burak abilere sadece bilgisayar oynamaya yada muhabbete değil, aynı zamanda sigara içmeye de gidiyordum. Bünyem mi hazırmış amk bilemedim, sigara bende aşırı bağımlılık yarattı. Çocuk yaşta daha okumayı yeni öğrenirken sigara içmek nedir dicekseniz, filipinlerdeki 3 yaşındaki bebeyi hatırlatırım. Burak abinin okulu bizimkinin hemen yanında olduğu için bazı tenefüslerde yine kaynatıyorduk.
    Birgün burak abilere gittim yine, kapıdan girer girmez bana şunu sordu
    -sen 31 çekmeyi biliyon mu ?
    -neeeee?
    duymuştum tabi 31 çekmek nedir falan ama hiç nasıl birşey olduğunu bilmiyordum.
    -31 çekmek ?( sesi korkmuş geldi onunda, bildiğimi sanıyordu heralde)
    -yok abi bilmiyorumda nerden çıktı dedim
    -hiç öyle merak ettim, bak şurdaki koliyi versene dedi.
    gittim koliyi getirdim, içi o zamanlar çok popüler olan Lombak, L-Manyak , kemik, atom vs gibi dergilerle doluydu. Ben o dergilerin içinde ne olduğunu hiç düşünmemiştim. Sadece büyüklerin okuduğu garip şeylerden biriydi. Burak abi bi sayfa açtı, orda 31i anlatıyordu.
    -al oku dedi
    -tamam dedim
    oturdum okudum, okudukça hem gülüyor hem de bir garip hissediyordum. Suçluymuşum gibi. Bir süre sonra bana bilimum ferregrafik dergiyi, kilitorisi, vajina içi yüzeyini, animal ferresine kadar herşeyi öğretti. bunları yaparken sanki bir öğretmenmiş gibi sorular soruyor, bir yandan da acaip daşşak geçiyordu benimle.
    -daha böyle birşeyi görmek için 10 senen var, acıyorum sana diyordu bana bi ferreyu izliyorduk.
    Şu ayrıntıyı da vereyim, sapık panpalarım, burak abim asla yanımda 31 çekmedi, yada herhangi bir şekilde bana dokunmadı, şimdi merak edenleriniz olucaktır, şimdiden ağzınızın suyunu geri çekin.
    Hele kemik dergisinin ilk sayısını bana okutmuştu burak abim okuma öğrenirken, çok gülmüştük.
    ···