-
1.
+1 -2o güne kadar, ruhani olaylara inanmayan bir ruh halim vardı.
olay bu senenin şubat ayına ait. rezervelerinizi alın.
başlıyorum.
sadece benim yazdıklarım için:
http://inci.sozlukspot.co...atıyorum/@sapanlavurbeni -
2.
+1 -2anan altımda
-
3.
+2yüzümdeki telaştan mıstık anlamış olacak ki bir şey sormadı.
derin bir of çekti ve boş bakışlar arasında yedinci caddede yürümeye başladık.
sessizliği bozuverdim titrek bir sesle: "birader ne tak yiycem ben?"
mıstık aynı ses tonuyla cevapladı "bize gidelim, anneme anlat olayları bir bir, biliyorsun o çok haşır neşir bir bildiği vardır, tanıdığı hoca falan vardır."
mustafa hoca deyince "zütümüzü mü gibtirteceksin üfürükçülere bin" desem de, artık bunları atlatmak için her yolun mübah olduğunu düşündüm.
"evde midir iklime teyze?"
mıstık cevapladı: "sohbete falan gitmediyse evdedir heralde, gidelim hadi."
arabaya atlayıp, tekrardan mıstıkgilin eve doğru yol aldık.
• ** -
4.
+2iklime teyzenin önerisi ne olacak bakalım düşüncesiyle kapının önüne geldik.
zile bastık: sessizliği bozuverdim kısık sesle
"dıbınakoyim başımıza gelenlere bak, millet duysa kafayı yemişsin gibik der"
mustafa ince pis bir gülüş yaptı gözlük altından.
konuşma esnasında zile tekrar basıyorduk ve kapı açılmıyordu.
evde olmalıydı iklime teyze oysaki?
mustafa "öööf... uyumuştur heralde ya da sohbete gitmiştir.
arabada anahtarım, alıp geliyorum." diyerek merdivenleri hızlıca inmeye başladı.
ben de mustafa'yı bekleyişe geçtim, içimde tedirginlik var hala.
apartmanların tavanını bilirsiniz, çoğunluğu cam tavan olur ve gökyüzü gözükür.
gözüm oraya ilişti bir anda. kargaydı, evet evet karga. bir tane karga tavanın üstünde camı didikliyor "tık... tık... tık... tık... " şeklinde.
kendi kendime "iyice kafayı yiyorsun dıbınakoyim, bırak kuş ne tak yiyosa yesin."
demeye kalmadan ikinci karga da tavana kondu.
ve üçüncüsü. ve dört...
dört tane karga camı kırmak istercesine tavanı didikliyordu "tık tık tık tık tıktık... " kesintisiz sesler eşliğinde, mustafa'nın merdivenin başına geldiğini gördüm.
• ** -
5.
+2apartmanın önüne geldiğimizde pis kokular geliyordu yine burnuma.
hayırdır inşallah deyip bu sefer sessiz kalmadım.
"mıstık dün akşamki lağım kokusunu alıyorum ben."
mıstık bembeyaz oldu "ciddi misin?" diye sordu titrek bir sesle.
"evet, ama bu sefer senin ağzından geliyor bu lağım kokusu"
deyip ufak bir tebessüm atıverdim.
"saat iki olmuş senin muallakliklerin yüzünden hiçbir şey yemedik, normal" deyiverdi.
biraz olsun yüzlerimiz neşeli merdivenleri tırmanmaya başladık.
mustafagilin evi en üst kat, merdivenin tam karşısında kalıyordu.
• ** -
6.
+2yine geldik kapının önüne, bugün ne çok uğrama eğilimi göstermiştik mıstıkgilin evine?
çık gir, çık gir...
o kadar sıkıntılardayım ki "acaba bizi bir şeyler bu eve mi çekiyor?" diyorum kendi kendime. sonradan salak olduğumu düşünüp kendi kendime utanıyordum.
mustafa anahtarı kilide soktu, çevirdi.
kilit dönmüyordu...
tekrar zorladı, dönmedi.
"ver şunu amk" diyerek anahtarı elinden aldım, kapının kilidine soktum daha en ufak şekilde çevirmeden anahtar elimde kırılıverdi. ucu yuvanın içinde kaldı.
mustafa konuşmasa da bakışlarından tasvir etmek zor değildi sarfedeceği cümleleri...
"senin ben beyninin midilini gibeyim." diyecekti.
ve dedi.
tam beni aşağılarken evin içerisinden ses geldi. birisi yürüyordu sanki evin içinde.
• ** -
7.
+2mustafa'yla birbirimize bakarak zili çalmaya başladık.
bir yandan mustafa kapıyı tıklatıyor hışımlı bir şekilde, diğer yandan "açın kapıyı" diye serzenişte bulunuyordu. tuhaftır, kapı açıldı.
meryem abla açtı kapıyı, uykulu bir hali vardı.
"ne bağırıyosun yaa, açtık işte." diyerek kapıyı açtığı gibi odasına geri dönmüştü.
ayakkabıları çıkartıp eve girdik.
elime ince uçlu tornavidayı aldığım gibi kapının deliğini kurcalamaya başladım. yediğim taku düzelteyim derken,
iyice kötüye gitti kilidin hali.
mustafa yine hakaret etti bana ve konuşmaya başladı
"dıbınakoyim yapacağın işin, göbek alıp geliyorum ben."
evin hemen aşağı çaprazında nalbur/anahtarcı tarzı bir dükkan vardı. ama mustafa oraya gitmemeliydi.
giderse ben tek kalacaktım yine ve korku senfonileri yeniden çalmaya başlayacaktı.
meryem abladan zaten şahsi olarak ürküyordum bazenleri.
sessiz, değişik bir yapısı vardı kendisinin.
ama "gitmi kirkiyirim bin di giliyim:(" diyecek halim de yoktu.
"tamam birader, geç kalma" diyebildim sadece.
• ** -
8.
+2evin içinde dünki yaşadıklarım gözlerimin önünde geçiyordu, kapının hemen sağ tarafı salonu görüyordu zaten. şöyle bir baktım... baktım...
hasan abinin dün geceki o halleri, yılan gibi vücudunun bükülmesi, çıkarttığı sesler, kuran'ın 4-5 sayfasını eliyle kopartması.
bunlar şaka olmalıydı, gerçeğe dair korkularımın azalması için şaka olmalıydı.
sadece şaka.
akşam herkes eve gelip, "sana şaka yaptık sezer; belki her şey düzelir dine dönersin, namaz kılarsın diye, ibret alırsın diye şaka yaptık!" demelerini bekleyecektim.
başka çarem yoktu.
aslında kafamda soru işaretleri de yok değildi.
bayılıyorum, bir kalkıyorum üstümde hasan abi ve mustafa
iklime teyze başımı okşuyor, mehmet amca karşımda kuran okuyordu.
hasan abiye yapılan çıkartma ritüeli bana uygulanıyordu.
acabalar kafamda uçuşuyordu.
her şey çok karışık, çok bulanıktı...
• ** -
9.
+1kardeşim sen devam et ya, her hikayede olduğu gibi dinleyen de giblemeyen de olacaktır, beğenen de taşşak geçen de.
hikaye anlatan adamsın, alışkın olman lazım. sonuçta sen tüm sözlük için değil, sana saygı duyup dinleyenler için yazıyorsun.
onların hatrına da devam etmelisin..
bekliyoruz kardeşim, saygılar. -
10.
+1oo korkunçlu hikaye, alırım bi dal:) rezerve.
-
11.
+1ağlarken birden korku dolu bakışlarla kafasını bir sağa, bir sola, bir yukarı çeviriverdi!
30 saniye boyunca bunu yaptı. korkudan gözlerimden yaş geldi o anda, bitmemişti henüz...
"her yerdeler baba, her yerdeler 14 tane var burada" diye ağlamaya devam etti hıçkıra hıçkıra. 36 yaşındaki adam çocuk gibi ağlıyor, korkuyordu karşımızda... -
12.
+1arkamda meryem abla vardı, tuhaf bir bakış attı bana.
kapıyı dinlediğimi fark etmişti.
bu çok utanç vericiydi, ama içeride de benim hakkımda tuhaf şeyler konuşuluyordu.
ufak bir tebessüm atarak meryem ablaya, mutfağa geçtim tekrar.
bilmeliydim. her şeyi bilmek hakkımdı!
neler oluyordu acaba? "onları rahatsız ediyor, eve getirme onu" da ne demekti?
ben mustafagili rahatsız etmiyordum,
ama evde başka misafirler de vardı da benim mi haberim yoktu?
her şey iyice karışmıştı.
beynimde tam bir kaos ortamı vardı...
• ** -
13.
+1mustafa'nın beni eve getirdiğini hatırlıyorum az buçuk. arabada ışıkların bulanıklığını, havanın soğuk buğusunu hatırlayabiliyorum. bana yatak sermişler evde, geçtim ve uykuya daldım. sabah mustafa'dan önce uyandım, kafam sanki yerinde değil.
mutfağa girdim bir bardak su almak için.
hasan abiyi gördüm. buzdolabına bakıyordu.
"abi günaydın" dedim. cevap gelmedi. buzdolabının içine bakıyordu hala.
sinirleri bozuktur diye düşündüm. suyu içip tekrar yattım, sonuçta en samimi arkadaşım da olsa elin evi. onlar uyanana kadar uyuyo taklidi de yapacak olsam, yataktan çıkmamalıydım... -
14.
+1mustafa'ya baktım, bana baktı ve kafa sallarcasına bir işaret yaptı.
derhal çıktık evden. kapıyı hızlıca çekerek.
kış saati hesabı, hava erken kararıyordu.
tam ikindi vakti diyebiliriz. hafiften karanlık çöküyordu.
apartmana adımı attık.
sensörler yanmıyordu, ileri-geri yaptım.
yanmadı.
mıstığa: "dıbına koyim ya, dıbına koyim noluyo!" dediğimi hatırlıyorum.
mıstık çakmak yaktı "düş arkama" diyerek basamakları inmeye başladı.
korkudan ölecek gibiydim, kalbimin atışları adeta bateri gibiydi.
ilk katı iniverdik...
önümüzde 2 kat daha vardı...
• ** -
15.
+1mehmet amca ayet okumayı bölerek bize baktı.
"çok sıkı tutun, burası önemli." dedi ve kafasını kuran'a yöneltti tekrar.
iklime teyze de bize destek vermeye başladı dua etmeyi bırakıp.
herkesin gözünde bir endişe vardı. sakin görünmeye çalışmasına karşın mehmet amcada da aynı şekilde...
daha sesli şekilde okumaya başladı ayetleri, daha sesli, daha da sesli...
işte o an yaşadıklarımız tam filmlikti: -
16.
+1gözlerimi tekrar açtım, yanımda mustafa ve meryem abla var.
koluma serum takmışlar, şoka girmişim.
kusma ve baş dönmesi bunun tesiriymiş.
soru sormak istemedim, sadece olanları aklıma getirmeye çalışıyordum.
ne olmuş olabilirdi, nasıl olurdu?
bunları düşünmek için çok yorgundum, serum bitene kadar gözlerimi kapatıp hiçbir şey düşünmemeye karar verdim...
• ** -
17.
+1bir gun evde oturuyorum, laptop koltugun kenarinda internette takiliyorum, ark dedi ki kahve yapayim, tamam dedim a.q. yap icek, neyse bu gitti kahve yapmaya, kapi tam karsimda, buzlu camli kapi oldugundan biri gecerse goruyorsun, modemin oldugu odaya dogru gecti eleman, ne kapattin lan interneti diye bagirdim ama mutfaktan fincan karistirma sesi geliyor, a.q. dedim ne oluyor, fincani kim karistiriyor, fincani eleman karistiriyorsa odaya gecip kim modemi kapatti, basladim dualar okumaya ama fincan karistirma, tabak canak sesi geliyor, herif bildigin mutfakta, sonra camin onunden ters yone hizla yine biri gecti, tam arkadasa bagiracagim, tekrar camin onune geldi yuzunu bana dondu, bakti, ben bastim cigligi, yine modem odasina gitti, 5 sn sonra cocuk girdi odaya. anlattim olayi, ciktik gittik evden.
beyler ben tekirdağ hoşköyde tatile gidiyordum, malum hava sıcak olduğundan yataklarda yatamıyoruz yer yatağı kurup yatıyoruz, kafamı yastığa koyar koymaz derinden nefes sesleri, sonra mehmet falan filan (hay amk tüylerim diken diken oldu) herneyse balkona yakın yattıyordum. balkonun demirindeki su bidonlarının hareket etiiklerini görüyordum. imam bile çağırdık okuması için o bile düzeltemedi ama çok kötü bişey aga derinden nefes, mehmet gibi sözler geliyordu hep. bikere aynı yerde yatıyorum bacadan bi çığlık geldi ama duysanız kulakarı sağ edicek bi şekilde, artık dayanamadım oraya her yaz 2 ay kaldığım yerde 10 gün kalıp gittim. burda filan olmuyor allaha şükür olsun. ama cidden beyler çok kötü bişey bu. nefesini boynumda bile hissettiğim oluyordu bazenleri, yanımdan yürüyordu halıda izler çıkıyordu sesler geliyordu. -
18.
+1meryem abla bağırıverdi içeriden, mustafa gidince olaylar başlıyordu.
geldiği zaman her şey sona eriyordu. bu bana yönelik bir kafayı kırdırma yöntemimiydi acaba? benimle oynuyorlar mıydı, bilemiyordum.
çığlığı duyduğum gibi içeri koşuverdim.
"abla noldu?" diye seslenecektim ki yatağın üstüne çıkmış.
"sezer orada, orada yatağın altına kaçtı!" dedi meryem abla.
ağzım yüzüm titreye titreye "n-ne abla, ne kaçtı?"
"böcek yaaa, hamam böceği, alta girdi kocaman sezer, kocaman!"
off... içimin daraltısını tek bir nefesle dışarı bırakıverdim
ve terlik hamleleriyle böceği haşat edene mütevellit vurmaya devam ettim.
ta ki hareketi kesilene kadar...
• ** -
19.
+1artık bir şeyler yapmalıydım. tekrar çıktık mustafagilin evine, en üst kata doğru tırmanıyoruz yine. kafamı merdiven korumalıklarından sarkıtıp yukarı doğru baktım.
güneş yüzüme doğru vuruyordu. kargaların hiçbirisi yoktu, acaba anlık mıydı gördüklerim?
ayık kafayla bunları görmem mümkün müydü?
hiç sanmıyorum, rüya görmüyordum.
arkama baka baka yürüyordum, mustafa önde devam ediyordu.
kargalar yalandı da, peki ya mustafa?
bana aşağıdan baktı... baktı... amaçsızca koşmuştu sonra da.
"aklımı kaybetmek üzereydim."
• ** -
20.
+1"birader içeri koştuk sirke getirmek için, sirke üç harflilerden çıktıktan sonra lağım kokusunu ve olası başkasına geçme durumunu yok eder." içeri geldiğimizde masanın üstüne çıkmıştın ve bağırıyordun. ayağından çekip seni düşürmek zorunda kaldım. düşerken dizini köşesine vurdun. ondan kanıyor, merak etme.
dizime baktım, kanıyordu gerçekten...
devam etti mustafa "çocukluktan beri güreşiriz, ben senin böyle güçlü olduğunu bilmezdim diyerek boynunu gösterdi."
çocuğun boynu mosmor olmuş.
"b-ben mi yaptım bunu?" diyebildim, gözlerim kıpkırmızı oldu, ağlamak üzereydim...
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 13 01 2025
-
erkek abisini gibenler listesi
-
610 bin tlsi olan adam adamın dibidir
-
gözümü ifşalıyorum beyyler
-
apo itine saygı duyana saygı duymuyorum
-
ılki inci sozluk 3 ay uyeligi kapatiniz
-
köylü dedemi öldürdümmm
-
gran torino sana selam getirdim
-
konstant ile öpüşmek
-
gassaldim
-
biciksüel olmayan gay erkeklere ne denir
-
problemli incelleri silin amk
-
max osman benim aşkımdır
-
nee erkek penisimi yalayacaksınız
-
gay pataklayan allah şahidim olsun ki
-
çaycı hüseyin kendine bir horozz alsa
-
ne gassalı
-
560bin tl olan adam insan eti satiyor
-
ınci sözlük geyler odası
-
560klık adam gibi özgüvenim olsun isterdim
-
anlamak yerine yargıladılar
-
apo ya üzülmeli mi
-
560 bini olan adam günün nasıl geçti
-
ülke de sokak köpekleri insanları yiyo
-
beyler bu eskorta gitmeyi planlıyorum
-
ferdi benim babam değildir
-
560bin tlsi olan dalama cok simarmis
-
müslüman mahallesinde salyangozz
-
profilimin şapkasız halini bulabilecek
-
tarkan kuzu kuzu şarkısı
- / 2