1. 26.
    0
    tutmaz bu
    ···
  2. 27.
    +1
    tutar bu devam
    ···
  3. 28.
    +1
    iklime teyze konuşmaya girdi. "bize zütürelim, baban baksın bir."
    irem abla kafa salladı. geçtik tuvaletin oraya, kapıyı tutuyor sıkıca içeriden.

    "aç hasan abi biziz" dedi mustafa. yavaşça kafayı uzattı.
    gayet normal şekilde "oo mustafa hoşgeldiniz, hayırdır bu saatte?" deyiverdi.

    dumur olduk iyice.
    yarı burada, yarı değildi diye düşündüm.

    girdik koluna, salona doğru zütürüyoruz.
    ama zütüm yok yani, yusuflamaktan yerinden çıkıp yuvarlanıp gitti bir yerlere, bilmiyorum.

    iklime teyzeyi görünce bağırmaya başladı "onu zütürün burdan" diye.
    iklime teyze "tutun sıkıca tutun!" dedi ve mustafayla biz sıkıca kollarından tuttuk.

    arapça bir şeyler söyleyerek hasan abinin sırtını okşadı, adamın sesi kesildi.

    "hemen bize gidelim." dedi iklime teyze.

    çıktık demetevlerden, çankaya'ya doğru yola. gece saat 03.00...
    ···
  4. 29.
    0
    demetin neresine gittin lan
    ···
  5. 30.
    +1
    mustafa arabayı sürüyor. sağında ben varım, arkada iklime teyze, irem abla ve hasan abi.

    içim tedirgin... adamın ne olduğu belli değil ve arkamızda oturuyor. adam mustafaya bir saldırsa, araba yuvarlanacak. 130-140'la gidiyoruz. arapça'dan her zaman korkarım, iklime teyze de arkamda arapça bir şeyler fısıldayıp duruyor. muhtemelen dua ediyordu. kafamı hafiften çevirip hasan abiye baktım. hani birisi senden nefret eder de, kin dolu bir bakış atar ya? kaşları çatık bana bakıyordu. hemen kafamı çevirdim. dua da fazla bilmiyorum, fatiha'yı biliyorum sadece. korkudan onu okuyuverdim. içimden sürekli bismillah deyip duruyorum.

    sonunda mustafagilin evinin önüne geldik... saat 03.30'tu...
    ···
  6. 31.
    0
    ara bilgi geçelim.

    ankaralılar bilir. narquilla pub vardır, çayyolu üzerinde.
    bir tür gece kulübü, bar tarzı bir işletme. hasan abi orada barmenlik yapıyor.
    içki ile içli dışlı ister istemez. sürekli bu işlerin içinde diye mi rahatsız ettiler acaba diye düşünüyorum;
    mustafagilin evine çıkan merdivenleri tırmanırken.

    sol koluna girmişim adamın, çıkıyoruz eve doğru...
    ···
  7. 32.
    0
    rezervuar köpekleri 01

    yazmazsan gelırım cankayaya
    ···
  8. 33.
    0
    onlinesın ama yazmıyon bunun sonu hayır deıl
    mubarek
    ···
  9. 34.
    0
    reserved
    ···
  10. 35.
    0
    Mustafagilin kapısının önüne geldik. adam yine garip hareketler sergilemeye başladı, dilini dışarı çıkartıyor köpek gibi nefes alıyor ve yüzü kıpkırmızı olmaya yüz tutuyordu. ben yine içimden "bismillah bismillah" diyorum. kapıyı çaldılar, meryem abla açtı.

    meryem abla, mustafa'nın en küçük ablası.

    hasan abinin kolundan tuttuk, kapıdan içeri soktuk.

    http://vocaroo.com/i/s0wYkS7rYMAH

    şeklinde sesler çıkartmaya başladı. kusacak gibi ses çıkartıyordu. biraz daha içeri zütürdük. mehmet amca olaydan haberdardı, elinde kuran tekli koltukta oturuyordu.

    salona sokar sokmaz, hasan abi yere düştü. o anı size nasıl anlatırım, nasıl gösteririm bilmiyorum. yeniden kalktığında şok olduk. adeta yılan gibi.

    bir insan iskeletinin, o şekli alması namümkün. şekli çizebildiğim kadarı ile.
    olayı gerçekten hissedebilmeniz için.

    http://sketchtoy.com/62339797

    ayaklar penguen gibi sağa sola bakıyor, vücut yılan şeklini alıyordu.
    adam çarpılmıştı...

    bu sesler eşliğinde mehmet amcaya kilitlendi resmen...

    http://vocaroo.com/i/s05iYtPohY2K
    ···
  11. 36.
    0
    mehmet amca sesli şekilde kurandan ayetler okuyordu.
    adam bildiğin yerde yılan gibi sürünüyor, kıvranıyordu.

    kendi kendine bağırıyor, değişik hareketler yapıyordu.
    mustafa'ya el ile işaret ettim. üstüne çıktık saçma bir hareket yapmasın diye.

    bu arada iklime teyze de dibinde, başına zemzem gibisinden bir su sürüyor
    dua ediyor, aradan da bize açıklama yapıyordu.

    "iremgilin evinin içindeki kokuyu fark ettiniz mi?" dedi bi anda.

    benim şalterlerim attı. "lağım kokusu iklime teyze, evet."
    mustafa tasdik etti "evet leş gibi kokuyordu." dedi ablasına sert bi mizaçla bakarak.

    iklime teyze devam etti. "bunların bulunduğu yerler böyle kokar yavrum, ondandır ki bu kokuyu aldığınız yerde hemen ayet'el-kürsi ve nas surelerini okuyun. başınıza iş açılmasın"

    o kokunun kaynağı buydu demek ki, şok olmuştum...
    ···
  12. 37.
    0
    rezörvıd çalıntıysa bile sürükleyici
    ···
  13. 38.
    0
    bu seslerı sen cıkartıyosan cıdden gerek yok
    bide namümkün ne lan namert gibi biseymi .d
    ···
  14. 39.
    0
    mehmet amca kuran'dan ayetler okumaya devam ediyordu. biz üstündeyiz mustafa ile. iklime teyze dibinde. hasan abi konuşmaya başladı, daha doğrusu o konuşmuyordu. olayı daha etkili hissedebilmeniz ve beni anlayabilmeniz açısından söyledikleri:

    http://vocaroo.com/i/s0mvYSFJPqKa
    "başındakini çıkar kadın, yakıcam seni, yakıcam... " ve kahkaha...

    mustafayla yüzlerimiz kireç kesti, iklime teyze bizim aksimize gülümsüyordu
    ve bildiğiniz mücadeleye davetiye çıkarır gibi cevapladı.

    "ben insanım, senden üstünüm, hiçbir şey yapamazsın kötülük tohumu, uzak dur evladımdan!" diye bağırıverdi.

    gülmeye devam ediyordu hasan abinin bedeni...

    daha sonra iklime teyze açıklama yapma gereksinimi duydu bize:
    ···
  15. 40.
    0
    "başındakini çıkart dediği şey türban değil" diyerek elini başörtüsüne zütürdü, başının üstünden ufacık bir kağıt parçası çıkardı. bize göstermek için...

    konuşmasına devam etti.

    "bu kağıt efendimizin hediyesi bize, herkeste bulunmaz." ne dediğini pek çözemedim.
    ama evin içindeki resimlerden anladığım kadarıyla iskender efendi dedikleri adamın hediyesiydi.

    "bunlara karşı korur beni, bu başımdaki olmasa çoktan ya balkondan atlamış ya da evi yakmıştım yüzlerce kez." dedi.

    içimiz yine buz kesti...
    ···
  16. 41.
    +1
    mehmet amca ayet okumayı bölerek bize baktı.

    "çok sıkı tutun, burası önemli." dedi ve kafasını kuran'a yöneltti tekrar.
    iklime teyze de bize destek vermeye başladı dua etmeyi bırakıp.
    herkesin gözünde bir endişe vardı. sakin görünmeye çalışmasına karşın mehmet amcada da aynı şekilde...

    daha sesli şekilde okumaya başladı ayetleri, daha sesli, daha da sesli...

    işte o an yaşadıklarımız tam filmlikti:
    ···
  17. 42.
    +1
    mustafa 1.83, ben 1.85, altımızdaki adam 1.60 ve ufak bi abimiz.

    mehmet amca hızlandıkça, yavaş yavaş altımızdan kalkıveriyordu ufacık adam...
    birden ayağa kalkıverdi, bağırıyordu kendi kendine. öldürecekti bizi kesin!
    sol koluyla vurduğu gibi iklime teyzeyi koltuğa fırlattı. mustafa boynuna sarıldı, mustafayı sırtından attı. gözümün içine bakarak, kolumu büktü.

    o acıyla yere düşüverdim...

    mehmet amca sanki olaylardan habersiz gibi sesli sesli okumaya devam etti,
    üstüne doğru yürüyordu mehmet amca'nın.

    kesin boğacak, öldürecekti...
    ···
  18. 43.
    0
    sağ eliyle kuran'ın tuttuğu gibi 4 sayfasını kopardı ve yere düşüverdi.
    garip uğultular çıkartmaya başladı, yüzünün rengi değişti. nefes alışverişi yavaş yavaş düzeliyordu. kendine gelmişti hasan abi.

    hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
    iklime teyze hemen üstüne okunmuş gibisinden bir battaniye verdi.

    15 dakika boyunca o ağladı, biz izledik...
    ···
  19. 44.
    +1
    oo korkunçlu hikaye, alırım bi dal:) rezerve.
    ···
  20. 45.
    +1
    ağlarken birden korku dolu bakışlarla kafasını bir sağa, bir sola, bir yukarı çeviriverdi!
    30 saniye boyunca bunu yaptı. korkudan gözlerimden yaş geldi o anda, bitmemişti henüz...

    "her yerdeler baba, her yerdeler 14 tane var burada" diye ağlamaya devam etti hıçkıra hıçkıra. 36 yaşındaki adam çocuk gibi ağlıyor, korkuyordu karşımızda...
    ···