/i/Felsefe

filozofiya'ya inananların kafalarını açtıkları uhrevi altincidir.
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    0
    Çevremdeki arkadaşlarımda fazlaca rastladığım bu tuhaflaşma süreci hakkında birkaç kelam etmek istedim.

    Tahmin ettiğimden de hızlı gerçekleşen bir süreç bahsettiğim bu durum.

    Süreç sözlükte "Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi" olarak tanımlanmaktadır.
    Peki bu tanımdan hareketle kişilik değişim sürecinden bahsederken değişim kavramı ne şekilde ele alınmalıdır? Zira değişim sürecinden bahsederken bir taraftan aralarında birlik olmasından bahsetmekteyiz. Buradan kişinin değişmediği sadece karakterinin vücut bulduğu sonucuna basit bir mantık dizimi ile ulaşabiliriz.

    isterseniz önce değişim türlerine göz atalım:
    -Raslantı sonucu değişim
    -Kendiliğinden olan değişim
    -Gelişimsel değişim
    -Planlı değişim
    Değişimin ne olduğuna ilişkin ayrıntıya girmeden şu bilgiyi vermek istiyorum. Herakleitos'un değişim üzerine söylediği meşhur (bkz: değişmeyen tek şey değişimin kendisidir) sözünden bu yana Hegel'in idealizm'i ile bilimsel zemine oturmuştur.
    Bu bağlamda değişimin gerçekleşmeme ihtimali olduğundan şimdilik söz edebiliriz.

    Bu arada herhangi bir şekilde değişime karşı olduğum söz konusu değildir. Ben daha çok kişinin hızlı etkilenme süreci ile ilgileniyorum. O halde ele almam gereken kavram sosyalleşme olarak öne çıkıyor.

    Sosyalleşme'nin tanımına göz atarsak "Sosyalleşme, bireylerin içinde yaşadıkları kültür olan
    sosyal dünyaya ait inanç ve davranış biçimlerini
    kazanma ve özümseme" süreci olduğunu öğrenebiliriz.

    Sosyalleşme faktörleri ise:
    Aile
    Cinsiyet ve Yaş
    Eğitim
    Arkadaş Grubu
    Kitle iletişim Araçları
    olarak sınıflanmaktadır. Burada en önemli görduğüm kısımlardan biri arkadaş grubu'dur. Çünkü değişimin en hızlı gerçekleştiği kısımdır. Burada kişi bir çırpı da ailesini ve dostlarını terk etme eğilimi gösterebilir.

    Konuyu kısa kesmek adına inandığım kısmı da eklemek isterim. Yaşları 18 ila 28 arasında değişen 15.000 kişi üzerinde yapılan deneylerde, IQ seviyesi yüksek insanların kalabalık içerisinde zaman geçirdikçe daha mutsuz oldukları ve zaman içerisinde IQ seviyelerinde düşüşler yaşandığı görülmüştür.

    Buradan hareketle çevrenizde gözlemlediğiniz bu tip kişilerin zeka seviyesi durumlarını gözlemlemenizi öneriyorum. Zira benim tuhaflaşan arkadaşlarımda tek gördüğüm zeka seviyesinin düşüklüğüdür.
    ···
  1. 2.
    0
    KES SOKARIM BELANI !!!
    ···
  2. 3.
    0
    Çok haklısın panpacım.
    ···
  3. 4.
    0


    (bkz: hzekmekxd d)




    ···
  4. 5.
    +1 -1
    Herkes ve her şey değişebilir. Bu gayet normal. Sorun şurda ki hayatı anlık akışı içinde anlaman mümkün değil.

    Örneğin herkes ilk sigarasını hatırlar ama kimse sigaraya hangi gün bağımlı olduğunu bilemez. Aynı şekilde çocukluk da hatırlanır ama kimse bir günde ergen olmaz.

    istediğin kadar planlayabilirsin veya değişebilirsin. Ama her gün kendi kendine değerlendirme yapmadığın sürece asla nerede olduğunu geriye dönüp bakmadan anlayamazsın.

    Hayat kısa olabilir. Ani olabilir. Kontrolümüz dışında gerçekleşebilir. Kim olduğumuz seçimlerimizden ziyade çevresel etkilerle belirleniyor ve hayat genelde çevresel etkiler ve kendi seçimlerimiz arasında pinpon topu gibi sekmekten ibaret. Sekmediğimizi düşündüğümüz anlar ise sadece algımızın kırılmasındsn veya kısa süreli de olsa bir tarafın skor almasından ibaret.

    Gerçekten değişmek istiyorsan sana öğretilen her şeyi unutmalı ve bütün kavramları tekrar öğrenmelisin. Bu sefer tek başına. Ancak bu şekilde bahsettiğin çemberden sağlıklı bir biçimde çıkabilirsin.

    Tabiiki de hayatın kısa olması onun yaptığın en uzun şey olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
    ···