-
76.
+5BÖLÜM 37
Nerde olduğumu hiç bilmiyordum kıyı boyunca sadece yürüdüm bir yunan adasında olmalıydım.. Ve türkiyeye geri dönmeliydim. Yaklaşık 1 saat boyunca yürümüştüm ve bi tane bot dikkatimi çekmişti sanırım adaya zombilerden kaçanlar tarafından bırakılmıştı.. Daha sonra bi takım sesler duymaya başladım iç taraflardan duyu organlarım çok iyi gelişmişti gözlerim kadar keskinlerdi.. Sesin geldiği noktaya doğru ilerlemeye başladım ingilizce konuşuyorlardı. Bi anda beni farkettiler 4 kişiydiler içlerinden biri eline bir zıpkın aldı ve bana doğru fırlattı okunu. Tam omzuma saplanmıştı hemen çıkardım korkup kaçmaya başladılar onlardan daha çevik bir şekilde ağaçlardan yararlanarak onlardan birini yakaladım;
-"Söyle diğerlerinede dursunlar zarar vermeyeceğim" dedim. Sadece bağırdı ve biraz sıktım..
-"Duruuun zararsız" diye bağırdı.
Diğerleri tereddüt içindeydi;
-"Amacım sadece bilgi almak" dedim
Gelmeye başladılar korkarak.. 3 ü ingiliz biri yunan olduklarını söylediler..
-"sen nesin peki" dediler
-"Uzun hikaye bunu anlatarak fazla vakit harcayamam! Sadece bana neler olduğunu anlatın ve burası yunan adasıysa Türkiye'ye nasıl geçebilirim?" diye sordum.
-"Dünyanın çeşitli yerlerinde merkezleri var bu merkezlerde enerji topluyorlar ve dünyanın korkarım sonu geldi bizde buraya sığındık. Radyolar en son Umutların tükendiğini Ve artık düzenin değiştiğini söylediler ve burası evet bi Yunan adası Türkiye'ye tahta iskelenin baktığı yönden gidebilirsin" dedi içlerinden biri.
-"O zaman botunuzu alıyorum"
Ses çıkarmadılar ve bota atlayıp Karasularıma doğru hareketlendim. -
77.
+5BÖLÜM 39
Bana doğru elinde bir levyeyle saldırmaya başladı. Kollarımla kendime siper aldım ve boğuşmaya başladık levyeyi elinden düşürmüştüm ve ona doğru sağlam bir yumruk salladım. Daha sonra yere yüz üstü yatırıp kafasını asfalata doğru gömmüştüm kendimi tutamıyordum. Daha çok yoketmek kan istiyordum!! Levyeyi aldım ve diğer zombilere doğru saldırmaya başladım. Kendimi kaybetmiştim Hepsine vuruyordum etraf kan içindeydi kalabalık içersinde onlara delirmişcesine saldırıyordum. Bana karşılık veremeye başladılar ama aciz ve zavallılardı. Acımadan hepsine vuruyordum yaklaşık yarım saat bir kıyım gerçekleştirmiştim. Vücudumun çeşitli yerlerinde ıssırlıklar vardı. Yorulmuştum biraz yerde bi kısmı sadece çırpınıyordu bi kısmı hareketsizdi.. Daha sonra dükkanın içine doğru baktım. Beni dehşetle izleyen insanlar vardı yine hafızam zorlanmaya başladı bu insanları tanıyor gibiydim içerde korkuyorlardı. Kanlardan cama zarar vermem kapıyı açın yazdım. Tereddüt ve korku içinde kapıyı açtılar. Ufak bir oğlan çocuğuda vardı aralarında başını okşadım. Kim olduklarını sordum buranın yerlisi olduklarını söylediler. Onları hatırlamaya çalışsamda başaramadım bir aileydi. Ve bu insanlar için bu bölgeyi temizleyip yola çıkmalıydım -
78.
+5BÖLÜM 50
Odayı iyice yoktum kimse olmadığına emindim sadece kıyafetler vardı. Hemen koridordan diğerlerinin yanına doğru koştum orda herşey yolunda gibiydi. Hemen Elifi uyandırdım;
-"Başımız dertte olabilir insan şekline girmiş bir yaratık çıktı karşıma sabah."
-"Nasıl yani!"
-"Basbaya sabah uyandığımda bi kişi uyanıktı beni albayın yanına zütüreceğini söyledi bir odaya girdi çıktığında başka bir yaratık olarak üzerime atıldı istersen cesedi göstereyim gel benimle"
Koşarak olay bölgesine geldi cesedi görünce baya bir irkilmişti
-"Hemen albaya haber verelim" dedi. Koşarak onu olduğu odaya gittik. içeri girip albayı uyandırdık olanları anlattık. Bizimle birlikte cesedin başına geldi.;
-"Durum ciddi peki insanken farklı birşey gördünmü onda?" diye sordu.
-"Hayır farketmedim dedim başta ama yaratığın kolunda değişik bir işaret var. evet ya ondada dikkatimi çekmişti bu belki yardımcı olur bize." işaret 6 gen içinde garip şekillerden oluşuyordu.
-"Herkesi toplayalım sen kontrolleri yap birazdan anons geçicem."
Odasına gittti bi kaç dakika sonra anons geçilmişti herkes ne olduğunu bilmeden geniş yerde toplandı. Herkes sıraya geçmişti Eli silahlı adamlar güvenliği sağlıyordu. Albay bana döndü ve işareti verdi
Herkesi tek tek kontrol etmeye başladım sonuç temizdi. Askerleride tek tek kontrol ettim hatta albay bile emin olmam için kendi kolunu gösterdi."
daha sonra diğerlerine durumu anlattık.. Albaya dönüp;
-"Yola çıkma zamanım gedi"dedim
-"Pekala o halde hazırlan yanına 2 tane silahlı adam ve bi tane sağlam araba veriyorum" dedi. -
79.
+5BÖLÜM 43
-"Anne tom da bizimle gelsin mi?" Tomu 4 ay önce sokakta yaralı bir şekilde bulmuştum..
-"Hayır olmaz baban izin vermez Hakan hem 2 günlüğüne gidicez istanbula"
istabula gidiş sebebimiz dayımızın düğünü olmasıydı. Onu bi kaç kere görmüştüm.. Tomun yanına gittim koşarak
-"Tom sanırım seni zütüremiyorum ama ağlama tamam mı? küsme tamam mı?. Hem istanbuldan geldiğimizde söz en sevdiğin şeyi yapcaz ormana ava gidicez sapanımla o büyüük kuşları vurcağız..
Başını okşadım daha sonra tomla sık sık ormana ava gidiyordum sapanımla bu ikimizinde hoşuna giderdi.
-"Hakan koş hadi banyo yapmalısın baban gelmeden tertemiz olmalısın değilmi.."
-"Öf ya ama ben temizim annee dün tomla yıkanmıştım hortum tuttum ben ikimize"
-"Olmaz hakan su ısındı hadi soyun ve gel"
Boynumu eğip dudaklarımı büzmüştüm. Üzüldüğümü bu hareketimden kolayca anlayabiliyordu annem.
-"Haydii küçük adam marş marş.." Gülümsemesi çok iyiydi herşeyi unutturuyor güvende olmamı sağlıyordu.
Sıcak su tüm vücudumu yakıyor ufacık bünyem buna zor dayanıyordu. Gözüme sabun kaçtı yine bağırmıştım. Banyodan çıktığımda gözümü bir süre açamadım daha sonra yana yana açtım.
-"Al bakalım yeni elbiselerini giy baban nerdeyse gelir" dedi gülümseyerek. Annem giydirmişti beni, mavi askılı bir şort beyaz ördekli bir tişörttü. Bunları çok sevmiştim aslında her böyle elbiselerim vardı. Annem bana baktı çok güzel bir kadındı sonra birden sarıldı ve başımı okşamaya başladı o an işte çok huzurluydum.. -
80.
+5sabah 7 de hastane randevum var şuan bayağı hastayım kusura bakmayın beyler yarın öğlen devam edicem zaten bugün bayağı bir part atmıştım
-
-
1.
+1Zombiye dönüşüuosun bence hastalik ondan
-
1.
-
81.
+4Gece kaldığım yerden devam edicem beyler
-
-
1.
0Ulan çalıntı değil dimi bak
-
-
1.
0Ne çalıntısı kardeşim kitapevi anlaşmasını bekliyorum donanımhaberdede paylaşmıştım bu hikayeyi
-
1.
-
2.
+1Umarım olur kardeşim hayırlısıyla...
-
1.
-
82.
+4BÖLÜM 45
Ilık su damlacıkları vücuduma damlıyordu gözümü açtığımda başımda bi kadın vardı benle ilgileniyor bir bezle vücudumu siliyordu. Benim gözümü açtığımı görünce birden heyecanlanım elindeki tası yere düşürdü.;
-"Uyandı sonunda!!" diye seslendi
-"Yaratık uyandı sonunda haa.." diye karşılık verdi umursamaz bir ses..
-"Hey duyacak öyle deme" başka bir erkek sesi
-"Onu buraya getirerek başımıza bela aldık!"
-"Tekrar başlama" diye cevap verdi kadın.
Gözümü açtığımda etrafımda 10 u aşkın insan vardı ve merakla bana bakıyorlardı tabi korkuda ekgib olmuyordu. Karanlık bi yerdeydi ama nerde olduğumu anlayamamıştım.
-"Siz.. siz kimsiniz buraya nasıl geldim" diye sordum bitkin bir sesle..
-"O konuşuyor" dedi ufak bir çocuk
-"Biz yaratıklardan saklanmak için eski maden ocaklarından birine saklandık burası oldukça güvenli yanı güvendesin. Helikopter için konaktaki terkedilmiş sığınma bölgesine varmıştık daha sonra anne diye bağırdın baya bir düşündük hatta seni bıraktık ama içim elvermedi seni tekrar almaya geldik. Burda bir hafta kadar sana baktık sonuç olarak burdasın peki ya sen kimsin?"
-"Ben.. ben hatırlamıyorum hiç birşey bilmiyorum" diye cevap verdim
-"Biraz daha dinlen daha sonra konuşuruz uzun uzun"... -
83.
+4BÖLÜM 57Tümünü Göster
Üçününde kolunda aynı işaret vardı. Oldukça soğukkanlı davranıyordum gözlerimi üzerlerinden ayırmıyordum doğru zamanı beklemeye başladım. Sanırım farketmişlerdi göz göze geldik gözleri kararmaya başladı ve birden biri benim üzerime atladı ve üzerimdeyken değişime uğradı. Bi anda diğerlerini arabayı kullanan askerin üzerinde gördüm ve aynı anda büyük gürültüyle araba dengesini kaybetti ve yan yattı kaldırımdan taklada atmış olabilirdik. Ve içerde silah ve bağırış sesleri duymaya başladım rastgele ateş açılmıştı içerde. Bana tutunan omzumdan ıssırmışrı beni büyük bir acı duydum. Ama var gücümle boynunu bir kısmını dişlerimin yardımıyla bedeninden ayırdım. Bi tane kalmıştı diğerinin kafası uçmuş haldeydi. Elime G3 alıp onuda olduğu yere indirdim.
-“Ağhh koluum!” diye bağırdı asker.
-“S***R hay allahım! Vurulmuşum” dedi Arif.
Daha sonra manzaraya baktığımda ürkütücüydü. Askerlerden birinin kafası diğerinin ise kolu kopmuştu. Serkanın adamı ise bacağından Arif kolundan yara almıştı. Bunları bu halde dışarı çıkaramazdım acilen geniş bi araba bulmalıydım. Diğerlerine burda kalmalarını söyledim ve dışarı fırladım. Cadde boyunca koşturdum bir belediye otobüsü görmüştüm ama çalışmayacak haldeydi tekerleri inikti. Koşmaya devam ettim sonunda sağlam bir minübüs bulmuştum. Ona atlayıp geri döndüm ve aracın arka kısmına yanaştırdım. Yaralı olanları minübüse yavaşca bindirdik askerden başka diğerlerinin sesi çıkmıyorda ama onun canının gercekten yandığına emindim. Herkes bindikten sonra yola devam ettik bi eczane dikkatimi çekti. Sakallı adam;
-“Ben birşeyler bakayım” dedi
-“Tamam ama çabuk ol” dedim.
Beş dakika sonra arabaya atladı;
-“Hızlısın” dedi Serkan.
Pansumanlar yapılıyordu yola devam ettik ama olayın şokunu hala üzerimizden atamamıştık. Herkes susmuştu ve dışarıyı izliyorlardı. Deniz hala aynı metalik gri rengindeydi.
-“Diğer asker için çok üzüldüm” dedi Arif.
-“En yakın arkadaşımdı sizle yola çıkarken seni yalnız bırakamam diye benimle geldi” diye araya girdi kolu kopan asker.
-“Cesur bi askerdi” diye cevap verdim.
-“Gideceğimiz yerde emin olun yaratıklardan yüzlerce olabilir” dedi Serkan.
Sakallı adam;
-“Evet nasıl bir belaya girdiğimizi oraya gidince anlayacağız..”
-“En önemli nokta orası çünkü rütbeli pek çok asker var orda sığınaklarda bolca askerler var yani rütbeli ve rütbesiz ordaki saldırıdan sığınağa kaçan çokmuş. Bu arabayla oraya gidemeyiz yaklaştığımızda güvenli bir yere arabayı çekicez. Siz arabada bekliyeceksiniz bir kişi benimle gelcek aksi halde arabayla gidersek sonumuz gelir dikkat çekeriz” dedim.
-“Sakallı adam söze girdi;
-“Tamam ben seninle gelirim iran’da profösyonel savaş eğitimi aldım.”
-“sen iranlı mısın” diye sordum.
-“Evet babam Türk annem iranlı orda yaşıyorduk buraya yakınlarımızı görmek için gelmiştik şimdi ailem yok oldu. intikamlarını almalıyım!” dedi kararlı bir şekilde.
-“Hepimiz ölen yakınlarımızın intikdıbını alacağız merak etme..” dedim -
84.
+4BÖLÜM 29
Askerlerden iki tanesi yanımıza geldi;
-"geri dönün artık kimseyi almıyoruz güvenliğimiz açısından."
-"iyi ama bu insanlar ne olacak!!"
-"Bakın beyfendi hastalık farklı boyutlara ulaştı ve bulaşma ihtimali çok yüksek lütfen anlayın"
Beyaz saçlı adam küfürler savurmaya başladı çok sinirlenmişti oğlu onu zor sakinleştirdi. Arabadan aşşağı indim;
-"Görmüyor musun 3 tane çocuk var ve yardıma ihtiyacımız var" diye çıkıştım sert bir şekilde.
-"Üzgünüm emir bu yönde... "
-"Hepinizin allah belasını versin!!" dedim ve arabaya geri bindim.
Biraz ilerledik ve sağa çektik. Herkesin morali bozuktu.. Diğer insanları ilk defa görmüştüm. 6 Kişide diğer arabada vardı.. ilerdeki terkedilmiş Bi bina dikkatimizi çekti hem sakindi bulunduğumuz yer.
-"O binada konaklayacağız madem almıyorlar.." dedi
-"iyi olur hem cephanem var ama daha tanışmadık bile" dedim.
Elini Uzattı
-"Ben Mehmet Eşimin adı Aysel oğlumun adı Kerim eşininki ise ipek çocukların isimler berk ve şenol diğer ikisiyle tanışmışındır." dedi.
-"Memnun oldum benim adım Hakan ufaklığın adı ise Cansu"
Hep birlikte o binaya doğru gitmeye başladık." -
85.
+4BÖLÜM35
Pek birşey hatırlamıyorum.. Bi kumsaldayım zor nefes alıyorum üşüyorum ve titriyorum.. Kimse yok sürünmeye başladım güneş soğuk bedenimi okşuyordu... Kızgın kumun üzerinde bir yılan gibi sürünüyordum tepemde garip kuşlar uçuyordu hava hala kızıl... Çok canım yanıyordu ve sanki bütün organlarım parçalanır gibiydi.. Kalbimin her atışını çok sert bir şekilde hissedebiliyordum. Birden ufukta birşey gördüm bana geliyordu yavaş... yavaş... Enerjim tükenmişti sadece onu izliyordum bana doğru geldi yalpalayarak bir zombiydi bir kadın.. Yavaşca yanıma eğildi bi hayli aç görünüyordu bulanık bir şekilde onu izliyordum.. Ve beni ıssırdı ama hissetmiyordum bi et parçamı kopardı.. Sonra sanki birşeyler garipleşmişti.. Geri gitti beni bırakmıştı birden sırt üstü yattım güneşe bakıyordum dalmıştım. Yavaş yavaş ısınıyordum ve hala enerjim yoktu.. Gözlerimi tekrar kapattım ve sonumu beklemeye başladım... Uyandım.. hala düşünebiliyordum ve canım et çekmiyordu çok müthiş bir enerjiye sahiptim kanayan ve vücudum kendini toparlar gibiydi ayağı kalktım yalpayarak yüzüme su serptim.. Çok net ve hiç olmadığı kadar güçlü düşünüyordum.. Ama çok garipti kelimelere sığmayacak kadar garip. Kumsalda ilerleyemeye başladım kızıl gökyüzünün eşliğinde.. Sadece yürüyordum hiç yorulmayacak gibiydim ve kalbimi dinledim ATMIYORDU!! -
86.
+4BÖLÜM 42
Yola çıkmıştım hızlıca diğer zombilere çarpA çarpa ilerledim. ibre 100 ü aşmıştı acilen onlara yardım etmeliydim. Göztepe üzerinden sahilden yolda boş duran arabaların arasında manevralar yaparak olay yerine gidiyordum. Arabayı gören bilinçli zombiler arkamdan koşmaya başlamıştı. Konağa giriş yapmıştım, telsizi tekrar açıp "Tam olarak yeriniz nedir" diye sordum. Bir dakika sonra cevap geldi -"konaktaki ufak askeriyenin ordayız." -"Tamam kapıyı açın geliyorum" dedim. Dedikleri gibi yaratıklar ve bilinçli zombiler o bölgeye doğru ilerliyordu. Kapıdan girişi yaptım ve bakışları arasında arabadan indim. Yavaş adımlarla onlara doğru ilerliyordum gözleri üzerimdeydi. Çok dikkatliydi ekstradan hareketlerden kaçınıyordum. Elimi kaldırdım ama arkadan zombiler gelmeye başlamıştı. Ve onun korkusuyla üzerime roket atar ateşlediklerini gördüm en son.. Heryer bembeyazdı... Sanki üşenen bir tembel gibiydim hiç kalkasım yoktu... Hiç birşey hissetmiyordum duymuyordum. Gözlerimi açamıyordum bırakmıştım kendimi yavaş yavaş dalıyordum öylece sonsuzluğa.. -
87.
+4BÖLÜM 47
Herkes bana doğru bakıyordu;
-"Buraya ne ara geldin sen!"
-"O yaratığamı güveneceğiz yani" tarzında kelimeler saçılmaya başlamıştı o anda;
-"SUSUUUN!" diye seslendi konuşmayı yapan adam. Ve devam etti "Bak kim olduğunu dahi bilmiyoruz senin ağzında hiç birşey yapamayız riskten uzak duracağız" dedi bana doğru.
-"Bakın bende sizler gibi insandım benimde bir ailem vardı rüyamda görmeseydim onları hatırlayamazdım. Benimde hayallerim varmış sizlerin olduğu gibi! Şimdi o hayallerimiz geleceğimiz baltalandı ve yokediliyor eğer buna karşı durmassak sonumuz gelir onlar eninde sonunda burayıda işgal edeceklerdir. Tek ihtiyacımız olan cesaret... Bakın ordumuz dengesiz bir şekilde yakalandı hazır değildi ve biz hazırız askeriyelerde kullanılmayı bekleyen askeri mühimmat var. Diğer insanlarla bağlantıyı ben kurarım ve bi yerden başlamış oluruz. Emin olunki dünyada bizden başka başkaldıranlarda vardır. Biz heleki Türk ırkı olarak asla boyun eğmemeliyiz. O yüzden diyorum aziz insanlar içinizden içgüdülerinizden gelen sese kulak verin ve bir mermide siz sıkın!!!"
Bi anda alkış ve gürültü kopmuştu insanlar adeta coşmuşlardı bu dediklerimle kendilerinden bir haylide emin olamaya başlamışlardı. Sanırım bir DEVRiM başkaldırış başlatmıştım.. -
88.
+4BÖLÜM 49
Sabah kaltığımda saatin kaç olduğunu bilmiyordum hazırlanmaya başladım. Daha sonra;
-"Uyandın demek" insanlardan biri benden önce uyanmıştı.
-"Diğer insanlarla bağlantıyı kurmaya gidicem nerde olduklarını öğrenmem lazım."
-"Peki seni Talat Albayın yanına zütüreyim."
Maden ocağının koridorundan ilerliyorduk. daha sonra oda gibi bir yerin başına geldik.;
-"Sen burda bekle uyandırıp geliyorum."
Beklemeye başladım ama hala çıkmamıştı kimse dışarıya şüphelenmeye başladım tam perdeyi aralamıştımki birden birşey üzerime atladı. Kafamı yere düştüğümde duvara çarpmıştım. Çok atikti ten rengi çürük vişne rengiydi. Tısıldar gibi nefes alıyordu birden nasıl yaptığını anlayamadığım bir hamleyle bıçağa benzer aşırı keskin birşey çıkardı sağ kolundan ve bana doğru atıldı. Son anda hamlesine karşılık vermiştim boğazıma kadar yaklaştı ve iki elimle sağ kolunu zaptettim. Daha sonra ters bir hamleyle üste çıktım. Ve kafasını bi kaç kere yere vurdum. Karnımı sağlam bir çizik darbesi geçirmişti. Bi anda salmamdan yararlanarak sırtıma çıktı ve ve sol omzuma ağzıyla yapıştı. Çok keskin dişleri olduğunu hissetiğim acıyla anlamıştım. Gölgesinden elindeki keskin bıçağın havaya kalktığını gördüm tam saplacakken iki elimde onu sırtımdan çektim biraz et parçamıda ağzında zütümüştü ve duvara yapıştırdım. Tekrar ayağı kalktı ve bana doğru gelmeye başladı çevik bir hamleyle ellerimle boynunun iki tarafını kavradım ve kafasını duvara doğru sürümeye başladım ve büyük bir hırsla olduğu gibi yere çarptım ve eline bitişik olan keskin bıçağı kafasına sapladım!
Böyle bir şeyi ilk defa görüyordum odaya girdiğimde kimse yoktu! -
89.
+3Bi ihtimal
-
90.
+3BÖLÜM 40
-"Burda bekleyin ben etrafı temizleyecem"
Kafalarını salladılar sadece ve dışarı çıktım. ilk önce yerdeki hala çırpınanları indirdim. Daha sonra belediye binasından başladım karışıma 2-3 tane daha çıkmıştı onlarıda teker teker büyük bir soğuk kanlılıkla indirdim. Belediye binasından ilerlermeye başladım pazaryerinde yine gördüklerimi indirmiştim tam köşeyi döndüğümde köpekler dikkatimi çekti. 2 taneydi onlara doğru hareketlendim birine saldırdım bacaklarından tutup direğe vurmaya başladım. Diğeride bacağıma yapışmıştı ve elimdekiyle bacağımdakine bi tane vurdum korkuluklara girmişti boynu. Ve elimdekinide aynı şekilde korkuluklara yapıştırdım. Ve bu şekilde gördüklerimi indirmeye devam ettim. Çevreyi temizlemiştim geri döndüm o ailenin yanına.
-"Çoğunluğu temizledim ben gidiyorum çok dikkatli olmalısınız" dedim
-"Teşekkür ederiz" diye yanıt verdiler.
Bi anahtarı üzerinde olan bi tane kamyonet buldum ve onla yoluma devam ettim artık tekrar izmire gidiyordum bu sefer kaçmak için değil saldırmak için!! -
91.
+3BÖLÜM 36
1-2 hafta geçmişti sanırım bu ada gibi yerde amaçsızca dolanıyordum bi anda karşıma bir zombi çıktı benim üzerime gelmeye başladı iyi ama ben ölüyüm? Nedenini bilmediğim bir üçgüdüyle ona saldırdım ve onu sanki bir kağıt gibi parçalara ayırdım müthişti!! Sonra kolyesi dikkatimi çekti kapaklıydı kapağı açtım güzel bir bayandı saçları kızıl ve kıvırcıktı ve ayna vardı kolyenin diye yüzünde. Aynayı suratıma tuttum birden ürktüm ve yere attım damarlarım çok kalınlaşmış yüz hatlarım değişmişti ve gözlerim daha kotu bir kırmızıydı daha farklı bir ton.. Ten rengim koyulaşmıştı güneşten olsa gerek.. Ve sert bir surat ifadesine sahiptim eski halimden çok farklı ve ürkütücüydü. Boyum bi hayli uzamış ve vücudum çok gelişmişti. Bu benmiydim değişmiştim inanamıyordum hatıralar gözümün önünde buğulu bir şekildeydi geçmişimi tam çözemiyordum aslında.. Sanki bir görevim vardı ve dünyada hala masumların olduğuna emindim. Kızıl gökyüzüne baktım ve bütün gücümle haykırdım. içimdeki labirentte kaybolmuştum adeta Hakan ölmüştü artık. Amaçsızca koşmaya başladım... -
92.
+2Belki
-
93.
+2şukuladım panpa emeğe saygı her ne kadar okumasamda
-
-
1.
+2Eyvallah kralsında şuku değilde okunsun yeter beğenilirse yayıneviyle anlaşma yapıcam arkadaşlarım beğendi
-
1.
-
94.
+2Ne yazmış adam kimbilir
-
95.
+2Rez alıyorum bi tane jokko diye züt vardı onun gibi yarıda birakirsan seni tavana çiviler çatır çutur giberim açık ve net olayım anlaştık mi