1. 26.
    0
    up up up up
    ···
  2. 27.
    0
    reserved
    ···
  3. 28.
    0
    sabah dinlenmis olarak uyandik, birseyler yedikten sonra ormana kesfe ciktik. avcinin karisi uc gun once odun toplamak icin ormana cikmis ve bir daha geri donmemisti, biz de ormanda ona ait olabilecek bir ipucu ariyorduk. bir sure ilerledikten sonra, koy yolunda yan yatmis bir koy minibusu gorduk. cesetler parcalanmis ve her yana sacilmis, sinekler cesetlerin uzerine bir yagmur bulutu gibi cokmustu. avci cevredeki cesetleri kontrol edip, "karim bunlarin arasinda yok." diye mirildandi. cesetlerin hepsi basindan vurulmustu, acaba kamptan bizden baska kurtulan olmus muydu? eger kurtulan biri varsa, bizim gibi ileride gorunen koyun igiblarina yonelmis olmaliydi. cam agaclarina tutunarak, onumuzdeki vadiye dogru inmeye basladik. vadinin sonundaki duzluge geldigimizde, ortalik sakin gorunuyordu, uzaklardan bi yerden gelen ritmik demir sangirtilari ve kus sesleri disinda birsey duyulmuyordu. yerde sonmus bi kamp atesi, bos konserve kutulari ve birkac tekerler izinden baska birsey yoktu. arkamizdaki koruluktan gelen demir sangirtilari iyice yaklasinca ne oldugunu kontrol etmeye karar verdik, arkamizi dondugumuzde karsimizda uzun boylu, iri yari, zebellah gibi bir aylak duruyordu. uzerinde sadece pehlivanlarin giydigi kispet denilen pantolonlardan vardi, muhtemelen bir gures turnuvasi sirasinda issirilmisti, civar koylerde yagli gures turnuvalari gib gib duzenlenirdi. sol bacagi ayi kapanina kisilmis, ayak bilegi paramparca olmustu, gelen demir sangirtisinin sebebi anlasilmisti, suratinin sag ust tarafi kasindan kulagina kadar siyrilmis, karnindaki yariktan uclari kemirilmis bagirsak parcalari sarkiyordu.
    ···
  4. 29.
    0
    reserved
    ···
  5. 30.
    0
    panpa bide seri olsan var ya
    ···
  6. 31.
    0
    askerlerin kaldigi bolumleri arayip, isimize yarayacak herseyi alarak yola ciktik. silahin sesi baska aylaklari da harekete gecirmis olabilirdi, burada kendimizi guvende hissetmiyorduk. aldigimiz malzemeleri sirt cantalarina doldurup, silahlari kusandik, kampa indigimiz yamactan yukariya dogru tirmanmaya basladik. sapa yerlerin daha guvenli olacagini dusunuyorduk, amacimiz tepenin arka tarafina ulasip, kendimize geceleyebilecegimiz guvenli bir yer bulmakti. yaklagib kirkbes dakika boyunca camliklarda tirmandiktan sonra, bir sure soluklanabilecegimiz bir duzluge geldik. duzlugun hemen arkasinda tepenin obur cephesine inen bir yamac basliyordu, gunlerdir ceset kokusu soluyan cigerlerimizi temiz havayla doldurup cevreyi izliyorduk. buranin guvenli oldugunu dusunuyorduk ki az ilerden gelen inlemelerle irkildik. duzlugun sonuna kosarak, diger yamactan assagiya dogru baktik. otuz metre kadar assagimizda, kayalarin arasinda bir ucak ambulansinin enkazi duruyordu. ne zamandan beri orada olduklarini kestirmek zordu ama muhtemelen ucagin icinde hastaneye goturdukleri aylagin saldirisina ugrayip, buraya cakilmislardi. onlari bulundugumuz yerden kus gibi avlayabilirdik, kayaliklar cok dikti, aylaklar kollarini kaldirmis, gozlerini bize dikmis caresizce inliyorlardi. bulundugumuz yerden onlari kus gibi avlayabilirdik. silahin gurultusunun diger aylaklari cekmesinden cekindigimiz icin, onlari assagi yuvarladigimiz kayalarla haklamaya calistik. assagida toplam dort aylak bulunuyordu, iki hemsire, bir kabin gorevlisi, bir de pilot. diger kabin gorevlisi, hasta ve diger pilot carpmanin etkisi ile parcalanmislardi. yuvarladigimiz kayalar aylaklardan sadece ikisini haklamisti ki, kasim abi savurdugu kayayi elinden gec biraktigi icin dengesini kaybedip assagi dogru kaymaya basladi. bacaklarini iki yana acarak, sag kalan aylaklarin bir metre kadar yukarisindaki buyukce bir kayaya tutunmayi basardi. fazla vakti yoktu ve gucu tukeniyordu, baska sansim yoktu, ona yardim etmeliydim. oldugum yerden tufegimi aylaklara dogrultup ikisini de hakladim, kayaliklarin daha da az egimli olan tarafindan kasim abinin yanina indim. "kasim abi, silah sesi diger aylaklari da buraya cekebilir, yola devam etmeliyiz" dedim. sirtimizdaki malzeme cantasi giderek agirlasiyordu, yorgunluktan bedenimin her yerine igneler batiyordu. ilerideki koyun igiblarini hayal meyal gorebiliyorduk, guvenli bir yer bulma umuduyla oraya dogru yoneldik.
    ···
  7. 32.
    0
    reserved 4
    ···
  8. 33.
    0
    aylaklardan disi olani, bize daha yakindi, digeri ile arasinda elli metre kadar bir mesafe vardi. bu durum da bize, aylaklari birer birer haklama imkani veriyordu. disi olani, 45 yaslarinda sismanca, pijamali, saclari bigudili bir kadindi. sag kolunun ve sag bacaginin kirik oldugunu gorebiliyordum, muhtemelen hastaligi kapmadan once evin camindan assagi atlamis, kolu ve bacagi kirilinca da oldugu yerden kalkamadigi icin diger aylaklara yem olmustu. uzerindeki dev bir kaplan kafasi olan beyaz tshirt'u karsinin sag tarafina kadar yirtilmisti, sag gogsunun yarisi yenmis, ve ici yumurtadan yeni cikmis karasinek larvalari ile doluydu. kasim abiye onu haklamasi icin isaret ettim. gozlerimi kirk metre otedeki, yarisi yenmis asker cesedinin uzerindeki ak-47 den ayirmiyordum. eger kasim abi disi aylagi haklayabilirse, ona cok yakin mesafede duran tufegi alma sansim olabilirdi. kasim abi "ya allah" diyerek, disi aylaga dogru kosmaya basladi, ben de aylagin dikkatini cekmeye calisiyordum. bekledigimiz gibi oldu ve disi aylak basina aldigi darbeden sonra aninda yere yikildi. tufegin oldugu yere deli gibi kosuyordum, aylak ile aramizdaki mesafe otuzbes metreyi gecmezdi. hemen yere atilip tufegi aldigimda, askerin cesedi birden gozlerini acip, ani bir hareketle dislerini cizmemin topuguna kenetledi. silahi alnini ortasina dogrultup tetige bastigimda, namluda mermi olmadigini farkettim. namluya mermi surecek kadar vaktim yoktu, silahin dipcigini iki elimle tutup namluyu hizla kafasina indirdim, kafasi ortadan ikiye yarildi, beyni asfaltin uzerine dagildi. eger diger cesetler de dirilmeye baslarsa, burasi bir cehenneme donerdi. silahin agzina mermiyi verdigimde, ikinci aylak ile aramizdaki mesafe bes metreden biraz fazlaydi. aylagin tek kolu dirseginden kopmustu, uzerinde de kasaplarin giydigi turden plastik bir onluk vardi, sanirim hastaligi kapmadan once kasapti. ikinci aylak kafasina yedigi kursundan sonra iki saniye ayakta kalip bos gozlerle bana bakti, sonra da kulce gibi yere yigildi. kaslarinin ortasinda kucuk bir delik gorunuyordu, basinin arka tarafi ise tamamen acilmisti. malzeme aramadan once, dirilmeyeceklerinden emin olmak icin, yerdeki butun cesetlerin kafalarina birer el ates ettik.
    ···
  9. 34.
    0
    aylaklardan bir tanesinin uzerinde belediye iscisi tulumu vardi ve ayaktaydi. diger ikisi meydanin ortasinda kalmis son birkac lesi yemekle mesgullerdi. kasim abi sahanin sol tarafina dolasip, aylagin arka tarafindaki bos mandalina kasalarinin arkasina gizlendi. ben de kayalari takip edip aylagin bir metre kadar yakinina geldim. kasim abi oradan "dayoolu" diye seslenince aylak arkasini dondu. ben de yerden kaptigim tugla buyuklugundeki bir kaya parcasini kafasinin arka bolumune patlattim. aylak bir metre kadar one savrulsada ayaklarini uzerinde kalmayi basarip bana dogru dondu. yildirim hiziyla uzerime atladiginda biz gibi bedeninin agirligini hissettim. yayilan koku da durumu daha katlanilmaz yapiyordu. iri yari bir aylakti, ust dudaginin bir bolumu kopmus, biyiginin sag yarisi ile beraber assagi dogru sarkiyordu. dislerinin arasi pihtilasmis kan lekeleri doluydu, agzindan dokulen istah salyalari ve irin gogsume yapisiyordu. sadece iki elimle alt cenesinin altindan kavrayip, beni issirmak icin acilip kapanan korkunc agzini kendimden uzak tutmaya calisiyordum. kasim abi oldugu yerden cikip, yerdeki demir cubugu aldi ve bana dogru kosmaya basladi. az once yedigi darbe yuzunden, aylagin basinda bozuk para kadar bir aciklik olusmustu, ama beyin yeterince hasar almadigi icin aylak hareket etmeye devam ediyordu. uc dort hizli adimdan sonra kasim abi elindeki demiri aylagin basindaki acikliktan iceri daldirmayi basardi. aylak o anda fisi cekilmis bir alet gibi uzerime yigildi, ani bir hareketle olen aylagi uzerimden atip ayaga kalktim ki aksam yemegi ile mesgul olan aylaklarin da dikkatini cektigimizi farkettik. iki kisilerdi, bitmek bilmez bir acligin esiri bedenleri onumuzde yalpaliyordu.
    ···
  10. 35.
    0
    inanmayın beyler sallıyor zombi diye bişy yoktur
    ···
  11. 36.
    0
    allah rızası için devam et panpa
    ···
  12. 37.
    0
    devam panpa pazartesi oldu
    ···
  13. 38.
    0
    ulan muallak yazsana
    ···
  14. 39.
    0
    up amk
    ···
  15. 40.
    0
    bolum dort: bag evi
    ···
  16. 41.
    0
    devammmmmm et
    ···
  17. 42.
    0
    rizörvd
    ···
  18. 43.
    0
    okuyorum panpa sürekli entry giremiyorum ama bil hani okuyoruz benim gibi rahat bi 15-20 kişi daha vardır.
    ···
  19. 44.
    0
    devam panpaaaaaa
    ···
  20. 45.
    0
    devam et panpaaaaaaa
    ···