1. 101.
    +2
    ilk önce adama adını sordum. tunahan dedi. daha sonra sağlam bir beyzbol sopasıyla zindana geri döndüm. adam korkudan altına sıçacaktı. diğer tek bacaklı ise hala baygındı. tunahan ile konuşmaya başladık.

    +bak güzel kardeşim bana doğruları söyle sana acı çektirmeyim.
    -abi allah kuran çarpsın düş...
    • sağ bacağının diz kapağına sağlam bir oturttum*
    -aaaaaaaaaaaaaaağğğğğğğğğıııııı
    +ulan huur cocu daha ne kadar kanıt göstereyim, düşmeyle olacak iş değil. bütün koloninin hayatını tehlikeye atıyorsun.
    -abi gerçekten söylüyorum düştü. (ağlamaklı bir sesle söyler)
    +ulan adamıda öldüremem ki. daha adam bile değil bu çok genç. yaşı kaç bunun?
    -17 abi.
    +ulan gavat! küçücük çocuğu mu öldürteceksin bana.
    -abi yemin ederim dediğim gibi oldu.

    sinirim geçmemişti. adama "peki ulan sen istedin" dedim ve çocuğun ellerini çözdüm...
    ···
  2. 102.
    +1
    ve zindanın kapısını kapadım. eğer dediği gibi sadece düştüyse uyandığında adama hiç bir şey yapmazdı. fakat zombi ısırdıysa. ikisininde işi bitmişti. onları orda bıraktıktan sonra yukarı koloninin. yanına çıktım.

    herkesi bir araya toplayıp olan biteni anlattım. neredeyse kolonideki herkes bana hak verdi. diğerleride sanırım kararsız kalmıştı. kuzenimin yanına gidip çocuğun ne zaman uyanacağını sorduğumda. " 6 saat sonra filan uyanır" dedi. hava zaten kararmıştı. aşağı inip zindanın kapısını kilitledim.

    daha sonra çadırıma gidip uyumaya çalıştım...
    ···
  3. 103.
    0
    @199 eyvallah bro shıshıshıeıeh
    ···
  4. 104.
    +2
    sabah olduğunda ilk işim aşağı zindanlara inmekti. indiğimde manzara tahmin ettiğim gibiydi. ikiside kapının önünde böğürüyordu. elleri bağlı olanın elleri yoktu. ikisininde kafasını kılıçla kestim. saat 06:00 filandı ses çıkmasın istedim. daha sonra öğlene doğru ilhan ve 2 kişiyi yanıma alıp aşağıda ki zombi ölülerini alıp metonyanın dışına attık.

    1 hafta boyunca herşey yolunda gitti. artık koloni işleriyle uğraşmaya başlamalıydım. koloninin çoğalması lazımdı. tıpkı ergenekon destanında olduğu gibi. burasını bir site gibi yapacaktım.

    fakat kolonide ki çoğu kişiyi tanımıyordum...
    ···
  5. 105.
    +2
    ilhana elektrikten iyi anlayanları bir araya toplamasını söyledim. bir saat sonra ilhan yanında 4 kişiyle çadırıma gelmişti. çocukların hepsi arkadaşmış elektrikle ilgili bir üniversitede okuyorlarmış. çocuklara nasıl elektrik elde ede bileceğimizi sordum. yaklaşık 4 saatlik bir toplantı yapmıştık.

    panlanımız çok basitti. koşu bandı gibi bir düzenek kurup bunun üstüne zombileri koyacaktık. ve buradan elektrik elde edicektik. sanırım herkes anlamıştır neden bahsettiğimi.

    çocukların bize verdiği kağıtta lazım olan aletler ve araç gereçler yazıyordu. hemen yanıma 15 kişi alıp kamyonete bindik ve metonyadan uzaklaştık...
    ···
  6. 106.
    +1
    çocukların verdiği ıvır zıvırları toplarken neredeyse akşam olmuştu. en sonunda metonyaya geri döndük. eşyaları çocuklara teslim ettim. ve yanlarına 10-15 adam verdim yardımcı olmaları için. bunlar işe koyuldu. hava kararmıştı. çadırıma gittim ve uyudum.

    sabah olduğunda elektrik kaynağına gittim hala çalışıyorlardı ne zaman biter dediğimde 1-2 gün sürecek dediler. iyi dedim. ve etrafta boş boş gezinmeye başladım. o sırada surlarda bir hareketlilik olduğunu gördüm. çok geçmeden silahlar ateşelendi.

    koşarak surlara çıktım...
    ···
  7. 107.
    +1
    büyük bir grup insan sur kapısına doğru koşuyordu. arkalarında ise çok fazla zombi vardı. yine aynı şey olmuştu her şey birden yavaşlamaya başlamıştı kalp atışlarım düşüyordu. nefes alış verişimi duya biliyordum.

    bi' şey düşünmem lazımdı. eğer kapıları açıp insanları içeri alırsam kolonimizin sayısı artıcaktı. ama almazsam dışarıda geberip gideceklerdi. ve çok fazla zombi vardı. hayata geri dönüyordum. her şey tekrar hızlanmaya ve canlanmaya başlamıştı.

    hemen ilhana bağırıp kamyoneti sur kapısının önüne çekmesini söyledim...
    ···
  8. 108.
    +2
    dediğimi yaptı bende bu arada sur kapısını açtım. dışardan gelen insanlar içeri girdiler 30 kişi varlardı. daha sonra arabanın farlarını açtık. zombiler yere düşüp yuvarlanıyordu. yerdekileri vururken aradan bir iki tanesi yere düşmemişti. biri bana doğru koştu ve sağlam bir yumruk çaktı.

    yere düşmüştüm. çok sert bir yumruktu. ilhan o zombiyi bacağından vurmuştu. kendime geldiğimde zombi geri doğru kaçmaya çalışıyordu. bu oydu. akıllı bir zombiydi. hemen yanıma azcık ip alıp peşine takıldım. adeta ölüme koşuyordum sayıları 50 ye düşen zombilerin yanlarından geçtim.

    hepsi benim peşime takılmıştı bende o binin...
    ···
  9. 109.
    +3
    bizimkiler kamyonete binmiş peşimdeki zombileri öldürüyorlardı. yaklaşık 150 metre sonra bine yaklaşmıştım bacağına bir iki el ateş ettikten sonra yere düşürmüştüm. kafasını ayağmın altına alarak ellerini bağladım ve ondan uzaklaştım. bizimkiler gelmişti. zaman kaybetmeden bini arabaya yükledik.

    metonyaya geri dönmdüğümüzde tüm koloni bizi bekliyor ve yeni gelenlere yiyecek veriyorlardı. o akıllı bini arabadan çıkartıp sağlam zincirlerle bağladık. herkes ona bakıyor o ise bizi inceleyip küfür eder gibi bağrışlar atıyor dişlerini bir birine vurarak ses çıkartıyordu.

    herkesi çadırlarına gitmesi için uyardım...
    ···
  10. 110.
    +3
    kuzenim koşarak yanıma geldi. sol gözüm orsopu çocuğunun attığı yumruktan dolayı şişmişti. buz getirmişti gözüme koydu. "beni boşver şu şeyin ne olduğunu söyle bana" dedim. çok korkuyordu. diğer doktor arkadaşlarını çağırdı. bizim yardımımızla bini sedyeye yerleştirdik ve doktor çadırına zütürdük.

    bu sefer yanlarında duruyordum. her şeyi yapa bilirdi bu şey. ilk önce konuşmaya çalıştık. acaba konuşa biliyormu diye. ama sadece dişlerini bir birine çarptırıyordu. ve ellerini gösteriyordu sanki ellerini çözmemizi istiyordu. ama bunu yapamazdık.

    aklıma bir fikir gelmişti...
    ···
  11. 111.
    +2
    arabayla dışarı çıkıp spor malzemesi satan bir dükkan bulup taksörlerin kullandığı diş koruyucularından almıştık. metonyaya geri dönüp binin yanına gittik. zorlada olsa kuzenim narkoz vere bilmişti. fakat bayılmamıştı sadece kıpırdamıyordu. gözlerini hareket ettiriyordu.

    yavaşça ve dikkatlice dişlikleri ağzına taktım. rahatsız olduğu her halinden belliydi. bacaklarını sedyeye bağladık ve dışarı, metonyanın boşluk alanına çıkarttık sedye ile. daha sonra ellerini çözdük. kendine gelmesi 1 saat almıştı. kendine geldiği gibi ayaklarını kurtarmaya çalışmıştı.

    silahı ona doğrulttum ...
    ···
  12. 112.
    +3
    silahı görünce korkmuştu elleriyle yüzünü koruyordu. nasıl ola bilirdi böyle bir şey. sanki arada kalmış bir türdü. bütün gece uyumadan onun üstünde deneyler yaptık. ne olduğunu, nerden geldiğini çözmeye çalıştık. ve en sonunda bir şey bulduk.

    sadece elinde silah olanlara saldırıyordu. silah olmadan yaklaşınca ise başka şeylerle ilgileniyordu. bir test yapmak için ilhan gönüllü oldu. bacaklarını çözecektik ve ilhan yanına gidecekti. herşey yolunda gidiyordu. ilhan yanına gitti bacaklarını yavaş yavaş çözüyordu. bin ise ilhana bakıyor hiç bir şey yapmıyordu.

    biz ilhan ve binin etrafını kuşatmış silahı bine doğrultmuştuk...
    ···
  13. 113.
    +2
    ilhan binin ayağını çözer çözmez bin ilhanın üstüne atladı. biz tam ateş edicekken ilhanı önüne siper yaptı. ilhanın cebinde ki kasaturayıda boynuna dayadı. "yuh ananı avradını gibeyim bu ne lan" diye bastı küfürü herkes. ilhan korkudan bayılmıştı.

    kimse ateş edemiyordu. belli ki bin sedyedeyken numara yapıp fırsat kolluyordu. böyle zeki bir zombiyle nasıl başa çıka bilirdik ki? ya bundan daha çok varsa. sanırım işimiz o zaman biterdi. ben çok tehliheli bir şey yapıp binin kafasına tuttuğum tüfeği ateşledim. başarmıştım bini öldürdük.

    ilhanın bir şeyi yoktu. ama böyle bir şeyi bir daha görmemek için dua ediyorduk. ve daha tamamen ne yapacaklarına dahil bir fikrimiz yoktu...
    ···
  14. 114.
    0
    bu olaydan sonra koloni kararıyla metonyanın tam ortasına metonyayı ikiye ayıran bir sur örülecekti. bir tarafta önceden kolonide olanlar diğer tarafta yeni gelenler olacaktı. yeni gelenler kontrol edilecek. yaşadığımız olay gibi peşlerinde zombilerler geliyorlarsa içeri alınmayıp infaz edilecekti.

    biraz canicede olsa koloninin güvenliği için gerekliydi. bu olay yüzünden erzak almaya çıkamamıştık. ve sonunda elektrik zamazingosu bitmişti.

    fakat bir sorunumuz vardı. zombimiz yoktu...
    ···
  15. 115.
    +1
    hay gibeyim böyle işi yine bizim ekibi toplayıp atladık kamyonete. dışarda yakaladığımız bir kediyi kamyonetin kasasına attık. zombilerin bol olduğu boğaz içi köprüsü tarafına gittik. kasaya çıkmak için rampa gibi bir şey koyduk. ve kornaya bastık.

    zombiler yavaş yavaş gelmeye başladı hepsi kediye gidiyordu. 10 tane olmuştu. kasa açıkken azcık gaza bastık diğerlerinden uzaklaşınca. kasayı kapatıp metonyaya döndük. zombileri güvenli bir şekilde elektrik yerine bıraktık ve bandın ucuna tavuk koyduk zombiler ilerliyor böyle elektrik elde ediyorduk.

    merve birden yanımıza bağrarak geldi...
    ···
  16. 116.
    +2
    kolonide hamile olan bir kadının sancıları başlamış. hemen kadını kucağıma alarak kuzenime zütürdüm. bir sedye ayarladık ve doğuma başladılar. koloni lideri olduğum için bende içerideydim.

    doğumda ters giden bir şey vardı kadın çok fazla kan kaybediyordu. hemde çok fazla. hemen koloniden birini bulup kan nakli yapmaya başladık. bebek yavaş yavaş geliyordu. kafası görünmüştü, çok ağır ilerliyor e ağlamıyordu. bebek tamamen çıktığında bir elinin yarım olduğunu gördük. üzülmüştük fakat bu yaşamasına engel değildi.

    asıl bizi şok eden şey o değildi...
    ···
  17. 117.
    0
    @229 panpa piyasada ki tüm zombi filmlerini izledim
    ···
  18. 118.
    +3
    bebek ağlamıyordu. böğrüyor ve kan kusuyordu, donup kalmıştık. nasıl böyle bi' şey ola bilirdi. anne hala baygındı. bu olaydan çadırın dışında ki kimsenin haberi yoktu. ve olmasınıda istemiyorduk. bu yüzden yeni doğan bebeği bir havluya sarıp yan tarafta ki daha büyük esaas doktor çadırına zütürdük.

    orada bir iki araştırmadan sonra annenin rahminin parçalandığı ve bunu bebeğin yaptığı anlaşıldı. herkes yapılacak şeyi biliyordu fakat kimse buna cesaret edemiyordu. yaklaşık yarım saat beklemenin sonunda anneyi ve bebeği boğarak öldürmek zorunda kaldım.

    neredeyse 1 yıldır süren bu kıyamette hiç bir zaman bu kadar kötü hissetmemiştim. çadırıma girdim ve dinlenmek için yere uzandım...
    ···
  19. 119.
    0
    yarı uyanıktım. birden dışardan bağırışlar geldi. dışarı baktığımda surların üstünden zombiler tırmanıp atlıyordu. hepsi kafasından vurduğum o bin zombiye benziyordu. koloninin anasını gibiyorlardı. herkesi öldürüyorlardır. gözüm merve ve edayı arıyordu. onları kaçarken gördüm ve peşlerine takıldım.

    bir anda önümüze siyah bir duman çıktı "sen benim çocuğumu ve karımı aldın bende seninkileri alıyorum" dedi ve merve ile edayı dumanın içine çekerek yok oldu. etrafta ki herkes ölmüştü zombiler bana saldırmıyordu. ağlıyordum elime bir silah aldım ve kafama dayadım.

    tetiği çektim. ve bir anda çadırda uyandım kan ter içindeydim. koşarak merve ve edayı aramaya başladım...
    ···
  20. 120.
    +3
    bağrıyor ve koloninin arasında koşturuyordum. "edaa, mervee". sonra kuzenimi gördüm ve yanına gittim.

    +eda ile merveyi gördün mü?
    -...
    +yav cevap versene gördün mü?
    -içerideler
    +ne ? hastahane çadırında ne yapıyorlar ki
    -...

    hemen içeri girdim. eda ile merveyi sedyeye yatırmış serum veriyorlardı. hasgibtir çektim. acaba o kabus gerçek mi olacak filan diye düşünürken. odada ki diğer doktorun yanına gittim.

    +neyi var eda ile mervenin
    -bilmiyoruz ikiside zindanın az ilerisinde baygın yatıyorlardı. senin adını söylüyorlardı.
    +ne kadar zaman oldu bulalı
    -yarım saat
    +ulan bana ne haber vermiyorsunuz. çadırda yatıyordum
    -efendim siz çadırda değildiniz ki kimse sizi bulamamıştı.

    doktor bunları söyleyince elim ayağım salındı. ne oluyordu böyle...
    ···