zombi hikayesi anlatıyorum beyler gelinnnnn

sabah uyandığımda ortalık daha yeni aydınlanıyordu dışardaki sesler asla bitmez ama seslerin artması beni tedirgin etti panjuru aralamak için şifreyi girdim kilid açıldı azıcık araladım dışardan gözükmeyen bir duvar kağıdı yapıştırılmış camdan dışarıya bakıyordum, birden aklıma şimşek çaktı şifreyi girince bir hata oluşmuş ve ışıklar yanmıştı evimin tüm odaları ışık içindeydi ve çoğu odanın ışık koruyucuları kapalıydı. Dışarda onlar karanlıkta ilgilerini canlı insandan çok çekebilicek tek birşey vardı: ışık!

hemen evimin holune koştum ana bilgisayardan tüm ışık koruyucularını aktif hale getirdim aktif olması için 30 saniye geçmesi gerekiyordu yani onların benim evimi bulup ecelimle gelmeleri için 30 saniye...
saniyeler saat gibi geliyordu 30 saniye gelip tüm sistemler tehlike moduna alınınca derin bir ohh çektim. tehlike modunun bir özelliği de evimin bulunduğu apartmanın 250 metre çevresini termal 4 kamera yardımıyla canlı bana aktarmasıydı. ana bilgisayardan radar moduna girince az kalsın kalbim duruyordu.

Apartmanın çevresinde normalde 10 a yakın olurlarken sayıları birden 200 e kadar çıktı önceden çektiğim elektrik telleri bana mısın dememiş 3 metrelik ördüğüm bir hattı yıkıp geçmiş sensörlü mayınlara doğru ilerliyorlardı en fazla 5 dakika sonra apartmanın kapısına dayanıcaklardı. hemen birşey yapmalıydım ama elim ayağım ve beynim donmuştu mayınlar o yüksek ses çıkaranlardan değildi çünkü o kadar ses çıksa bu şehirdeki hepsi başıma toplanırdı. mayınlar hızlıca yaklaşan bir cismi belirleyip sensörüyle kendini patlatıyordu fakat içindeki kapsülü patlamada patlamıyacak şekilde güçlüydü ama patlama sonucu oluşan bir gaz kapsülü tetikleyip patlamadan 2sn sonra patlıyordu böylece patlama sırasında ortaya çıkan ses enerjiye dönüşüp patlamaya yardımcı güç olyordu ve daha az ses çıkıyordu

dinleyen var mı beyler o kadar hazırladım dinliyozz panpa yazın bari

Bunları düşünecek vakit yoktu apartman kapısının kalkanını aktif etmem gerekiyordu tüm acil sistem çalışması modlarını aktif ettim. şimdiye kadar hiç etmediğim bir mod olduğu için süreyi hesaplayamamıştım. Gereken süre ekranda yazdığında 2. şokumu yaşadım tam 5 dakikadan geri saymaya başladı.iş başa düşmüştü susturucu benzeri aksesuarla uzun orta menzil silahımı alıp koşarak çatıya çıktım ve pusuya yattım ve en öndekileri vurmaya başladım çok fazla geliyorlardı mayınlı bölgede en fazla 20-25 mayın varken 100 kişi akın ediyordu bir mayının 4 kişiye alması imkansızdı en şanslı oldupunda 2 kişi almıştı mayınlar geriye 55-60 a yakın kalıyordu 25 tanesini vursam ki düşük ihtimal 30 kişi kalıyordu bunların kalkanı kırmaları hiç uzun sürmezdi. bu düşünceler aklımdan hızlıca geçerken önümde küçük çaplı bir katliam vardı plastik kapsüller şans eseri parçalara ayrıldığında boğazlarına göhüslerine veya can alıcı noktalarına geliyordu sayıları 40 a düşmüştü bende bismillah deyip başladım 1 2 3 derken 28 tane vurdum. Geriye 12 tane kalmıştımenzilimden çıkmışlardı kapının kilidinin süresinin dolmuş olmasına dua ediyordum birden içime su serpen çelik kapı sesi duyuldu tam zamanında aktif edilmişti, sevindim kapıya delce vuruyolardı başarısızlık tan çılgına dönmüşlerdi. Aşağıya inmek için kalktım, üstümü temizledim ve yavaşça çatıdan indim.

@9 dinliyon mu bari panpa

beyler elimde azıcık birikmiş yazı var parelel yazıyorum bir paragraf bitince paylaşıyorum azcık zaman veri güzel bişi olsun amk

Ana bilgisayarın karşısına geçmeden teçhizat deposuna gittim 2 tane çarptığında patlayan bomba lardan aldım apartman girişine doğru salmadan ana bilgisayara bir baktım en büyük şokum o an oldu Termal kamerada 4 kişi gözüküyordu...
Hemen içimden sayımımdamı hata yaptım dedim ama dürbünle beş kişini koştuğunu gördüm. ikilemde kalmıştım ev kapım pek sağlam değildi burası stratejik olarak en güçlü konumdaydı ama eksi yönü kapının zayıflığıydı. Kapıyı sağlamlaştırmak için hiç birşey yapmamıştım

beyler biraz teknoloji ve detayı kattım öyle daha hoş oluyor diye herkezin zevki ama bana göre hava katıyor ayrıntı beğenmediyseniz üzüldüm lan 2 gecedir düşünüp düşünüp yazıyom

Kapıma gelip kırması ve o kadar güvenlik önlemine rağmen yüzyüze gelmemiz içten bile değildi. Düşünmeye başladım tekli silahımı aldım ve korkuyla beklemeye başladım apartman 5 katlı ben en üst kattayım ve alt kattan yüksek sesler gelmeye başladı bu hesaplarımda hata yapmadığımı ve binamda bir tane onlardan olduğunu gösteriyordu. Hemen kapının karşısına geçtim ve beklemeye başladım. Merdivenden sesler duymaya devam ediyordum. Yukarı çıkıyordu, merdiven sesleri bitti, hiçbir ses yoktu, kanım donmak üzereydi, altıma ediyordum, birden kapım kuvvetli bir şekilde kırıldı karşımdaydı, korkarak beklediğim an gelmişti.
Genellikle en az 20 metre den gördüğüm şeylerden biri artık bir metre karşımdaydı, aynı havayı soluyorduk, soluduğu hava sonucu depoladığı enerjiyi benim için kullanıcaktı. Saldırdı yana çekildim 1 el ateş ettim, etki etmedi 2 el daha ettim azıcık sarsıldı ve tekrar saldırdı.
Bu kadar hasara karşı dayanacağnı sanmıyordum ve o saldırıyı beklemiyordum. Dengemi kaybedip yere düştüm.Üstüme atladı gerçekten güçlüydü , boğazımı hedef almıştı ve salyalı dişlerinden akan tükürük tişörtüme akıyordu. Hemen yanıbaşımda zehirli aşı kavga sırasında raftan yere düşmüştü elimle ona ulaşmaya çalışıyrdum fakat boğuşma sırıasında yorulmuştum ve hala beni ısırmaya çalşıyordu.Ben biraz daha güçlüydüm ama o da güçsüz sayılmazdı. Sonunda aşıyı alıp boğazına batırdım. Anında hücrelerine etki etti e yanıma yıkıldı.

Kalkıp cesedi aldım, dışarıdan çöpe indirdim, tabi yanıma silahımı almıştım. Anlaşılan 1. kat balkondan atlamıştı, vücud olarak diğerlerinden daha gelişmiş olduğu için onun açısından zor olmadığını düşündüm. Diğerleri attığım bombanın etkisiyle parçalanmışlardı. Gün yavaş yavaş ilerlerken tekrar evime çıktım radarda kimse görünmüyordu.Tam teçhizat aşağıya indim yanıma 15 tane kapsüllü bomba da aldım. Belli yerlere koydum. Uzun zamandır uğraştığım bir proje vardı. Bunu hayata geçirmeyi düşünüyordum. Aprtmanın belli çevresine toprağa ince ve hafif uzun delik açıcaktım,bu deeliklere onların derilerini eritecek kadar güçlü kimyasal salgı yerleştirecektim, yine sensörlü olacaktı 5 metre çevresinden geçen herhangi bir varlığa vücuduyla orantılı salgı püskürtecekti. Bunu da altında bulunan devasa pilden enerji alan bir yay sistemiyle yapacaktı. Vücuda orantılı olmasının sebebi geçen herhangi kuş vb. hayvan için tüm kimyasalı harcamamasıydı.Bu mekanizmalardan apartmanın çevresine 5 tane koyacaktım

la teknoloji olmayınca hep zombi geliyo boğuş uzktan kafasından vur hep aynı daha mı heycanlı amk

dinleyen yok galiba bir bölüm daha vericektim

la 5 farklı kişi yaz dyene kadar yazmıyom o kadar emek harcadım amk bidi eksilemişiniz bari şukulayın bi kere amklar yuh

Ama motoru bulmam için 1 kilometre ötede motor bigiblet satan bir dükkana ulaşmam gerekiyordu.1 kilometre alan normalde fazla sayılmaz ama bu şartlar altında 1 kilometre imkansıza çok yakındı. Kimyasal püskürtücülerin de motor olmadan beni idare edebiliceklerini sanmıyordum zira şuan hiçbir korumam yoktu. Hava kararırken stoğumdan bir makarna paketi çıkarıp ısıtıp yedim.Bu akşam dinlenmem lazımdı yarın çok zor bir maceraya atılacaktım. Cephane açısından da tedirgindim.Yol boyunca ne kadar harcayacağımı bilemiyordum. Bunları düşünerek odama gittim ana bilgisayardan çektiğim kabloyla tavanıma küçük bir ekran yerleştirmiştim. Herhangi hareketlilik olunca yani menzilde 50nin üstüne çıkarlarsa beni alarmla uyandırıyordu. Yarını düşünürken uyumuşum...

Sabah dinlenik uyandım, kahvaltımı ettim, teçhizat erzak hepsini hazırlayıp yola çıkmak için ana bilgisayardan herşeyi kilitledim, kapıyı kilitleyip çıktım.Çıkmadan radar bakmıştım pek yoklardı ortalıkta. Hızlıca merdivenleri indim dışarı çıktığımda saatin önemi yoktu ama 1.00e geliyordu.Bir iki tanesini hakladım. Arka bahçeye geçene kadar sessiz olmalıydım. Tamamen kapalı motoruma ilerlemek sandığımdan zor oldu. Motordan biraz bahsedersem super sessiz direk enjekte motorla 180e kadar çıkılabiliyordu.En fazla 35 desibel ses çıkartıyordu. Asıl eğlenceli kısım ise önde sol çapraz sağ çapraz a bakmak koşuluyla 2 delik vardı ucu susturuculu özelliği hızlı mermi atmasıyla önümü temizliyordu.Tam önünde 180 derece dönebilir bir makinalı vardı büyük makinalı değil ama portatif gibi çıkartılabilirdi.Çift egzozuma gelince ısınma oranı artınca bölünebilen minik mayınlardan atması arkamdan koşturan yaramazlar için hoşçakal hediyesiydi. Cmlarım çift katmanlı entrefil kaplamaydı. Dışardan içi gözükmeyen istemiştim sebepsiz *Motora bindim ve maceraya başladım.

@46 amma komik adamsın altıma işedim ahahahah tuvaletten yazıyorum beyler bekleyin

Biraz gittim demeden arkamda çoğalmaya başladılar artık ibre 120yi gösterirken sistem mayın parçaları gönderiliyor dediğinde herşeyi gözden çıkarmıştım çünkü bu mayınlar ciddi anlamda ses çıkarıyordu. Tüm yakındakiler başıma toplanıcaktı.

500 metrem kaldığını gprs söylüüyordu gazı kökledim arkamda deli gibi koşuyorlardı, mayınlarım azalmıştı ön ateşçi takım da şarjör yüzde 10a dayanmıştı 250 metre 150 derken sistem kaynağı bitti. Motorumun benzini de bitmişti. Kayarak bir markete girdim motorla. Motorcu dükkanı hemen karşımdaydı. Marketin üst katı da vardı, çıktım bir yere oturdum ve plan yapmaya çalışıyordum. Farkındaysanız şimdiye kadar zombi diye bir şey demedim çünkü bunlar zombi değil!

Bunlara zombii dersek hakaret olur zombilerden 2-3 kat daha güçlü ve çevikler. Plan yaparken beni sezmiş yukarı çıkıyordu. Hemen silahıma sarılıyım derken bir hssk*tr çektim. Tüm ekipman motordaki çantamdaydı.