-
91.
0@82 iyi gidiyon panpa. Şukunu attırdım...
-
90.
0@91 bi sen ekgibtin amk. Ama şukunu verdim. BAşla bakalım. çok klişe olmasın ama...
-
89.
0@91 the walking dead olmuş bu mk
nerde lan hani günlükleri yazmışınız ilk gün sıraladınız sonrası yok mk -
88.
+219.12.2011
gözlerimi hastanede açıyorum ne olmuş bana bilmiyorum uyandığımda hastanenın florasanları yanıp yanıp sönüyor , saatin tak tak sesi kulaklarımı tırmalıyor. hiç bir ses duyamıyorum, oysaki ben ankaranın en yoğun hastanesi yıldırım bayezid hastanesındeyım. buraya nasıl geldım bılmıyorum fakat uyandıgımda aynaya baktım ve
devam edicem beyler şuan kapımı zorlayan bir zombi var diğerlerinin dikkatını toplamadan onu halletmem gerek, hemen dönücem -
87.
0@89 panpa hayal gücü ya keyfine bak. güzel yazıyo adamlar
-
86.
0lan okuyorum şu başlığı yok 7.65 likler yok katana kılıçları havada uçuyo nerde yaşıyosunuz lan siz amın feryatları
tamam sakinim -
85.
+1şu an radyo alt yazı geçiyor.. zombi istilasi bütün istanbul'u kapsamış sakın dışarı cıkmayın left 4 dead degil burasi
-
84.
0up up up
-
83.
+1evden dışarıdaTümünü Göster
dairenin kapısını açtığımda dış kapının hala kapalı olduğunu gördüm, evin güneye bakan tarafından arka bahçeye atlayıp ara sokakları ve bazı kestirmeleri kullanarak kaleiçine ordanda yüzebilecek herhangi bir gemi, sandal ile sıçan adasına gideceğim, önce nezaketen kapılarını çaldım karşı dairenin tabi açan olmadı daha sonra levye ile bu kapıyı da hallettikten sonra odaları tek tek kontrol ediyorum elimdeki makaralı yay ile daire temizdi, yavaşça balkona doğru ilerlediğimde balkonun aşağısının da temiz olduğunu gördüm hemen demirliklere bağladığım ipten aşağı indim ve tüm hızımla koşmaya başladım, dinlenmek için iyi bir yer arıyordumki aklıma hemen yolumun üzerinde olan uzunca duvarları olan bir okul geldi tam kapıdan içeri girecektimki bir sürü bebe zombi tıpış tıpış bana doğru koşmaya başladı hemen sürgülü kapıyı çekip kilitledim ve o an dinlenilecek zaman olmadığını anlayıp hiç durmadan ışıklara doğru koşmaya başladım dedemanın oralardaki bir tekelden 4-5 kutu sigara aldım ve ışıklar gibi kalabalık bir caddeden nasıl geçeceğimi düşünmeye başladım bir an " zombi taklidi yapmak" geldi aklıma fakat işe yaramama riski vardı ve benim ölmeye hiç niyetim yoktu tam yürümeye devam edecekken birden belediyenin çalışmalarında kullanılan kepçelerden birtanesini kestirdim gözüme şansıma anahtarı üzerindeydi ve çalışır vaziyetteydi durumun orada ne kadar kötü olduğunu bilmediğim için burhanettin onat caddesinden gitmeye karar verdim, cebesoy caddesine girdiğimde bu kocaman araç ile yanlarından geçemeyeceğim kadar araba vardı orada normalde hiç trafik olmayan cadde şimdi araba doluydu... bildiğim birkaç kestirme yoldan giderek kaleiçine vardım. fakat limana gitmeden önce yapmam gereken bir şey vardı. eğer öleceksem bu gerizekalı zombile yüzünden olmamalıydı o karanlıkta her zaman gittiğim bara gitmek üzere yola koyuldum yolda 3 punkçı ile karşılaştım ama her zamankinden biraz farklı olarak bu sefer zombiydiler, sanırım artık gerçekle yüzleşme vaktim gelmişti, savaşmam gerekiyordu... cebimdeki shurikenleden birtane çıkartıp tam kafasına attım fakat pek derine girmediği için işlememiş olsa gerek ölmedi. yay gibi riskli bir alete hiç bulaşmadan katanamı kınından çıkardım ve birtanesinin kafasını olduğu gibi koparıverim tek bir hamlede, hiç zor olmamıştı... aslına bakarsanız hoşuma bile gitmişti diyebilirim daha sonrakinde ise deneme amaçlı vücuduna sapladım katanayı fakat etkilenmedi,o an panik olup kemerimden mutfaktaki bıçaklardan çıkardım ve hemen kafasına geçiriverdim yere yığılırken katanayı tuttum ve içinden çıkıverdi son kalan ile arkadaşlarını öldürdüğüm için üzülmüş olsa gerek bir sinirlendi bir sinirlendi başladı üzerime koşmaya bende hiç hareket etmeden sadece katanayı kafasına doğru tuttum ve kendi kendini öldürdü, yazık... daha sonra bara vardığımda kırılmamış 3-5 viski şişesini çantama koyup limana doğru gittim. tüm büyük gemiler gitmişti yalnızca 3-5 sandal vardı ve bunlar sıçan adasına gitmem için bana yetermiydi hiç bilmiyordum, başka çarem olmadığı için 1-2 yedek kürek toplayıp atladım birtanesine. biraz açıldıktan sonra şehri izleyerek adaya doğru kürek çekmeye başlamıştım -
82.
019.12.2011 05:43
Patlama sesleri ile uyandım, dünkü antalyadan eser yok daha sabahın köründe uzaktaki binaların alev aldığını görüyorum, dün normal bir gün geçiren antalya bugün adeta "ölü" gibiydi, 1. katta oturduğum için zombilerin üst üste çıkıp balkona tırmanmasından korkuyorum. Her ihtimale karşı kapıların önüne evdeki eşyaları dizdim en azından girmeye çalışan olursa zorlanır... Perdeyi aralayıp camdan baktığımda hemen binaya doğru yürümeye başlıyor kimileri, kimileri ise giblemeden salak salak volta atıyor caddede... En kötü ihtimal sıçan adasına gideceğim orda survivor misali bir şeyler yapacağım.Bu hantal yaratıkların yüzebileceklerini sanmıyorum. Karar vermek için çok geç olmadan harekete koyulmam gerektiğini hissediyorum. içimde çok kötü bir his var.
14:32
Dışarıda bir grup "normal" insan resmen meydan savaşı yapıyor bu zombiler ile yüzlerce mermi harcandı cesetlerden küçük tepecikler oluşmaya başladı fakat hala en ufak bir azalma yok dışarıdaki zombi sayısında, sürekli yenileri geliyor, evde bana 5-10 gün yetecek kadar yiyecek var fakat 5-10 günün çok uzun bir süre olacağını sanmıyorum. Yaşadığım yere nükleer bomba atarlar diye korkuyorum manavgat tarafına veya öncelikli alternatifim olan sıçan adasına gitmeyi planlıyorum. Şu an elimde silah olarak kullanabileceğim 1 katana 3 shuriken 1 bıçak seti 1 beyzbol sopası ve birde makaralı yay var fakat sadece 9 tane okum var ve pek iyi bir okçu değilimdir.
16:11
Dışarıda yağmur yağmaya başladı ve yaklaşık 2-3 saattir direnen topluluktan kalan son 5-6 kişinin ordan oraya kaçarken yenişini izlemek zorunda kaldım, bu kadar korkak bir şekilde durmak beni rahatsız etmeye başlıyor artık gitmek zorundayım.
19:00
Son birkaç saatimi dışarıya çıkmak için hazırlanarak geçirdim, şu anda tam olarak çıkmaya hazırım teke tek gelseler öldüremeyeceğim zombi olacağını sanmıyorum. -
81.
0kapıyı zorlarken aklıma bin bir türlü şey geliyordu "acaba misineler onu tutar mı ? " "onu öldürebilecek miyim" gibi... BU şekilde saçma sapan sorular ile zihnimi meşgul ederken birden çıt etti açıldı kapı, hemen geri çekildim ve duvara dayadığım katanamı aldım. ucuyla kapıyı ittim ve duvara kan ile yazılmış " buraya gelmem hataydı , beni affet " bir yazı gördüm. Duygusala bağlamama vakit kalmadan üzerime doğru koşa veli tahmin ettiğim üzere kapıdaki misinelere takıldı ve öylece kollarını uzatıyordu o misinelerin arkasınan, sabit duran kafasının tam ortasına katanamın ucunu tutup "asıl sen beni affet kardeşim " dedim ve yarısına kadar soktum katanayı, sonuç filmlerde ve oyunlardaki gibiydi aynı, hemen yığıldı yere. 2-3 Saat tekrar hortlar belki diye elleşmedim banyonun o taraflara, kapattım kapıyı ve bir sigara yakıp yapabileceklerim hakkında düşündüm, yemek için herkes mağazaları yağmalamaya başlamadan önce evin etrafındaki 3 büyük marketten birşeyler almalıydım, sokaklardakilere polisler ve silahlı insanlar müdahale ediyordu, yani henüz kontol edilebilir derecede bir olaydı bu, tabi en azından antalya için. Velinin anlattığı kadarıyla istanbul çok daha kötüydü. Bugünlük burada bitiriyorum eğer yarın hala yaşıyor olursam tekrar yazmayı düşünüyorum.
-
80.
0beyler okuyan 3 kişi varsa benim günlüğü devam edicem çok uçuk şeyler olmaya başladı
hatta hikayemi 4 parta bölücem beyler ve eğer diğer arkadaşlar da uygun görürse son partta yollarımız kesişsin, tartışırız onu ama kafamdaki plan şöyle;
part 1: istanbuldan kaçış (escape from hell: istanbul)
part 2: yeni bir yuva (a new home)
part 3: son şans (one last chance)
part 4: sonsuz yalnızlık (eternal lonelyness) -
79.
0m önce beni dinleyip yok teşekkür ederim diyip kapıyı yüzüme kapattı o an dedim inşallah o dıbına nasa füze rampası yapar bedduasını da yaptıktan sonra geri eve indim.Tümünü Göster
artık elektrik de dayanmıyordu pat gidip geliyordu arada bir çıglıklar yükselip yükselip inletiyordu sokaklarımı çocuklugumun geçtiği sokaklara şimdi inemiyordum lan sokakta leşler insan ölüleri çogalıyordu artık gibime de takmıyordum pek içkimi yudumlayıp sigaramı yakıyordum kendi kendimi rambo mod on durumlarını yaşıyordum bildigin kolonyalar temizlik malzemeleri bilimum yanabilecek şeyleri toplayım molotof haline çeviriyordum dursun lazım olur mk diye 10-15 tane molotof hazırladım tam sigarayı agzıma alıp tuvalete gitmişitim ki bir çıglık geldi ama bu sefer yakındandı hemen zütü toparlayıp kapıya yöneldim güm güm sesler geliyordu kapıdan aç lütfen aç lütfenn diye bagırıyordu dedim hayırdır lan ne oluyor o sırada kapının gözünden dışarı baktım m kapıya vuruyordu sevgilisi ise arkasından sinsi sinsi yaklaşıyordu önce m nin bacagını yakaladı ahhh diye attıgı çıglıgı bir daha hiç bir kızdan duyamam eminim sevgilisi m nin bacagını koparttı ve bildigin ısırıyor emiyor fantaziye kaçıyordu binin bebesi kız ise hala kapıya vuruyor aç kapıyı diyordu o an dedim senin insanlıgını gibiyim ben dedim gel bize gibişek viski içek yememk yiyek illa bunlarda biter mk gelmedin ya oh olsun huur sonra döndüm kaldıgım yere devam sıçmaya mk sonrada zaten vurdum kafayı yattım.
Ertesi gün virüsün Ankaraya gelişinin 4. günü
kapıyı açtım bugun m den eser duvardaki kan sıçrıntısıydı hemen onların eve çıktım ne var ne yoksa almalıydım hayatta kalmak da lazım sonuçta 1 çuval patatesi görünce resmen çölde su bulmuş gibi sevindim yüklenip kendi daireme çıkardım sonra tekrar 2 kat yukarı çıktım ve albayın odasını karıştırmaya başladım yanlız yaşayan bir adamdı albay kızı daha bu sene üniversitesini bitirip gelmişti yanına masasında rahmetlik eşinin fotograflarını gördüm hüzünlendim mk işte insanız ne kadar da olursan olalım neyse silahını ve mermilerini bulduğum gibi evime dogru gittim tam inerken apartmanın kapısının kırılmak üzere oldugunu gördüm artık dışarı çıkma vakti dedim elime ilk kez silah alışımdı denemek için süper durumdu zombilerin kırdığı camdan bunlara dogru ateş etmeye başladım 2sini 3ünü hakladım ama bunlara silah felan dayanmazdı anladım o an eve gidip aküyü ve kabloları aldığım gibi demir kapıya bagladım ve start salak zombilerden eli kapıya deyen elektrikten kömüre döndü o an ulan tam TAYYiPlik seçim malzemesi dedim yap zombileri kömür dagıt garibana fakire
to be continued -
78.
0reserved
iyi gidiyosunuz binler devam devam -
77.
0hava kararmaya başlıyor ve artık ankaranın ayazı da bu kötü durumda bıraktı aklıma bir anda enerji ihtiyacım geliyor hemen montumu alıp aşşagıda paramparca olmuş olan polis arabasının aküsünü söktüm koşakoşa eve çıkıp 3lü prizlerden birinin kablosunu söküp aküye bagldım daha sonra ise fişi prize taktım
Sakin bir şekilde uyudum uyandıgımda saat 11di normalde etrafta insanların koşuşturması gerekirken bir anda kimsenin olmadıgını görmek beni gerçekten üzmüştü. Caddeye bakan balkona çıktım sokak bildigin kaos içindeydi yakınlardan bir yerden duman yükseliyordu artık burada kalamazdım anladım 2 üst katımda oturan emekli albay geldi aklıma lan dedim oglum o adam risk yönetimi felan bilirde kapıyı çaldıgımda o at gibi kızı m açtı kapıyı merhaba baban evde mi diye sordum kız panikledi tabiki evde degil onlar iki gün önce sivasa memlekete gittiler dedi durumlardan haberin var mı diye de ekledi evet dedim zaten onun için geldim televizyonlar yeterli gıda ve temiz su bulup bir yerlerde saklanın diyor dedi bende beni iki ay yetirecek kadar yiyecek var dedim hatta tüplü sobamda evimi gayet iyi ısıtıyor diye ekledim kız belli panik olmuştu dedim ulan he de senle beraber yeni insanlıgı kurayım -
76.
0reserved
-
75.
0@77 esen bogahavaalanı dahil tüm alanlar zaten tsk nın üstü olarak belirlenmiş sen nereye iniş yapıcaksın iniş yerini verirsen bir ila iki saat arasında ulaşabilirim
-
74.
0benim özel uçağım var. beni de al bin diyen ilk 10 kişiyi alabilirim
-
73.
0tek başıma dayandıgım 14. günümTümünü Göster
hayat artık eskisinden daha zor bir çok şeyimi bu illet yaratıkların himayesine bıraktım leptopum evim arabam kız arkadaşım
en baştan beridir içimde bana bir şey olmaz hissi var evimde mutlu mesut otururken bir anda hayvan inilemesine benziyen bir ses duydum aşşagıya inip bakmaya bir cesaret bulamadım sonra camdan kafamı çıkarıp baktıgımda gördügüm tek şeyin 2 göbekli polisin bir yere ateş ettigiydi sonra konteynırdan fırlayan kedi gibi suratında renk kalmamış meymenetsiz bir şey gibsen gibilmez anlayacagınız polis arabasının üstüne çıktı albea bu duruma dayanamayıp tavandan çöktü kel göbekli olan polisin kolunu bir anda kapı verdi o sahneyi ölene kadar unutmayacagım genç olan polis panige düşerek tüm mermisini hatta biber gazını bile üstüne boşalttı o an bu canavarların ankaraya da geldigini anladım
savaşmayı bilmeyen fakat hergün hayat davası ile savaşan metroya ankaraya otobüse dolmuşa binebilmek için savaşan sakarya burgerda menü alabilmek için birbirimizle savaşan kişileriz neyse önce kamafulaj pantolonumu giyip botlarımı sıkı sıkıya bagladım aşşagıya inip genç polisi teselli etmeye başladım resmen bitmişti adam bugün bu kaçıncı lanet olası şeylerden kaçıncısı o adam benim babamdı gibi şeyler söylüyordu insan pgibolojisinden anlarım az çok adam bitkindi konuşmaya bile mecali yoktu sadece aglıyordu gariban dedim kalk panpa kendine gel polis otosuna yaklaştıgımda burnumu sanki lagıma sokmuşum gibi leşin kokusu geliyordu arabadan pet şişe ile suyu aldım polise hadi iç gibisinden bir hareket yaptım bir yudum alıyor bir damla aglıyordu üzüldüm haline o sırada iki üç tane daha ekip geldi durumu gören polis memuru direk kusuyordu bende ulan ne midesizim dedim.
o an bir polise abi bu ne takum bir şeydir demin komserin kolunu felan yedi aoç den mi kaçtı nasıl bir şeydir dedim bana cevabı bak oglum şimdi evine git kapını kilitle ne kadar yieyecegin varsa topla hatta tanıdıklarını da yanına çagır çok kişi olun bu illet yunanistandan sonra burada da çıktı silahın bıçagın sopan her neyin varsa yanında bulundur bir iki hafta dışarı çıkma sonra ordunun gelmesini bekle yoksa bitersin tarumar olursun dedi
şimdi keşke o gerizekalı polisin lafını dinleseydim diyorum... korktum açıkcası tırsa tırsa eve çıktım sürekli kulagımda o bögürtü sesi nat. geo. izledigim bir program geldi aklıma dünyanın sonu nasıl olucak diye yeterli enerji su ve besin kaynagı bulamayacagımız için ölecekmişiz dedim tek çare bu üç bileşeni elde etmek hemen 3 apartman ötemdeki bakkala girdim sabit abi sabit abi diye seslendim yoktu o yoktu da benimde zamana karşı oynadıgımın farkında olmam gerekliydi dışarı bir göz attım arabası da yoktu onun bu şekilde kaçması beni iyice tedirgin etti sonunda karşı koyamadım içimde hisse nerdeyse tüm kuru gıda rafını bir çöp poşetinin içine doldurdum o an gözüme sigaralar ve alkollere ilişti 4 şişe jack danielsi 4 karton daha açılmamış uzun malborayı da başka bir poşete koydum ve nerdeyse sürükliye sürükliye eve kadar getirdim sonra tekrardan pencereye yöneldim o cıvıl cıvıl olan sokaktan geriye kalan zombinin leşi ve o şişman polis memuruydu
to be continued -
72.
0dovhakiin - 14.gün / 3
kızı bırakamadım. onu da alıp gündüz vakti onlarca zombinin arasından üsse ulaşmak üzereyiz. üsse yaklaştıkça bir hareketlilik başlıyor zombi sayısı artıyor. akşam saat 7 gibi ulaşıyoruz üsse. üs darmadağan. yerde birkaç gece önce gördüğümün aynısı dev zombilerden 2 si.. öğreniyorum gece saldırmışlar biz çıktıktan sonra. sadece 9 asker şu anda hayatta o yüzden üssü boşaltma kararı alıyorlar @1 eger bunu okuyorsan biz artık burada değiliz dev zombilerden görürsen tüm gücünle kaç!
teknelere biniyoruz karşıya geçmek üzere eminönüne geçicez ordaki bir grup askerle buluşup beyoğlundaki sığınakların gidicez. sabah olana kadar suda beklemeyi uygun buluyor komutan. bekliyoruz. uyuyoruz.
dovhakiin - 15.gün
hava buz gibi anasını gibiyim zütüm dondu denizde. sabah oldu ama hala ısınamadım. eminönüne vardık. askerler bizi bekliyor, hep topu 6 kişiler 15 kişi oluyoruz toplamda benle beraber siviller + askerler 67 kişiyiz. tramvay çalışıyor gibi duruyor. çalıştırıp beyoğluna doğru yola çıkıyoruz. jasmin yolda bana teşekkür ediyor. kızı çok fena gibmek istediğimi farkediyorum, beyoglunda sakin bir an yakalayabilirsem belki bu zor zamanlarda biraz eğlenebilirim. buna ihtiyacım var, eminim ki onun da var...
akşam devam edeceğim çok yorgunum, teknedeki yolculuk beni yordu ve üşüttü dinlenmeye ihtiyacım var...
edit: evet beyler kaçış planım ve şimdiye kadar gittiğim yerler bunlar bir aksilik çıkmazsa yakın zamanda istanbuldan ayrılmayı düşünüyorum.
http://imgim.com/161ck.jpg
-
kirmizi pelerinlinin anası desem
-
bakircanın gebermesi için salavaat zincirii
-
aganizin keyfi
-
zz top zz nin fahise annesi desem
-
sözlük kızıı dediğinnn
-
ufleme bi kız sevdin
-
albay barclay daha oldurmedin mi la kendini
-
konstantı 12 yıldır tanırım
-
zorbacan brom bir daha çaylak olursa
-
cabbaradamın kabusları
-
konstant sen bu kadar mal değildin
-
sırtlanın dişine kan değerse
-
vallahi de billahi de memati paşa
-
wow girl ün göbek deliğine dolan pamukçuklar
-
narin femboy gölge
-
pancar motoru gibi oldum
-
158 boyundaki sevgiliyle yapılabilecekler
-
kaptan kirk ufuk nerelerde
-
memati seni niye siliyorlar ve sen
-
melek dayı 1976 yılından beri nasıl yaşıyon la
-
memati vallah yakigibli guvenlik gran torino
-
dayı sözlükte zaten bir tane am vardı
-
wow girl ün çişiyle duş almak
-
sözlükte gotik kız kaldı mı
-
zorbacan2010
-
türbanlı koltuk altı kokusu
-
zalinazurt olaydı da iki kayra başlığı açaydı
-
diyanetin 90000 camide yaptığı duadan sonra
-
sözlüğün haline bak la
-
küfürbaz haydo da padişah bunun
- / 2