1. 1.
    +10 -1
    tarih 18.12.2012. an itibariyle istanbulda zombi saldırısı başlamıştır beyler. evim merkezden uzak olduğu için sadece sesleri duyabiliyorum, henüz bu tarafta zombi göremedim. ama her ihtimale karşı browning 7.65'im kılıfıyla belimde asılı duruyo odunluktan da 2-3 balta çıkarttım eve. yemek durumu biraz kıt yakın zamanda dışarı çıkmam gerekebilir

    sırf benim entrylerim burada http://inci.sozlukspot.co...atsilahnamussansohretpara
    panpalar diğer arkadaşlar uçmuş, benimki daha gerçekçi. eğer gerçekçi bi şeyler okumak istiyosanız benimkini okuyum; ama fantezi olsun eğleniyim diyosanız yorumlardan arkadaşları takip edebilirsiniz.
    ···
  2. 2.
    +5 -1
    ilk zombinin görünmesinden 4 saat geçti camdan baktıgımda sokaktaki şerefsizleri görebiliyorum, normalde yavaşlar ve dengesiz yürüyolar ama taze et kokusu aldıklarında standart bi insanın hızlı yürüyüşündeki hıza erişebiliyolar. saat sabahın 4'ü, henüz büyük bi olay olmadı
    ···
  3. 3.
    +1 -1
    giblenirse yazıyım beyler ama kurgum yok aklıma ne eserse yazcam
    ···
  4. 4.
    +6 -1
    evim 5 katlı apartmanın 2. katında sokaktaki zombilerin sayısı nedense sürekli artıyor, etrafta yangınlar var konteynırlar reklam panoları hep devrilmiş. arada bir çığlıklar geliyor, ama benle alakası yok çok da fifi yani. biraz uyuyabilirim şu anlık sıkıntım yok arkadaşlarla da konuştum ulaşabildiğim 3'ü eve kapanmışlar
    ···
  5. 5.
    +4
    uyudum uyandım güneş doğmuş saat 12 panpalar. bugünü de evdegeçireceğim, sürekli gözüm televizyonda ama adam akıllı bi açıklama yapılmadı henüz, televizyon kanalları olayı özetliyor sürekli, devlet adamlarımızın hiçbiri çıkıp bi şey demedi henüz.

    2 saat sonra
    ilk adam gibi açıklama geldi beyler, olay yunanistanda başlıyo. yapılan laboratuvar testlerinde sorun çıkıyo, beyni giben ve salgıyla bulaşan bi tür bakteri yayılmaya başlıyo. 6 saat içinde istanbul da etkileniyo
    dediğim gibi henüz bi sorunum yok silahım var, evim 2. katta, bilgisayarımın başındayım elektrik ya da internet hatlarında sorun yok
    ···
  6. 6.
    +4
    5 saat sonra
    beyler bu soktugumun zombileri sürekli artıyo evim uzakta diye bi tak olmaz diyodum sokak hayvan gibi zombi kaynıyo şu anda
    merdivenlerden çıkamayacaklarını düşünüyodum ama alt kattaki komşularım 1-2 saatte bi camdan seslenip vaziyeti kontrol ediyolardı artık ses yok. 4 kişilik bi çekirdek aileler 6 yaşında çocukları var ikiz. pek sohbetimiz yoktu ama başlarına bi şey geldiyse üzülürüm beyler.
    arkadaşlarımın durumları da benzer birinin evi 15 dakika mesafelik bi apartmanın 4. katı, onla buluşmayı düşünebilirim
    ···
  7. 7.
    +6
    1. saat sonra
    dairemden çıkıp aşağı bakmaya karar verdim, kolumda açık bi yara vardı orayı iyice kapattım komşulara bakmaya iniyorum
    baltayı belime bağladım elimde tabancam var umarım kullanmam gerekmez.
    dairemden çıkıyorum benim kat boş, karşı daire boş oldugu için bakma gereksinimi duymuyorum, üst kattakilerle olaydan sonra hiç konuşmuşluğum olmadı ama benim kat temizseonlarınki hayli hayli temizdir.
    her neyse merdivenlerin arasından bakıyorum giriş katında 4-5 zombi var. bildiğiniz insanlar beyler üzerlerinde ufak-tefek yırtıkalr var avanak gibi yürüyüp ağaçlara sürttüklerinden dolayı.
    yavaş yavaş iniyorum merdivenleri, komşularımın oturduğu 1. kata geldiğimde kapının açık olduğunu görüyorum. silahımı daha sıkı kavrayacak içeri giriyorum. ev inanılmaz incin, kapıyı kapatıyorum, arkamdan gelebilirler diye. salon bomboş, televizyon yere düşmüş halı kaymış, vazolar yerde. diğer odaları da geziyorum sadece yatak odasında mantıklı bi şey görüyorum, dolaptan elbiseler bilinçli olarak çıkartılmış, yerlerde çeşiştli elbiseler var. galiba evden çıkmışlar. daireme geri dönmek kapıdan çıkacakken önce delikten bakıyorum. merdiven 10-15 adım ilerimde fakat bi huur var arada. arkası dönük. korkudan altıma sıçacam nerdeyse baltayı kavrıyorum, tabancamı kılıfıma koyup, kapıyı açtıgım gibi 2-3 hızlı adım atıp kafasına saplıyorum baltayı. koluma kan sıçrıyo, iyi ki yaramı kapatmışım diyorum. iğrene iğrene daireme çıkıyorum
    ···
  8. 8.
    +5
    az zombi filmi izlemedim mantıksal olarak kafalarına saldırmam gerektiğini biliyorum, baltayı direktmen kafasına saplamamın sebebi de buydu.
    arkadaşıma olayı anlatıyorum, sokağın hâlini soruyo. borumtak diyorum, çıkamam diyorum. birleşirsek daha güçlü oluruz diyo. sözde onun sokağı temizmiş, gidebilirsem rahatlıkl yukarı çıkabilirmişim.
    araç olarak bi motorum var harley-davidson heritage softail classic, gözümün nuru. ama ona ulaşmak çok zor olacağa benziyo, bırakmaya karar veriyorum.
    çantaya buldugum yiyecekleri koyuyorum, dondurulmuş pizza, patates kızartması gibi hazır yemekler ağırlkta. nutella da alıyorum.
    aşağı baktıgımda durum aynı fakat kapının önü biraz daha boşalmş gibi. hemenn fırlasam 50 metre ilerdeki açıklığa yetişebilirim diyorum.
    ···
  9. 9.
    +3
    çantamı takıyorum sırtıma elimde belçika browning 7.65 çıkıyorum. mermi şimdilik sıkıntı değil, silaha meraklı oldugum ayda bir bakımını yapardım, mermi de 4 kutu var. şarjör kapasitesi 7+1, eğer yolda bunu bitirirsem şarjörü yenilemek çok zor olacak cs değil ki bu r'ye basıyım yeni şarjör taksın. parmağımla yerleştircem işte sırayla. bu da 1 dakikamı alır diye düşünoyurm.
    evimden çıkıyorum kapımı aralık bırakıyorum dönmem gerekirse kolay olsun diye, belki de evimi son görüşüm olacak bu. aşağı kata iniyorum az önce indirdiğim zombi yerde aynı iğrençlikte. basmadan geçiyorum, kapıyı görebilir hâle geliyorum. yaklaşık 5 metrelik bi alan boş, hızlıca çıkıp 3-4 zombi indirirsem boşluk yaratabilirim diyorum ve fırlıyorum
    ···
  10. 10.
    +3
    @15teki yoldaşımla ilerde yollarımız kesişeceğini umut ediyorum

    dış kapıdan çıkıyorum, browning'i tam ileri doğrultup ateş ediyorum, kaçış yolumdaki ilk zombi inmiş oluyor. fakat sesten dolayı etraftaki zombiler bana dönüyor. hasgibtir jkoşma zamanı diyorum topukluyorum. kaldırım zombi kanıyor bu yüzden yolun ortasına çıkıyorum kenarlara dikkat ederek koşuyorum, atletik bi yapım var 50 metreyi hızlı bi şekilde koşabilirim, 2 zombi daha indirdikten sonra yavaşlayabileceğim açıklığa varıyorum. ardıma baktıgımda 8-9 zombinin beni takip etmeye çalıştıgını görüyorum ama pek de dert etmiyorum.
    sorunsuz 10 dakikanın ardından arkadaşımın apartmanındayım, cidden sokak temiz, yukarı çıkıyorum. en üst kata geldiğimde kapıyı sertçe 2 kez çalıyorum. hemen gelip açıyor
    ···
  11. 11.
    +3
    kapıyı açıyo x isimli arkadaşım anlatıyorum neler oldugunu. çantayı boşaltıyorum falan, yemek stokları fena değil 2 kişiye 1-2 hafta yetecek kadar imkanımız var. 10-15 dakikada bi voltaj düşüyo artıyo, yakında elektrik kesilecek
    televizyonu açıyorum daha kumandayı elime almışken yayınlar kegib diyor arkadaşım. açtıgımda gerçekten de tüm kanallar simsiyah bi ekran görüyorum.
    ···
  12. 12.
    +2
    sonra zombiler basıyo evi ölüyoz
    ···
  13. 13.
    0
    @21 panpam yüzünden kesmiyorum beyler kendim yazar kendim okurum olmadı.

    1 haftanın ardından aynı şekilde hayattayız. eve kapandık istanbula güneş doğmuyor. elektrik gideli 2 gün oldu. diğer yakın arkadaşlarıma ulaşamıyorum, her ne kadar üzülsem de ben bencil bi binim hayatta kalmam lazım.

    artık umutsuzluğa kapılmışken yapılan anonsu duyuyoruz. 1 gün sonra ordunun bizim apartmana yakın bi yere varacağı ve hayatta kalanları bu diyarlardan aparacağını duyuyoruz. arkadaşımın hemen evin altında arabası var ona girebildiğimiz takdirde hiçbir sorun kalmaz.
    ertesi gün bu amaçla hazırlanıyoruz, sadece tek çanta alıyoruz yanımıza. içine özellikle su koyuyoruz, yemekten ziyade. zaten ordunun bölgesine ulaşırsak sorun kalmaz diyoruz.
    evden çıkıyorum, giriş katına kadar sorunsuz iniyoruz, fakat kapının önünde yaklaşık 1 düzeni zombi oldugunu görüyoruz. ben yine panikliyorum mal gibi titriyorum, arkadaşım baltayı alıyo, tekinin kafaya indiriyo, ben de o sırada tabancayla yakındaki 2 zombiyi hallediyorum. arabaya ulaşıyoruz. çalıştırıp ilerliyoruz.
    ···
  14. 14.
    0
    ordunun bizi toplayacağı meydana yaklaşıyoruz, çevik kuvvet de var. barikat oluşturmuşlar, barikatın bi yerinden giriş var, girerken ufak bi kontrolden geçiyoruz benim yara dikkatlerini çekiyo ama o kadar büyütülecek bi şey değil bıçak kesiğiydi, zaten kabuk tutuyo yavaş yavaş, geçiyoruz girişten.
    arabayı girdikten sonra boş bulduğumuz bi yere bırakıyoruz. azımsanmayacak derecede araba var içerde yaklaşık 50 kişinin oldgunu tahmin ediyorum.
    meydanın ortasındaki binaya giriyoruz, burası bi yurt. içerde aileler mi dersiniz, bizim gibi öğrenciler mi dersiniz, amlılar mı dersiniz her çeşit insan var. yemek salonu var büyük herkes orda oturuyo sohbet ediyorlar. içeri girince 2 asker yanımızayaklaşıp silahları istiyo. kılıfı montumla örtüyorum baltaları veriyoruz (2 tane var zaten).
    merak içinde biçok insan var. az ilerde 3 tane bizim yaşımıza yakın kız görüyoruz. zombiler var diye gibiş düşünmüycez mi amk yaklaşıyoruz bunlara.
    tanıtıyorum kendimi ben j arkadaşım x, bunların kızılı var bi tane eritiyo beni 2 dakkada zaten, diyo benim adım kızıl, yanındaki ben inci diyo sonra diğerini işaret ederek bu da su diyo. su şokta, gözleri dikmiş dimdik arada bi kırpıyo o kadar.
    ···
  15. 15.
    0
    @27 panpa onları koşarak atlattım işte
    ···
  16. 16.
    0
    yurtta 2 günümüz geçiyor, kızıl ve inciyle bayağı samimileşiyoruz.4 kişi ev arkadaşıymış bunlar, olaylar başladıgında bayağı panik yapmışlar. ordunun geldiğini duyguklarında kendi imkanlarıyla gelirlerken 4. kız su'nun gözleri önünde ısırılmış, su o hiddetle koşup kurtulmuş, bu yüzden şoktaymış.
    arkadaşım iyice yayılıyo buraya ama ben diyorum olm yaraklara gelmeyelim bak içimde kötü bi his var oturuyoruz burda böyle, en ufak bi hatada yedik taku. yok abi yaa olmaz bi şey diyo. düzenli sıcak yemek var, su sıkıntısı yok. elektrik yok. duydugumuza göre buradaki en rütbeli asker bi yüzbaşıymış. görüşmek istiyoruz onunla, olmaz diyolar. e açıklama bekliyoruz amk noluyo napcaz oturcaz mı böyle diyorum, gerketiğinde açıklama yapılır diyolar. sinirleniyorum falan ama bi tak yapamıyorum tabi ordunun kontrolünde mekan lan napcakmışım bakalım. kızıl da benim gibi merak ediyo neler oldugunu.
    aynı günün akşamı, yüzbaşı büyük salona giriyo, tüm gözler bunda tabi. ayağa kalkıyorum ben de bakıyorum ne diycek diye. yükseltiyo sesini

    -biliyorum herkes mantıklı bi açıklama bekliyor
    salonda bi uğultu yükseliyo
    -bikaç gün daha burdayız, tugayımızda işler kontrolünden çıktı, bölgenin tekrar ele alınmasını bekliyoruz diyo. bikaç şey dha diyo zombileri falan anlatıyo, yunanistan-deney olayı işte
    ···
  17. 17.
    0
    yatıyorum panpalar akşama açabilirsem devam ederim
    ···
  18. 18.
    0
    ben geldim panpalar yazıyorum

    1 gün sonra
    ya beyler yurtta ordunun güvencesinde yaşamak kimisi için mantıklı olan gibi gelebilir; ama düşünün işte tüm güvenliğiniz 20-25 askerimizin elinde. ufacık bi hatada zombler ön kapıda beliriyo. ayrıca yer sıkınca olmaya başladı, ciddi ciddi bi yolunu bulup kaçmayı düşünüyorum. henüz x'le konuşmadım; ama kızıl kabul etti. x de yalnız kalmamak için gelmek zorunda. inci ve suyun da geleceğini tahmin ediyorum.
    yüzbaşını bi kere gördük, kayboldu gitti şimdi amk belki düzenli açıklama yapar diyoduk da nerdeee.
    bu yemeği nerden buluyolar onu da meraketmiyorum değil yurtta bu kadar stok yoktur 1 haftayı aşkın süredir burdayız ve sayımız artık 80leri bulmakta.
    bi düşünüyorum şimdi gece gizlice çıksak, arabaya girebilsek, dışarı nasıl çıkcaz? kapıyı kırsak diyorum yok lan bu kadar insan var yzık amk diyorum, tamam bencilim ama 80 insanı da ölüme terk edemem yani.
    kızıla da soruyorum bunu, aynı şekilde düşünüyoru; fakat o nöbetçi askeri bayıltıktan sonra kapıyı açıp çıkmak görüşünde. daha mantıklı buluyorum. arabada erzak çantamız duruyo; ama 5 kişiye yetmez. karar verdiğimiz günün gecesi harekete geçmeye karar veriyoruz. sakin olmaya çalışıyorum ama bi korku, bi telaş var beyler. o gece mutfağa iniyoruz, elimizdeki 2 çantaya ne bulduysak dolduruyoruz. mutfakta sözde bi görevli varmış; ama görmedik bile uyuyodur sanırım.
    çıkıyoruz işte koridora, temiz buralar. zaten en fazla 30 asker var mantıklı yerlere nöbetçi koymuşlardır diyorum. yurdun çıkış kapısını aralıyoruz. aradayla aramızda 30 mt falan mesafe var, arkasına bi tane daha araba park etmiş, büyük geniş bi jip bu. şimdi düşünüyorum bunu alsak daha iyi olur sonuç 5 kişiyiz; ama hadi camı kırdın arabayı nasıl çalıştırcan amk düz kontakt falan bilen yok aramızda.
    ···
  19. 19.
    0
    mecburen bu fırsatı değerlendiremiyoruz, her şey istediğimiz gibi olacak değil ya. iyi yönden bakmaya çalışıyorum, bizim arabanın benzin sıkıntısı yok işte falan diyorum kendi kendime. bizim arabaya ulaşıyoruz, peugeot 206 beyler. kızları bindiriyoruz arabaya, x ve ben kapıya doğru ilerliyoruz. beyler geniş bi meydan burası, yurdun duvarlarında itibaren barikatlarla çevrilmiş, polis barikatlarıyla. ama hiç polis göremedik daha, neyse. kapıya doğru ilerliyyoruz, arkadaşın elinde taş var, ben önceden gittiğim dövüş kursları nedeniyle biraz teknik biliyorum. beklediğimiz aksine 2den fazla nöbetçi var. 2si tam kapıda, 2si de biraz daha geride olmak 4 nöbetçinin yerini tespit ediyoruz. ilk 2sini indiririz ama diğer 2si bizi görürse sıçışımızın resmidir. yaklaşıyoruz ilk hedefleri, kendi devletimden bi askere bunu yapmayı hiç istemiyorum; ama napalım yaşamak istiyorum amk. arkalarında yaklaşıyoruz, arkadaş taşı vuruyo bayıltıyo hemen, ben boynunu kitliyorum 10-11 saniye sonra benimki de yere düşüyo. silahlarını ve üzerlerindeki gerekli olabilecek eşyaları alıyoruz. pek de bi şey yok hani ama olsun. simdi ikimizde de g3 var, diğer askerlere doğru yaklaşıyoruz. yürürken silahı başka bi arabaya sürtüyorum hay kafamı gibeyim ben yaaa. askerler dönüyo bize.ilk göremiyolar ama sonra meraktan heralde birisi bize doğru yaklaşıyo. diğer asker 2 el ateş ediyo dışarı, karanlıktan göremedim ama zombiler sanırım.
    bize yaklaşan askere bakıyorum, kısa boylu bi abimiz. hallederim diyorum silahı kullanmıycam diyorum, yaklaşıyo,
    -abi kusura bakma dışardaki durumu merak ettik diyorum
    -gençler burda dolaşmayın, hadi içeri diyo
    -dekmüğü koyuyorum silaha diğer asker sesi duyuyo dönüyo doğrultuyo silahı. bizim arkadaş vuruyo adamı. vay muallak yaa. ama mecburiyet işte. diğer askeri de bayıltıyoruz, silahları alıp arabaya gidiyoruz
    ···
  20. 20.
    0
    biniyoruz arabaya kapıya gidiyoruz, inip kapıyı açıyo x çıkıyoruz kapatıyo geri biniyo arabaya. kızlar hiç silah kullanmamış, ben de çok kullanmadım küçükken babamla ava giderdik orda av tüfeği kullanırdım ama g3le bir değil tabii. tabancalara ilgin oldugu için browningim vardı, hem emniyet olsun diye. ama yılda 10-15 mermi anca sıkardım. yine de tekniği biliyorum diyelim.
    çıktık ilerliyoruz, nereye gideceğimizi de bilmiyoruz hani.
    ---not: beyler istanbullu olmadıgım için semt adı falan ayarlayamıyorum hangileri yakın bilmediğim için---
    rahatlayalım diye cd takıyorum cd çalara. avenged sevenfold-nightmare albümü var, başlıyo çalmaya. ciddenn kabusdayız amk.
    arabadayken karşımıza zombiler çıkıyo, ama çarpmamaya dikkat ediyoruz, 3 tanesine çarpsak kaporta gibilir çünkü.
    amaçsızca sürüyoruz arabayı, düşünüyorum hata mı ettik kaçıp da diye.
    ailemi düşünüyorum, taa amasyadalar. buluşma şansım olmayacak heralde, olayların ilk haftasının içinde kardeşimle konuşmuştum, kapıyı falan iyice kapatmışlar sorun yok diyodu, inşallah hâlâ öyledir durumları.
    ···