1. 76.
    0
    Tabi ben asosyal bin 2 gündür dışarı çıkmıyorum, karşı apartmanın çatısına çıkarsam bizim tuvaletin küçücük camından içerisini görebileceğimi düşünerek dışarı çıkıyorum her zaman açık olan bakkalın kapalı olması çok ilginç gelmişti bana, tam diğer apartmanın kapısından içeri girecekken birden 20 metre ilerideki kavşakta bir ambulans direğe çarptı hemen 112yi aramak için telefonu cebimden çıkardım ve şarjının bittiğini gördüm. Velinin anlattıklarından ve banyoda olanlardan etkilenmiş olmamdan kaynaklansa gerek gidip bakmaktan korktum ve hemen yan apartmana girip dış kapıyı hızlıca kapattım 4 katlı apartmanın çatısına doğru çıkarken 2. kattaki bir daireden çığlık sesleri duydum ve hızlanmaya başladım çatıya çıktığımda kapının arkasına orada bulduğum kalasımsı bir şeyi koydum ve iyice sıkıştırdım açılmasın diye. daha sonra apartmanın bizim apartmana bakan tarafına doğru yürürken birden bizim tuvaletin camından çıkan bir kol gördüm sanki çıldırmıştı veli ağzı burnu kaymış o küçücük camdan dışarı çıkmak istiyordu iyice baktım gözleri bu sabah geldiği gibi bakmıyordu bembeyaz olmuşlardı... o an şok geçirdim orada, yaklaşık 10-15 dakika boyunca hayatım üzerine düşündüm, yapmak isteyip yapamadığım şeyler çok fazlaydı ama ben öyle bir manyaktımki... "abi zombi istilası olsa" keşke derdim hep veli ve diğer yakın arkadaşlarıma... Bilmiyorum küçüklüğümden beri uzaylılar ve zombiler ile çok ilgilenirdim. Yıllardır arkadaşım olan velinin belkide öldüreceğim ilk zombi olması çok kötü bir durumdu ama evde bir zombi ile yaşayamazdım.Eve gitmek için çatıdan aşağı indiğimde birden dış kapıda veli gibi kapıyı yumruklayan birini gördüm o an o kapı açık olsa sanki parçalayacaktı beni bende az piskopat değilim kafamı cama dayadım gözünün içine bakıyorum düşünerek. Tam o anda merdivenlerden bir ses geldi hemen kemere sıkıştırdığım bıçağı kavradım ve dış kapıdaki demirlere güvenerek sırtımı dış kapıya verdim ve beklemeye başladım aşağı koşarak inen genç bir kız vardı " kurtarın beni abim çıldırdı " diye bağırıyordu hemen arkasından koşan abisini görünce hemen zombi olduğunu anlamıştım...
    ···
  2. 77.
    0
    biniyoruz arabaya kapıya gidiyoruz, inip kapıyı açıyo x çıkıyoruz kapatıyo geri biniyo arabaya. kızlar hiç silah kullanmamış, ben de çok kullanmadım küçükken babamla ava giderdik orda av tüfeği kullanırdım ama g3le bir değil tabii. tabancalara ilgin oldugu için browningim vardı, hem emniyet olsun diye. ama yılda 10-15 mermi anca sıkardım. yine de tekniği biliyorum diyelim.
    çıktık ilerliyoruz, nereye gideceğimizi de bilmiyoruz hani.
    ---not: beyler istanbullu olmadıgım için semt adı falan ayarlayamıyorum hangileri yakın bilmediğim için---
    rahatlayalım diye cd takıyorum cd çalara. avenged sevenfold-nightmare albümü var, başlıyo çalmaya. ciddenn kabusdayız amk.
    arabadayken karşımıza zombiler çıkıyo, ama çarpmamaya dikkat ediyoruz, 3 tanesine çarpsak kaporta gibilir çünkü.
    amaçsızca sürüyoruz arabayı, düşünüyorum hata mı ettik kaçıp da diye.
    ailemi düşünüyorum, taa amasyadalar. buluşma şansım olmayacak heralde, olayların ilk haftasının içinde kardeşimle konuşmuştum, kapıyı falan iyice kapatmışlar sorun yok diyodu, inşallah hâlâ öyledir durumları.
    ···
  3. 78.
    0
    inci izmire gidelim diyo, niye diyorum, uzaklaşalım istanbuldan batmış bu şehir, belki yolda düzgün bi yer buluruz diyo. başka seçenek yok ki mecburen gitcez işte. çıkışa doğru depoyu full'leyelim diyoruz, benzinlik arıyoruz. opet var terk edilmiş, ona yaklaşıyoruz. kızlar arabada kalıyo, arkadaş benzini dolduruyo, ben de silahla onu koruyorum, tehlike yok gibi görünüyo henüz. yola çeviriyorum kafamı, bomboş.
    benzinliğin arkasında ormanlık alan var, ordan sesler geliyo biraz. artıyo bu sesler, arkadaşa sesleniyorum hadi olm sıçcaz şimdi diye. tamam olm doldu dur 2 dk diyo. sesler devam etmekteyken, tuvalatlerin oldugu taraftan 3 tane zombi çıkıyo, bizi görmediler henüz. sonra kafayı çeviriyo teki, kokuyu almıştır. diğerleri de aynısını yapıyo. hızlanıyosa bunlar bize diyorum. al işte sıçtık diyorum. diğer tarafta restaurant var, ordan da 1 tanesi fırlıyo. bu biraz daha hızlı, ilk dönüp bunu indiriyorum, 4 mermi atıyorum vuramıyorum ki en başta amk. ama tepmesini falan öğrenince biraz daha düzgün hedef alıyoruz artık. tuvalet tarafına dönüyorum tam indircem bunları, bakıyorum arkadaş doldurmuş depoyu. atlıyoruz arabaya, çıkıyoruz benzinlikten.
    ···
  4. 79.
    0
    tam kızı kurtarmak için abisine saldıracaktımki kızcağızı yakaladı bin, resmen yiyor yahu çatur çutur koparıyor etini artık yapacak bir şey olmadığını görünce koşar adımlarla yanından geçtim açgözlü bin hem onu yiyor hem bana kol sallıyor yerken valla bıçağa yazık dedim direk kaçtım yukarı aynı kalası sıkıştırdım hemen, düşünüyorum burdan eve nasıl geçerim diye. hemde etrafa bakıyorum 3-5 kişi daha var çatıya çıkan ama ellerinde benim gibi mutfak bıçağı değil tüfekler tabancalar var. yerlere bakarken birden çatısında durduğum apartmanın kapısında bir topluluğun oluştuğunu görmeye başladım huurlar "çatırttt " diye ses geldi aşağıdan camı kırdılar ama demirlerin arasından geçemiyorlardı e tabi buldunuz çıtı pıtı kız cesedini saldırın dıbına koyayım... aradan 5 dakika geçti çatının kapısına vurmaya başladı kızın abisi, yada başka biriydi açıp bakmaya hiç niyetim yoktu. daha sonra bizim binaya çatıdan atlama gibi bir aptallık yapmayı düşündüm ama yemedi açıkçası 2 apartmanın arasında antalyaspor bayrağı asılı olan bi halat vardı kocaman dedim bu beni çeker mi acaba 90 kilo adamım amk çok düşünmeden bi attım kendimi yaklaşık 5 metre aşağıdaki halatın üzerine ulan kaldıkmı ortasında halatın ellerim acıyor en fazla 1 metre ilerledikten sonra kendimi atıverdim bizim apartmana doğru tamda bizim 2 kat üstümüzdeki dairenin balkonundaki demirlikleri tutuyordum kas masta yok amk paso yağ var birazdan düşücem tam düşecekken bir ses duydum atladığım çatıdan "ppppattttttttt " diye ulan o bin nasıl açmış o kapıyı direk bana doğru atladı varya uçacağını falan sandı heralde bin karşı apartmanın bahçesine çakıldı kaldı tam ona bakarken altımda 1-2 tane gezinen zombi farkettim dedim böyle olmayacak tutturabilirsem alt kattaki demirliklere tutunayım belki komşular yaşıyordur ha zombilerse bile en azından tanıdıklara yem oluruz bari dedim ve bıraktım kendim bir kat aşağıdaki demirlikleri tutmak üzere, şansıma tamda balkondaymış arkadaş bi an elindeki silahı bana doğrulttu o panikle tam vuracakken " tut beni " dedim attı silahı yavaştan yardım etti balkona çıkmama olanları o daha iyi biliyormuş, anlattı bana yunanistandan başlayıp her şeyi. En sonunda kendi daireme indim ve bizim veli hala kapıya vuruyordu. iyiki kilitlemiş, yada zombi olacağını biliyor muydu ? bunu artık öğrenmemin imkanı yoktu... Odama gittim duvarda asılı olan katanamı aldım zamanında tam 900 lira vermiştim o katanaya varya lise 3ten beri duvarda durur öyle en sonunda bi işe yaratacaktı 3 tane de shuriken yani ninja yıldızım vardı elimdeki dandik bıçakları bir kenara bırakıp tuvaletin yolunu tuttum
    Tümünü Göster
    ···
  5. 80.
    +1
    --günlük dışı--
    AKşama devam edicem beyler bu başlığa yazmaya, sanırım 3 kişi yazıyor dergi mergi çıkarak amk çok sardı beni bu iş ehehehehe
    --günlük dışı--
    ···
  6. 81.
    0
    yarım saatlik beklemenin ardından binbaşı beni odasına alıyor. "bak delikanlı bu gördüklerini anlatman sana buradaki insanlar arasında popülerite kazandırmaz tam tersine telaşa sebebp olur" diyor ben şaşkınım. hayır efendim kimseyi dehşete düşürmek istemem diyorum. bu bilgiyi öğrenmen gerek ama seni bu bilgiyle burada tutamayız bu olayla ilgili herşeyi öğrendikten sonra paniğe kapılmayan nadir kişilerdensin diyor ve ekliyor; "zombi imha timine katılmaktan başka seçeneğin yok. belli ki yeteneklisin 12 gün boyunca dışarda tek başına hayatta kalan gördüğüm ilk insansın senden aldığımız silahlardaki susturucuları yapmak çok akıllıca birşey bunu çoğu asker bile bilmiyor. bu bilgiler de üstüne eklenince ekibe çok faydalı olacağını düşünüyorum. gitmezsen seni kovmaktan başka çaremiz yok. seçi,m yapmak için 1 günün var" diyor ve dışarı çıkıyorum. kafam allak bullak. bana verdikleri çadıra gidiyorum. çadır arkadaşlarımın "zit (zombi imha timi)" olduğunu öğreniyorum. konuştukça 8 kişilik bir ekip olduğunu ve sadece bu üstekilerden oluştuğunu öğreniyorum hiçbiri asker değil hepsi hayata kalanlardan. ama en çok hayatta kalan bile sadece 5 gün hayatta kalabilmiş 12 gün onlara imkansız gibi geliyor. kararımı veriyorum. tek başıma olmaktansa grupla olurum yaşama şansım artar. derin düşüncelerle uykuya dalıyorum. rüyamda babamı görüyorum, onu özlüyorum..
    ···
  7. 82.
    0
    biraz derslere bakıyım panpalar gelirim 1-2 saate dayanamam belki de o kadar
    ···
  8. 83.
    0
    evde en az 15-20 gün hayatta kalmam için yetecek yiyecek vardı ve tabiki kendimi savunmam için onlarca şey...

    Banyonun kapısına gittim ve kapının sağına 5 ve soluna 5 olmak üzere toplam 10 tane çivi çaktım çivilere misine geçirdim ve örümcek ağı gibi birbirine doladım misineleri... Daha sonra 3 tane çöp poşedini yırtıp bir örtü gibi kapının önüne serdim. katanam her ihtimale karşı yanımda duruyordu daha sonra evdeki levye ile kapıyı açmaya başladım...
    ···
  9. 84.
    0
    sabah oldu. bu lanet salgın başlayalı tam 13 gün geçti.
    yaklaşık 2 haftadır ilk kez derin bir uyku çekebildim. sabah beni uyandırıyorlar. bu akşam yola çıkmadan hazırlanmalıyız diyor tim arkadaşım ama önce tanışaman gereken başkaları var gel herkes seni bekliyor diyor. benim için hazırladıkları özel kamuflajlı ve kıyafetleri ve botları giydikten sonra çıkıyorum çadırdan. diğerlerinin yanına vardığımda tanışıyoruz. herkesin bir takma adı var tek tek tanışıyorum onlarla;
    -Zek 24 yaşında sıska bir arkadaş, erzak toplayıcı
    -Halo 30 yaşında silahları taşıyor
    -Jasmin 21 yaşında esmer bir amlı (güzel kız amk) keskin nişancımız ve aşçı
    -Razor 22 yaşında kısa boylu bir arkadaş
    -JJ 18 yaşında dikkat çekmekte üstüne yok, zeki bir arkadaş
    -ccc 33 yaşında doktor
    -Ra 27 yaşında eski polis
    sen de bir takma ad seç diyorlar. düşünüyorum...
    "dovhakiin" olsun diyorum özenti gibi hissetsem de dünyanın sonu gelmiş amk giberim özentiliği diyorum. şehirde sadece üste elektrik olduğunu farkettim ve yanıma 5-6 tane full şarjlı yedek laptop bataryası aldım @1 ile irtibatta kalabilmek için.
    akşam yaklaşıyor, silahları temziliyoruz, mermileri dolduruyoruz izin verildiği kadarıyla adam başına 4 şarjör düşecek şekilde. daha sonra benim eşyalar geliyor aklıma. gidip onları alıyorum. çıkarken binbaşıyla karşılaşıyorum, bana "görev" gibisinden 2 haritayla 1 de not kağıdı veriyor. biri erzak için diğeri ise istanbulun genel haritası. kağıtta ise zit'in başında kimsenin olmadığı ancak karar önceliğinin bende olduğu yazıyor. herşey hazır. akşam hava kararırken üsten ayrılıyoruz...

    not: caps vericem beyler izlediğim yolun haritasını falan işaretliyicem birazdan uplarım
    ···
  10. 85.
    0
    dovhakiin - 14. gün
    ekiple beraber komutanın verdiği yerlerden birine varmak üzereyiz. sabahın ilk ışıkları görünmeye başladı, etraf fazla sessiz. komutanın verdiği kağıtlar içinde başka bir not kağıdı buluyorum, açıp okuyorum. anasını gibeyim! komutan geçen gece gördüğüm yaratıklardan istanbul içinde 17 tane olduğunu 4 ünün öldürüldüğünü ancak geri kalan 13 tanesinin hala dışarda biryerlerde olduğunu yazmış. yazdıklarına göre bu kimyasal deneyle başka bir insan geliştirme deneyi karışınca insan üstü 17 denek mutasyonla beraber bu hali almışlar. görürseniz kaçın yazmış bin bide dalga geçer gibi.
    ilerliyoruz. haritadaki ilk bölgeye çok yaklaştık. üsküdarda karacahmet mezarlığını geçtik yokuş yukarı çıkıyoruz. birden bahsedilen yerin capitol olduğunu farkettim. bizi buraya yönlendşrmesinin sebebi bundan 1 hafta önce üsküdarı kapitole kadar temizlemiş olmalarıydı. içerideki zombileri bilemem ama dışarıda neredeyse hiç zombi yoktu. yavaştan capitole girdik zek aptal gibi üzerindeki silahlarla metal dedektöründen geçince ortalık bir anda şenleniverdi. alarmı kapatmaya zaman kalmadan içerden stadyumdaymışız gibi dev bir uğultu yükseldi. "dışarııı" diye bağırdım ama bu mallar kaskatı kesildiler. koridorun sonunda bendiyim 100 sen de 200 zombi bize dogru koşmaya başladılar! dışarı çıkın diyorum ama sadece halo ve jasmin beni dinleyip dışarı doğru kaçmaya başladılar diğerleri ateş edip gelen zombileri durdurmaya çalışıoyor 20.. 30.. 40 tanesi öldü en az ama hala çok var. son kez haykırıyorum "dışarı çıkın amk!!!" ve kendimi dışarı atıyorum. içerden halen silah sesleri geliyor. sınırlı mermilerle dayanmaları mümkün değil...
    ···
  11. 86.
    0
    dovhakiin - 14.gün / 2
    çok geçmeden ne yazıkki haklı çıkıyorum. silah sesleri kesiliyor, yerine çığlık ve inlemeler alıyor. o anda cephanelikten arakladığım 3 tane el bombası aklıma geliyor! içeri koşuyorum ki durum vahim, demin kanlı canlı gördüğüm insanarın bağırsakları elden ele geziyor. çekiyorum pimi atıyorum zombilerin arasına. beni farkedemeden bomba patlıyor. sırtıma yapışan organ parçalarını hissedebiliyorum. arkamı dönüyorum, koridor sessizliğe kavuşuyor yeniden ama kulağımda halen bir çınlama var. ilerdeki süs havuzunu görüyorum hemen koşup içine atıyorum kendimi bu pisliklerin organları üstümden çıktığı kadar çıksın diye batıp batıp çıkıyorum suya. olduğu kadar.
    halo ve jasmin içeri girdiklerinde jasmin oracığa kusuyor çünkü sadece 2 gün hayatta kalıp kampa sığınmıştı daha önce böyle iğrenç birşey görmemişti. halo da zor tutuyor kendini kustu kusacak. heryerimi temziledikten sonra listedekileri aramak için markete dağılıyouz. elimde üsten aldığım pala var arkadaki migrosa doğru ilerliyoruz 3 farklı yönden. ortalıkta 3-4 tane zombi var ama ses yapmayı göze alamayız. sessizce koşarak hızlı bir hamleyle 2 sinin kafasını pırasa gibi kesiyorum diğerleri uyanana kadar işe jasmin dalıyor sopayla diğerini de halo alıyor tam o sırada.
    2 saat sonra
    yol şimdilik temiz listedekilerin çoğunu aldık sadece 2 kasa bira kaldı ama onu alıp almamak konusunda tereddütteyiz. zaten yükümüz ağır gereksiz bişeyle hayatımızı tehlikeye mı atıcaz diyoruz. almama kararı veriyoruz ve dışarı çıkıyoruz. hay amk ya! sanırım attığım el bombası komşuları uyandırmış amk dışarısı en az 20-30 zombiyle dolu. bizi farkettiler! silahları çekiyoruz mecburen ben m4a1 le tık tık kuş gibi indiriyorum ipneleri alıştım artık. jasminle halo daha bırak kafadan vurmayı gövdeye isabet ettiremiyorlar henüz. içimden o anda şeytani bir düşünce geçiyor. bunlar beni değil ben bunları koruyorum amk bırak ne halleri varsa görsünler diyorum. zaten 12-13 zmbi indirmişim daha bi en az 20 tane daha var koşarak geliyor bazısı. ateşi kesiyorum jasmin bana bakıyor ve anlıyor ne yapacağımı. ama halo kendini kaptırmış durumda ateş etmeye devam ediyor bizden en az 5 metre kadar ilerde. yere bıraktığı çantayı alıp çaktırmadan jasminle beraber uzaklaşıyoruz hızlıca oradan. 3 dakika geçmiyor halonun sesini duyuyoruz, duymamaya çalışıyorum ama jasmine ağlamaya başlıyor olduğu yerde. onu da bırakıp gidiyorum. ama arkamdan sesleniyor "lütfen, lütfen beni bırakma ölmek istemiyorum"...
    Tümünü Göster
    ···
  12. 87.
    0
    dovhakiin - 14.gün / 3
    kızı bırakamadım. onu da alıp gündüz vakti onlarca zombinin arasından üsse ulaşmak üzereyiz. üsse yaklaştıkça bir hareketlilik başlıyor zombi sayısı artıyor. akşam saat 7 gibi ulaşıyoruz üsse. üs darmadağan. yerde birkaç gece önce gördüğümün aynısı dev zombilerden 2 si.. öğreniyorum gece saldırmışlar biz çıktıktan sonra. sadece 9 asker şu anda hayatta o yüzden üssü boşaltma kararı alıyorlar @1 eger bunu okuyorsan biz artık burada değiliz dev zombilerden görürsen tüm gücünle kaç!
    teknelere biniyoruz karşıya geçmek üzere eminönüne geçicez ordaki bir grup askerle buluşup beyoğlundaki sığınakların gidicez. sabah olana kadar suda beklemeyi uygun buluyor komutan. bekliyoruz. uyuyoruz.

    dovhakiin - 15.gün
    hava buz gibi anasını gibiyim zütüm dondu denizde. sabah oldu ama hala ısınamadım. eminönüne vardık. askerler bizi bekliyor, hep topu 6 kişiler 15 kişi oluyoruz toplamda benle beraber siviller + askerler 67 kişiyiz. tramvay çalışıyor gibi duruyor. çalıştırıp beyoğluna doğru yola çıkıyoruz. jasmin yolda bana teşekkür ediyor. kızı çok fena gibmek istediğimi farkediyorum, beyoglunda sakin bir an yakalayabilirsem belki bu zor zamanlarda biraz eğlenebilirim. buna ihtiyacım var, eminim ki onun da var...

    akşam devam edeceğim çok yorgunum, teknedeki yolculuk beni yordu ve üşüttü dinlenmeye ihtiyacım var...

    edit: evet beyler kaçış planım ve şimdiye kadar gittiğim yerler bunlar bir aksilik çıkmazsa yakın zamanda istanbuldan ayrılmayı düşünüyorum.

    http://imgim.com/161ck.jpg
    ···
  13. 88.
    0
    tek başıma dayandıgım 14. günüm
    hayat artık eskisinden daha zor bir çok şeyimi bu illet yaratıkların himayesine bıraktım leptopum evim arabam kız arkadaşım
    en baştan beridir içimde bana bir şey olmaz hissi var evimde mutlu mesut otururken bir anda hayvan inilemesine benziyen bir ses duydum aşşagıya inip bakmaya bir cesaret bulamadım sonra camdan kafamı çıkarıp baktıgımda gördügüm tek şeyin 2 göbekli polisin bir yere ateş ettigiydi sonra konteynırdan fırlayan kedi gibi suratında renk kalmamış meymenetsiz bir şey gibsen gibilmez anlayacagınız polis arabasının üstüne çıktı albea bu duruma dayanamayıp tavandan çöktü kel göbekli olan polisin kolunu bir anda kapı verdi o sahneyi ölene kadar unutmayacagım genç olan polis panige düşerek tüm mermisini hatta biber gazını bile üstüne boşalttı o an bu canavarların ankaraya da geldigini anladım
    savaşmayı bilmeyen fakat hergün hayat davası ile savaşan metroya ankaraya otobüse dolmuşa binebilmek için savaşan sakarya burgerda menü alabilmek için birbirimizle savaşan kişileriz neyse önce kamafulaj pantolonumu giyip botlarımı sıkı sıkıya bagladım aşşagıya inip genç polisi teselli etmeye başladım resmen bitmişti adam bugün bu kaçıncı lanet olası şeylerden kaçıncısı o adam benim babamdı gibi şeyler söylüyordu insan pgibolojisinden anlarım az çok adam bitkindi konuşmaya bile mecali yoktu sadece aglıyordu gariban dedim kalk panpa kendine gel polis otosuna yaklaştıgımda burnumu sanki lagıma sokmuşum gibi leşin kokusu geliyordu arabadan pet şişe ile suyu aldım polise hadi iç gibisinden bir hareket yaptım bir yudum alıyor bir damla aglıyordu üzüldüm haline o sırada iki üç tane daha ekip geldi durumu gören polis memuru direk kusuyordu bende ulan ne midesizim dedim.
    o an bir polise abi bu ne takum bir şeydir demin komserin kolunu felan yedi aoç den mi kaçtı nasıl bir şeydir dedim bana cevabı bak oglum şimdi evine git kapını kilitle ne kadar yieyecegin varsa topla hatta tanıdıklarını da yanına çagır çok kişi olun bu illet yunanistandan sonra burada da çıktı silahın bıçagın sopan her neyin varsa yanında bulundur bir iki hafta dışarı çıkma sonra ordunun gelmesini bekle yoksa bitersin tarumar olursun dedi
    şimdi keşke o gerizekalı polisin lafını dinleseydim diyorum... korktum açıkcası tırsa tırsa eve çıktım sürekli kulagımda o bögürtü sesi nat. geo. izledigim bir program geldi aklıma dünyanın sonu nasıl olucak diye yeterli enerji su ve besin kaynagı bulamayacagımız için ölecekmişiz dedim tek çare bu üç bileşeni elde etmek hemen 3 apartman ötemdeki bakkala girdim sabit abi sabit abi diye seslendim yoktu o yoktu da benimde zamana karşı oynadıgımın farkında olmam gerekliydi dışarı bir göz attım arabası da yoktu onun bu şekilde kaçması beni iyice tedirgin etti sonunda karşı koyamadım içimde hisse nerdeyse tüm kuru gıda rafını bir çöp poşetinin içine doldurdum o an gözüme sigaralar ve alkollere ilişti 4 şişe jack danielsi 4 karton daha açılmamış uzun malborayı da başka bir poşete koydum ve nerdeyse sürükliye sürükliye eve kadar getirdim sonra tekrardan pencereye yöneldim o cıvıl cıvıl olan sokaktan geriye kalan zombinin leşi ve o şişman polis memuruydu

    to be continued
    Tümünü Göster
    ···
  14. 89.
    0
    benim özel uçağım var. beni de al bin diyen ilk 10 kişiyi alabilirim
    ···
  15. 90.
    0
    @77 esen bogahavaalanı dahil tüm alanlar zaten tsk nın üstü olarak belirlenmiş sen nereye iniş yapıcaksın iniş yerini verirsen bir ila iki saat arasında ulaşabilirim
    ···
  16. 91.
    0
    reserved
    ···
  17. 92.
    0
    hava kararmaya başlıyor ve artık ankaranın ayazı da bu kötü durumda bıraktı aklıma bir anda enerji ihtiyacım geliyor hemen montumu alıp aşşagıda paramparca olmuş olan polis arabasının aküsünü söktüm koşakoşa eve çıkıp 3lü prizlerden birinin kablosunu söküp aküye bagldım daha sonra ise fişi prize taktım
    Sakin bir şekilde uyudum uyandıgımda saat 11di normalde etrafta insanların koşuşturması gerekirken bir anda kimsenin olmadıgını görmek beni gerçekten üzmüştü. Caddeye bakan balkona çıktım sokak bildigin kaos içindeydi yakınlardan bir yerden duman yükseliyordu artık burada kalamazdım anladım 2 üst katımda oturan emekli albay geldi aklıma lan dedim oglum o adam risk yönetimi felan bilirde kapıyı çaldıgımda o at gibi kızı m açtı kapıyı merhaba baban evde mi diye sordum kız panikledi tabiki evde degil onlar iki gün önce sivasa memlekete gittiler dedi durumlardan haberin var mı diye de ekledi evet dedim zaten onun için geldim televizyonlar yeterli gıda ve temiz su bulup bir yerlerde saklanın diyor dedi bende beni iki ay yetirecek kadar yiyecek var dedim hatta tüplü sobamda evimi gayet iyi ısıtıyor diye ekledim kız belli panik olmuştu dedim ulan he de senle beraber yeni insanlıgı kurayım
    ···
  18. 93.
    0
    reserved

    iyi gidiyosunuz binler devam devam
    ···
  19. 94.
    0
    m önce beni dinleyip yok teşekkür ederim diyip kapıyı yüzüme kapattı o an dedim inşallah o dıbına nasa füze rampası yapar bedduasını da yaptıktan sonra geri eve indim.
    artık elektrik de dayanmıyordu pat gidip geliyordu arada bir çıglıklar yükselip yükselip inletiyordu sokaklarımı çocuklugumun geçtiği sokaklara şimdi inemiyordum lan sokakta leşler insan ölüleri çogalıyordu artık gibime de takmıyordum pek içkimi yudumlayıp sigaramı yakıyordum kendi kendimi rambo mod on durumlarını yaşıyordum bildigin kolonyalar temizlik malzemeleri bilimum yanabilecek şeyleri toplayım molotof haline çeviriyordum dursun lazım olur mk diye 10-15 tane molotof hazırladım tam sigarayı agzıma alıp tuvalete gitmişitim ki bir çıglık geldi ama bu sefer yakındandı hemen zütü toparlayıp kapıya yöneldim güm güm sesler geliyordu kapıdan aç lütfen aç lütfenn diye bagırıyordu dedim hayırdır lan ne oluyor o sırada kapının gözünden dışarı baktım m kapıya vuruyordu sevgilisi ise arkasından sinsi sinsi yaklaşıyordu önce m nin bacagını yakaladı ahhh diye attıgı çıglıgı bir daha hiç bir kızdan duyamam eminim sevgilisi m nin bacagını koparttı ve bildigin ısırıyor emiyor fantaziye kaçıyordu binin bebesi kız ise hala kapıya vuruyor aç kapıyı diyordu o an dedim senin insanlıgını gibiyim ben dedim gel bize gibişek viski içek yememk yiyek illa bunlarda biter mk gelmedin ya oh olsun huur sonra döndüm kaldıgım yere devam sıçmaya mk sonrada zaten vurdum kafayı yattım.

    Ertesi gün virüsün Ankaraya gelişinin 4. günü
    kapıyı açtım bugun m den eser duvardaki kan sıçrıntısıydı hemen onların eve çıktım ne var ne yoksa almalıydım hayatta kalmak da lazım sonuçta 1 çuval patatesi görünce resmen çölde su bulmuş gibi sevindim yüklenip kendi daireme çıkardım sonra tekrar 2 kat yukarı çıktım ve albayın odasını karıştırmaya başladım yanlız yaşayan bir adamdı albay kızı daha bu sene üniversitesini bitirip gelmişti yanına masasında rahmetlik eşinin fotograflarını gördüm hüzünlendim mk işte insanız ne kadar da olursan olalım neyse silahını ve mermilerini bulduğum gibi evime dogru gittim tam inerken apartmanın kapısının kırılmak üzere oldugunu gördüm artık dışarı çıkma vakti dedim elime ilk kez silah alışımdı denemek için süper durumdu zombilerin kırdığı camdan bunlara dogru ateş etmeye başladım 2sini 3ünü hakladım ama bunlara silah felan dayanmazdı anladım o an eve gidip aküyü ve kabloları aldığım gibi demir kapıya bagladım ve start salak zombilerden eli kapıya deyen elektrikten kömüre döndü o an ulan tam TAYYiPlik seçim malzemesi dedim yap zombileri kömür dagıt garibana fakire

    to be continued
    Tümünü Göster
    ···
  20. 95.
    0
    beyler okuyan 3 kişi varsa benim günlüğü devam edicem çok uçuk şeyler olmaya başladı

    hatta hikayemi 4 parta bölücem beyler ve eğer diğer arkadaşlar da uygun görürse son partta yollarımız kesişsin, tartışırız onu ama kafamdaki plan şöyle;
    part 1: istanbuldan kaçış (escape from hell: istanbul)
    part 2: yeni bir yuva (a new home)
    part 3: son şans (one last chance)
    part 4: sonsuz yalnızlık (eternal lonelyness)
    ···