zeus ona bir kutu verdi

Ve yaptığım
çok ilginç bir araştırma şöyle ki,erkeklerin bu statü oyununa yakalanan bazı
kadınlar, kariyer yapmak gibi; tabikide az sonra söyleyeceğim şeyi yanlış
anlamayın asla kadınlar iş dünyasında başarısızdır demiyorum hatta sahip
oldukları empati bazı konumlarda onları erkekler üstün bile kılıyor; 30’lu ve 40’lı
yaşlardan sonra eğer bu içsel ve empatik kişiliğini reddetmişse aşırı depresif
olabiliyor. Hatta bu sepeblerden işini daha sosyal bir şeye dönüştürmek
isteyebiliyor. Bundan da anlıyoruz ki sahip olduğu bağlantılar bir kadının
özgüveninin en temel parçasıdır.

Vin: Evet,ve bu bağlantıların toplamından kendilerine bir kimlik oluşturuyorlar.
Brian: Evet.Bu konsept kafamda şöyle şekil almaya başladı. Birsürü şekil bir
araya gelmiş ve ortada yeni bir figür olan kadının kimliğini oluşturmuşlar ve eğer
şekiller olmasaydı sanki o kimlik olmayacakmış gibi.
Vin: Bu iyi bir benzetme oldu.
Brian: Bunu anlamak bir erkek için zor olabilir çünkü bir, kendi zihni böyle
işlemez,iki ise bir kadının sahip olduğu empati onda yoktur.
Vin: Doğru.(işte böyle huur evlatlarını vurucaksın)

Brian: Bu yüzden olay bir catch 22 ‘ye dönmüştür. "Catch-22" ibaresi, "sorunlu bir
durumda tek çözümün, sorunun özünde olan bir durum ya da kural tarafından engellenmesi"
anlamında ingilizce'de kullanıma girmiştir. Farklı düşünüyoruz ama aynı zamanda erkekler
olarak empatiyede sahip değiliz bu yüzden zorluk çekiyoruz. Aslında bu
farklılığımızın biyolojik bir temelide var. Geçenlerde arkadaşım bir komedyen
gösterdi. Komedyenin elinde beyinlerinin görebildiğimiz bir kadın ve bir erkek
resmi var. Erkek beyninde her şey düzenliyken kadın beyni ise çöplük gibi
resmedilmiş.Tam olarak durum böyle olmasada komedyen en azından bir şeyi
anlayabilmiş. Erkeklerin ve dişilerin beyinleri farklıdır. Bildiğin gibi beyinde 2
yarım küre vardır.
Vin: Evet.(sıkıldım zamqii şukumuda ver xdasdasxddasdsa)

Brian: Bunlar sağ ve sol lopturlar ve arada sadece duvar görevi
görmeyen, ayrıca sinirsel iletimde yapan bir zar vardır .Bu zar kadınlarda çok
kalın ve gelişmiştir, sağ ve sol arasında güçlü bir bağlantı vardır. Erkeklerde ise
çok incedir ve loplar arasındaki bağlantı güçsüzdür.Uç erkek beyinleri
düşünelim, örnek olarak otistik bir erkek aşkın, üzüntünün veya duyguların
tanımını anlayabilir fakat onları hissettiği zaman hissettiği şeyi tanımla
eşleştiremez.Bu yüzden dişilerden erkeklerin duygusal olarak çok kopuk
olduğunu duyarsınız bir derece bu doğrudur çünkü sağ ve sol lop gerçektende
kopuktur.Bu yüzden dünyaya bakış açımız gerçekten değişik.
Vin: Evet bu çok iyiydi. Acaba bu yüzden kadınlar daha çok üzülür. Yani bir
kadının arkadaşı ölse onun için gerçekten ağlar fakat bende arkadaşlarımı
sevmeme rağmen beni onlar için ağlarken göremezsin, anladın işte.
Brian: Tamamen. Dişiler asla erkeklerde daha mantıksız ve irrasyonel
değildir. Sadece yaşam stratejileri farklıdır. Ayrıca erkeklerinde kadınlardan daha
duygusuz olduğuda doğru değildir. Sadece bu duyguları farklı biçimde işliyoruz
ve deneyimliyoruz. Verdiğin örnektede eğer bir arkadaşım zor zaman geçirse
onun için üzülmem ya da ağlamam fakat zihnim onun için meşgul olur ve çözüm
üretmeye çalışır.

Vin: Kesinlikle.(geri döndüm binler diyor burda zaaaxdxd)
Brian: Çünkü benim bu duyguyla baş etme şeklim bu.Bir kadın ise
gerçekten bu duyguyu vücuduyla hissedicek ve çözüm üretmek yerine sadece
his olacak.
Vin: Evet, arkadaşlarının hislerini paylaşacak.
Brian: Dişilerin bundan zevk aldığını söylemicem çünkü bu durumda bu
kelime çok pozitif olur fakat o gerçekten bu hissin içine dalıcak ve ona çözüm
bulmak yerine arkadaşıyla bu hissi paylaşacak.
Vin: Evet.
Brian: ikimizde arkadaşımız için endişeleniyoruz. ikimizde aynı uyarıları
alıyoruz, ikimizinde duygusal bir cevabı var fakat bu cevaba verdiğimiz tepkiler
farklı.
Vin: Peki bu şey kadının kişiliğini nasıl etkiliyor. Yani tüm bu şeyin bi yararı var
mı?
Brian: Gerçekte ilginç bir nokta. Erkekler olarak duygusallığı zayıflıkla
bağdaştırdığımız için bize garip gelebilir fakat keşfettiğim şey,ki bu bana
kadınlara olan saygımda yeni bir bakış açısı getirdi, empati onlara zayıflıktan çok
güç veriyor. Başkalarının yaşdıbına ve acılarına girmek onları çok güçlü
yapıyor. Böylece birçok zorluğa karşı kendilerini toparlayabiliyorlar hatta eğer
erkekler olarak onların yaşadıklarından bir kısmını yaşasaydık üstesinden
gelmek çok zor olabilirdi.Şimdi açıklamama izin ver, duygusal olmak ve
diğerlerinin duygularını hissetmek bir zayıflık değildir. Stratejik olarak büyük bir
güçtür çünkü biyolojisinin gerektirdiği şekilde dünyayla başa çıkmasında en
yardımcı araçtır. Burda biyolojiyi kötü anlamda kullanmadım, biyolojiye örnek
çocuk yapmak olabilir.
Vin: Doğru.

Brian: Küçük olmak güçsüz olmak falan filan…Bu güçsüz fiziki özellikler
duygusal gücün göstergesidir. Başkalarının stresini ve duygularını içselleştirdiği
için duygusal travma konusunda çok deneyimliler. Ayrıca empatilerinden dolayı
suçu kendi içsel çelişkilerinde ararlar. Kadınlar genelde “ben nerde hata
yaptım?” ya da “bu duygusal çatışmada nerde rol oynadım?” diye
sorarlar. Erkeklerse suçu başkalarına atmakta ustadırlar.”O tam bir şerefsiz”ya da
“O şöyle böyle yaptı.”.Dişiler başkalarının duygusal yüklerini taşıdıklarından alt
seviyede yüksek bir travma yaşarlar özellikle istismar ve bunun gibi
konularda. Fakat bu travmayı atlatmak için verdikleri mücadele onları çok daha
güçlü kılar.

Vin: Çok iyi. Genel olarak farklardan bahsettik. Kadınların daha empatik
olması, gücünü bağlantılarından alması ve empati sayesinde oluşan stresle
mücadele kazandığı güç…Peki dişi ve erkek arasındaki ,dişi zihni anlamamıza
yardımcı olacak, benzerlikler nelerdir?
Brian: En temel benzerlik iki tarafında insan olması. Bizim için en yol
gösterici pgiboloji ki Maslow ihtiyaç hiyerarşisinde buna yer vermiştir, yemek
sığınak ve bunun gibi şeylerdir. Fakat en temel ihtiyaç kendini hayata
geçirmek,bir kişi olarak hissetmektir. Evet ben istediğim adamım
diyebilmektir. Nerede olursam olayım kafamdaki ideal insanda değilim ve
hepimizin mücadelesi o insan olabilmektir.
Vin: Doğru.(hay amk ben gidiyorum)

Brian: Ve kendini gerçekleştirmede gezegene ne katkı
yaptığınla, başkalarına ne katkı yaptığınla, sadece deneyimlemekle değil aynı
zamanda o deneyimleri açıklayabilmenle ilgilidir.Bu yüzden başkalarının
görmesini istediğimiz kişiyizdir aslında. Dişi ve erkek olarak sosyal ilişkilerimizde
bu sebeple ilerlemeye çalışırız.Biz sosyal canlılarız. Besin zincirinde en tepede
olmamız ve türümüzün bu zamana kadar ayakta kalabilmesinin tek sebebi bu
yüksek seviye sosyal ilişkidir.Bu yüzden buradayız,bu yüzden şuanda olduğumuz
kişiyiz ve bu yüzden iyonlardan evrimleşerek bu hale geldik.Bir grubun, kabilenin
yada toplumun üyesi olmak ona katkı yapman gerektiği anldıbına gelir. Tamam?
Bu yüzden içsel olarak bu katkı ağıyla örülüyüz.
Vin: Haklısın(lan sus adam anlatsın amın oğlu)

Brian: Diğer bariz örnek ise bir takımda oynamaktır. Evet oturup izlemek
zevklidir, rahatlatıcıdır, sana düşen hiçbir iş yoktur.Ama bir futbol takımında
olduğunu düşün, sahada olmalısın, koşmalısın belki acı çekeceksin, belki
yorulacaksın, acı olacak. Kaybedebilirsin.Duygusal risklerde vardır. Kaybedersin ve
üzülürsün. Fakat o lanet bankta oturmak istemezsin. Kalkmak istersin, katkı
yapmak istersin.
Vin: Doğru
Brian: Ve bunu her iki cinste aynı derecede hisseder. Fakat katkı yapmak
istediğimiz noktalar farklıdır.
Vin: Çok doğru. Diğer bir temel ihtiyaçta değerli olduğunu hissetmektir.iyi bir
şey yapınca,bir yaratıcılık sergileyince yada basitçe bir sınavdan yüksek not
aldığında övgü almak iyidir.
Brian: Doğru.(ahahaha bu sefer farklı amk)

Vin: Kadınlarda bunu sever.
Brian: ilginçtir ki erkekler bunu ödül şeklinde isterler. Napolyon’un da
dediği gibi erkek bir şerit kurdele için ölebilir.
Vin: Doğru(doğru mu samet)
Brian: Evet erkek bir kurdele için hayatını tehlikeye atabilir.Bu onun
övgüyü algılama şeklidir. Dokunabileceği bakabileceği ve ben bunu kazandım
diyebileceği bir şey. Kadın içinse, içten bir “iyi işti.” ya da “Teşekkür ederim.”
Dünyalara bedeldir.Bu kadının ilişkide yoldan çıkmasının sebeplerinden biri
olabilir. Aldatmasının ya da aldatmaya meyilli olmasının sebebi erkeğinin onu
takdir etmemesi olabilir.En bariz hata ise kadının geri kazanılmaya
çalışılmasıdır. Kobe Bryant gibi, hani bir ara başka bir kadınla yakalanmıştı ya.
Vin: Evet.

Brian: Karısına aşırı lüks bir yüzük almıştı ve sır değildi. Tüm haberlerde o
vardı.
Vin: Ve her şey beklenenden ters gitti.
Brian: Evet.Bir derecede o kadın Kobe’nin parasına ilgili olabilir ama
ihtiyacı olan sadece bir övgüyken o kadar paranın harcanması yazık oldu.
Vin: Evet.
Brian: Övgü bedava ve daha anlamlı.
Vin: Haklısın.

Bölüm 4
Hayati Bilgi
Hayati Bilgi
Birkaç dakika içinde kadınların ciks hayatındaki 3 temel faktörden
bahsedicem.Ama ondan önce, geçtiğimiz senelerde öğrendimiz ve bu projeyi
başlatmamızı sağlayan 5 anahtar şey var.
Eğer cazibe koduyla ilgili bir bilginiz varsa bu sizin için tazeleyici olabilir.

1.Dişiler genetik olarak sosyal gruptaki en baskın ve yüksek statülü erkekle
eşleşmeye programlanmıştır.
Bunun için birçok evrimsel neden var fakat önemli olan sosyal gruptaki en
baskın erkeğe karşı çekim hissetmesidir. Birçok sosyal gruptada
bulunabildiğinden hayatı boyunca farklı eşlere sahip olabilir.
Bunun anlamı şudur, onun bir çalışma grubu var. Grupta kızlı erkekli
falan. Eğer onlarla yeteri kadar zaman geçirirse, 10 saat yada fazlası, doğal olarak
en baskın erkeğe ilgi duyacaktır. Ayrıca her Cuma dışarı çıktığı farklı bir grup daha
var. Tekrar,ordaki en baskın erkeğede ilgili olacaktır.

Bu genel bir kuraldır. ileride göreceğimiz gibi her kadında
işlemeyebilir.Ama temelde bu alfa erkek teorisidir.Bu yüzden dışarıda bir sürü
alfa gibi davranmaya çalışan erkekler görürsün –eğitimli olmamalarına rağmenkimseyi
silkemiyormuş gibi yapmaya çalışarak ya da arkadaşlarını bir yerlere
iterek alfa olduklarını kanıtlamaya çalışırlar. Mallar.

2.Çoğu kadın sürtük olarak yargılanmaktan inanılmaz derecede korkar.
Bu durum çok büyük sosyal sonuçlar doğurabilir. Herkes kadınların sürtük
olarak anılmak istemediklerini bilir ama çoğu durumun ne kadar hassas
olduğunu ve çok küçük bir hareketin bile dişilerde “Bana sürtük dedi.”
Mekanızmasını nasıl tetiklediğini bilmez.

Onlar arkadaşları, diğer erkekler, toplum ve en önemlisi senin tarafından
yargılanmaktan korkarlar.Bu çoğu erkeğin kaçırdığı noktadır. Erkekler duydukları
ilginin ve arzunun bu korkuyu teselli ettiğini zanneder ama –güvenin banadurum
böyle değildir

Bu durum sadece dişilerin ciks yapmasını zorlaştırmıyorkısa
ve uzun ilişki fark etmez- ayrıca ona yaklaşan erkeklerinde reddedilmesinin
sağlıyor. Onun için bir erkekle flört etmek sorun değildir ama yanlış zamanda tek
bir yanlış hareket - Oyun bitti.

3.Kadınların %95’i geçmişlerinde belli bir derecede ciksüel travma
yaşamışlardır.
Bu yakın zamanda ya da uzun zaman önce olmuş olabilir.Bu bir erkeğin
spor salonunda onun memelerine bakması (neden sadece kadınlara özel
salonlar var zannediyosun) ya da daha büyük derecede ciksüel bir saldırı yada
tecavüz olabilir.

Genelde bu saldırı ona çok yakın bir tanıdık ya da yakın çevresinden bir
yabancı tarafından yapılır. Bunu öğrendiğimde şok olmuştum çünkü erkekler
olarak böyle bir şeyden endişelenmeyiz bile, tabi hapisanede falan olmadığımız
sürece. Fakat kadınlar erkeklerden çok farklı bir günlük hayat yaşıyorlar ve bunu
değerlendirmeye almamız gerek. Onlar daha küçük daha zayıf ortalama erkekten
100 kat daha az agresifler.

Senin katiller ve tecavücülerle dolu bir hapishanede hissettiklerini,
kadınlar günlük hayatlarında deneyimleyebiliyorlar. Bunla mücadele içinde çok
karmaşık bir mental koruma mekanizması geliştirmişlerdir.Çoğu program sana
bu mekanizmayı nasıl etkisiz hale getireceğini öğretir.Her modelde bu olumsuz
deneyimlere karşı işlenen mental süreç çok önemlidir.